tag:blogger.com,1999:blog-55943705772005125212024-03-25T23:21:55.097+03:00murat gülgörMerhaba,
tarih ve güncel konulara odaklanmış bir blog'da ziyaretçisiniz.
Tüketici ve Spor Sayfaları Taşındı: Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.comBlogger34125tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-4106949977227452532022-05-31T10:58:00.004+03:002022-05-31T11:10:55.013+03:00<p> <i>AÇLIK ve YOKSULLUK SINIRLARI</i></p><p><i>Açlık ve yoksulluk sınırları ile ilgili ne çok tanım yapılmış.</i></p><p><i>Sosyal sonuçları en ağır olan açlığın "duygusal açlık" olduğunu dikkate alarak bir tanım da ben yapayım: </i></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEgxECBaQXJBoNr57ZxHtpqN41j0z3Hs34mSnusw4u4z8Ay_1e-RRds-IYd0Hq-UVt4jSe6Kd6FuwDv7MGICNeOhxHZkS25yI0LZ47rgB6K5D5R73_P8jeaHKz0_-6VsADE_wT9Ce-_Dhbl5D8C0ZxNc-CeUDusy1n7BRjXnEmQCSTf53oLxqlBqsI8NIg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="" data-original-height="956" data-original-width="584" height="770" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEgxECBaQXJBoNr57ZxHtpqN41j0z3Hs34mSnusw4u4z8Ay_1e-RRds-IYd0Hq-UVt4jSe6Kd6FuwDv7MGICNeOhxHZkS25yI0LZ47rgB6K5D5R73_P8jeaHKz0_-6VsADE_wT9Ce-_Dhbl5D8C0ZxNc-CeUDusy1n7BRjXnEmQCSTf53oLxqlBqsI8NIg=w472-h770" width="472" /></a></div><br /><br /></div><i><br /><br /><br /></i><p></p>Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-72088951496689022742016-10-10T11:39:00.001+03:002016-10-10T11:57:14.274+03:00Ankara Garı'nın Hatırası<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bugün Ankara Garı
denince birçok kişinin hatırına, 10 Ekim 2015 tarihinde Türkiye Cumhuriyetinde gerçekleşen
en ölümcül bombalı saldırı geliyor. </span><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Ne yazık ki, bu algı
daha uzun yıllar silinmeyecek. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Ancak Ankara Garı Milli
Mücadele döneminin en önemli simgelerinden birisidir. Gar içinde bulunan
Atatürk Konutu (eski ismi ile Direksiyon Binası) Kurtuluş savaşı sırasında
Ankara'da bulunan birkaç devlet binasından biri olan “Direksiyon Binası” o
muhteşem ve şanlı mücadelenin en yakın tanığıdır. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">1892 yılında Bağdat
Demiryolu’nun yapımı sırasında inşa edilen Direksiyon Binası, 27 Aralık 1919
tarihinde Ankara’ya gelişinden itibaren Başkomutanlık Karargâhı ve konutu
olarak Atatürk’ün emrine tahsis edilmiştir.</span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bina, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>1920-1922 yılları arasında kullanıldığı
dönemde birçok tarihi olaya ev sahipliği yapmıştır. Milli mücadele bu Direksiyon
Binasından yönetilmiştir. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kurtuluş Savaşı’nın
hareket planlarının hazırlandığı, 21 Ekim 1921 tarihinde Fransa ile yapılan
Ankara Antlaşmasının görüşmelerinin ve imza töreninin gerçekleştiği, Türkiye
Büyük Millet Meclisi’nin kurulmasına karar verildiği bu binada "Egemenlik
kayıtsız şartsız milletindir" sözü de ilk kez Ulu Önder Mustafa Kemal
Atatürk tarafından telaffuz edilmiştir.</span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">İşte bu binada başka
bir savaş daha sürmektedir. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">İsmet İnönü’nün şu
sözleri savaşın diğer boyutunu da işaret eder. "Hükümet olarak yılda iki
kez ödeme yapamayacak duruma düştüğümüz olurdu. Gider konuşurdum. Birkaç milyon
liralık emisyonun bizi ferahlatacağını anlatmaya çalışırdım. Bir defa bile
"evet" dedirtemedim."<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi%20(4).docx" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span style="mso-special-character: footnote;"><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">[1]</span></span></a>
</span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Atatürk’ün talimatları
ile Milli Hükümet Kurtuluş Savaşı sırasında para basımına gidilmemiş, harbin
finansmanı arttırılan vergiler ve halktan alınan bağışlarla sağlamıştır. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Milli Mücadele
Dönemi'nde izlenen iktisat siyaseti üzerine söylenebilecek ve bugün için de
ibret alınması gereken en çarpıcı nokta, Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'nı sıfır
enflasyon ile gerçekleştirmiş olmasıdır. Yani Türkiye'nin bağımsızlık savaşı
enflasyonsuz yürütülmüştür. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Aslında bir gerçeği
daha belirtip bir hakkı daha teslim etmek gerekir. Milli Mücadele yıllarında
Anadolu'da kullanılan para Osmanlı kaimeleriydi. İstiklal Savaşı'nı Ankara
hükümeti yürütüyordu. Ancak emisyonun yani para basımının anahtarı İstanbul
rejimindeydi. Türkiye Büyük Millet Meclisi savaş boyunca kendi adına para
basmamıştır. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Aynı paranın iki ayrı
egemenlik alanında kullanıldığı durumlarda emisyonu kontrol altında tutan
tarafın tartışılmaz bir avantajı olduğundan, karşılıksız para basılmasıyla
başlatılabilecek bir enflasyon, satınalma gücünün İstanbul yöresinde
toplanmasını sağlayarak Kuvayı Milliye'nin finansmanını felce uğratabilirdi. <a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi%20(4).docx" name="_ftnref2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><sup><span style="mso-special-character: footnote;"><sup><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">[2]</span></sup></span></sup></a><sup>
</sup><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Neyse ki bu tehlike gerçekleşmemiş
ve İstiklal Savaşı enflasyonsuz gerçekleştirilmiştir.<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi%20(4).docx" name="_ftnref3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><sup><span style="mso-special-character: footnote;"><sup><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">[3]</span></sup></span></sup></a><sup>
</sup></span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Görüldüğü gibi ne
İstanbul Hükümeti ne de Atatürk açık finansman politikası uygulamamış ve
Kurtuluş Savaşı sırasında Anadolu'da enflasyon problemi yaşanmamıştır. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">O dönemde birçok sorun
ile karşılaşılmaktaydı. En önemli sorun ise kaynakların kısıtlı olması idi. Ama
bir ülkenin iktisat politikasına sahip olması gerektiğinin fakında olan Mustafa
Kemal için cevapları aranan sorular ise şunlardı; </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Hangi iktisadi sistem
tercih edilmeliydi. Sosyalizm mi, Kapitalizm mi, Devletçi bir yapı mı? </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bu iktisat politikası
hangi esaslara göre oluşturulacaktı?</span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Hangi konular ön planda
olmalıydı? Ülkenin hızla seferber edilebilecek kaynakları nelerdi? </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Toplum iktisadi
dönüşümü nasıl algılayacak ve nasıl tepki verecekti?<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bu dönüşüm nasıl
uygulanacaktı?</span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Mustafa Kemal, bu
soruların cevaplarını bulmak için bir iktisat kurulu oluşturdu. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Başkanlığına da Ziya Gökalp’i getirdi. Bu
önemli kararların alınacağı toplantılar için yer bulunamamıştı. İşte tam bu
sırada dâhiyane bir fikirle Ankara Garındaki bir vagon bu komisyona tahsis
edilmişti. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Komisyon çalışmalarını sürdürdükçe
iki düşünce ağır basacaktır. Bir yanda devletin iktisadi hayata karışmaması
anlamına gelen liberalizm, diğeri ise iktisadi hayatı bütünüyle devletin
oluşturduğu sosyalizmdir.<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi%20(4).docx" name="_ftnref4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span style="mso-special-character: footnote;"><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">[4]</span></span></a> </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Başkan Ziya Gökalp’in
yıllardır ifade ettiği karma ekonomik model üzerinde uzlaşı sağlanmış ve
sonuçlar Atatürk`e sunulmuştur. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Ancak Atatürk sorunun
çok daha karmaşık olduğunu görmüş ve ulusal bir Kongrenin yapılmasını
emretmiştir. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Henüz Lozan imzalanmamış
ve Cumhuriyet ilan edilmemiştir. Buna rağmen 17 şubat 1923`te düzenlenen İzmir
İktisat Kongresi`ne başta çiftçiler, esnaflar, işçiler, sanayiciler olmak üzer
yaklaşık 1135 kişi davet edilmiştir. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Bu o kadar öngörülü bir
yöntemdir ki, bir benzeri ancak 1932 yılında, ABD’de Başkan Theodere Roosvelt
tarafından, büyük kriz sırasında ortaya çıkan sorunların aşılması için
düzenlenecektir.”<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi%20(4).docx" name="_ftnref5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><sup><span style="mso-special-character: footnote;"><sup><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">[5]</span></sup></span></sup></a><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Aslında, Mustafa Kemal
soruların cevaplarını bulmuş, bu toplantı vasıtasıyla ilan ediyordu. Türkiye
Cumhuriyetinin iktisadi esaslarını teşkil eden açılış konuşması bizim için de
önemli bir referans noktasını teşkil eder. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Mustafa Kemal
toplantının açılışında yaptığı konuşmada başlıca şu esaslara dikkat
çekmektedir. </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Türk Milleti, kan
dökerek sahip olduğu milli bağımsızlık fikrinden hiçbir şekilde fedakârlık
yapmayacaktır. Ekonomik kalkınmamız bu bağımsızlık içinde sağlanacaktır. Siyasi
bağımsızlık gibi, ekonomik bağımsızlıkda esastır.” </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Sizler, doğrudan
doğruya milletimizi temsilen halk sınıflarının içinden geliyorsunuz. Bu
itibarla, memleketimizin halini milletimizin sıkıntılarını ve isteklerini
yakından ve herkesten daha iyi biliyorsunuz. Sizin söyleyeceğiniz sözler halkın
ağzından söylenmiş gibidir. Çünkü<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>‘Halkın sesi, Hakkın sesidir’.”<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Milli egemenlik,
iktisadi egemenlikle sağlamlaştırılmalıdır” </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Yeni Türk Devleti’nin
temelleri süngü ile değil, ekonomi ile kurulacaktır. Yeni Türk Devleti fetihçi
bir devlet değil bir ekonomi devleti olacaktır.” </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Efendiler, ekonomik
kalkınma Türkiye’nin özgür, bağımsız, her zaman güçlü, her zaman daha refah
içinde olmasında bel kemiği rolünü görecektir. Ekonomik açıdan güçsüz olan bir
ulus yoksulluktan kurtulamaz, güçlü bir uygarlığa, refaha ve mutluluğa ulaşamaz.
Hiçbir uygar devlet yoktur ki, ordu ve donanmasından önce ekonomisini düşünmüş
olmasın.”</span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“İthalattan çok ihracat
yapmalıyız. Oysa ihraç mallarımız ancak kıyılarımıza kadar gidiyor ve orada bu
mallar yabancı ülkelere gönderilirken, yabancıların eline geçiyor. Kazancımızın
önemli bir bölümü bizden çıkıyor. Bu bakımdan, ihracat kaynakları bizim
tüccarlarımızın elinde bulunmalıdır.” </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Esnafa ve büyük sanayi
kuruluşlarına, muhtaç oldukları krediler, kolayca verecek bir banka oluşturmak
ve kredilerin normal şartlar altında ucuzlatılmasına çalışmak da lazımdır.”</span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Kesin zorunluluk
olmadıkça piyasalara karışılmaz. Bununla beraber, hiçbir piyasa da başıboş
değildir.”</span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Her ülke gibi,
hükümetimizin dış borçlar almasına ihtiyaç vardır. Ancak, alınan yabancı paralar
amaçsız kullanılmamalıdır.”</span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Milli prensiplerimize
uyan yabancı sermayeyi memnuniyetle kabul ederiz. Yabancı sermayeye karşı
değiliz. Ülkemiz geniştir. Çok sermaye ihtiyacımız var.”<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Fütuhat yapanlar,
sabanla fütuhat yapanlara mağlup olmaya mecburdurlar.”</span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Bu memleketi cennet
haline getirecek olan iktisadi faaliyetlerdir.” </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“Esaslı bir program
üzerinde bütün millet çalışmalıdır: çiftçi, sanatkâr, tüccar, işçi, üstelik
bunların birbirine ihtiyacı vardır.” </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">“İşçiler bugünün ve geleceğin
fabrikalarında mutlu olarak çalışmalı ve zengin olmalıdır. Bütün sınıflar
zengin olmalıdır. Bütün sınıflar zengin olmalı ki, çalışmak için kuvvet ve
kudret bulabilsin. Böylece halk için bir ‘Seâyı Misaki Milli’ (Ulusal Çalışma
Ant’ı) oluşturulmalıdır.” </span></div>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kongre sonunda bazı
kararlar alınır;</span></div>
<ul>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Ticaret bankalarının kurulması,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Yabancı sermayeye, yerli tasarrufun azlığı sebebiyle, önem verilmeli,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Sanayileşme süreci tamamlanıncaya kadar korumalı bir politika güdülmesi,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Gelir ve kurumlar vergilerinin iktisadi faaliyeti geliştirecek şekilde azaltılması,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Yatırım mallarının ithalinde vergi muafiyeti getirilmesi,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Demiryolu taşımacılığına önem verilmesi, bunun mümkün olmadığı bölgelerde karayolu ile ulaşımın sağlanması,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Aşar vergisinin kaldırılması,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Ormancılığın korunması ve hayvancılığın geliştirilmesi,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Topraksız köylülere bedava toprak verilmesi ve onların mülk sahibi yapılması,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Ziraat dışındaki sanayi işçileri için, bir saat dinlenme hariç, çalışma süresi 8 saat olacaktır,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;"></span><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Kadın ve erkek “amele” yerine “işçi” ifadesi kullanılması,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Gece çalışmalarının en fazla 4 saat olarak belirlenmesi ve tam yevmiye verilmesi,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">İşçilere haftalık 1 gün dinlenme verilmesi,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">İşçi çocuklarının parasız yatılı okutulması,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;"></span><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">1 Mayıs tarihinin Türkiye İşçi Bayramı olarak belirlenmesi,</span></li>
<li><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Sendika hakkının yayılması,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>en önemli başlıklar olarak karşımıza çıkmaktadır.</span></li>
</ul>
<div>
</div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 14pt; line-height: 107%;">Ankara Garı, birçok
önemli gelişmeye ev sahipliği yaptığı gibi, Türkiye Cumhuriyetinin “Kuruluş” politikalarının
temellendiği önemli bir mekandır. Bu özellikleri ile hatırlanması dileği ile. </span></div>
<div>
</div>
<div style="mso-element: footnote-list;">
<div clear="all">
</div>
<hr align="left" size="1" width="33%" />
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi%20(4).docx" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><sup><span style="mso-special-character: footnote;"><sup><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">[1]</span></sup></span></sup></a><span style="font-size: 10pt; line-height: 107%;">Yrd. Doç. Dr. Hasan Sabır, Atatürk’ün
Ekonomi Anlayışı, Sayıştay Dergisi, Sayı: 62</span></div>
<div id="ftn2" style="mso-element: footnote;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi%20(4).docx" name="_ftn2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><sup><span style="mso-special-character: footnote;"><sup><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">[2]</span></sup></span></sup></a><sup><span style="font-size: 10pt; line-height: 107%;"> </span></sup><span style="font-size: 10pt; line-height: 107%;">Yrd. Doç. Dr. Hasan Sabır, Atatürk’ün Ekonomi
Anlayışı, Sayıştay Dergisi, Sayı: 62</span></div>
<div id="ftn3" style="mso-element: footnote;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi%20(4).docx" name="_ftn3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><sup><span style="mso-special-character: footnote;"><sup><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">[3]</span></sup></span></sup></a><sup>
</sup><span style="font-size: 10pt; line-height: 107%;">Feridun ERGİN,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Kemal<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>Atatürk, Yaşar Eğitim ve Kültür Vakfı Yayınları, İstanbul-1978</span></div>
<div id="ftn4" style="mso-element: footnote;">
<div style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi%20(4).docx" name="_ftn4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span style="mso-special-character: footnote;"><span style="font-family: "calibri" , "sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">[4]</span></span></a><span style="font-family: "calibri"; font-size: x-small;"> http://turkmeclisi.org/?Sayfa=Gorusler&Git=Gorus-Goster&Baslik=digerBaslik2=gorus-bildirmek-istediginiz-diger-konular&Baslik3=turkiye-cumhuriyetinin%A0-devletci%A0-politikasinin%A0-ilkeleri&AKat=20&Kat=41&Grs=6410</span></div>
</div>
<div id="ftn5" style="mso-element: footnote;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi%20(4).docx" name="_ftn5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><sup><span style="mso-special-character: footnote;"><sup><span style="font-family: "times new roman" , "serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">[5]</span></sup></span></sup></a><span style="font-size: 10pt; line-height: 107%;"> Ali Özgüven, Türkiye İktisat
Kongresi (17 Şubat-4 Mart 1923) İstanbul Kültür Üniversitesi Yayınları, 2002/2</span></div>
</div>
<div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-40685791073373035902016-10-05T16:06:00.001+03:002016-10-06T12:02:57.270+03:00FÜTÜVVET KAVRAMI
<br /><br />
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" style="border-collapse: collapse; margin: auto auto auto 264.5pt; mso-padding-alt: 0cm 0cm 0cm 0cm; mso-yfti-tbllook: 1184; width: 450px;">
<tbody>
<tr style="height: 99pt; mso-yfti-firstrow: yes; mso-yfti-irow: 0; mso-yfti-lastrow: yes;">
<td style="background-color: transparent; border-image: none; border: rgb(0, 0, 0); height: 99pt; padding: 0cm 3.5pt; width: 216pt;" valign="top" width="360">
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Gör zahidi kim
sahib-i irşat </span></i></b></div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">olayın der, </span></i></b></div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Dün mektebe vardı,
bugün üstad olayın der!</span></i></b></div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-Bağdatlı Ruhi- </span></i></b></div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span></i></b><b><i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span></i></b></div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">A bove ante, ab
asino retro, a stulto undique caveto<br />
(Öküzün önünde, eşeğin arkasında, aptalın her tarafında hazırlıklı ol)</span></i></b></div>
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<br /></div>
</td>
</tr>
</tbody></table>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">FÜTÜVVET KAVRAMI </span></i></b></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ortaçağ kurumları ve
sosyo-kültürel yapıya dair sürdürülen çalışmalar sırasında üzerinde durulması
gereken noktalardan biri araştırma konusunu oluşturan kurumların gelişim
sürecinde etkili olan unsurların ve etkileşim içinde bulundukları kültürel
çevrenin belirlenebilmesidir. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu gerçekten hareket
edildiğinde ortaçağ Anadolu’sunun sosyo-ekonomik yapısı içinde güçlü bir konuma
sahip olan Ahiliğin tarihsel alt yapısının ortaya konması konuya açıklık
kazandırmak açısından önem taşımaktadır. <a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref1"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn1" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref1;"><span style="color: #0563c1;">[1]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Batıda rasyonelliğin
gelişimini ve bu gelişimin dini ve sosyo-ekonomik unsurlarını açıklamaya
çalışan Weber’e göre; bir dinin vazettiği değerler kadar, o dinin tarih
içerisinde temel taşıyıcısı olan toplumsal gruplar, başta <b><i>“iktisat
ahlakı”</i></b> olmak üzere, o dinin temel gelişiminin şekillenişinde ve diğer
toplumlara yayılmasında etkilidir. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Yine Weber’e göre; İslam
dünyasında “ifratçı ve tefekkürcü (contemplative) sufizm ve derviş dindarlığı”
diğer toplumsal tabakalarla karşılaştırıldığında, en derin ve güçlü biçimde
esnaf ve tüccar gibi şehirli gruplar arasında yer etmiştir. Ona göre; bu
Müslüman küçük burjuvazi toplulukları (kardeşlik örgütleri), “Hıristiyan
Tertiarian’larla” benzerdir. Fakat, “Hıristiyan muadilleri”nden daha
gelişmişlerdir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref2"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn2" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref2;"><span style="color: #0563c1;">[2]</span></span></a> </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak, Weber’in çok da
üzerinde durmadığı bir konu vardı ki, işte bu kardeşlik örgütlerini bir araya
getiren ve onların devamlılığını sağlayan dünyevi ve uhrevî güçler. Bunlardan
en önemlisi hiç şüphe yok ki “Fütüvvet” kavramı ile ifade edilmektedir. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bir sosyal kahramanlık
arketipi olan fütüvvet, tasavvuf erbabı tarafından genellikle insanlık
tarihinin başlangıcına kadar geri götürülür. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İlk insan olan Hz. Âdem’in
aynı zamanda ilk feta olduğu; ondan itibaren de yüce şahsiyetler olan
Peygamberlerle devam ettiği, fütüvvet geleneğinin prensiplerini konu alan
fütüvvetnamelerin başlangıç bölümlerinde ortaya konur.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref3"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn3" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref3;"><span style="color: #0563c1;">[3]</span></span></a> </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Es- Sülemî, fütüvvet
kavramını, İslam tarihinde yer alan ahlak ve cesaret rol modelleri üzerinden
verdiği örneklerle şöyle somutlaştırır: <i>“Fütüvvet davetine ilk
koşanların mürüvvet, ahlâk ve şerefini koruyanların ilki Âdem’dir ki, ismi
irade mahallinde sabit, cismi haşmet evinde sakin, nurlarla ve masumluklarla
desteklenmiş, kerâmet tacıyla taçlanmış, selamet evine girmiştir. Fütüvveti
Kabil koyunca Habil kabul etti. Şît, onun hakkını yerine getirdi, onu her türlü
çirkin şeylerden korudu, İdris’de onunla yüksek mekana çıkartıldı, İblis’in
tuzağından kurtarıldı. Fütüvvet sevgisi ile Nuh çok inledi ve üzerinde
fütüvvetin nûru parladı. Âd onunla isimlendirildi, kibre dönmedi, fütüvvet ile
Hûd, ahitlere güzel vefa gösterdi, fütüvvetle Salih kötülüklerden
kurtuldu, İbrahim Hâlil, fütüvvetle nâm alıp putların ve heykellerin
başlarını kırdı. Fütüvvetle, İsmâil yüce Padişah’ın emrine kurban oldu,
fütüvvetle, Lût inişi olmayan yüce mâkama çıktı, fütüvvetle, İshak’da buluşma
gününe kadar (ibadetle) kaim oldu, Yakup (fütüvvet) sebeplerine yapıştı,
fütüvvetle Eyyub’un hastalığı açıldı.Fütüvvetle doğru Yusuf, yolların en
güzelinde yürüdü, onunla her zaman başarıya ulaştı… Fütüvvetle, Hz. Muhammed’e
(s.a.v) açık fetih verildi, iki kardeş (Ebubekir-Ömer)‘i ve amcası oğlu Ali’yi
fütüvvet emini yaptı”.</i><a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref4"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn4" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref4;"><span style="color: #0563c1;">[4]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">“<b>Fütüvvet, Adem gibi özür
dilemek, Nuh gibi iyi olmak, İsmail gibi dürüst olmak, Musa gibi ihlaslı olmak,
Eyyub gibi sabırlı olmak, Davûd gibi cömert olmak, Muhammed gibi merhametli
olmak, Ebubekir gibi hamiyetli olmak, Ömer gibi adaletli olmak, Osman gibi
hayâlı olmak, Ali gibi bilgili olmaktır</b>.”<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref5"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn5" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref5;"><span style="color: #0563c1;">[5]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Seyyit Şerif Cürcani
Curcani’nin Tasavvuf terimlerini açıklayan “Ta-rifat” adlı eserinde ise
“fütüvvet”; “halkı, dünya ve ahrette kendi nefsine yeğ görmektir” şeklinde
tanımlanmıştır.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref6"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn6" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref6;"><span style="color: #0563c1;">[6]</span></span></a> </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu kavramı tanımlama
gayretinde olan pek çok tarihçi ve araştırmacı ile karşılaşmaktayız. Birçoğunun
verdiği tanımlar konusunda herhangi bir tereddüt yaşanmamaktadır. Ancak bu
kadar çok tanımın içinde bize daha yakın gelen bir kaçını bulmak mümkün. Prof.
Dr. H.Kamil YILMAZ’ın bir çalışmasında söz ettiği gibi<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref7"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn7" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref7;"><span style="color: #0563c1;">[7]</span></span></a> fütüvvet,
genellikle başkasını kendine tercih etmek, engin bir mürüvvete sahip olmak
demektir. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Genel olarak cesaret,
yiğitlik ve mertlik anlamına gelen fütüvvet, tasavvuf çevrelerinde diğergâmlık,
cömertlik ve şefkati de içine alan bir terim olmuştur. <a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref8"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn8" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref8;"><span style="color: #0563c1;">[8]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Prof. Dr. Neşet ÇAĞATAY’ın
bir tanımından da bahsetmek gerektiğini düşünüyorum.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref9"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn9" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="color: #0563c1;">[9]</span></span></a><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"> “Fütüvvet, kişinin
herkese yardım etmesi, haksızlığı önlemesi, kişinin ayıbını görmemesi, kötü
söylememesi, mala, cana onura el ve dil uzatmaması olarak tanımlanmaktadır.” </span></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İmam
Kuşeyri, kendi adı ile anılan “Kuşeyri Risalesi”ndeki fütüvvet bölümünde
“Onlar, Rablarına iman etmiş gençler (fetalar) idiler. Biz onların doğru yolda
gitme yeteneklerini arttırdık.” demektedir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref10"></a></span></span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn10" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="mso-bookmark: _ftnref10;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[10]</span></span></span></span></a><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
</span></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu
kavramın toplumsal yaşamda yer bulması uzun süre öncesine dayanmaktadır.
İslâm öncesi dönemde Araplarda fetâ ve fütüvvet adıyla bir teşkîlattan
bahsedilir. </span></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Tasavvuf
erbâbı Kur’an’da geçen “<i>fetâ</i>” (ç. fityân) kelimesini fütüvvetin esası
sayar. Kur’an-ı Kerîm’de <i>fetâ, fitye </i>ve <i>fityân </i>kelimeleri gerek
lügat mânâsına gerekse daha sonraki ıstılâhî mânâsına uygun olarak İbrâhim ve
Yûsuf ile Mûsâ’nın yanındaki genç (muhtemelen Yûşâ) için kullanılmıştır.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref11"></a></span></span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn11" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="mso-bookmark: _ftnref11;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[11]</span></span></span></span></a><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Buradan anlaşılması gereken hususun fütüvvet ehlinin “<i>fetâ</i>” olarak
tanımlandığıdır.</span></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Fütüvvet
kavramı hakkında bizlere yol gösteren bir önemli çalışmada Nakkaş Ahmed’in
“Fütüvvet Hutbesi”dir<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref12"></a></span></span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn12" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="mso-bookmark: _ftnref12;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[12]</span></span></span></span></a><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">. Bu
hutbede Kur’an-ı Kerim’in İsrâ Suresi’nin 32.ayetinden 39.ayetinin sonuna kadar
okunmaktadır. Bu âyetlerde verilen mesajı aşağıdaki şekilde ifade etmek
mümkündür: </span></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><b><i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">“Zinaya
yaklaşmayın, zira o, bir hayasızlıktır ve çok kötü bir yoldur. Haklı bir sebep
olmadıkça Allahın haram kıldığı cana kıymayın. Yetimin malına, rüştüne erinceye
kadar iyi niyet taşımaksızın yaklaşmayın. Verdiğiniz sözü yerine getirin.
Ölçtüğünüz zaman tastamam ölçün. Ve doğru terazi ile tartın. Hakkında bilgin
bulunmayan şeyin ardına düşmeyin. Yeryüzünde böbürlenerek dolaşmayın, çünkü sen
ne yeri yarabilir, ne de boyca dağlara ulaşabilirsin. Bütün bu fena şeyler ,
Rabbinin yanında da çirkindir. İşte bunlar, Rabbinin sana vahyettiği
hikmetlerdir. Allah ile birlikte başka ilah edinme, sonra kınanmış ve (Allah’ın
rahmetinden) uzaklaştırılmış olarak Cehenneme
atılırsın.” </span></i></b></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Birçok
kaynak Kur’an’daki îsâr âyetinin fütüvvetin esasını teşkil ettiğinden
bahsetmektedir. Bu nedenle “Îsâr” kavramından da bahsetmek gerekmektedir. “<i>Daha
önceden (Medine’yi) yurt edinen ve gönüllerine îmânı yerle</i>s<i>tirenler,
hicret edenleri severler ve onlara verilen </i>s<i>eylerden dolayı bir
rahatsızlık duymazlar. Kendileri ihtiyaç içinde bulunsalar bile karde</i>s<i>lerini
nefislerine tercih ederler. Kim nefsinin cimrilik ve pintilik tutkularından
korunursa, i</i>s<i>te onlar, felaha erenlerdir</i>.”<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref13"></a></span></span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn13" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="mso-bookmark: _ftnref13;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[13]</span></span></span></span></a></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bir
şeyi veya bir kimseyi diğerine üstün tutma, tercih etme anlamında kullanılan
“Îsâr” terimi, bir kimsenin kendisi ihtiyaç içinde bulunsa bile sahip olduğu
imkanları başkalarının ihtiyacını karşılamak üzere kullanması, başkasının
yararı için fedakarlıkta bulunmasıdır. </span></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Kişinin
malının yarısını vermesi sehâvet, yarıdan çoğunu vermesi cûd, imkanlarının
tamamını vermesi ise îsâr olarak isimlendirilmiştir. </span></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Îsâr,
din kardeşliğinin en ileri derecesidir. Îsâr, mal ile olabildiği gibi can ile
de olabilir. Kişinin kendi rahat ve huzurunu, hayatını başkaları için feda
etmesi de bir çeşit îsârdır.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref14"></a></span></span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn14" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="mso-bookmark: _ftnref14;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[14]</span></span></span></span></a><span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="mso-bookmark: _ftnref9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Nitekim
Ebû Talha, Uhud savaşında kendi vücudunu Hz. Peygambere siper etmiş ve ona
kalkan yapmıştı. Îsâr, başkasını kendine tercih etme, dinî hazları, dünyevî
zevklerin önüne geçirme demektir. Bu ise yakînî bir iman gücü, sevgi coşkusu ve
sıkıntılara sabretmekle kazanılır.</span></span><a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref15"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn15" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref15;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[15]</span></span></span></a></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bir diğer önemli kavram ise <b><u>uhuvvet</u></b>’tir.
Kardeşlik anlamında bir kavram olan uhuvvet, cahiliyle döneminde var olan
feta/yiğit tipinin, İslam tasavvufunun gelişmesiyle sûfîlikle özdeşleşmiş, daha
sonra esnaf kesimiyle kurumlaşarak âhîlik haline gelmiştir.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Uhuvvet, Kur'ân'ın ısrarla
üzerinde durduğu ve sistemleştirdiği bir kavramdır. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Erkek ve kız kardeş anlamına
gelen “ah-uht” kelimeleri onlarca ayette geçer. Sözlükte 'ah' kelimesi istemek
anlamına olup kardeş kardeşiyle aynı maksat ve gayeyi istediği için ona bu isim
verilmiştir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref16"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn16" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref16;"><sup><span style="color: #0563c1;">[16]</span></sup></span></a><sup>
</sup></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Kur'ân'da geçen bu
kelimeler, nesep bağıyla kardeşlik için kullanıldığı gibi; akrabalık, soydaşlık
ve din bağıyla kardeşlik için de kullanılmıştır.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref17"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn17" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref17;"><sup><span style="color: #0563c1;">[17]</span></sup></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bir örnek olarak, pek çok
Peygamber, kavimlerinin kardeşi olarak takdim edilmiştir. (Bkz. 7/65, 73, 85;
11/50, 61, 84; 26/106, 124, 142, 161; 27/45, 29/36) Yine din kardeşliği için de
bu kelimenin kullanıldığını görmekteyiz. (2/178, 220; 3/103; 9/11; 15/47;
33/5 İhvânüküm fi'd-dîn; 49/10, 12; 59/10) </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Uhuvvet ruhunun temelini
oluşturan ayetler şunlardır:</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">"Ey iman edenler!
Hepiniz toptan, Allah’ın ipine sımsıkı sarılın, bölünüp ayrılmayın. Allah’ın
sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman idiniz de
Allah kalplerinizi birbirine ısındırmış ve onun lütfu ile kardeş oluvermiştiniz.
Siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oraya düşmekten de sizi O
kurtarmıştı. Allah size âyetlerini böylece açıklıyor, ta ki doğru yola
eresiniz.</span></i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> (3/103)</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">"Müminler sadece
kardeştirler. O halde ihtilaf eden kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a
karşı gelmekten sakının ki O’nun merhametine nail olasınız." (49/10)</span></i></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Günün birinde bir adam
Peygamber (s.a.)’e geldi ve: “Ben açım” dedi. Allah Rasûlü hanımlarından birine
haber göndererek yiyecek bir şeyler istedi. O da: “Seni peygamber olarak
gönderen Allah’a yemin ederim ki, evde sudan baska bir sey yok” dedi. Hz.
Peygamber bir başka hanımından yiyecek bir seyler istedi, o da aynı cevabı
verdi. Daha sonra ashâbına dönerek: “<i>Bu gece bu </i>s<i>ahsı kim misâfir
etmek ister</i>” diye sordu. Ensâr’dan biri: “Ben misâfir ederim” diyerek alıp
evine götürdü. Eve varınca hanımına: “Rasûlullâh’ın misâfirini ağırla” dedi.
Hanımı: “Sadece çocukların yiyeceği kadar bir şey var” dedi. Sahâbî: “Öyleyse
çocukları oyala. Sofraya gelmek isterlerse onları uyut. Misâfirimiz içeri girince
de lambayı söndür. Sofrada yiyormuş gibi yaparız” dedi. Sofraya oturdular.
Misâfir karnını doyurdu, ev sahibi de aç yattı. Sabahleyin bu sahâbî
Peygamber’in yanına gitti. Onu gören Hz. Peygamber: “<i>Bu gece misâfirinize
yaptıklarınızdan Allâh Teâlâ memnun oldu</i>” buyurdu.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref18"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn18" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref18;"><span style="color: #0563c1;">[18]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bir gün bir fakir gelir,
Hz. Peygamber ona bir şeyler verilmesini istedi. Hz. Ali kalktı, bir
dînar, beş dirhem ve bir kap yemek getirdi. Hz. Peygamber sorunca dedi ki:
“Önce bir parça yemek vermeyi düşünmüştüm. Ardından hatırıma beş dirhem geldi,
giderken bir dînarım var onu da vereyim dedim. İçimden geçeni vermemezlik
edemezdim. Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.): “<i>Ali’den ba</i>s<i>ka yi</i>ğ<i>it
</i>(fetâ<i>); zülfikârdan baska kılıç yoktur</i>”<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref19"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn19" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref19;"><span style="color: #0563c1;">[19]</span></span></a>
buyurdu.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Fütüvvet anlayışının ilk
olarak Hasan Basrî (ö.110/728) ile Irak'ta, Fudayl b. İyad (Ö.187/803) ile
Kûfe'de, Ebû Hafs Haddâd (ö.260/873) ile de Horasan'da kendisini gösterdiğini
öne sürenler bulunmaktadır. İbn Sa'd'ın Tabakât'ında Ey-yûb b. Ebî Temime (ö.
131/748)'den naklen Hasan Basrî'den "Seyyidü'l-Fityân" diye
bahsetmesi o dönemde Hasan Basrî'nin önderliğinde bir fütüvvet teşkilatının
varlığını, İbn Mi'mar'ın da Fudayl b. İyad'dan "Şeyhu'l-Fityân" diye
bahsetmesi, onun da bir fütüvvet grubunun önderi olduğunu ortaya koymaktadır.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref20"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn20" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref20;"><span style="color: #0563c1;">[20]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Hasan Basri’den itibaren son
dönem sufilerin görüşlerine baktığımızda, fütüvvet terimi ile insanlıkta kemali
ve Cenab-ı Hakk’a yakın olmayı amaçladıklarını görürüz. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İnsani fütüvvet ortalama bir
bireyin öz nitelikleri ulaşabileceği, kişisel gayretleri ile elde edebileceği
asalet, yüksek insanlık ve cömertliğe delâlet eden sıfat ve niteliklerin
toplamıdır. Bu nitelikler “uluvv-i cenab” (generosite) denilen temiz bir karakterden
doğar. İşte bu dereceye yükselen kimse fütüvvete yani; bütün varlıkları kendi
nefsine tercih eden, bütün insanlara merhamet eden bir kereme sahip olup el,
dil, kalp, servet, ilim ve kelâm ile –başka ne şekilde yapıyorsa o şekilde-
insanlara hizmet eder. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Fütüvvetin, âlicenaplıktan
kaynaklanan kerem ve cömertlik ile tanımlanmasında önemli bir gerekçe vardır.
Fütüvvet ücret ve maaş karşılığı yapılan görevin ötesinde bir ziyade ve
fazlalığa tekabül eder. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Buna göre sözünde durup,
ücreti karşılığı görevlerini ifa eden bir kimse, sadece haysiyet sahibi, doğru
dürüst bir kişidir. Fakat, henüz fütüvvet ehli değildir. Çünkü fütüvvet,
vazifeden önce değil sonradır ve bir malı veya çok değerli şeyi, hiçbir
karşılık beklemeden feda etme anlamına gelir. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ama zorunlu ve resmi yapması
gerekeni yapmayıp, ailesi veya resmi görev için harcaması gereken vakit ve
parayı saçıp savuranlar da fütüvvet erbabı değildir. Yine, meşru olmayan
yollarla kazanılmış mal veya parayı cömertlik gösterisi için sarf etmek de fütüvvet
değildir.</span></b><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Ayrıca fütüvvet medeni cesaret ve kalbi ve gönülleri
cesur olanlarda ortaya çıkar, zira onlar, acı gerçeği zalim ve diktatörlerin
yüzlerine haykırırlar.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref21"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn21" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref21;"><span style="color: #0563c1;">[21]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Geleneksel İslam dünyasında,
özellikle de Orta Doğu şehirlerinde kendilerine ayyarun, şuttarun adı verilen
ve kendilerini Fütüvvet idealleri ve değerleri ile ilişkilendiren değişik
örgütlerin Emeviler ve Abbasiler döneminde var olduğu bilinmektedir. Benzer
şekilde esnaf örgütlerinin ve bu örgütlerin devlet tarafından kontrol ve
denetiminin, Emevi hanedanlığı döneminde başladığını, ancak Abbasiler
döneminde, iktidarın esnaf örgütlerinin artışı kontrol etmek ve özellikle de bu
esnaf teşkilatlarının Abbasi iktidarına karşı örgütlenmiş gizli batini
hareketlerle olan işbirliğini kırmak için esnaf kesimlerinin ve fütüvvet
hareketlerinin kendi çatısı altında, (özellikle Nasır li-Dinillah (1180-1220)
zamanında) yeniden örgütlendiğini ve fütüvvet değerlerinin yeniden formüle
edildiği düşünülmektedir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref22"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn22" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref22;"><span style="color: #0563c1;">[22]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bazı kaynaklar, özellikle
eski İran mistik kültürünün ocağı sayılabilecek Horasan bölgesinde Milâdı IX.
Yüzyılda Hamdun Kasâr ve Ebû Hafs Haddâd gibi öncü sûfileri ortaya çıkaran ve
daha sonraki dönemlerde Orta Asya ve Orta Doğu'da bir çok sûfî teşekkülünü
etkileyecek olan Melâmetiyye cereyanının fütüvvetle de iç içe geçtiğini, bu
Melametî sûfîlerin hem ehl-i fütüvvet hem de esnaf tabakasına mensup
olduklarına dikkat edilmesi gerektiği ifade edilmektedir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref23"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn23" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref23;"><span style="color: #0563c1;">[23]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Emevîler döneminin
ortalarına doğru oluşan bu fîtyân gruplarının bilhassa eski İran kültürünün
hakim olduğu Irak ve İran topraklarında, şehirde yaşayan topluluklar arasında
yaygın olması, Miladî IX. Asırda belirgin bir şekilde tarih sahnesinde görülen
süfilik ile fütüvvetin iç içe girişi, ikisinin de aynı ortak sosyal tabakadan
kaynaklanmasından ileri gelmektedir. Bu temas sonucunda, fütüvvet kurumunda da
sûfî nitelikler gittikçe ağır basmaya başlamış ve tasavvuftakine benzer bir
kurumlaşma süreci onda da kendini göstermiştir. Tasavvufî kaynaklarda VIII.
Yüzyıldan itibaren bir çok önde gelen sûfînin fütüvvet kavramını tasavvufi bir
terim olarak kullanmaya başladıkları kaydedilir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref24"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn24" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref24;"><span style="color: #0563c1;">[24]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Gerek Horasan'da gerekse
Irak'ta "fetâ" diye isimlendirilen ve en belirgin vasıfları,
cömertlik, yiğitlik, kahramanlık, fedâkârlık olan kişilere büyük ilgi duyulması
ve Kur'ân-ı Kerîm'de de fetâ (fitye, feteyât) diye isimlendirilmesi, bu sıfatın
dinî bir anlam taşıması yanında bir takdir iradesi olması, sûfîlerin bu kavrama
bir tasavvufî anlam yüklemelerine sebep olmuştur. Onlar fetânın sahip olduğu bu
yüksek ahlaki değerlere bir sûfînin de sahip olması gerekir inancıyla
"fetâ"yı sûfî, "fütüvvet"i de tasavvuf olarak
nitelemişlerdir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref25"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn25" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref25;"><span style="color: #0563c1;">[25]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Elbette, fütüvvet kavramını
açıklarken, 10. yüzyılda ortaya çıkan “Îhvan us-Safa” topluluğunu da anmak gerekmektedir.
Din ile bilim ve sanatı uzlaştırmaya çalışan bu kuruluş <b>“<i>karşılıklı
yardım ve eğitim yolu ile temiz amellerle ölümsüz ruhun kuruluşuna yardım
ederek toplumda ferahlık yaratmak</i>”</b> istiyordu. Basra’da ortaya çıkan ve
eski Yunan öğretim ve eğitim felsefesi dahilinde eğitim veren bu
kuruluşta, matematik, mantık, astronomi vb. konularda dersler
işlenmekteydi.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref26"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn26" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref26;"><span style="color: #0563c1;">[26]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu çerçevede, çeşitli
gereklilikler sebebiyle bir araya gelen ancak kurumsal bağları yaygın olmayan
fetalar, ahlaki ve pedagojik kuruluşların ortaya çıkmasına neden olmuşlardır.
11. yüzyıla kadar bireysel gayretlerle sürdürülmekte olan bu kurumsal yapı,
Âbbasî halifesi Nâsır Lidinillah tarafından benimsendi ve ele alındı.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref27"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn27" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref27;"><span style="color: #0563c1;">[27]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Fütüvvet, her şeyden önce
genç işçileri başıboş şehir kabadayılarını sosyal – etik kurallar yoluyla
terbiye etmeye çalışıyor, bu kuralları ilami ve sûfî müeyyidelerle
güçlendiriyordu. Fütüvvet işsizliği, başıboşluğu reddeder, ustaya mutlak itaat,
iş disiplini ve kanaatkarlık gerektirmekteydi.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref28"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn28" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref28;"><span style="color: #0563c1;">[28]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Böylece 11. yüzyıla dek
İslam ülkelerinde güvenin ve düzenin yerleştirilmesini kendilerine görev bilen
ahlaklı kişilerin yaygınlaştırmaya çalıştıkları fütüvvet kuralları kurumsal bir
yapı kazanmış olacaktır. <a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref29"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn29" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref29;"><span style="color: #0563c1;">[29]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Zümrüt adlı bir Türk anadan
doğan Halife Nâsır Abbasi halifesi en-Nâsır, fütüvveti bir düzene sokup kendi
şahsı etrafında toplamakta bir kaç amacı vardı. Bunlardan ilki sosyal bir amaç
olan “bir arada olma” gayreti idi. İslam dinini savunan bütün cereyanları ve
düşünce akımlarını kendi bayrağı altında toplamaktı. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak daha da önemlisi,
kendi egemenlik alanı içinde yaşadığı sıkıntılı gelişmeler de onu bu kararı
almaya itti.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref30"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn30" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref30;"><span style="color: #0563c1;">[30]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Nâsır, tüm İslam dünyasında
bilinen ve kabul gören fütüvveti düzenlemek, başkanlığını ele alarak politik
durumunu güçlendirmek istiyordu. Önce, fütüvvet kurallarını bir tüzükte
derleyip bir örgüt kurarak ülkenin gençlerini, ileri gelen kişilerini, yurt içindeki
ve dışındaki yöneticileri, devlet adamlarını bu örgüte sokmak istedi. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu işi yapabilecek en önemli
güç ise elinin altındaydı. Çağın büyük mistik bilgini <b>Şahabüddin Ebu Hafs
Ömer el Suhraverdi</b> fütüvvet konusu ile ilgiliydi. Suhraverdi, bir mutasavvıfın
nasıl olması gerektiğini, nasıl davranmak zorunda olduğunu, “Avarifel-Maafir”
adlı eserinde yazmış ve bu eseri Nâsır’a sunmuştu. Suhraverdi, çağın en
önemli mutasavvıfı sayılıyor ve tasavvuf yoluna girmek isteyenler tasavvuf
hırkasını onun elinden giyiyorlardı. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu konuda Kemal TAHİR,
Abbasi Halifesinin bütün askeri ve sivil teşkilatı Halife’nin şahsına bağlamak
ve böylece hilafetin gücünü geri getirmek olduğunu ifade etmektedir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref31"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn31" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref31;"><span style="color: #0563c1;">[31]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Suhraverdi, Nâsır tarafından
bir fütüvvetname yazmakla ilgli olarak görevlendirilir. Suhraverdi Şafiî
mezhebine dahildi. Bu nedenle Suhraverdi fütüvvetnamesine hem tasavvuf hem
imamiye akidelerini almıştır. Bu bilinçli bir uygulamadır. Böylece hem sûfileri
hemde şia koluna bağlı topluluğu fütüvvet ülküsünde ve daha da önemlisi halife
başkanlığı altında birleştirmiş olacaktı.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref32"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn32" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref32;"><sup><span style="color: #0563c1;">[32]</span></sup></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Suhraverdi’nin bu konuda çok
çalışmasına gerek olmadığı aşikârdı. Hali hazırda yazdığı “Avarif el-Maarif”
adlı eserin içinde birçok fütüvvet kuralı yer almaktaydı.
Suhraverdi bu çerçevede ilk fütüvvetnameyi tamamladı. “İdalet el-İyan
Alelburhan” adlı eseri ilk resmi fütüvvetname olarak kayıtlarda yer
almaktadır. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Nâsır, 578 (1182) yılında,
Bağdad fütüvvetinin büyük şeyhi Abd al –Cabbar adlı bir şeyh elinden fütüvvet
giysisi giymiş ve fütüvvet kadehinden içerek fütüvvete girmiştir. O zaman
fütüvvet çeşitli şekillerde halk arasında yaygındı. Belli başlı beş grup
sayılabiliyordu. Halife en-Nasır basit ve sade bir fütüvvet üyesi olmak
istemedi. Diğer alanlarda olduğu gibi, bu alanda da Bağdada fütüvvetin başkenti
olması için bir gayret gösterdi. Böylece fütüvveti birleştirmek, düzene koymak
ve ona bir çerçeve kazandırmak için çalıştı. Bunun için yöneticilerin din
topluluklarının; asker ve idarecilerin bir sosyal eğitim ve beraberlik unsuru,
dinamiği haline gelmesini istedi. En-Nâsır, simgesel olarak da bir birliktelik
yaratmak için çalıştı. Çeşitli hükümdarlara gönderdiği ve fütüvvet
simgesi olan şalvarlar 1207 tarihinden önce yapılmıştır.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref33"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn33" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref33;"><span style="color: #0563c1;">[33]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Halife’nin fütüvvet
teşkilatına katılması, fütüvvet grupları ve kardeşlik örgütleri, tasavvuf ve
sufi tarikatlar arasında önceleri yüzeysel olarak var olan ilişkinin
güçlenmesine neden olmuştur.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref34"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn34" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref34;"><span style="color: #0563c1;">[34]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Fütüvvet teşkilatıyla şehir
fityânını ve genç işçi kitlelerini devlet disiplini altında örgütleme ve
devletin kontrolünde bir çeşit milis kuvveti haline getirme işine Nâsir
Lidinillah ön ayak olmuştur. Özellikle Bağdat’ta yerleşik sûfî şeyhler onun en
önemli yardımcısı olmuşlardır.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref35"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn35" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref35;"><span style="color: #0563c1;">[35]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Sûfîlerin fütüvvete dair
sözlerini kitaba aktaran ilk sûfî olarak Ebû Abdurrahman es-Sülemî kabul
edilir. Telif etmiş olduğu "Kiâbu'l-Fütüvvet" isimli risalesinde
fütüvvete dair; adâb, ahlâk ve nitelikleri, aynı zamanda bir sûfîde bulunması
gereken özellikler olarak, çağdaşı bulunan ve kendisinden önce bu konuda söz
söylemiş olan sûfîlerin sözleriyle birlikte nakletmektedir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref36"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn36" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref36;"><span style="color: #0563c1;">[36]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Sülemî'nin eserinden sonra
her ne kadar tarihi bir kronoloji takip edildiğinde Kuşeyrî'nin er-Risâle’si
gelse de, Abdullah Ensârî'nin "Kitâbu'l-Fütüvvet"inin fütüvvete dâir
muhteva ve malûmat bakımından Kuşeyrî'nin "er-Risâle"sinde verdiği
malûmâtdan daha zengin ve daha dikkat çekici olduğu görülür.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref37"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn37" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref37;"><span style="color: #0563c1;">[37]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Fütüvvet ile sufilik
arasında da ilişki kurmak mümkündür. Fütüvvet kavramı, İslami ve tasavvufi bir
kavramdır. İran’da civanmertlik, batıda şövalyelik, eski Türlerde akılık ve
alplık ülküsü iken, İslâmiyet’le birlikte yeni bir anlam kazanarak “gazilik”
ülküsüne dönüşmüştür. <a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref38"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn38" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref38;"><span style="color: #0563c1;">[38]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ayyarların, sufilerin, ve
dervişlerin sıfatı olarak gösterilen “civanmert” terimi ile de ifade bulan ve
genel anlamda bir sosyal sınıfın ahlakî esaslarını belirleyen fütüvvetçilik;
tasavvuf kurumu gibi, İslamiyetin yayılışı ile başlamış ve belki
mutasavvıfların daha güçlü bulunduğu İslami ilimlerle donanmış olmayarak,
yalnız İslam dininin asgari şartlarına uyan, tasavvuf erbabının dünya
malına ve zevklerine karşı ilgili görünmeyişlerine karşın bunlar, işleriyle
güçleriyle uğraşan, cömert, din düşmanlarına karşı savaşçı kişiler olarak,
sufilerle aynı düşüncede, onların yol ve törelerine paralel ve onlarca
desteklenen kişilerin oluşturduğu bir kurum gibi görülmektedir. <a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref39"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn39" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref39;"><span style="color: #0563c1;">[39]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Fütüvvet felsefesinde Hz.
Ali’nin “Zülfikar” isimli kılıcının da önemli bir yeri vardır. Bu anlayışta,
Zülfikar, doğruluğun, ve adaletin simgesi olmuştur. Bektaşi inancına göre, bu
kılıç Hz. Ali’ye Hz. Muhammed tarafından adaleti tesis etmesi için
verilmiştir. <a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref40"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn40" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref40;"><span style="color: #0563c1;">[40]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Özellikle Halifelerin
fütüvvet teşkilatına katılması, özel bir merasim ile gerçekleştirilirdi. Bu
merasimde bağlılık yemini (Suhreverdi’de <i>‘ahd </i>Türklerde <i>and) </i>kemer
kuşanma ve fütüvvet libâsını (üniformasını) giyme fiili, fityanın
Sultan ve Halife’ye bağlılığını başka deyimle siyasi otoritenin kontrolü altına
girişini ifade ediyordu. Bu merasimdeki ayrıntılar ise (saç kesme, tuzlu su
içirme, kemer kuşatma) Avrupalı tarihçilere göre, birçok batı dünyasındaki
feodal merasimdeki ayrıntılara benzerlik gösterdiği ifade edilmektedir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref41"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn41" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref41;"><span style="color: #0563c1;">[41]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bizler, İbn-i Bibi
vasıtasıyla, Anadolu sarayında da fütüvvetin bulunduğunu öğreniyoruz. Anadolu
Selçukluları Sultanı İzzeddin Keykavus’un (1211-1220) isteği üzerine, Halife
Nasır'dan 611/1214 yılında fütüvvet giysisini (libasını) aldığı, kayıtlarda yer
almaktadır. Bu sultanın halefi olan Alaâddin Keykubad’da (616-634/1219-1236)
Halife en-Nâsır'ın din işlerinde rehberi olan, Ebu Hafs Ömer Es-Suhreverdi'yi
Konya'da elçi olarak karşılamış ve fütüvvet esasları dahilinde, gerekli
törenleri yaparak kabul etmiştir.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref42"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn42" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref42;"><span style="color: #0563c1;">[42]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Böylece fütüvvetin, bizim
ilgi alanımızı oluşturan tarihte Anadolu coğrafyasına nasıl yerleştiği
açıklanmaktadır. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Halife Nasır'ın 45 yıllık
uzun Halifeliği döneminde kurumsal bir kimlik kazanan fütüvvet teşkilatı, Türk
milletinin güzel huyları ve konukseverliği ile birleşince farklı bir kimlik ile
karşımıza çıkmıştır: “Ahilik”. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İyi ahlakın,
konukseverliğin, sanatın uyumlu bir bütünü olan ahilik, fütüvvetçilikten ayrı
bir özellik içermektedir. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Arap aleminde fütüvvet
teşkilatından çok uzun bir süre istifade edilmeye çalışılsa da, toplumun iyi
özellikler geliştirmesi etkin bir yapı sergilemesi için yeterli olmamıştır.
Nasır’ın fetaları hiçbir zaman ahilerin kurduğu birliğe, dayanışmaya sahip
olamamışlar, iyilik yapma alışkanlığını benimseyememişlerdir. Onların en önemli
yaptıklarının <b>bunduk atma</b> dedikleri, kamış içinde fındık veya küçük taş
atmak, sapanla kuş avlamak, ara sıra yapılan törenlerde fütüvvet sembolü olan
olan şalvar giymekten öteye gidememiştir. Şalvar giyme adetinin de nomat
Türklerin (göçerlerin) icadı olduğunu iddia eden tarihçilerimizin sayısı da
azımsanmayacak derecededir. Türklerin bu konudaki yatkınlıklarının bir ifadesi
olmak üzere, Gazneli Mahmud’un büyük oğlu Mes’ud’un has nedimliğini yapmış
bulunan Unsur el-Maali Keykâvus’un 1081 yılında kendi oğlu için Farsça yazdığı
“Nasihâtname” de (daha sonra Kabusname olarak da adlandırıldı) fütüvvet
kavramından bahsedilmemesine rağmen, sipahilerin, civanmerdlerin hasletleri ve
meziyetleri belirtilmekteydi.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref43"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn43" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref43;"><span style="color: #0563c1;">[43]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">1944 yılında Orhan Şaik
GÖKYAY tarfından hazırlanan Nasihatnamede yer alan bazı başlıkların bizler için
bir anlam taşıması gerektiği açıktır.Örneğin;</span></div>
<br /><br />
<ul style="margin-top: 0cm;" type="disc">
<li style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; font-style: normal; font-weight: normal; margin: 0cm 0cm 8pt; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-align: justify;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">6.babı hüner arttırmak, güher arttırmaktan
yeğ idüğin beyan eder.</span></li>
<li style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; font-style: normal; font-weight: normal; margin: 0cm 0cm 8pt; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-align: justify;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">10.babı yemek tertibin ve âyin ve
erkânın beyan eder.</span></li>
<li style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; font-style: normal; font-weight: normal; margin: 0cm 0cm 8pt; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-align: justify;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">12.babı konuk gelecek nice ağırlamak
gerek ya konukluğa varmağın halin beyan eder.</span></li>
<li style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; font-style: normal; font-weight: normal; margin: 0cm 0cm 8pt; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-align: justify;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">22.babı emanet saklamağı beyan eder.</span></li>
<li style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; font-style: normal; font-weight: normal; margin: 0cm 0cm 8pt; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-align: justify;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">33.babı bezirganlık resmin ve âyin beyan
eder.</span></li>
<li style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; font-style: normal; font-weight: normal; margin: 0cm 0cm 8pt; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-align: justify;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">43.babı ekincilik (tarım) ve geri kalan
pîşerlerin (sanatların) resmin beyan eder.</span></li>
<li style="color: black; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; font-style: normal; font-weight: normal; margin: 0cm 0cm 8pt; mso-list: l0 level1 lfo1; tab-stops: list 36.0pt; text-align: justify;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">44.babı civanmertlik resmin beyan
eder. </span></li>
</ul>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Fütüvvetçilerle ilgili
olarak, Ebu Abdurrahman Sulemî’nin Horasan meşayihinden olan ve
fütüvvette ileri derecede biri olduğu bilinen Ahmet b. Hadraveyh’in
memleketinde, fityanın başkanı, şâtır bir ayyarı davet etmek istediğinde karısı
ile konuşmasını nakletmesi kendisinin de fütüvvetle ilgili olduğunu veya
çevresinde fütüvvete tabi olan veya ilgi duyan kişiler bulunduğunu ifade eder. <a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref44"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn44" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref44;"><sup><span style="color: #0563c1;">[44]</span></sup></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Konuşma şu şekildedir: “Şeyh
Abu Abdurrahman Sülemî bana dedi ki, Ahmet b. Hadraveyh’in karısına
şunları söylediğini duydum. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Memleketinde Fityanın başkanı olan şâtır bir ayyar’ı davet istiyorum. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Karısı: sen, fityan davetinin hakkından gelemezsin.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Davet etmeyince olmaz.</span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Davet etmeye karar verdinse koyunları, inekleri eşekleri keser, adamın
kapısından kendi kapına kadar saçarsın.</span><br />
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Koyunları, inekleri anladım da eşekler ne olacak?</span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Sen evine fityan çağırıyorsun, mahallenin köpekleri bundan faydalanmayacak mı?
dedi.<i> <a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref45"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn45" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref45;"><b><span style="color: #0563c1;">[45]</span></b></span></a>
</i></span><br />
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Fütüvvet konusunda halk
arasında bir çok hikaye anlatılmaktadır. </span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Anlatıldığına göre, Şakik
el-Behli, Cafer b. Muhammed’e fütüvveti sorar. Hz. Cafer soruya soru ile
karşılık verir:</span><br />
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Sen ne dersin? </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Eğer bulursak şükrederiz, bulamazsak sabrederiz.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bunun üzerine Cafer-i Sadık;</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Bizim şehirdeki köpekler de böyle yapar.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Şakik sorar:</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Ey Resûlullah’ın torunu! Peki sizin katınıza fütüvvet nedir?</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Cafer cevap verir:</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">-
Bize verileni tasadduk eder, verilmeyen için şükrederiz. <a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref46"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn46" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref46;"><span style="color: #0563c1;">[46]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Elbette burada Türk Fütüvvet
geleneğinin başlangıcına en iyi örneklerden biri olan Gökbörü B. Küçük Ali B.
Baytekin’den bahsetmemiz gerekecektir. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Gökbörü B. Küçük Ali B.
Baytekin’in yaşamı hakkında Muallim Cevdet şunları ifade etmektedir. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Babası Küçük Ali ismi ile
tanınmış Erbil Valisi Zeynüddin’dir. Türkmen asıllı olup Erbil civarında pek
çok kentin sahibi idi. Buraları, Musul Hakimi Atabek Kutbuddin Mevdud b.
Zengi’nin çocukları arasında paylaştırılmış, ona ise Erbil dışında bir yer
kalmamıştı. Rivayete göre çok uzun yaşamıştı. Musul’da herkes tarafında bilinen
medrese vb. çok sayıda vakfı mevcuttur. Vefatında sonra yerine oğlu
Muzafferüddin Gökbörü geçti. Gökbörü yaşanan sıkıntılar üzerine Selahaddin
Eyyübinin hizmetine girdi. Gökbörü (Gök Kurt) daha önce hiç kimse tarafından
düşünülmemiş, işitilmemiş bir takım hayır kurumları tesis etmişti. Onun,
dünyada sadakadan daha çok sevdiği hiçbir şey yoktu. Hükmü altındaki bölgelerde
ve değişik birçok yerde ihtiyaç sahiplerine kantar kantar ekmek dağıtırdı. Pek
çok insan ekmek almak için her gün gün ağarırken toplanır ve dağıtılan
ekmekleri alırdı. Evinin önünde atından indiği zaman, önünde pek çok insan
toplanırdı. O, bunların hepsini içeri alır ve mevsimine göre giysilerle
birlikte altın para dağıtırdı. Ancak, asıl önemli eserleri bundan ibaret
değildi. Görme özürlü ve sakatlar için huzur evi yaptırmıştı. İhtiyaç
sahiplerini buralara yerleştirir ve ihtiyaçlarını günü gününe karşılardı. Dul
kadınlar için bir barınak, yetim çocuklar için bir yetimhane, sokakta bulunan
kız çocuklar için de bir yurt yaptırmıştı. Kimsesiz bebekler için sütanneleri
bulurdu. Gökbörü’nün birde konuk evi vardı. İste fakih, ister fakir kim olursa
olsun gelen herkes konuk edilirdi. Konuklara öğle ve akşam yemeği verilirdi.
Yola çıkanlara uygun bir nafaka verilirdi. Ayrıca, bir medrese yaptırmış ve
burada, Şafii ve Hanefi fakihler istihdam edilirdi. Onun Mekke’de de çok güzel
eserleri vardı. Vakfe gecesi için Arafat Dağı’na ilk defa su götüren odur.
Orada pek çok hayır yapmış ve su bulamadıklarından sıkıntı çeken hacılar için
Arafat Dağı’ndaki su depolarını onartmıştır.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref47"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn47" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref47;"><span style="color: #0563c1;">[47]</span></span></a></span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Yüzyılların deneyinden ve
süzgecinde geçerek oluşan ve ahlaklı kişilik kuralları halinde
formülleştirilen Fütüvvetnameler, 13. yüzyıldan sonra örgütlenmiş başka
toplulukların tüzükleri halinde kullanılmaya başlanmıştır. Başlıca amacı
toplumdaki ahlaklı kişi sayısını arttırmak olan fütüvvetnamelerin genel
kurallarını alarak kendi özgün kuralları ile birleştirmek ve bunları örneğin
bir mesleki tüzük haline getirmek hiç de yadırganmayacak bir yaklaşımdır.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref48"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn48" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref48;"><span style="color: #0563c1;">[48]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bununla beraber, başta
Bektaşiler, Aleviler, Rufâiler, Melamiler olmak üzere bir çok tarikatın
fütüvvetnamelerin genel kurallarından yararlandıklarına dair genel kanı
bulunmaktadır.<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftnref49"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn49" title=""><span style="mso-bookmark: _ftnref49;"><span style="color: #0563c1;">[49]</span></span></a>
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
<hr align="left" size="1" width="33%" />
</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn1"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref1" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn1;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[1]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Yrd.Doç.Dr. Namık Sinan TURAN, Selçuklu ve Osmanlı Anadolu’sunda Ahiliğin
Sosyo-Ekonomik Gelişim Süreci</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn2"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref2" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn2;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[2]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Weber,
M. (1958), From Max Weber, (tr. And ed. H. H. Gerth, C. W. Mills), New York:
Oxford University Press. S. 269/284 ; Gürsoy Akça, Anzavur Demirpolat
Heterodoxy-Orthodoxy Tartışmaları Ve Türk Fütüvvet Teşkilatı (Ahilik) Selçuk
Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi S.204-214</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn3"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref3" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn3;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[3]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Yrd.Doç.Dr.
Şevket YAVUZ,İslamın Tarihe Sosyal Olanla Geri Dönüşü Ya Da Ahiliğin Türk
Potasında Form Alışı S.D.Ü. İlahiyat Fakültesi Yayınları No:20 S:326 </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn4"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref4" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn4;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[4]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Abdurrahman es-Sülemî, Kitâbü’l-Fütüvve (1977) 22-3 </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn5"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref5" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn5;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[5]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Süleyman
Uludağ, ‘Fütüvvet’, DİA, XIII, 259-261</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn6"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref6" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn6;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[6]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
“Ta’-rifat” Seyyit Şerif Cürcani, (1340-1413) 1318 (1902) İstanbul, fütüvvet
maddesi.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn7"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref7" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn7;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[7]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
12.06.2009 DERSİAD Fikir Toplantıları Prof. Dr. H.Kamil YILMAZ</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn8"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref8" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn8;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[8]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
12.06.2009 DERSİAD Fikir Toplantıları Prof. Dr. H.Kamil YILMAZ</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn9"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref9" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn9;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[9]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Makaleler ve İncelemeler Prof. Dr. Neşet ÇAĞATAY Selçuk Üniversitesi Yayınları
Konya -1983 Sayfa 207 </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn10"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref10" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn10;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[10]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Prof Dr. Neşet ÇAĞATAY, Bir Türk Kurumu Olan Ahilik Türk Tarih Kurumu – Ankara
1997 S:3</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn11"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref11" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn11;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[11]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
12.06.2009 DERSİAD Fikir Toplantıları Prof. Dr. H.Kamil YILMAZ</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn12"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref12" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn12;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[12]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Prof.
Dr. Ziya KAZICI “Osmanlı’da Yerel Yönetim” Bilge Yayıncılık 2006 S:151-152</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn13"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref13" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn13;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[13]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
el-Hasr, 59/9.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn14"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref14" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn14;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[14]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Mustafa Çağrıcı, "Îsâr", DİA, XXII, 490-491</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn15"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref15" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn15;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[15]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Prof.Dr. Ali AKPINAR Fütüvvet / Ahilik Kurumunda Dini Motifler</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn16"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref16" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn16;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[16]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Fahrüddîn
Razî, <b><i>et-Tefsîru'l-Kebîr, </i></b>VIII, 164; İbnü'l-Cevzî, <b><i>Zâdü'l-Mesîr,
</i></b>I, 434.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn17"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref17" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn17;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[17]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Prof.Dr. Ali AKPINAR Fütüvvet / Ahilik Kurumunda Dini Motifler</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn18"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref18" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn18;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[18]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Bkz.
Buhârî, Menâkıbu’l-Ensâr, 10, Tefsîr, 59/6; Müslim, Esribe, 172-173; İ<i>hyâ u
ulûmi’d-din</i>, trc: Ahmed</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Serdaroğlu, III, 570.
12.06.2009; DERSİAD Fikir Toplantıları Prof. Dr. H.Kamil YILMAZ</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn19"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref19" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn19;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[19]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Abdulbaki
GÖLPINARLI “İslam ve Türk İllerinde Fütüvvet Teşkilatı İ.Ü. İktisat Fakultesi
Mecmuası Cilt:11, Sayfa:6 İstanbul 1949-1950, Buhârî, İman, 6; Müslim, İman,
71; Neseî, İman, 4983-4984; Tirmizî, Sıfatu’l-Kıyame, 2634; İbn Mâce,
Mukaddime, 66; Dârimî, Kitabu’r-Rikak, hadis no: 2743.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn20"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref20" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn20;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[20]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Abdullah
Ensâbj El-Herevî'nin Tasavvufî Fütüvvet Risalesi:
"Kitâbu'l-Fütüvvet"Sezai KÜÇÜK Sakarya Üniversitesi İlahiyat
Fakultesi Dergisi 2/2000</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn21"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref21" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn21;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[21]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Muallim Cevdet, İslâm Fütüvveti ve Türk Ahiliği – İbn-i Battuta’ya Zeyl, İşaret
Yayınları İstanbul 2088, S: 31 </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn22"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref22" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn22;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[22]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Omar, F. (1989) “Guilds in Islamic City During the Abbasid Period,”in Urbanism
in Islam Vol.2:197-217.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn23"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref23" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn23;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[23]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Ahmet
Yaşar Ocak, "Fütüvvet", Diyanet İslâm Ansiklopedisi (DİA), İstanbul
1996, XTII, 261</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn24"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref24" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn24;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[24]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Abdullah Ensâbj El-Herevî'nin Tasavvufî Fütüvvet Risalesi:
"Kitâbu'l-Fütüvvet"Sezai KÜÇÜK Sakarya Üniversitesi İlahiyat
Fakultesi Dergisi 2/2000</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn25"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref25" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn25;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[25]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Abdullah
Ensâbj El-Herevî'nin Tasavvufî Fütüvvet Risalesi:
"Kitâbu'l-Fütüvvet"Sezai KÜÇÜK Sakarya Üniversitesi İlahiyat
Fakultesi Dergisi 2/2000</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn26"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref26" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn26;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[26]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Makaleler ve İncelemeler Prof. Dr. Neşet ÇAĞATAY Selçuk Üniversitesi Yayınları
Konya -1983 Sayfa 208-209</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn27"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref27" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn27;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[27]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Prof. Dr. Neşet ÇAĞATAY “Fütüvvet-Ahi Müessesesinin Menşei Meselesi” A.Ü.
İlahiyat Fakültesi Dergisi, 1952, C.1 s.1 58-68 </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn28"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref28" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn28;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[28]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Halil
İNALCIK Makaleler –II Doğu Batı Yayınları Ekim 2008 S.90-91</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn29"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref29" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn29;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[29]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Makaleler ve İncelemeler Prof. Dr. Neşet ÇAĞATAY Selçuk Üniversitesi Yayınları
Konya -1983 Sayfa 213</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn30"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref30" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn30;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[30]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
A.g.e Sayfa 214</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn31"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref31" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn31;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[31]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Kemal TAHİR, NOTLAR, Osmanlılık/Bizans S. 82</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn32"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref32" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn32;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[32]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Prof
Dr. Neşet ÇAĞATAY, Bir Türk Kurumu Olan Ahilik Türk Tarih Kurumu – Ankara 1997
S:18-19</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn33"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref33" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn33;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[33]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> <i>Futuwwa,
</i>E.İ. 2, fr. c. II, s. 986.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn34"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref34" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn34;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[34]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Taeschner,
F. (1953) “İslam ortaçağında Futuvva (Fütüvvet teşkilatı)” (çev. S. Yüksel ve
F. Işıltan) in anbul Üniversitesi ktisat Fakültesi Mecmuası, Vol.XVI: 3-32.</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn35"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref35" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn35;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[35]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Halil
İNALCIK Makaleler –II Doğu Batı Yayınları Ekim 2008 S.90-91</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn36"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref36" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn36;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[36]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Sülemî,
Kitâbu'i-fütüvve, Süleymaniye Kütüphanesi, Ayasofya 2049, 79b. (Bu eser,
"Tasavvufta Fütüvvet" ismiyle Arapça ve Türkçe olarak 1977 yılında
Süleyman Ateş tarafından yayınlanmıştır.) </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn37"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref37" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn37;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[37]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> Süleymâniye
Kütüphanesi, Ayasofya Bölümü 2049 no'lu mecmua içerisinde 149a-154b varaklan
arasında bulunan 13 saayfahk bu risale Nesih olarak yazılmış ve yazısı gayet
açıktır. Arapça te'lif edilen risalenin bazı bölümleri de yer yer Farsça
yazılmıştır. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn38"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref38" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn38;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[38]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Galip DEMİR, Osmanlı Devletinin Kuruluşu ve Ahilik, Ahi Kültürünü Araştırma ve
Eğitim Vakfı Yayınları No:10 S. 325 </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn39"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref39" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn39;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[39]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Prof Dr. Neşet ÇAĞATAY, Bir Türk Kurumu Olan Ahilik Türk Tarih Kurumu – Ankara
1997 S:12</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn40"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref40" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn40;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[40]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Mustafa KÖKSAL, Ahilik Kültürünün Dünü ve Bugünü, Ankara, 2007 </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn41"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref41" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn41;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[41]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Makaleler ve İncelemeler Prof. Dr. Neşet ÇAĞATAY Selçuk Üniversitesi Yayınları
Konya -1983 Sayfa 217</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn42"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref42" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn42;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[42]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Doç.Dr. İsmet KAYAOĞLU, “Halife en-Nâsır’ın fütüvvete girişi ve bir fütüvvet
buyrultusu” Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi Cilt 25 Sayfa
221 </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn43"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref43" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn43;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[43]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Halil İNALCIK Makaleler –II Doğu Batı Yayınları Ekim 2008 S.217</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn44"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref44" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn44;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[44]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Prof Dr. Neşet ÇAĞATAY, Bir Türk Kurumu Olan Ahilik Türk Tarih Kurumu – Ankara
1997 S:8</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn45"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref45" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn45;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[45]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
İmam Kuşeyri, Risalei Kuşeyriye, 1318 Mısır baskısı ss:123; Prof Dr. Neşet
ÇAĞATAY, Bir Türk Kurumu Olan Ahilik Türk Tarih Kurumu – Ankara 1997 S:8</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn46"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref46" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn46;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[46]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Er-Risâletü’l Kuşeyriye S.134-136</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn47"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref47" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn47;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[47]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
İbn-i Hallikan, Vefayatü’l A’yan c.1 s.435’den özet. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn48"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref48" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn48;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[48]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Makaleler ve İncelemeler Prof. Dr. Neşet ÇAĞATAY Selçuk Üniversitesi Yayınları
Konya -1983 Sayfa 219</span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/null" name="_ftn49"></a><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref49" title=""><span style="mso-bookmark: _ftn49;"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: #0563c1;">[49]</span></span></span></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">
Abdülbaki GÖLPINARLI, İslam ve Türk İllerinde Fütüvvet teşkilatı ve kaynakları,
İ.Ü. İktisat Fakültesi Mecmuası C XI, No: 1-4 İstanbul, 1949-1950, S.70 ve
devamı. </span></div>
<br /><br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span></div>
<br />Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-16912720130754826962016-03-24T12:00:00.001+02:002023-02-22T16:52:42.211+03:00Milliyetçilik ve Müzik – 2 / Brahms’mı? Abrahams’mı?<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Yazmayalı çok uzun zaman
olmuş. Sanırım gündelik faaliyetler, uzun zaman ayırarak yapabileceğimiz daha
rafine işleri ötelememize sebep oluyor. </span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ne zaman gündelik sarmaldan
uzaklaşmak istesem Johannes Brahms’ın Op.45 numaralı<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>“Ein Deutsches Requiem” adlı eserinin “<a href="https://www.youtube.com/watch?v=pdyfj1MTD-E" target="_blank">Dennalles Fleisch, es ist wie Gras</a>” olarak ifade edilen ikinci bölümünü dinlerim.
Ancak bu kez Bilkent Konser Salonunda, görkemli bir organizasyon ile dinleme
şansım oldu.</span></div><div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;"><br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-oNYLHz02Aoc/VvO0UMMeqxI/AAAAAAAABQs/8r2uIftZVgwj1JqmwDspAItTqQBHt23zQ/s1600/Brahms.png" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="400" src="https://4.bp.blogspot.com/-oNYLHz02Aoc/VvO0UMMeqxI/AAAAAAAABQs/8r2uIftZVgwj1JqmwDspAItTqQBHt23zQ/s400/Brahms.png" width="180" /></a></div>
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu eserin adının üzerinde
bile anlamsal bir tartışma vardır: “Almanca Bir Dua” veya “Bir Almana Dua”</span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Öncelikle belirtmek gerekir
ki Requiem, <a href="https://tr.wikipedia.org/wiki/Hristiyanl%C4%B1k" title="Hristiyanlık"><span color="windowtext" style="text-decoration: none; text-underline: none;">Hristiyanlık</span></a>ta ölümü takiben ruhun kurtuluşu
için, cenazenin hemen ardından ya da anma amacıyla yıldönümlerinde söylenebilen
toplu ayin olarak nitelenmekte ve İncil’den bölümleri ihtiva etmektedir. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Biz buna kısaca “Dua”
diyelim.<a href="http://4.bp.blogspot.com/-T_qJjc2e-i0/VvO0lemFdcI/AAAAAAAABQ0/MpHQpTsY58Aw8F9zWK_7__Av6HgYvNWFQ/s1600/brahms3.png"><img border="0" src="https://4.bp.blogspot.com/-T_qJjc2e-i0/VvO0lemFdcI/AAAAAAAABQ0/MpHQpTsY58Aw8F9zWK_7__Av6HgYvNWFQ/s400/brahms3.png" /></a></span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Aslında daha önce
bestelenmiş requiemler vardır. Ama bunların hepsi, içinde kutsal metinleri
barındırmaları sebebiyle Latincedir. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Sami dinlere inananlar, Kutsal
Kitaplarda yazan metinleri okurken orijinal dili tercih ederler ancak, kişisel
yakarış ve samimi isteklerinde kendi dillerini kullanırlar. </span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu yapıyı ilk kez kıranlar
ise Almanlardır.</span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Dil konusundaki çatışma,
Roma Katolik Kilisesinin yozlaştığını savunanların açtığı bayrak ile başlamış,
Martin Luther’in 31.10.1517 tarihinde Wittenberg Kalesinin kapısına “Çaktığı”
95 maddelik bildiri ile son noktasına ulaşmıştır.</span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Luther’in ana düşüncesi, “inananlar
ile Tanrı arasında tek aracının İncil olması gerektiği, bu nedenle de kutsal
metnin dilinin anlaşılmasının zorunlu olduğuydu.” </span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Kilisenin ayrılmasının yanı
sıra dilde birlikteliğin olması “Alman Milli Kimliğinin” oluşumunda ve
dolayısıyla Milliyetçiliğin ana akım haline gelmesinde önemli bir etken olmuştur.</span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Milliyetçilik, ortak
duygunun paylaşıldığı “Dini Temalı Müzik” vasıtasıyla yayılmıştır. </span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Katolik kilisesinin Latince
ilahileri yerine, “koral” olarak adlandırılan, tek sesli ve kaynağı alman halk
şarkıları olan Almanca ezgiler kullanılmaya başlanmıştır. </span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak klasik müzik, kaldı ki
requiemler de bu gruba dâhildir, henüz bundan etkilenmemiştir. Monarşinin ve
Katolik Viyana’nın müzik üzerindeki etkisi, Kutsal Roma İmparatorluğunun
yıkılacağı ve Avusturya’nın Almanya’dan ayrılacağı 1806 tarihine kadar, klasik
dönem temsilcileri olan Haydn, Mozart ve Beethoven’in güçlü eserleri ile
varlığını sürdürecektir.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Brahms’a kadar tüm requiemler
Latince olarak devam edecektir. Ama adının requiem olması da tartışmaları sonlandırmayacak,
birçok kişi “Besteci Katolik olsaydı sözleri Latince olurdu, ancak o zaman
Requiem denirdi” şeklindeki görüşlerini ifade edecektir. Bunun kanıtı olarak da
Bach gösterilecektir. Protestan Bach dini eserlerinin hiçbirine requiem dememiştir.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak asıl bomda Nazilerle
beraber patlar. </span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bir duanın Almanca
bestelenmiş, içinde “Alman” ifadesinin geçmiş olmasına rağmen Naziler
Brahms’dan memnun değillerdi.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-F44g1aghcU4/VvO0ud1pd0I/AAAAAAAABQ8/Pc3NFqFU6xIMmS0p-ELUsJVxrNh2eywTw/s1600/brahms2.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://4.bp.blogspot.com/-F44g1aghcU4/VvO0ud1pd0I/AAAAAAAABQ8/Pc3NFqFU6xIMmS0p-ELUsJVxrNh2eywTw/s400/brahms2.jpg" /></a></div>
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak Brahms, Yahudi
bestecilerin akıbetine uğramadı. Mahler’e, Schönberg’e, Ullmann’a yapılanlar
ona yapılmadı. </span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Örneğin Mahler’in eserleri
1933’te Almanya, 1938’de Avusturya ve 1940’tan itibaren Hollanda’da yasaklanmıştı.
Yahudi olmaları sebebiyle Schönberg 1933 de Berlin’den kovulurken, Viktor
Ullmann 16 Ekim 1944’te Auschwitz kampında gaz odasında can veriyordu. </span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Kaldı ki, Nazilerin Wagner´leri,
Bruckner´leri vardı. Brahms’a neden ihtiyaç duysunlar ki? Hem ifadeler İncil’den
alınmaydı, değiştirmek, amaca uygun hale getirmek mümkün değildi. </span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak asıl sorun başkaydı…</span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu Brahms’ın soyu da biraz
karışık değil miydi? </span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Brahms da neydi?
Abramhams‘ın Alman coğrafyasına uyarlanmış hâli.</span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">21 Mayıs 1933 tarihli bir haber,
çatışmanın boyutunu ortaya koyar.</span></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">“Her şeye karşı öfke içinde
olan Nazilerin saçmalığının sonu yok gibi görünüyor. Yahudiliği düşündüren bir
ses bir isim bile yeterli. Hatta, Alman müziğinin en büyük bestecilerinden
Brahms bile.</span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Naziler hariç bütün kültürel
dünya, bu ay Hamburg’da 7 Mayıs 1833 doğumlu Brahms’ın doğumunun yüzüncü
yıldönümünü kutladı. Brahms'a karşı duyulan şüphenin temelinde Brahms'ın
isminin Abrahams kökeninden gelme ihtimali yatıyor.”</span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Gerek 1933 yılında gerekse
bugün, Brahms ve Nazi kelimelerinin yarattığı çağrışım oldukça farklıdır. Aynı
platformda bulunamazlar. Kaldı ki iki taraf da bunu kabul etmezdi.</span></div>
<br />
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<br />
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak ne tesadüftür ki, BBC
tarafından 1997 yılında hazırlanan “The Nazis: A Warning From History” adlı belgeselin
çarpıcı müziği Brahms’ın “Ein Deutsches Requiem” adlı eserinin ikinci bölümüdür.<br />
<br /><br />
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Hiç uzlaşmaz dediğin ne varsa, gün gelir aynı karede yer alır</span></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-60BHbx1vIOQ/VvO015ZjTNI/AAAAAAAABRE/uWO8KjMfVq4SgFx0MBQwRhuLfp1gaNO4Q/s1600/brahm4.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://4.bp.blogspot.com/-60BHbx1vIOQ/VvO015ZjTNI/AAAAAAAABRE/uWO8KjMfVq4SgFx0MBQwRhuLfp1gaNO4Q/s320/brahm4.jpg" width="320" /></a></div>
<div style="border-image: none 100% / 1 / 0 stretch; margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "arial";"><br /><br />
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Irk Milliyetçiliği silahının,
ne zaman kimi vuracağı belli olmaz. </span><br />
<span style="font-family: "times new roman";">
</span><br />
</span><div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "arial";"><span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu nedenle, bizleri insan sevgisi
temeline dayalı, vatandaşlık bilinci ile bezenmiş, ırk ve din tabanında ötekileştirmeyen, hiç
tanımadığın kişilere hizmet etmeye odaklı Milliyetçilik kavramı ile tanıştıran Mustafa
Kemal ATATÜRK’e selam ve saygı ile… <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></span></div>
<span style="font-family: "arial";">
<span style="font-family: "times new roman";">
</span></span><br /></div>
<br />
<div style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span face=""arial" , "sans-serif"" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span></div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-74740692144182250602015-08-20T16:01:00.001+03:002015-08-20T16:25:35.656+03:00Sokrates'in Baldıran Zehri ile İmtihanı<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bir gazete haberi talihsiz
bir olayı anlatıyordu: “Amasya'da baldıran otunu yiyen beş çocuktan biri zehirlenerek
hayatını kaybetti…” <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Birkaç soru var insanın
zihnini kurcalayan: <o:p></o:p></span></div>
<br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: Arial;"><span style="mso-list: Ignore;">1)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Nasıl oluyordu da insanoğlu, kendi yaşam
alanına uzaklaşıyor, çevresinde yetişen otu, böceği, hayvanı, insanı
tanıyamıyordu? <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: Arial;"><span style="mso-list: Ignore;"></span></span><br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: Arial;"><span style="mso-list: Ignore;">2)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ebeveynler çocuklarını, tabiatın faydaları veya
tehlikeleri ile ilgili bilgilendirmekten ne zaman vazgeçmiş veya aciz hale
gelmişti?<o:p></o:p></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Sanayi toplumu ile birlikte
yaşanan çarpık kentleşme ve doğadan uzaklaşma, insanoğlunu çevresinde gördüğü
her şeyi “kendisinin tüketmesi için yaratılmış” olarak algılamasına sebep oldu.
<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bunlar genel kanaatimiz….<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Birde baldıran otunun kendi
yapısının getirdiği zorluklar var.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> <o:p></o:p></span></div>
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-t0c-rgT-gXo/VdXNfBufPQI/AAAAAAAABH0/MJqFMgRNdiw/s1600/hemloc3x.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-t0c-rgT-gXo/VdXNfBufPQI/AAAAAAAABH0/MJqFMgRNdiw/s1600/hemloc3x.jpg" /></a><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Baldıran otunu ayrıt etmek
öyle kolay değil. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Maydanozun yakın akrabası
olan baldıran otunu, gövdesindeki boşluk, kötü kokusu ve en önemlisi de üzerindeki
kırmızı lekeler ile tanımlamak mümkün olsa da, yeni yetiştiği dönemde bu belirtilerin
büyük bölümü görülmediğinden, çok daha tehlikeli bir durum arz eder. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Gelelim asıl konumuza:<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Otun üzerindeki bu kırmızı
lekelere “Sokrates’in Kanı” dendiğini duymuş muydunuz? <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Kendisinden önceki bütün
düşünce iklimini değiştirmiş olan Sokrates’ten günümüze herhangi bir yazılı
eser kalmamıştır. Ancak, fikirleri için ölümü göze almış olması bize bıraktığı
en önemli mirastır. <o:p></o:p></span></div>
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-SKHzWYZ4hAA/VdXNmnpx6yI/AAAAAAAABIE/WYh75ZppW_0/s1600/75569-004-3B260631.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://3.bp.blogspot.com/-SKHzWYZ4hAA/VdXNmnpx6yI/AAAAAAAABIE/WYh75ZppW_0/s320/75569-004-3B260631.jpg" width="306" /></a><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Yaşadığı dönemde sofistler
önemli düşünürlerdi. Ancak, sofistler derslerini ücret karşılığında verirken O,
düzenli bir geliri olmamasına rağmen ücret talep etmezdi. Sokrates, halkın
sıklıkla bulunduğu her noktada gezer ve sorular sorardı. Bu cevabı belli
sorularla, vatandaşın az da olsa düşünmesini sağlamaya çalışırdı. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">“Nedir” en çok kullandığı kalıptı.
“Güzel nedir? Akıl nedir? Doğru nedir?” ise en çok sorduklarıydı. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">O sorduğu sorular ile “şeylerin”
doğasını ifade eden bilgiye ulaşmaya çalışır ve buna “episteme” adını verirdi.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Aslında bu sorularla cahile “sen
cahilsin” <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>demez, onun cahilliğini
kendiliğinden anlamasını sağlardı. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ayrıca kendisini de bilge
olarak görmediğini “Tek bildiğim hiçbir şey bilmediğim.” ifadesi ile
belirtirdi. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu düşünce tarzı ile Epistemoloji’nin
temelini atmıştı. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Monolog ile işi olmaz
karşısındakinin sorgulayarak gerçeğe ulaşmasına gayret ederdi. Nihayetinde “insanın
içindeki ışığın çıkması” için uğraşırdı. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Erdemliydi. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Antik Yunan da “her varlığın
kendine özgü fonksiyonunu en iyi biçimde yerine getirmesi” anlamına gelen erdem
sözcüğünü insan ve insanın etkinlikleri için kullanan da ilk defa Sokrates
olmuştu. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ona göre erdem, insanın
kendisine özgü ve uygun olanı bulması ve gerçekleştirmesiydi.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Aslında ne kadar da zor bir
miras bırakmıştır insanlığa: <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Yemenin,
içmenin, para kazanmanın, üremenin en iyisi değildir mevzu bahis olan, çünkü
bunlar hayvansaldı ve tabiattaki tüm varlıklar bunun için savaşmaktaydı. Kaldı ki, bunun en
iyisini yapan da genlerini bir sonraki kuşağa aktarıyordu. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu durumda elimizde erdemli olmak
adına ne kalıyordu; “düşünmenin, feragat edebilmenin, yüce gönüllü ve yüksek ahlaklı olmanın, çalmamanın, yalan söylememenin, öldürmemenin" dışında hemen hemen hiç bir şey. </span><br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span><br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İşte gerçek sınav da buydu. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Sokrates, insanın erdemli
olması için içindeki sesi dinlemesi gerektiğini (daimonion) söylediğinde, artık
bilge bir yetişkindir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak bu ifadeleri sebebiyle
Atina’ya “yeni tanrılar getirmekle” suçlanır. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İnançları yıkmıştır,
gençleri etkilemiş ve sisteme aykırı hareket etmelerine veya sistemi sorgulamalarına
sebep olmuştur. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ya Atina’dan kaçacak ya da beyhude
bir savaşın sonunda ölecektir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Platon, Sokrates’in Atina’da
kalarak kendisini savunduğunu anlatır. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak kimse, bu çok soru
soran, gelenekselin dışında kavramlar üreten - kullanan yaşlı adamı dinlemek –
anlamak istemez ve sonuçta karar verilir: Sokrates ölmelidir. </span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Cezası bir çanak “baldıran zehiri”
içmektir. <o:p></o:p></span></div>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="http://2.bp.blogspot.com/-QuMHHr_DU3g/VdXNkPcJ8OI/AAAAAAAABH8/VTEfwtcHG2k/s1600/Socrates%2BDrinking%2Bthe%2BHemlock%2BAntonio%2BZucchi.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" height="232" src="http://2.bp.blogspot.com/-QuMHHr_DU3g/VdXNkPcJ8OI/AAAAAAAABH8/VTEfwtcHG2k/s400/Socrates%2BDrinking%2Bthe%2BHemlock%2BAntonio%2BZucchi.jpg" width="400" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">Socrates Drinking the Hemlock - Antonio Zucchi</td></tr>
</tbody></table>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Peki erdemli olmak nedir? <o:p></o:p></span><br />
<br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bir çanak dolusu baldıran
zehrini kafaya dikip sonuca katlanmak mı? </span><br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span><br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="http://2.bp.blogspot.com/-fHBH06Yc0b8/VdXNpCJEMSI/AAAAAAAABIM/R3OS9M6bfZg/s1600/Jacques%2BLouis%2BDavid_-_The_Death_of_Socrates.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" height="262" src="http://2.bp.blogspot.com/-fHBH06Yc0b8/VdXNpCJEMSI/AAAAAAAABIM/R3OS9M6bfZg/s400/Jacques%2BLouis%2BDavid_-_The_Death_of_Socrates.jpg" width="400" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;">The Death of Socrates - Jacques Louis David</td></tr>
</tbody></table>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Yoksa ölürken bile yüce
ahlaklı bir davranış sergilemek mi?<o:p></o:p></span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bunun cevabını da Sokrates
verir. <o:p></o:p></span><br />
<br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İnfaz sırasında yetkililer
ve öğrencileri de yanındadır. <o:p></o:p></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Baldıran zehiri iyice
etkisini göstermeye başladığında üstünü açar ve telaşla bağırır: <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><u>“Ey Kriton! Bizim Asklepios'a bir horoz
borcumuz vardı. Bunu ona verin. Sakın unutmayın!”</u></b><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Zehir’i içmek değildir
önemli olan, hayatının her anında, her iş ve işleminde yüce ahlaklı olabilmek ve
inandığın bu yolda hayatından da feragat edebilmektir.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Vesselam… <span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: center;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İmam Rıza içti zehr-i
baldıran<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: center;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Şah Taki’ye agu verdi
münkirân<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: center;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bâ Nâki’yi şehit etti
kâfiran<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: center;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Onun için ağlar Fatıma anam.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-66514383984829586982015-01-29T23:01:00.003+02:002015-01-30T14:15:53.900+02:00Meğer Semaverin Sermayesi de Sevgiymiş<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">“Kağıthane sırtlarında beliren fecri-kâzibe, Ali’nin kalkması
gereken saati işaret ediyordu. Annesi, Ali’yi sevgi ve muhabbetle uyandırdı. Kızarmış ekmek kokan odada semaver ne güzel
kaynardı. Ali semaveri, içinde ne
ıstırap, ne grev, ne de patron olan bir fabrikaya benzetirdi. Onda, yalnız koku,
buhar ve sabahın saadeti istihsal edilirdi.” <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Sait Faik Abasıyanık’ın, öyküsüne de adını veren Semaver, sadece
çay içmeyi değil, bir töreni ifade eder. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Semaver, zaman kaygısı olmaksızın, kalabalık
bir ortamda bol muhabbeti gerektirir. Semaverin etrafında toplananlar muhakkak
bir uzlaşı ile bir araya gelmiştir. Aykırıların bu zenginliğin içinde bulunması
söz konusu bile değildir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bu özellikleri ile semaver, çaydanlığı yener ...<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Çay bitkisi öncelikle Çin’de yetiştirilmiş, daha
sonra Japonya, Moğolistan üzerinden Araplara kadar ulaşmıştır. Bu yayılma bir
anda olmamış, yaklaşık 3000 yıl sürmüştür. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Takvimler 1618’i gösterdiğinde, Moskova’daki Çin Elçiliği
Çarlığa çay hediye eder. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Doğudan batıya 3000 yılda giden çay bitkisi Rusya’da yaklaşık
100 yıl içinde en popüler sıcak içecek halini alır. Ama uzak diyarlardan gelen
bu buruk tat, sadece zenginlerin damağını süsler.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"> <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Çayın yaygınlaşması ile içim teknikleri gelişir. Önceleri çay
özel tabaklardan içilirken, zamanla fincan kullanılmaya başlandı. Sade içiliyordu, tatlandırmak için bal ilave edildi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Doğal olarak içim yöntemleri gibi pişirme yöntemleri de
gelişti ve birçok yeniliği beraberinde getirdi. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bir kazan ve demlikten oluşan,
odun parçaları ve kozalak ile ısıtılan, 18. yüzyılda Urallar bölgesinde icat
edilen ve Tula Bölgesinde geliştirilen bu aygıta Rusçadaki samo ve varit
kelimelerinden türeyen, "kendi kendine kaynayan" anlamına gelen Samavor dendi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-BCg0wxUvAPo/VMqfiVJepqI/AAAAAAAAA7M/Efi_Fgys8dY/s1600/semaver.bmp" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-BCg0wxUvAPo/VMqfiVJepqI/AAAAAAAAA7M/Efi_Fgys8dY/s1600/semaver.bmp" height="320" width="240" /></a></div>
<div align="center" class="MsoNormal" style="text-align: center;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Çayın yaygınlaşmasıyla Rusya’da binlerce irili ufaklı semaver
üreticisi ortaya çıktı. Semaverler çeşitlendi, herkese ve her keseye uygun üretildi.
Bakırdan, altından yapılanlar, değerli taşlarla süslenenler görüldü.<o:p></o:p></span></div>
<div align="center" class="MsoNormal" style="text-align: center;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Peki biz Türkler nasıl tanıştık çayla ve semaverle? </span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Çayla
tanışmamız doğal olarak Orta Asya’da gerçekleşti. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Mehmet Fuad Köprülüye göre<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx" name="_ftnref1" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span><!--[endif]--></span></a>
çayı ilk içen Türk, Hoca Ahmet Yesevi’dir. Abdül’l Kayyum Nasırî’nin Fevakihü’l Cülesa adlı eserinde, Hoca Ahmet Yesevi’nin
misafir olduğu Türkmen komşusunun evinde ilk kez içtiği sıcak çayın sıhhatine
faydası dokunması üzerine, bu içeceğin şifa niyetine içilmesi için dua ettiği söylenmektedir.<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx" name="_ftnref2" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span><!--[endif]--></span></a>
<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Gelelim semaverin Anadolu’daki macerasına. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Anlatıldığına
göre, Erzurum’da 1895’de yaşanan kolera salgınında, hastalıktan
kurtulmak için bölgenin valisi, şehrin kavşak noktalarına koydurduğu dev
kazanlarda demlettiği çayı halka içirerek mikropların ölmesini sağlamayı amaçlar.
Bu belki de ilk kamusal semaver uygulaması olacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Ancak semaverin Anadolu ile tanışıklığı, Tatarların, başta
Samsun ve Havza bölgelerine yaptıkları göçlerle olacak ve muhabbetin, sevginin
ve ritüelin simgesi haline gelecektir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Tüm bunlara rağmen Sait Faik Abasıyanık’ın Semaver’i mutlu
sonla noktalanmaz. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: medium;"><span style="line-height: 115%;"><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;"><em><strong>“Bir sabah daha Ali uyanmadan, semaverin başında, üzerine
fenalık gelmiş, yakın sandalyeye çöküvermiş. Çöküş o çöküş.” </strong></em></span></span></span></span></div>
<span style="font-size: medium;"><span style="line-height: 115%;"><em><strong>
</strong></em></span></span><br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: medium;"><span style="line-height: 115%;"><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;"></span></span><em><strong> </strong></em></span></span></div>
<span style="font-size: medium;"><span style="line-height: 115%;">
<em><strong>
</strong></em></span></span><br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: medium;"><span style="line-height: 115%;"><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;"><em><strong>Ali annesinin
kaybı üzerine, gözünden bir damla yaş gelmeden evin boş odalarında günlerce
dolaştı. Ağlamak iyi gelecekti ama bir türlü ağlayamıyordu. "Ta ki bir
sabah yemek odasında karşı karşıya gelene kadar.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>O yemek masasında sakin ve parlak duruyordu.
Kulplarından tutup onu kaldırmaya çalışırken gözyaşları yağmur gibi boşaldı.
Semaver o evde bir daha kaynamadı.”</strong></em> <o:p></o:p></span></span></span></span></div>
<span style="font-size: medium;"><span style="line-height: 115%;">
<span style="font-size: small;">
</span></span></span><div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<br /></div>
<span style="font-size: medium;">
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">Meğer semaverin sermayesi de sevgiymiş…<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div>
<!--[if !supportFootnotes]--><br />
<hr align="left" size="1" width="33%" />
<!--[endif]-->
<br />
<div id="ftn1">
<div class="MsoFootnoteText">
<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx" name="_ftn1" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span><!--[endif]--></span></a> Mehmet
Fuad Köprülü, Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar,
Akçağ Yayınları – Ankara, <o:p></o:p></div>
</div>
<div id="ftn2">
<div class="MsoFootnoteText">
<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx" name="_ftn2" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span><!--[endif]--></span></a> Yrd.
Doç. Dr. Serkan GÜNEŞ, TÜRK ÇAY KÜLTÜRÜ VE ÜRÜNLERİ Turkish Tea Culture and Its
Products <o:p></o:p></div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-50178609741792085662014-09-24T00:14:00.000+03:002014-09-24T00:38:59.660+03:00Kudüs Müftüsü Hacı Emin El Hüseyni<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Bundan bir süre önce, ABD
sokaklarında dolaşan otobüslerin bir kısmında yer alan ilanlar çok dikkat
çekici ve bir o kadar da rahatsız ediciydi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-JrRMxFQ3HhY/VCHcowu1gTI/AAAAAAAAAyk/9gQddAavb5w/s1600/anti%2Bsemitizm.jpg" imageanchor="1" style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 19px; line-height: 21.466665267944336px; margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-JrRMxFQ3HhY/VCHcowu1gTI/AAAAAAAAAyk/9gQddAavb5w/s1600/anti%2Bsemitizm.jpg" height="189" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Bir Müslüman Din Adamı ile
Hitler’in yaptığı görüşme konu edilmekte ve subliminal bir etki ile Müslümanlık
ile Yahudi düşmanlığı aynı karede işlenmekteydi.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-tNRf1La9wEA/VCHctQLb_4I/AAAAAAAAAyw/LK4-kF3mgZA/s1600/busad-600x400.png" imageanchor="1" style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 19px; line-height: 21.466665267944336px; margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-tNRf1La9wEA/VCHctQLb_4I/AAAAAAAAAyw/LK4-kF3mgZA/s1600/busad-600x400.png" height="213" width="320" /></a></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Bunun üzerinde hiç
beklenmedik bir şey oldu ve </span> <span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">American Freedom Defense Initiative
tarafından yayımlanan bu ilanlara gerekli cevap, ADL Washington bölge Direktörü
David Friedman tarafından verilerek; “İsrail yanlısı olmanın Müslüman ve Arap
karşıtı olmak anlamına gelmediğinin ve bağnaz kalıpların kullanılmamasının
gerektiğinin altı çizildi.<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftn1" name="_ftnref1" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">[1]</span></span><!--[endif]--></span></a>”<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Gelelim resmin hikâyesine. </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Öncelikle belirtmek
gerekir ki resimdeki kişi Kudüs Müftüsü Hacı Emin El Hüseyni’dir.</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-Xc4d9qjENoA/VCHckOP2TYI/AAAAAAAAAyM/GR2SK0_EL60/s1600/Muhammed%2BEmin%2Bel-H%C3%BCseyni3.jpg" imageanchor="1" style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 19px; line-height: 21.466665267944336px; margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-Xc4d9qjENoA/VCHckOP2TYI/AAAAAAAAAyM/GR2SK0_EL60/s1600/Muhammed%2BEmin%2Bel-H%C3%BCseyni3.jpg" height="242" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Hacı Emin El-Hüseynî ve </span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 19px; line-height: 21.466665267944336px;">ailesi ile ilgili bilgi vermeden önce, Hıristiyan âlemi için çok kutsal olan Kudüs Yeniden doğuş Kilisesinin çevresinde yaşanan sorunlardan bahsetmek isterim.</span><br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 19px; line-height: 21.466665267944336px;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Mezhepler savaşı her Dinin
önemli sorunlarından birini teşkil eder ve sonsuza kadar sürecekmiş gibi bir
hissiyatı beraberinde getirir. Bu sıkıntı Hristiyan âleminin de önemli sorunlarından
birisidir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">451 tarihinde yapılan Kadıköy
Konsiline kadar Hıristiyanlar arasında mezhepsel olarak herhangi bir ayrım söz
konusu değildir. Kadıköy Konsilinden sonra Monofizit diye ifade edilen Ermeni,
Süryani, Habeş ve Kıpti kiliseleri diğer Hıristiyanlardan ayrılmıştır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Kudüs, tamda bu sırada,
Doğu Roma İmparatorluğu’nun bir kenti
olduğundan, Kudüs ve en önemli ibadethanesi Kamame Kilisesinin idaresi
Diyofizit Hıristiyanların hâkimiyetinde kalmıştır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Ortaçağdan itibaren
batı ile doğu Kilisesinin arasında yaşanan çekişme Doğu - Batı Kiliselerinin
Ayrılması (Schisma) ile 1054 tarihinde son bulur. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-Z4sa8qrn8iI/VCHeEomQSWI/AAAAAAAAAzI/t9vn5w2A3lY/s1600/1_2_Patr-Athenagoras-en-metr-Pantel-300x247.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-Z4sa8qrn8iI/VCHeEomQSWI/AAAAAAAAAzI/t9vn5w2A3lY/s1600/1_2_Patr-Athenagoras-en-metr-Pantel-300x247.jpg" /></a><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Bu tarihten sonra Diyofizit
Hıristiyanlığı da, Bizans/Ortodoks ve Roma/Katolik kiliseleri olarak
ayrılırlar. Bununla da kalmaz, birbirlerini de Aforoz ederler. Böylece çekişme
daha da şiddetli bir hale gelir. Bu durum, 1962-1965 yılları arasında süren, “İkinci
Vatikan Konsülü” sırasında kurulan “Hıristiyanlar Birliği Sekretaryası’na kadar
devam eder. "Ayrılık duvarları göklere kadar yükselmeyecektir" sloganı
gereğince, VI Paul, 1964'de Kudüs’ü ve 1967'de ise İstanbul'u ziyaret eder.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-WDCMVNwzqDM/VCHeCY7goMI/AAAAAAAAAzA/mRy1ZrL1LUs/s1600/jaen04art5.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-WDCMVNwzqDM/VCHeCY7goMI/AAAAAAAAAzA/mRy1ZrL1LUs/s1600/jaen04art5.jpg" height="320" width="229" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bu ayrılık sırasında Kudüs
ve Kamame Kilisesinin idaresi, Haçlı
Seferlerine kadar, Ortodoks Hıristiyanların elinde kalır. Ancak Haçlı Seferleri
kilisenin idaresinin Ortodokslardan alarak Katoliklere geçmesine sebep olur. Bölgenin
Müslümanların eline geçmesiyle birlikte Kamame Kilisesinin durumu da
farklılaşır.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Ancak, Kilisenin
idaresi ve ibadetin yapılışı ile ilgili sıkıntılar Osmanlıya kadar devam
edecektir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Yavuz Sultan Selim, Mercidabık
Savaşından hemen sonra Kudüs’ü ziyaret eder (1516) Ermeni Patriği III. Serkis
ve Kudüs Rum Patriği Attalia’ya, Hz. Ömer’in Kudüs’teki gayrimüslimlere verdiği
fermanı ve sonradan gelen Müslüman Sultanların verdiği fermanlar gereğince,
birer ferman verir. Daha sonra tahta oturan Kanuni Sultan Süleyman da Yavuz
Sultan Selim’in verdiği fermana sadık kalır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-EbxAe7mUXEU/VCHcoqnaXWI/AAAAAAAAAyg/xQ-2rLHMXO4/s1600/beyt%C3%BCllahim%2Bkilisesi%2Bferman%C4%B1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-EbxAe7mUXEU/VCHcoqnaXWI/AAAAAAAAAyg/xQ-2rLHMXO4/s1600/beyt%C3%BCllahim%2Bkilisesi%2Bferman%C4%B1.jpg" height="400" width="242" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Ancak ne yapılırsa
yapılsın, bir kilisenin içinde aynı anda bulunan ve ibadet eden Mezheplerin
çatışmasının bir türlü önüne geçilemez. </span></div>
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="http://3.bp.blogspot.com/-eEcJanAWXXw/VCHfh64-AbI/AAAAAAAAAzU/FkxnIxguId0/s1600/kilise%2Bresmi.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-eEcJanAWXXw/VCHfh64-AbI/AAAAAAAAAzU/FkxnIxguId0/s1600/kilise%2Bresmi.jpg" height="325" width="400" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"><span style="font-size: small; text-align: start;">Doç.Dr. Sami Kılıç, Arş.Gör. İhsan Satış - Osmanlı Arşiv Vesikalarına Göre Hıristiyan Cemaatlerin Kamame Kilisesi ile İlgili Tartışmaları,History Studies, 3/3 2011</span></td></tr>
</tbody></table>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Sorunun ne denli çetrefilli olduğunu
anlamak için şu örnek yeterli olacaktır: Kilise’nin çeşitli yerlerinde bulunan
kandillerin bir kısmı Rumlar, bir kısmı Latinler ve bir kısmı da Ermenilere aittir.
Bu kandillerden hangileri hangi mezhep tarafından konulmuşsa, ancak o mezhep tarafından
yakılıp söndürülebilir ve temizlenebilir. Hatta, Kilisede bir çivinin
çakılması, örümcek ağının kaldırılması, kırılan bir camın onarılması gibi basit
konularda bile önceden belirlenmiş bir kural yok ise meselenin halledilmesi
önemli tartışmalara, kavgalara hatta ölümlere bile sebep olabiliyordu.<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftn2" name="_ftnref2" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">[2]</span></span><!--[endif]--></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Ama en büyük sorun
kapının anahtarının kimde olacağıydı. “Kilisesi’nin anahtarını elinde
bulundurup kapıyı açma yetkisi, 1520’lerde Kanuni Sultan Süleyman tarafından
Katolik papazlara verilmişti. Yetki, 1630’larda Rum Ortodokslar’a devredildi ve
kilisenin kapısını 1850’lere kadar her sabah Ortodokslar tarafından açıldı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Osmanlı’nın bir miktar
zayıflamasını fırsat bilen Rusya, Osmanlı Devleti’nin başını uzun müddet
ağrıtacak olan “Kutsal Yerler” (Mübarek Makamlar) Meselesini ortaya attı.
Kutsal Yerler Meselesi, Kudüs ve çevresinde Hıristiyanların kutsal yerlerdeki
ayinlerinin icrası ve hâkimiyet hakları ile ilgiliydi. Ayrıca Ruslar, bu mesele
ile çeşitli ihtilaflarla ortaya çıkan güçlükleri Avrupalı devletlerin
müdahalesi olmadan çözmeye çalışıyordu. Tam bu sırada devreye Fransa da girdi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">“Sultan Abdülmecid,
mükemmel bir çözüm buldu: 1852’de kilisenin kapısındaki kilidi değiştirtti ve
bir fermanla anahtarın papazlarda değil, Beytüllâhim’in önde gelen bir Müslüman
ailesinde, Hüseynîler’de bulunmasını emretti. Aynı işi daha sonra Kudüs’teki
Kıyamet Kilisesi’nde de yaptı, bu kilisenin anahtarları da Müslümanlara
verildi. Her iki mabedin kapısını tam 150 sene boyunca her sabah Müslümanlar
açtılar ve didişmekten yorulan Hristiyanlar da rahat ettiler.”<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftn3" name="_ftnref3" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">[3]</span></span><!--[endif]--></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif; font-size: 14pt; line-height: 115%;">İşte resimde gördüğümüz
şahıs 1893'te Kudüs'te dünyaya gelen ve Hüseynîler’in bir üyesi olan “Emin
el-Hüseyni”den başkası değildir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">El-Hüseynî, Kudüs ve Mısır'da başladığı eğitimini tamamlamak
için İstanbul'a geldi. Zor bir dönem onu ve ailesini bekliyordu. İşler
düşlediği gibi gitmemiş, I. Dünya Savaşı
patlamıştı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Eğitimini tamamlamadan Osmanlı
Ordusuna girdi ve topçu birliğinde görevlendirildi. Çanakkale Savaşında
İngilizlere karşı mücadele etti. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Başarılı bir askerlik
hayatı sonrasında Teşkilâtı Mahsûsa’nın üyesi oldu. Teşkilat onu Kudüs'ün sorumlusu olarak atadı.
1917'de Kudüs'ün İngilizlerin denetimine geçmesiyle Filistin'e döndü. Ağabeyi
Kâmil el-Hüseynî’nin 1921’de vefatından sonra müftülük makamına geçti. Bu
sırada Muhammed el-Kassam ile tanıştı. İşgale karşı çıkma noktasında bir araya
gelen bu ikili, milliyetçilik temelinde fikir ayrılığına düşüyordu. İkisinin
görüşleri, Filistin Kurtuluş Örgütü ve HAMAS şekline dönüşecek ve günümüze
kadar ulaşacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">El-Hüseynî, İsrail’in
kuruluşunun ilan edildiği 1948 yılına kadar 30 yıl boyunca Filistinlilerin
lideri ve “Filistin Ulusal Hareketinin kurucusu oldu. Filistinli Müslümanlar
onun önderliğinde işgal yönetimine karşı mücadele ettiler.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">İsrail’in kurulmasının
ardından Arap devletleri ve halkı tarafından<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftn4" name="_ftnref4" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">[4]</span></span><!--[endif]--></span></a> dışlanan
el-Hüseyni, 1974'te Lübnan'da vefat etti.<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftn5" name="_ftnref5" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">[5]</span></span><!--[endif]--></span></a> <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-jAGUR22W908/VCHhc4svZWI/AAAAAAAAAzo/ZJMT7TYHnzg/s1600/Handschar-13th-SS-Division-Emblem.png" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-jAGUR22W908/VCHhc4svZWI/AAAAAAAAAzo/ZJMT7TYHnzg/s1600/Handschar-13th-SS-Division-Emblem.png" height="189" width="320" /></a><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">El Hüseyni, Filistinin
işgalini engelleyecek en önemli ismin Hitler olduğunu düşündü. Hitler ise "5. Kol Faaliyetleri" ve Müslüman Boşnak ve Hırvat askerlerinden meydan gelen 13. S.S.
Waffen Dağ Tümeni "Handschar (Hançer) vasıtasıyla başta Kafkasya olmak
üzere daha güçlü olmaya çalışıyordu. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">İşte bu kareler de tam
bu sırada, 1941’de Berlin’de Adolf
Hitler ile bir araya geldiğinde çekildi.<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-wC82loSxqWQ/VCHhcz3nIMI/AAAAAAAAAzk/o9ZmHG21dYM/s1600/indir.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-wC82loSxqWQ/VCHhcz3nIMI/AAAAAAAAAzk/o9ZmHG21dYM/s1600/indir.jpg" height="298" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-yKlbMzYEZtw/VCHcj3oOBJI/AAAAAAAAAyQ/r6QMmVEWi8k/s1600/Muhammed%2BEmin%2Bel-H%C3%BCseyni1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-yKlbMzYEZtw/VCHcj3oOBJI/AAAAAAAAAyQ/r6QMmVEWi8k/s1600/Muhammed%2BEmin%2Bel-H%C3%BCseyni1.jpg" height="224" width="320" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span>
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-W2iXfBOvvDg/VCHcj9aymTI/AAAAAAAAAyI/55ttRfSSdGs/s1600/Muhammed%2BEmin%2Bel-H%C3%BCseyni2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-W2iXfBOvvDg/VCHcj9aymTI/AAAAAAAAAyI/55ttRfSSdGs/s1600/Muhammed%2BEmin%2Bel-H%C3%BCseyni2.jpg" height="230" width="320" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Gelelim anahtar meselesine,
</span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Ağustos 2002′de, İsrail
ordusundan kaçan Filistinliler Kiliseye sığındılar. 38 gün devam eden kuşatma
sonuçlanıncaya kadar sekiz Filistinli öldürüldü. “Çatışmalar sona erince Kudüs
Rum Patriği Birinci İrineos uyanıklık etti<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftn6" name="_ftnref6" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">[6]</span></span><!--[endif]--></span></a> ve
kaşla göz arasında kilisenin kapısındaki kilidi değiştirip yeni anahtarı cebine
atıverdi. Patrik’in kilidi değiştirip anahtarı da alması üzerine kapının
Müslümanlar tarafından açılması geleneği son buluyor, kilisenin giriş-çıkışları
Ortodokslar’ın kontrolüne geçiyor, yani Hazreti İsa’nın doğduğu mekâna hizmet
etmenin sevabı sadece Ortodokslar’a ait oluyordu.”<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftn7" name="_ftnref7" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 14pt; line-height: 115%;">[7]</span></span><!--[endif]--></span></a></span>
<o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Her ne kadar Sultan
Abdülmecid’in 1852 tarihli fermanında Beytüllâhim Kilisesi’nin kapısı ile
ilgili uygulamaların hiçbir şekilde değiştirilmeyeceği yazsa de artık ok yaydan
çıkmıştı. Konu ile ilgilenen Yaser Arafat’ta Rum Patriği’nin elindeki
anahtarların alınmasını ve kilisenin kapısının eskiden olduğu gibi yine
Müslümanlar tarafından açılmasını talep ediyordu ancak Arafat’ta sorunun
çözümünü göremedi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14.0pt; line-height: 115%;">Yazıya başlarken ne
demiştik bir hatırlayalım “Mezhepler savaşı her Dinin önemli sorunlarından
birini teşkil eder ve sonsuza kadar sürecekmiş gibi bir hissiyatı beraberinde
getirir.” Ne yazık ki, gerek dinler gerekse mezhepler arası hoşgörü
eksikliğinin getirdiği çatışmaların sonsuza kadar sürmesi kaçınılmaz gibi
gözüküyor. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
</div>
<div>
<!--[endif]-->
<br />
<div id="ftn1">
<div class="MsoFootnoteText">
<span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><br /></span></span></div>
<div class="MsoFootnoteText">
<span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftnref1" name="_ftn1" title="">[1]</a></span></span><a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftnref1" name="_ftn1" title=""><!--[endif]--></a></span> http://www.salom.com.tr/newsdetails.asp?id=91225<o:p></o:p></div>
</div>
<div id="ftn2">
<div class="MsoFootnoteText">
<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftnref2" name="_ftn2" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span><!--[endif]--></span></a> Doç.Dr.
Sami Kılıç, Arş.Gör. İhsan Satış - Osmanlı Arşiv Vesikalarına Göre Hıristiyan
Cemaatlerin Kamame Kilisesi ile İlgili Tartışmaları,History Studies, 3/3 2011 <o:p></o:p></div>
</div>
<div id="ftn3">
<div class="MsoFootnoteText" style="text-align: justify;">
<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftnref3" name="_ftn3" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[3]</span></span><!--[endif]--></span></a>
Murat Bardakçı - Papa ile Patrik asırlarca didişince büyük kilisenin anahtarı
Müslümanlar’a verildi – HABERTÜRK, 01.06.2014<o:p></o:p></div>
</div>
<div id="ftn4">
<div class="MsoFootnoteText" style="text-align: justify;">
<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftnref4" name="_ftn4" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[4]</span></span><!--[endif]--></span></a>
Zvi Elpeleg - Filistin Ulusal Hareketinin Kurucusu Hacı Emin El-Hüseyni, İletişim
Yayınları <o:p></o:p></div>
</div>
<div id="ftn5">
<div class="MsoFootnoteText" style="text-align: justify;">
<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftnref5" name="_ftn5" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[5]</span></span><!--[endif]--></span></a>Aksiyon
- Adolf Hitler, Kudüs Müftüsü ile neler
görüştü? 14.07.2008<o:p></o:p></div>
</div>
<div id="ftn6">
<div class="MsoFootnoteText">
<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftnref6" name="_ftn6" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[6]</span></span><!--[endif]--></span></a> Ancak
Birinci İrineos, bu tavrını başka konularda da devam ettirdi. “Hukuken Rum
Ortodoks Kilisesi'ne ait olan ancak geleneksel olarak Araplar'ın hak iddia
ettiği arazilerde bulunan bazı gayrimenkulleri, İsrailli yatırımcılara satmakla
suçlandı ve kilise ile bağı kesildi." http://www.bbc.co.uk/turkish/europe/story/2005/05/050524_orthodox_patriarch.shtml<o:p></o:p></div>
</div>
<div id="ftn7">
<div class="MsoFootnoteText">
<a href="file:///C:/Users/alfa/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Document.docx#_ftnref7" name="_ftn7" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10.0pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[7]</span></span><!--[endif]--></span></a> Murat
Bardakçı - Papa ile Patrik asırlarca didişince büyük kilisenin anahtarı
Müslümanlar’a verildi – HABERTÜRK, 01.06.2014<o:p></o:p></div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-53524165504198612472014-08-19T13:46:00.002+03:002014-08-19T15:08:36.992+03:00Türk Milli Arması ve Namık İsmail <br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Yıllar önce, “Sonbahar Müzayedesinde, Namık İsmail’in ‘Harman’
adlı tablosu, 155 milyar liraya alıcı buldu. Kenan Evren’in ‘Yelkenli’ adlı
yağlı boya tablosu 7.5 milyar liraya satıldı.”</span><a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 13pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-family: Calibri;">
başlığı ile kamuoyuna verilen haber kimin ilgisini çekmişti bilinmez ama bu iki
ismin farklı tarihlerde yaptıkları resimlerden sadece “Harman” adlı tabloyu
anımsamayan yok gibidir. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-Iyn9YSjVpPA/U_MqBa6Gw8I/AAAAAAAAAxI/aynbKtXT8OY/s1600/harman%2Btablosu.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-Iyn9YSjVpPA/U_MqBa6Gw8I/AAAAAAAAAxI/aynbKtXT8OY/s1600/harman%2Btablosu.png" height="327" width="400" /></a></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Bu resim, en büyük yoklukların yaşandığı, en büyük
bunalımların hâkim olduğu bir dönemde, Mustafa Kemal Atatürk’ün ikametgâhı
olarak kullanılan Ankara Garı’ndaki konutun duvarını süslüyordu.</span><a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftnref2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 13pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-PRyYLbI_NAU/U_Mp_Lt27lI/AAAAAAAAAxA/zs-mlEhfDO0/s1600/200px-Nam%C4%B1k_%C4%B0smail_Otoportre.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-PRyYLbI_NAU/U_Mp_Lt27lI/AAAAAAAAAxA/zs-mlEhfDO0/s1600/200px-Nam%C4%B1k_%C4%B0smail_Otoportre.jpg" height="320" width="289" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;"></span></span><br />
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Bu yazının kahramanı olan Namık İsmail, eğitim amacıyla Fransa’ya
gönderildiğinde henüz yirmili yaşlarının başındaydı. 1914’te tatil nedeniyle
İstanbul’a döndü, Birinci Dünya Savaşının patlamasıyla silahaltına alınarak
Kafkas cephesine gönderildi ancak, tifüse yakalanınca İstanbul’a dönmek zorunda
kaldı. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">1917’de Enver Paşa’nın Şişli’de kurduğu Harbiye Mecmuası Atölyesinde,
İbrahim Çallı, Ali Sami Boyar gibi birçok ressamla beraber savaş resimleri
yaptı. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-X5MPagDILMA/U_MqHDUfgRI/AAAAAAAAAxY/DiCQJRpRUes/s1600/namik%2Bismail%2Bsava%C5%9F.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-X5MPagDILMA/U_MqHDUfgRI/AAAAAAAAAxY/DiCQJRpRUes/s1600/namik%2Bismail%2Bsava%C5%9F.jpg" height="300" width="400" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;"></span></span> </div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Bu resimlerin Berlin’de sergilenmesi sırasında yurda
dönmeyerek, bir süre Liebermann ve Corinth atölyelerinde çalıştı. Dönüşte
İstanbul’da resim öğretmenliği yaptı ancak, 30 Ağustos 1935 tarihinde bir kalp
krizi sonucunda vefat etti. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Hiç kuşku yok ki, onun resim çalışmaları çok önemlidir. Ancak,
en az onlar kadar değerli olan bir başka çalışması ise Maarif Vekâleti tarafından
düzenlenen bir yarışma sonucunda birinci olarak seçilen Türk Milli Armasıdır. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-lgvQ5jxYRo8/U_MqEeR9SVI/AAAAAAAAAxQ/z4l96KlQvRk/s1600/T%C3%BCrk%2BCumhuriyeti%2BArmas%C4%B1.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-lgvQ5jxYRo8/U_MqEeR9SVI/AAAAAAAAAxQ/z4l96KlQvRk/s1600/T%C3%BCrk%2BCumhuriyeti%2BArmas%C4%B1.png" height="640" width="548" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Osmanlı armalarının kullanılmaması sonucunda oluşan boşluğun
ivedilikle doldurulması için Maarif Vekâleti tarafından bir yarışma yapılmasına
karar verilmişti. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Vekâlet, armanın nasıl olması gerektiğini "Millî Arma Şartnamesi"
adlı bir kitapta topladı ve bu kitabı Nisan 1926'da kamuoyu ile paylaştı.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Şartnamede birçok husus bulunmasına karşın armanın muhteviyatını
meydana getiren rumuzların tercihen Türk tarihinden alınması gerektiği, ay-
yıldız kalmak şartıyla arz edilen rumuzların seçimi ve tertibi konusunda özgür
olunduğu belirtiliyordu. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Ancak şartnamenin belki de en can alıcı yönü, "Cumhuriyet
armasının şeklini oluşturacak semboller tercihen Türk tarihinden alınacak ve bu
semboller heraldik</span><a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftnref3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 13pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[3]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-family: Calibri;"> bir
biçimde bütün armalarda bulunan çizim esaslarına uygun olarak ve basit tarzda
stilize edilecektir." maddesinde ifade edilmişti. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Yarışma sonucunda, Namık İsmail'in hazırladığı eser birinci
seçilirken, Muhsin Rıfat'ın çalışması ikinci, Lütfi Bey tarafından sunulan arması
ise üçüncü olarak belirlenmişti.</span><a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftnref4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 13pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[4]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-family: Calibri;">
<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Yarışmaya katılan tüm armalar bir kalkan içinde yer almıştı. Namık
İsmail Bey çalışmasının merkezine Türk Bayrağını temsil eden ay yıldızı
yerleştirmiş, alt kısımda ise Oğuz menkıbesini simgeleyen bir kurt ve kurdun
varlığını devam ettirdiği, eski bir Türk silahı olan ‘harbe’ bulunmaktaydı. Kalkanın
altında bulunan İstiklal Madalyası ise yaşanan savaşları ve zaferleri simgelemekteydi.
Madalyanın içindeki (T.C.) harfleri ise, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>İstiklâl Zaferi ile doğan Türkiye Cumhuriyetini
ifade etmekteydi.</span><a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftnref5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 13pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[5]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Bugün, Ülkemizin bir armasının olmadığını ifade eden
haberlerle karşılaşmaktayız. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Bir türlü kullanılamayan bu arma yerine başka bir armanın,
bir yarışma sonucunda, bulunması mümkündür. </span></span><br />
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;"></span></span><br />
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Ancak, o gün hazırlanan şartnamenin
ruhunun, yüzyılların mirası olduğu hatırlanmalı ve korunmalıdır. </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 13pt; line-height: 107%;"></span>
<br />
<hr align="left" size="1" width="33%" />
<!--[endif]--><br />
<div style="mso-element: footnote-list;">
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;"> 07.11.2003
, http://arsiv.ntvmsnbc.com/news/242834.asp<o:p></o:p></span></span></div>
</div>
<div id="ftn2" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftn2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;"> Akl-ı
Kemal – Sinan Meydan<o:p></o:p></span></span></div>
</div>
<div id="ftn3" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftn3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[3]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;"> Mühür,
Arma bilimi<o:p></o:p></span></span></div>
</div>
<div id="ftn4" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftn4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[4]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;"> F. UNAT;
<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>“Türkiye, Armasız Bir Devlettir”, Yıllar
Boyu Tarih, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>İstanbul.-1982<o:p></o:p></span></span></div>
</div>
<div id="ftn5" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftn5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[5]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-family: "Palatino-Roman","serif"; font-size: 8pt; mso-bidi-font-family: Palatino-Roman;"> Yaşar Özüçetin , Ahmet Haşim Altınışık, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Maarif</span><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> </span><span style="font-family: "Palatino-Roman","serif"; font-size: 8pt; mso-bidi-font-family: Palatino-Roman;">Vekaleti’nin
1927 Yılı “Türkiye Arması” Müsabakası Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi,
2012<o:p></o:p></span></div>
</div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-57353694161930001002014-08-14T12:00:00.002+03:002023-01-18T21:16:15.320+03:00Nihal Atsız'a Göre Büyük Adam Olmak ve Süleyman Seba <br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-b_P-HyGj8nY/U-x4T8hzqRI/AAAAAAAAAws/N3WH9aTpeZg/s1600/seba.jpg" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-b_P-HyGj8nY/U-x4T8hzqRI/AAAAAAAAAws/N3WH9aTpeZg/s1600/seba.jpg" /></a>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">1984 de başlayan BJK Başkanlığını 2000 yılında noktalayan Süleyman
Seba’nın kaybı bir çoğumuz için farklı duyguları uyandırırken birçok hatırayı da
canlandırdı. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Bende ise, Nihal Atsız tarafından kaleme alınan, büyük adamın
nasıl olması gerektiğini ifade eden bir yazıyı çağrıştırdı. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Atsız, büyük adam olmanın esaslarını maddeler halinde
sıraladığı yazıda aynen şöyle demektedir; <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">"1)</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Büyük
adam, her şeyden önce iyi niyet sahibi adamdır. İcraatındaki amiller toplumun
yükselmesidir. Kendisinin bir çıkar kaygısı yoktur.<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">2)</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Büyük
adam, her devirde erdem ve meziyet diye tanınan vasıfların birçoğuna sahip olan
adamdır. <o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">3)</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Büyük
adam, özel hayatında da yüksek ve temiz olan adamdır. Birtakım meziyetleri olan
reziller, hiçbir zaman büyük adam değildir. <o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">4)</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Mevkii
için milleti feda eden değil, aksine gerektiği zaman millet uğrunda mevkiini,
hatta hayatını verebilen adam büyük adamdır. (FEDA)<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">5)</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Gerçekleri
görebilen, acı gerçeklere cesaretle bakabilen, haksızlık bilmeyen adam büyük
adamdır.<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">6)</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Sözü
ile işi arasında zıtlıklar bulunmayan, yalan ve hilede payı bulunmayan adam
büyük adamdır.<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">7)</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Büyüklüğün
şartlarından biri de akıldır. Ahmaklardan büyük adam çıktığını tarih
kaydetmemiştir.<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">8)</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Adam
seçmesini, her işin ehlini bulmasını bilen büyük adamdır.<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">9)</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Büyük
adam olmak için ailevî şartlar da vardır. Her aileden büyük adam yetişmez. <o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">10)</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Büyük
adam şeref konusunda çok titizdir. Verdiği sözden asla dönmez." <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Bu yazıya Süleyman
Seba’dan bir alıntı ile son verelim: <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">"Herkesi bir zaman için aldatabilirsiniz, bazı kişileri
her zaman aldatabilirsiniz ama herkesi her zaman aldatamazsınız. Ben kimseyi
hayatım boyunca aldatmadım." Süleyman Seba<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: Calibri;">Uçmağa Varan Bütün <strong>Büyük Adamlara Selam Olsun </strong>…</span></span></div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-87574374095602021472014-06-30T15:30:00.003+03:002014-07-01T09:52:28.782+03:00Kudüs Hz. Ömer Camii <br />
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt;">Her yıl olduğu
gibi 634 yılının Noel gecesi Hristiyan dünyasında kutlanıyor ve ibadet
ediliyordu. Ancak Kudüs Patriği Sophronius'un vaazı her zamankinden daha
farklıydı. Vaazda Ecnadeyn bölgesinde yapılan savaş sonucunda oluşan Müslüman
fütuhatı uzun uzun anlatılıyor, Filistin'in güneyinin Müslümanlar tarafından fethedilmesi
ile Hristiyan cemaat üzerinde oluşabilecek tehlikelere dikkat çekiyordu. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Gerçekten
de kısa bir süre sonra kuşatma ile karşı karşıya kalan Kudüs, kan dökülmeden
teslim olur ve Halife Hz. Ömer Kudüs'e girer. Kudüs’e gelmesinde etkin olan İlya
(Kudüs) halkının, diğer Şam şehirleri ile yapılan antlaşmalar gibi cizye ile
haraç ödemek ve diğer şehirlerin halkına verilenlerin aynısı karşılığında ondan
“eman” vermesini ve sulh yapılması dilemeleriydi. Ayrıca antlaşmanın bizzat Hz.
Ömer b. Hattab tarafindan imzalanmasını istiyorlardı.<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span><!--[endif]--></span></span></a> <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Hz.
Ömer, kendisini karşılayan Patrik Sophronius'a Tapınak Tepesine yani yıkık olan
Süleyman Mabedine gitmek istediğini belirtti. Çöplük olarak kullanılan tepede
dua etti. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Patrik,
başına gelecekleri düşünüyor ve tedirgin oluyordu. Sırada Kamame Kilisesi (Yeniden
Doğuş) ziyareti vardı. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-uPcG7t3LHDg/U7FX4RWxiXI/AAAAAAAAAvI/ufco6KCrWMg/s1600/IMG_0566.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-uPcG7t3LHDg/U7FX4RWxiXI/AAAAAAAAAvI/ufco6KCrWMg/s1600/IMG_0566.JPG" height="320" width="239" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-kRhsRXk5evg/U7FbM8lLoTI/AAAAAAAAAvU/aoz3kXViq0M/s1600/IMG_0542.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-kRhsRXk5evg/U7FbM8lLoTI/AAAAAAAAAvU/aoz3kXViq0M/s1600/IMG_0542.JPG" height="320" width="239" /></a></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Hz. Ömer, namaz vakti gelince patriğe namaz kılabileceği
bir yer göstermesini </span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">ister. Patriğin "Kilisenin herhangi bir yerinde
kılabilirsiniz." demesi üzerine Hz. Ömer, kilisenin içinde namaz kılmak
istemeyerek kapıya yakın bir yerde namazını kılar. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Namazını
kıldıktan sonra Hz. Ömer, Patriğe şunları söyledi: "Eğer ben içerde
kılsaydım, öteki Müslümanlar da orada kılarlar, orayı mescit hâline
getirirlerdi." İnançlara ve onların kutsallarına karşı duyduğu saygıyı gösteren </span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hz. Ömer,
aşağıdaki ahitnameyi de vererek, Kudüs halkının gönlüne
su serpti. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-JsF1pos-zF8/U7FWHI-treI/AAAAAAAAAu0/ep3eqUBNjR0/s1600/Hz.+%C3%B6mer+in+Patrike+Verdi%C4%9Fi+Ahitname.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-JsF1pos-zF8/U7FWHI-treI/AAAAAAAAAu0/ep3eqUBNjR0/s1600/Hz.+%C3%B6mer+in+Patrike+Verdi%C4%9Fi+Ahitname.jpg" height="400" width="180" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">"Ya
Allah <o:p></o:p></span></div>
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ömer bin
Hattab <o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bismillahirrahmanirrahim
<o:p></o:p></span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><br />
Bizi İslâm'la yüceltene, imanla üstün kılana, Peygamberi Muhammed'i göndererek
rahmetini gösterene, bizi dalâletten hidayete çıkararak ayrılıklardan sonra
hidayette birleştirene, kalblerimizi birbirine ısındırana, düşmanlarımıza karşı
bize yardım edene, bizi bu beldelerde oturtup birbirini seven dostlar ve
kardeşler kılana -Allah'a- hamdolsun. <br />
</span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Ey Allah'ın kulları! Bu nimetten dolayı O'na hamdedin.<o:p></o:p></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu ahidnâme, Ömer İbnü'l-Hattab'dan
değerli Patrik Safronbos'a verilmiş ahd u misaktır. O; bulundukları yerlerdeki
keşişler, rahipler, rahibeler, raiyyeti olan Kudüs-i Şerif'teki Tûr
ez-Zeytun'da bulunanların patriğidir. Üzerlerinde eman bulunur ve zımmîlik
hükümlerine de uyarlarsa, biz bütün müminler ve bizden sonrakiler, daha evvel
olduğu gibi, onları zarar görmekten korusunlar. Şu kadar ki; onlar da itaat ve
saygı üzere bulunmalıdırlar... <br />
<br />
Müminlerden her kim; bizim bu emanımız okunur da ona aykırı hareket ederse, şu
andan kıyamete kadar Allah'ın ahdini bozmuş, Resulü'nü de hoş karşılamamış
olur." <o:p></o:p></span></div>
<br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tam da Hz. Ömer’in ifade ettiği gibi
olur. Onun o gün namaz kıldığı bölgede bugün Hz. Ömer cami bulunmaktadır.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span><br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-JVd7yy9Uutg/U7FXdGtFa2I/AAAAAAAAAvA/vOLUCbX-yFY/s1600/IMG_0551.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-JVd7yy9Uutg/U7FXdGtFa2I/AAAAAAAAAvA/vOLUCbX-yFY/s1600/IMG_0551.JPG" height="239" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"></span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Hz. Ömer mekanları değil
gönülleri fetheder vesselam. <o:p></o:p></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<!--[if !supportFootnotes]-->
<br />
<hr align="left" size="1" width="33%" />
<!--[endif]--><br />
<div style="mso-element: footnote-list;">
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;"> Belazurl,
s. 197; J. Sourdel, "Filastin", El, C. II., E.J.Brill1987, s.
910-911.<o:p></o:p></span></span></div>
</div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-42990713670718251442014-04-21T15:52:00.003+03:002014-04-21T15:53:49.573+03:00Yeter ! Söz Milletindir! - Selçuk Milar<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">O gün, Teknik Öğretim
Müsteşarlığı’nın gayet ağır bir misafiri vardı. Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli
Yücel. Her ne konuştuklarını bilemesek de, aralarındaki ilişkinin pek de sıcak
olmadığı, ziyaretine gittiği kişinin yaklaşık 20 gün sonra Urfa'da bir
şantiyeye görevlendirilmesi ile kendini gösterecektir. Hasan Âli Yücel’in
ziyaretine gittiği kişi ünlü mimar Selçuk Milar’dan başkası değildir. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Milli Eğitim Bakanı
Hasan Âli Yücel ile yaşadığı bu görüşmenin sebebi, “Yeter Söz Milletindir!”
sloganı ve afişinin Milar’a ait olmasıdır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-XaXSwDvGDz4/U1UOK9WNSoI/AAAAAAAAAlc/vvQOxk9pXxY/s1600/375px-Yeters%C3%B6zmilletin.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-XaXSwDvGDz4/U1UOK9WNSoI/AAAAAAAAAlc/vvQOxk9pXxY/s1600/375px-Yeters%C3%B6zmilletin.jpg" height="320" style="cursor: move;" unselectable="on" width="203" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Türkiye’deki en bilinen siyasi propaganda malzemesini tasarlayan Milar, iyi bir mimar olmasının yanı sıra güzel sanatlara duyduğu ilgiyle de dikkatleri üzerine çekiyordu. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Aslında bu afişi, 1946
seçimleri için hazırlamıştı ancak 1950 seçimlerinde de kullanılmasına karar verilmişti. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu siyasi afişin dünyada
ilk olduğunu, benzersiz olarak addedilebileceğini söylemek doğru
olmayacaktır. </span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İngiltere’de, Alfred
Leete tarafından tasarlanmış olan “I WANT YOU” afişi propaganda tasarımının en
ünlü örneklerinden belki de ilklerindendi.</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-EJDmNmLThns/U1UOZAGuZpI/AAAAAAAAAlk/VhlJ7BdWFak/s1600/104px-YourCountryNeedsYou.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-EJDmNmLThns/U1UOZAGuZpI/AAAAAAAAAlk/VhlJ7BdWFak/s1600/104px-YourCountryNeedsYou.jpg" height="200" width="173" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Beyaz Ordu askeri, 1919
tarihindeki afişte sesleniyordu : “Neden orduda sen yoksun?”</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-IoxOuWGXchE/U1UOfhqR38I/AAAAAAAAAls/vG1NA17ZyIA/s1600/86px-Denikin_poster.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-IoxOuWGXchE/U1UOfhqR38I/AAAAAAAAAls/vG1NA17ZyIA/s1600/86px-Denikin_poster.jpg" height="200" width="143" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">ABD’de yayımlanan bu
afiş ile <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Zion'un kızı sesleniyordu: “Yahudi
alaylarına katılın.”</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-ag2ci84i7zU/U1UOmmZz5pI/AAAAAAAAAl0/aRephRqeEPM/s1600/98px-Bat_Zion_I_want_your_Old_New_Land_join_Jewish_regiment.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-ag2ci84i7zU/U1UOmmZz5pI/AAAAAAAAAl0/aRephRqeEPM/s1600/98px-Bat_Zion_I_want_your_Old_New_Land_join_Jewish_regiment.jpg" height="200" width="163" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Brezilya’da İntegralizm
rüzgarı esmektedir. Yıl 1937. “Brezilya size muhtaçtır! İntegralizm olmadan
Milliyetçilik yoktur.”</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-q8MzTANM7ts/U1UOrqpZ7lI/AAAAAAAAAl8/0koxRO4_BrA/s1600/86px-IntegralismoCartaz1937.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-q8MzTANM7ts/U1UOrqpZ7lI/AAAAAAAAAl8/0koxRO4_BrA/s1600/86px-IntegralismoCartaz1937.jpg" height="200" width="143" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">SSCB posteri, 1927. “Sen,
eğer henüz kooperatif üyesi değilsen, hemen imzalayın!”</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-FMFD2hTYAlE/U1UO1BScUeI/AAAAAAAAAmE/S3HG1Nf1Li0/s1600/Soviet_cooperative_sign_up_poster.gif" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-FMFD2hTYAlE/U1UO1BScUeI/AAAAAAAAAmE/S3HG1Nf1Li0/s1600/Soviet_cooperative_sign_up_poster.gif" height="200" width="133" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Yıl 1917 ve en akılda
kalıcı örnek: <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ABD’de J. M. Flagg
tarafından tasarlanan Sam Amca, vatandaşlarını askere çağırıyordu. </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-nA1HREWZ5Cw/U1UO9a689NI/AAAAAAAAAmM/7cyZwW_CCxE/s1600/usa.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-nA1HREWZ5Cw/U1UO9a689NI/AAAAAAAAAmM/7cyZwW_CCxE/s1600/usa.jpg" height="200" width="148" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Aynı yıllar Britanya I.
Dünya Savaşı için asker alımı posterini John Bull’a tasarlatmış.</span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-AcP1Lh4lbeg/U1UPG7y4O_I/AAAAAAAAAmU/O-CwmDi82gI/s1600/John_Bull_-_World_War_I_recruiting_poster.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-AcP1Lh4lbeg/U1UPG7y4O_I/AAAAAAAAAmU/O-CwmDi82gI/s1600/John_Bull_-_World_War_I_recruiting_poster.jpg" height="200" width="134" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Milar’ın başına gelen, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bu afişleri tasarlayanların da başına gelmiş
midir bilmem ama, bu afiş onun DP için son tasarladığı afiş de olmayacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt;">İlk seçim Kanunu
olan, 17.12.1942 tarih ve 4320 sayılı Mebus Seçimi Kanununun 48. Maddesinde, “Mebus
veya ikinci seçmen olmak yahut diğer bir şahsı mebus veya ikinci seçmen
seçtirmek kastiyle seçmenleri her ne suretle olursa olsun <strong>korkutan veya bu
suretle seçmeye teşvik için seçmenlere para, eşya ve sair menkul ve gayrimenkul
mal verenler veya herhangi bir suretle menfaat temin veya vadedenler ve bu
maksatla verilen malları veya menfaatleri kabul edenler</strong> iki aydan 18 aya kadar hapis ve yüz liradan beş yüz liraya kadar ağır
para cezasıyla cezalandırılırlar ve bu suçları işleyenler memur iseler müebbetten
veya muvakkaten Memuriyetten mahrumiyetlerine hükmolunur.” ifadesi yer
almaktaydı.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
Demek ki dönem itibariyle propaganda afişleri değil, <span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> vatandaşın oyunu
menfaat karşılığında almak ve ayrıca vatandaşında oyunu menfaat karşılığında vermesi önemli görülmüş, gerek menfaati veren gerekse
alan için ceza öngörülmüştü.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">1946 seçimleri
öncesinde kabul edilen 25.6.1946 tarih ve 4918 sayılı Milletvekilleri Seçimi
Kanununda da benzer hükümler olmakla beraber, afişlere ilişkin bir düzenleme
bulunmamaktaydı. </span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak, 1946
seçimlerinde DP tarafından kullanılan Milar’ın bu afişi büyük ses getirmişti. Öyle
ki, Seçim Kanununda da düzenlemeye gidilmesi gerekecekti. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="mso-spacerun: yes;"></span><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">1950 de yapılan
seçimler öncesinde yayımlanan 16.02.1950 tarih ve 5545 sayılı Milletvekilleri
Seçimi Kanununun yasaklarla ilgili 51. Maddesinde “<strong>Propaganda için duvar
ilânları üzerinde Türk Bayrağı, Dinî ibareler, Arap harfleri ve her türlü resim
bulundurulması yasaktır.”</strong> hükmü getirilmişti. Bütün bunlara rağmen </span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Milar’ın afişi yine de
kullanılmış ve 1950 seçimlerine damgasını vurmuştu. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">1957 yılına
gelindiğinde Milar, Ankara'nın ilk sanat galerisi olan Galeri Milar’ı açtı. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-wsXqGwgZFJo/U1URCiuBrnI/AAAAAAAAAmg/EfCn5p8tMcQ/s1600/galeri+milar.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-wsXqGwgZFJo/U1URCiuBrnI/AAAAAAAAAmg/EfCn5p8tMcQ/s1600/galeri+milar.jpg" height="320" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu galeri belki de ilk mobilya ve dekorasyon galerisiydi. Milar Galerisi, Bedri Rahmi Eyüpoğlu, Füreya Koral, Orhan Peker, Gencay Kasapçı, Cevdet Altuğ gibi birçok ünlü sanatçıların sergilerini ev sahipliği yaptı ve yeni bir mobilya anlayışına öncülük etti.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Şevki Vanlı onu ve Ankara’daki çalışmalarını şöyle ifade edecekti. “Milar, mimarlık ve sanat dünyasında Ankara’ya simge olmuştur. Yurt dışından, İstanbul’dan gelen her sanatçı ona uğrardı.”</span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu sırad</span>a, hatırını
kıramayacağı bazı dostlarının ısrarla bir afiş daha istemeleri üzerine,
iktidar partisinin bazı uygulamalarını onaylamamasına rağmen bir afiş
daha tasarladı.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Halkın bir kısmının
yapılan icraattan şikâyetçi bir kısmının ise memnun olduğunu düşündüğünden ve
hiçbirini aldatmamak, halka inanmadığı bir şey söylememek için,
resimsiz ve sadece 3 kelimeden oluşan bir afiş hazırladı. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: center;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><strong><em>“Yaptıklarımız
Yapacaklarımızın Teminatıdır.”<o:p></o:p></em></strong></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Tarih ve Toplum
Dergisi’nde Milar, afişin hikâyesini şu şekilde anlatır: “Maalesef artık
Demokrat Parti yok. Ama demokrasinin tarifi olarak afişi yaşamağa devam
edecektir. Çünkü demokrasilerde daima söz milletindir. İktidardaki partilerin
ise neler yapacaklarını anlamak için, daima neler yaptıklarına bakmak
gerekecektir.” </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Demokrat Parti
çevresinde büyük saygınlık kazanmış olmasına rağmen hiçbir zaman bundan
faydalanma yoluna gitmeyen Milar, Celal Bayar’ın kendisini “Bizim partidendir”
şeklinde tanıtması üzerine; “Hayır Sayın Bayar! Ben bir demokratım, ama
Demokrat Partili değilim” diyerek itiraz etmiştir.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Demokrat Parti sonraki dönemlerde Milar'dan esinlenerek çeşitli çalışmalar yapsa da pek başarılı olamadı. </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-y82lr9_mQiQ/U1URrjmyl7I/AAAAAAAAAmo/exumkvWDDdU/s1600/adnanmenderes_secim1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-y82lr9_mQiQ/U1URrjmyl7I/AAAAAAAAAmo/exumkvWDDdU/s1600/adnanmenderes_secim1.jpg" height="320" width="219" /></a></div>
<br />
<strong>Demokrasi dersi almak için bazen bir sanatçının 3 kelimesi bile yeterli olur.</strong><br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span><br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">Kaynakça:</span></div>
<div class="Default" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">1.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-size: 10pt;">Dr. Süleyman İNAN Çok Partili Hayata Geçiş Sürecinde (1946-1950)
Milletvekili Seçim Yasası Değişikliklerinde Muhalif Görüşler SDÜ Fen-Edebiyat
Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi 2003, Sayı:9, ss.167-188.</span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpFirst" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">2.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">Selçuk Milar, “Yeter Söz Milletindir
Afişi Nasıl Doğdu”, Tarih ve Toplum Dergisi, (Haziran 1988, Cilt 9, Sayı:54)</span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">3.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">Emin Nedret İşli. “Eser Dergisi ve
Selçuk Milar”, Sanat Dünyamız, Nu: 74</span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">4.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">Çetin Ünalın - Mimar, "Örgütçü, Mimar, Tasarımcı, Galerici, Yazar, Editör, Yayıncı Selçuk Milar - Mimarlık - Şubat 2013" </span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;"></span><!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">5.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">Sözlü Tarih Çalışması, 1954 / Kuruluşa
doğru</span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">6.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">Başak Önsal, Ankara’da Sanat
Galericiliğinin Oluşumu: 1950’lerin Öncü Üç Galerisi Üzerine Bir Çalışma,
Yüksek Lisans Tezi </span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">7.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">Şevki Vanlı, Arkitekt Yaşama Sanatı 1991
s.46</span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">8.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">TMMOB 50. Yıl Andıcı, (TMMOB Yayını,
2004)</span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">9.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">Güzel Sanatlar Balo Gazetesi,
(11.02.1956)</span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">10.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 107%;">Selçuk Milar, Arkitekt Yaşama Sanatı, 1991
s.46</span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<img height="96" src="https://1.bp.blogspot.com/-XaXSwDvGDz4/U1UOK9WNSoI/AAAAAAAAAlc/vvQOxk9pXxY/s1600/375px-Yeters%C3%B6zmilletin.jpg" style="left: 345.33px; opacity: 0.3; position: absolute; top: 135.33px;" width="60" />
<!-- Blogger automated replacement: "https://images-blogger-opensocial.googleusercontent.com/gadgets/proxy?url=http%3A%2F%2F1.bp.blogspot.com%2F-XaXSwDvGDz4%2FU1UOK9WNSoI%2FAAAAAAAAAlc%2FvvQOxk9pXxY%2Fs1600%2F375px-Yeters%25C3%25B6zmilletin.jpg&container=blogger&gadget=a&rewriteMime=image%2F*" with "https://1.bp.blogspot.com/-XaXSwDvGDz4/U1UOK9WNSoI/AAAAAAAAAlc/vvQOxk9pXxY/s1600/375px-Yeters%C3%B6zmilletin.jpg" -->Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-29974952964836974842014-02-04T12:18:00.001+02:002014-02-06T22:17:17.519+02:00Şark Meselesi, Kafkas Sürgünü, İngiliz Peksimeti ve Soçi<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">İslamiyet ile
Hristiyanlık arasında ortaya çıkan ilişkilerin sonucu olarak Batı’da filizlenen
Haçlı zihniyetinin oluşturduğu siyasî faaliyetler “Şark Meselesi” olarak nitelendiriliyordu
ve iki temel amacı vardı. Öncelikle Türkleri, Anadolu’ya sokmamak için
çalışılmalıydı. Bu amaç Malazgirt Savaşı’yla yerle bir olmuştu. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-_GUvRIVDO8Q/UvC-OE1xErI/AAAAAAAAAgI/b_cldtqcIfQ/s1600/imagesCA30YNO2.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-_GUvRIVDO8Q/UvC-OE1xErI/AAAAAAAAAgI/b_cldtqcIfQ/s1600/imagesCA30YNO2.jpg" height="162" width="400" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Mademki Türklerin Anadolu’ya
girişi engellenememiştir Batı, yeni bir girişimde bulunarak Türkleri Anadolu’da
durdurmayı amaçlamaktadır. Önce Miryakefalon Savaşı daha sonra Çirmen Savaşı’yla
bu amaç da suya düşer. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Artık tek çare
kalmıştır “Türklerin Avrupa’daki yayılışını engellemek.” </span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-aCxA8gV8vPM/UvC9QayI3FI/AAAAAAAAAf4/bopmfEg6PFY/s1600/cerkessurgunu1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://3.bp.blogspot.com/-aCxA8gV8vPM/UvC9QayI3FI/AAAAAAAAAf4/bopmfEg6PFY/s1600/cerkessurgunu1.jpg" height="220" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Niğbolu Savaşı Batının
yüzünde patlayan bir gerçeklik olacaktır. Türklerin yönü Batıdır ve bunu
engellemek de mümkün görülmemektedir. Böylece Batının “Şark Meselesi’nin
birinci safhasında uygulamaya koyduğu planlar çöker.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Sırada ikinci safha
vardır ve Osmanlı Devleti’nin Avrupa kıtasında fethettiği bölgelerdeki
Hristiyanları Osmanlı hâkimiyetinden kurtarmak amaçlanır. </span><br />
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Meseleyi ve taraflarını
iyi tanımlamak çözümü de beraberinde getirecektir. Şark Meselesi Osmanlının
değil İngiltere, Rusya ve Fransa’nın meselesi olarak başl</span>amıştır. <br />
<br />
Elbette daha
sonra Prusya, Yunanistan, Bulgaristan, Sırbistan, Avusturya-Macaristan, İtalya
ve Amerika’da bu soruna dâhil olacaktır.<br />
<br />
Peki, mesele neydi? “Şu Türkleri ne
yapmalı?” <span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">“Türkler reformlar
yoluyla “Batılılaş(tırıl)malı”, “uygarlaş(tırıl)malı” ve hatta mümkünse
“Hıristiyanlaş(tırıl)malı” mıydılar? Yoksa mevcut “barbarlıkları”, “geri
kalmışlıkları” ve Müslümanlıkları içinde kaçınılmaz olan bir yok oluşa
sürüklenmelerine seyirci mi kalınmalıydı?”</span><br />
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-TzHdZav__1w/UvC9NMN4dhI/AAAAAAAAAfw/ii9Lp6O0ucQ/s1600/SurgunHaritasi.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-TzHdZav__1w/UvC9NMN4dhI/AAAAAAAAAfw/ii9Lp6O0ucQ/s1600/SurgunHaritasi.jpg" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Çözüm için bulunan
yöntemler de farklı dönemlerde farklı şekillerde belirginleşiyordu. Rusya için
en kolay yöntemin Osmanlı İmparatorluğu’nun dağılması olarak tanımlandığı bir dönemde
İngiltere için idare edilebilir bir Osmanlı’nın varlığı çok daha kıymetli
olmaktaydı. </span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;"></span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Aksi halde Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşü ile ortaya çıkacak olan
iktidar boşluğunu kim dolduracaktı?<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">“Merkantilizmin
rehberliğinde giderek daha hegemonik hale gelen İngiliz kapitalizminin,
Hindistan başta olmak üzere Doğu Akdeniz’den erişim sağlanabilecek
sömürgelerini kaybetmeyi ya da daha açık bir deyişle, Rusya’ya kaptırmayı, asla
göze alamayacağı bir tarihsel konjonktürde Osmanlı İmparatorluğu’nun varlığının
devamı İngiltere için yeni bir politikayı ortaya çıkaracaktır. ”<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Burada hemen belirtelim
ki, “Şark Meselesi” sadece siyasî bir mesele değil, ayrıca dinî bir meseledir. </span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;"></span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Namık
Kemâl'in "Şark Meselesini" Kaynaca Anlaşması’na dayandırması belki de bunun en doğru
örneğidir. Zira Rusya, Kaynarca Anlaşması’na koydurduğu madde ile Osmanlı
tebaası olan Hristiyanları himaye altına almıştır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">İngiltere ise
"Palmerstonizm" olarak adlandırılacak ve “Osmanlı’nın siyasi bağımsızlığının ve
toprak bütünlüğünün korunması” biçiminde ifadesini bulacak bir dış politika
yürütecektir. </span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;"></span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Palmerstonizmin kurucusu ve zamanın İngiliz Dışişleri Bakanı
Palmerston’un dediği gibi; “bir imparatorluk, bir ağaç ya da bina değildi ki
hiç bir parçası değişmeden kalsın ve ömrünü tamamladığında yıkılıp gitsin.
Kurumlarının ve kurallarının değişen dünya koşullarına uyum sağlaması koşuluyla
bir imparatorluğu sonsuza değin sağlam ve dinç tutmak mümkündü.”<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">İngiltere, Osmanlı’yı
serbest ticarete açıyor, gayrimüslimlerin memuriyete alınma ve askere gitme
haklarına kavuşturulmasına destek veriyor, Yunanistan’ı Girit isyanından desteğini
çekmeye “ikna” etmeye çalışıyor, Kırım Savaşı’nda savaşıyor ve böylece meseleyi
idare ediyordu. Şu ifade birçok sorunun cevabını veriyordu. “Şark Meselesi bir
dans ise dans edilecek müziği çalan İngiltere idi”<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Rusya’nın Kafkaslardaki
Müslüman unsurları “Şark Meselesinin” bir parçası olarak gördüğü gizli
değildir. Terek Nehri, Rusya ve Kafkas halkları ile Hıristiyanlık ve
Müslümanların yaşadığı coğrafya arasında bir sınır olarak görüldü. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Bu gelişmelere karşı
ilk büyük tepki Şeyh Mansur tarafından verildi. Ancak, Şeyh Mansur yakalandı
Moskova’ya götürüldü ve 1794 yılında idam edildi. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Diğer taraftan, Osmanlının başka bölgelerinde önemli gelişmeler yaşanmaktaydı. </span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;"></span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Rusya'nın Yunanlıların
bağımsızlığını desteklemesi yüzünden çıkan 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı Navarin
Deniz Savaşı'nı takiben önemli sonuçlar doğuracaktır. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Padişahı II. Mahmut, 20
Ekim 1827 tarihinde İngiliz, Fransız ve Rus donanmalarının Navarin'de
Osmanlı-Mısır donanmalarını yakmalarını protesto etmek için Rusya'yla yapılmış
olan Akkerman Antlaşmasını iptal etti ve Çanakkale Boğazı'nı Rus gemilerine
kapattı.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Bunun üzerine Ruslar Osmanlı
toprağı olan Eflak'a girerek Bükreş'i ele geçirdi. Rus Çarı I. Nikolay da Tuna
nehrini geçerek Dobruca'ya yürüdü. Şumnu, Varna ve Silistre kalelerini kuşattı.
<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">7 Mayıs 1829'da Silistre'de
düştü. Osmanlı için büyük bir yıkım olan bu mağlubiyet doğuda yaşanacak yenilgilerin
de habercisiydi.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Kafkas cephesinde ise Rus
ordusu; Ahıska, Ardahan, Posof, Erivan, Kars ve 27 Haziran 1829'da Erzurum'u ele
geçirdi. 28 Ağustos'ta Edirne'ye kadar ilerleyen Rus ordusu İstanbul'un sadece
68 kilometre uzağına ulaştı. Padişah II. Mahmut 14 Eylül 1829'de Rusların bu
ilerlemesini durdurmak için koşulları çok ağır olan Edirne Antlaşmasını
imzalamak zorunda kaldı.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;"></span><br />
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-JB_cvsy7cDY/UvC9TtlFHTI/AAAAAAAAAgA/rABnup_S_K8/s1600/300px-Berliner_kongress.jpg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="http://4.bp.blogspot.com/-JB_cvsy7cDY/UvC9TtlFHTI/AAAAAAAAAgA/rABnup_S_K8/s1600/300px-Berliner_kongress.jpg" /></a><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Şark meselesinin hem
virtüözü hem de dans partneri olan İngiltere buraya kadar yaşananlara uzak
durdu. Ancak Rusya’nın Batıya doğru ilerlemesi, dansın ritmini bozdu ve Kırım
Savaşı tetiklendi. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span>İngiltere,
Fransa, Avusturya ve Osmanlı Devleti birleşerek Rusya’ya karşı Kırım’da
savaştı ve Rus orduları yenildi. Sonuçta Rusya, Paris Anlaşmasını
imzalayarak artık batıya doğru ilerlemekten vazgeçti.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Batının tehlikeli alan
olduğunu anlayan Ruslar, Kafkaslar’daki ilerleyişini tüm hızıyla sürdürdü ve
başta Müslümanlar olmak üzere muhalefet olduğunu gördüğü veya hissettiği tüm
unsurları yok etmeye başladı. 1838 de Rusların Karadeniz Filosu Çerkezya'nın başkenti Soçi'ye çıkartma yaptı ve Soçi'de Navaginskoye kalesini kurdular. Bu kale 1840 tarihinde Çerkeslerin eline geçti. Ancak, yapılan anlaşma gereğince 1864 de Ruslara bırakılan bölge büyük bir sürgün ve katliam hareketine tanık olacaktı. </span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;"></span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Tarihte görülen sürgün hareketlerinin belki de en kanlısı ve en büyüğü 1864-1866 yılları arasında
binlerce Çerkes’in Osmanlı’ya yapacağı göç olacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">İngiltere, bu göçü
kendi menfaatlerine uygun buluyor, halifenin kontrolünde bulunacak Çerkeslerin
“Şark Meselesi” çözümünde kullanılabileceğini ve daha da önemlisi Doğu
Anadolu’da yaşanması muhtemel Rus saldırganlığı karşısında bir engel
olabileceklerini düşünüyordu.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Çarın Kafkasya naibi
olarak atadığı kardeşi Grandük Mişel, 1864 Ağustosunda Batı Kafkasya
sakinlerine şu fermanı tebliğ etmişti: ''Bir ay zarfında Kafkasya terk
edilmediği takdirde, bütün nüfus savaş esiri olarak Rusya'nın muhtelif
mıntıkalarına sürülecektir:"<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">İşte bu yüzden, esaret
ve tabiiyeti en büyük şerefsizlik addeden başta Çerkesler olmak üzere Kafkas
Halkı, güzel vatanlarını terk etmeye mecbur kalmışlardır.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Meşhur Rus şair
Lermontof bu hakikati bir şiirinde şöyle dile getirir: ''Bu insanlar yurtlarını
ve babalarının mezarlarını neden terk ediyorlar? Düşman kuvvetinin zoru ile mi?
Hayır! Düşman kuvvetlerinin beraberinde getirdiği esaret zincirinin
korkusuyla!" <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Osmanlı açısından da
bir sorun yoktu. Padişah Halife değil miydi? Müslüman Çerkeslere her
türlü yardıma hazırdı ancak Bab-ı Âli’nin bu büyüklükte bir göçü finanse edecek
imkanı yoktu. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Bunun üzerine İngiliz
hükümetinden göçmenlerin ulaşım, barınma ve iaşe masraflarını karşılamak üzere
borç para verilmesi talebinde bulunuldu. “Âli Paşa’nın İngiliz hükümetinin
hümanistik duygularına seslenerek para ya da ayni yardım sağlama çabası katı
İngiliz merkantilizminin soğuk duvarına çarparak geri döndü. İngiliz hazinesi,
Majesteleri hükümetinin Çerkeslerin transferine sponsor olamayacağını, İngiliz
Hükümeti’ne ait gemilerin Karadeniz’e gönderilmesinin hiç bir meşruiyetinin
bulunmadığını, ama Bab-ı Âli’nin İngiliz bandıralı ticari gemilerle ücreti
karşılığında anlaşma yapmasına bir engel bulunmadığını bildirdi.”<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Kafkasyanın Müslüman
halkları mümkün olduğunca savaşıyor, “tüm imkânları bitinceye kadar direniyor,
mücadele ediyor, artık çare kalmayınca da, kendilerine tanınan mühlet içinde
hiçbir sağlık önlemi olmadan, varını yoğunu terk ederek sahile inmek zorunda
kalıyordu. Daha yola çıkmadan açlık, sefalet, hastalık ve kitle ölümleri
başlıyordu.” <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Bir örnek olmak üzere,
kapasitesinin çok üzerinde yolcu ile yola çıkan Spinks gemisi batmış ve 2000
kişiden ancak 200 kişi kurtulabilmişti. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Samsun ve Trabzon ana limanlardı,
bu limanlara gelenler başta tifo olmak üzere türlü hastalığa yakalandı. Dönemin raporlarına göre her
limanda gün içinde ölenlerin sayısı 200 kişiyi buluyordu. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">İngiliz Konsolosu Stevens tarafından, İngiltere Dışişleri Bakanı Lord Russel'a yazılan bir raporda şöyle denmekteydi; "Çerkeslerin
yığın halinde ve birdenbire Osmanlı ülkelerine göç etmekte bulunduğundan
haberiniz vardır. Rus devleti bu yiğit ve bağlılıklarında ölesiye sâdık, ama
bir şeyi, yâni özgürlüğü yahut hiç değilse yabancı bir düşmanın boyunduruğu
altında sürdürülmeyecek bir yaşamı, yalnız bunu, vatandan bile daha değerli
sayan ulusun ülkesini kendisi edinmiştir. Bu halk, Ellerinde bulunan üç beş
Doktoru ve bulabildikleri ilâçları göndermek dışında Osmanlılar bir şey
yapabilecek halde değillerdir. (Trabzon, 17 Şubat 1864)”<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Ancak durum o kadar
vahimdir ki; dönemin süper gücü İngiltere Hükümeti, Samsun ve Trabzon’dan gelen
haberlere dayanamamış ve <u><strong>beş bin sterlin tutarındaki peksimetin (bisküvi) Malta
üzerinden İstanbul’a gönderilmesine karar vermiştir</strong></u>. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;"><strong><u>Batının yüce insanlığı
kararını vermiş, yaralara merhem olacak bisküvileri merasimle göndermiştir.</u></strong> <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;"><u><strong>Ancak, bu peksimetin
taşınmasına ilişkin giderleri de Osmanlı Hükümetinden almayı ihmal etmemiştir.<o:p></o:p></strong></u></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">İngiltere, Şark Meselesinin çözümü sırasında ortaya çıkan yol kazasındaki payını 5.000 Sterlin tutarındaki peksimet ile kapatmaya kararlı gözükmektedir.</span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;"></span><br />
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Kafkas Tehcir
operasyonu, binlerce yıllık Kafkas tarihinin ve dolaylı olarak Anadolu’nun en
önemli olaylarından birisidir. Ancak bu tehcir 1861 tarihi ile sınırlı kalmayacaktır. Rusya,
onların nerelerde iskân edileceğine de müdahale edecektir. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Rusya'nın 2 Mart
1878'de Osmanlı Devleti ile imzaladığı Ayastefanos Antlaşması gereğince, Rus sınırına
yakın yerlerde iskân edilen Çerkeslerin iç bölgelere götürülmesi hususu
üzerinde durulmuş ve sonuçta yaklaşık 150.000 Çerkes bu sefer de Rumeli'den
Anadolu'ya göç etmiştir. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Bu yaşananlar Kafkasyalıların
sosyal yapısını, ekonomisini ve politikasını olumsuz yönde etkilemiştir.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;">Belki de en önemli
sonuç, savaş şartları sebebiyle ortaya çıkan Ermeni Tehcirini bir soykırım
olarak nitelendiren kitlenin, sadece toprak kazanımı amacıyla yapılan Kafkas göçünü ve katliamını bir türlü görememeleri sebebiyle ortaya koydukları ikiyüzlülüğün
ortaya çıkmasıdır. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12.5pt; line-height: 107%;"><strong>Hiç kuşku yok ki, bu
göçler ile Anadolu bir kat daha güçlenmiş, zenginleşmiş Türkiye Vatanına ve
Türklük Ebrusuna göz alıcı bir renk daha ilave edilmiştir.<o:p></o:p></strong></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Calibri;">KAYNAKÇA: <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">1.</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: Calibri;">Dr. Nazan Çiçek, “Talihsiz Çerkeslere İngiliz
Peksimeti”: İngiliz Arşiv Belgelerinde Büyük Çerkes Göçü (Şubat 1864-Mayıs
1865), Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">2.</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: Calibri;">F.
S. Rodkey, “Lord Palmerston and the Rejuvenation of Turkey 1830-41, Part II”,
The Journal of Modern History, II(2), 1930<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">3.</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: Calibri;">S.
Yerasimos, AzgelişmişlikSürecinde Türkiye, (Çev. Babür Kuzucu), İstanbul-1986<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">4.</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: Calibri;">Ord.
Prof. Enver Ziya Karal, Büyük Osmanlı Tarihi<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">5.</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: Calibri;">Berkok,
İ., Tarihte Kafkasya, İstanbul, 1958. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">6.</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: Calibri;">Berzec,
N., Tehcîru'ş -Şerâkise, (Arapçaya çev. İsamu'l -Hasen), Amman, 1986.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">7.</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: Calibri;">Berzeg, S. E., Kafkas Diyasporasında
Edebiyatçılar ve Yazarlar Sözlüğü, Samsun 1995.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: windowtext; font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;">8.<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="color: windowtext; font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">Namık
Kemâl’e Göre “Şark Meselesi” ve Osmanlı Devleti’ni Çöküşe Götüren Sorunlar,</span><span style="mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: Calibri;">Musa GÜMÜŞ - History Studies Ortadoğu Özel
Sayısı / Middle East Special Issue 2010<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">10.</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: Calibri;">Parlatır,
İ., Tanzimat Edebiyatında Kölelik, TTK Yayınları, Ankara, 1987 <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="mso-bidi-font-family: Calibri; mso-bidi-theme-font: minor-latin;"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-family: Calibri;">11.</span><span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="color: black; font-family: "Verdana","sans-serif"; font-size: 8.5pt; line-height: 107%;">Mertûkî, N., Nûru'l-Mekâbis fî
Tevârîhi'l-Çerâkis, Kerimiyye Matbaası, Kazan, 1912</span><br />
<o:p><br />
</o:p> </div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-79407521112998218262013-10-31T17:54:00.000+02:002013-11-01T09:38:50.318+02:00Bir Suikastin Kamu Yönetimine Etkisi<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-C9EHrvXKxAw/UnK9y5tiGqI/AAAAAAAAAcg/hP6W9QAxEQY/s1600/vuruldu.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" closure_lm_299621="null" height="257" src="http://2.bp.blogspot.com/-C9EHrvXKxAw/UnK9y5tiGqI/AAAAAAAAAcg/hP6W9QAxEQY/s1600/vuruldu.png" vsa="true" width="400" /></a></div>
<span style="color: #222222; font-family: "Arial","sans-serif";"><br />
<o:p><div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; line-height: 107%;"><span style="color: black;">Uzun süredir
vücudundaki kurşunlarla yaşamaya çalışan ve kurşunlardan birinin bulunamaması
sebebiyle birçok doktorun lüzumsuz müdahalelerine de maruz kalan yaralı,
ABD’nin 20. Başkanı James Abram Garfield’tir.<o:p></o:p></span></span></div>
<div style="border: currentColor; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: Times New Roman;">
<u1:p></u1:p>
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; line-height: 107%;"><span style="color: black;">Yaralandığı günden beri
birçok ünlü hekim etrafındadır ancak, bir türlü çözüm bulunamamaktadır. O
günlerde ünlü bir bilim adamı da Başkanın vücudundaki kurşunu bulabilmek için
seferber olmuştur. Bu ünlü isim Graham Bell’den başkası değildir. Bell,
kurşunun yerini tespit etmek için, belki de tarihin ilk metal dedektörünü icat
etmiş ancak, etrafta birçok metal bulunması sebebiyle pek de başarılı
olamamıştır. <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="color: black; font-family: Times New Roman;">
</span></div>
</o:p><div style="text-align: justify;">
<div style="border: currentColor;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; line-height: 107%;"><span style="color: black;">Gayretler sonuçsuz
kalır ve 2 Temmuz 1881 günü Washington’da Baltimore tren istasyonunda Charles
Guiteau tarafından sırtından vurulması ile başlayan süreç, 19 Eylül 1881 günü
Başkanın ölümü ile son bulur. <o:p></o:p></span></span><br />
<span style="color: black; font-family: Times New Roman;">
<u1:p></u1:p>
</span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"><span style="color: black;">Başkanın ölümü Amerikan
tarihi açısından elbette çok önemlidir ancak, bu ölüm birkaç tartışmayı da
beraberinde getirir: Yarasına ilk müdahalede bulunan doktorun elini yıkamamış
olması ve ölümünden sonra yapılan otopside ölüm nedeni olarak kurşunla
yaralanma yerine iltihaplanmanın tespit edilmesi hijyen tartışmasını
ateşlemiştir. Kaldı ki, katil Charles Guiteau mahkemede yaptığı savunmada,
suikastı kendisinin işlediğini ama başaramadığını, onu öldürenin ise
doktorların müdahalesi olduğunu söylemekteydi. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-zXGYvVeYkYU/UnK0jc63vCI/AAAAAAAAAcQ/fSYSUSgfTyk/s1600/bell.png" imageanchor="1" style="cssfloat: right; margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" closure_lm_405229="null" height="176" src="http://2.bp.blogspot.com/-zXGYvVeYkYU/UnK0jc63vCI/AAAAAAAAAcQ/fSYSUSgfTyk/s1600/bell.png" vsa="true" width="320" /></a></div>
<span style="color: black;"><span style="font-family: Times New Roman;">
</span></span></div>
</div>
<div style="border: currentColor;">
</div>
<br />
</span><div style="border: currentColor;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ancak ikinci tartışma
çok daha büyük yankı uyandıracaktır. Genel olarak başarısız bir hayat süren
Charles Guiteau, mahkemede verdiği ifadesinde bu cinayeti devlet makamında bir
iş edinemediği için yaptığını belirtiyordu. <o:p></o:p></span></div>
<u1:p></u1:p>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bürokrasi çarkının en
küçük de olsa bir dişlisi olmak, oluşan kazançtan pay kapmak dünyanın her
ülkesinde olduğu gibi ABD’nin de önemli bir sorunu olarak karşımıza
çıkmaktadır. Kaldı ki, bu cinayet ne ilk olacaktır nede son.<o:p></o:p></span></div>
<u1:p></u1:p>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Kamu yönetiminde yer
alan çalışanlarla ilgili olarak birçok farklı sistemden bahsetmek mümkündür.
Doğaldır ki, bugünkü anlamda devlet yapılanmasının ilk defa telaffuz edildiği
günlerde “Çalışanların tamamı benim adamım olacaktır” sistemi
kullanılmaktadır. <o:p></o:p></span></div>
<u1:p></u1:p>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">1883 tarihine kadar ABD
de kamu görevlerine girmede uygulanan sisteme “yağma” yada “kayırma”
sistemi adı verilmekteydi. 1831 Tarihinde ABD Senatosunda yapılan bir
toplantıda söz alan Senatör William Marcy; ABD nin ilk kullandığı sistem olan
“Kayırma sistemini” şöyle ifade etmişti: “… New York’un politikacıları
hareketlerinin dayandığı ilkeleri açıklama konusunda bazı kimseler kadar
müşkülpesent değildirler. Ne yapıyorlarsa onu cesaretle söylerler. Zafer için
dövüşürlerken onun meyvelerinden de yararlanacaklarını (da) itiraf ediyorlar.
Mağlubiyet halinde ise memuriyetten ayrılmayı düşünüyorlar. Başarı halinde
başarının avantajlarına da sahip olmayı bir hak olarak talep ediyorlar. Düşmana
ait ganimetin galiplerin olması kuralında bir yanlışlık görmüyorlar. Siyasi
savaşta yenilenler görevlerinden çekilmelidir; ganimet savaşı kazananın
hakkıdır.”<!--[endif]--><!--[if !supportFootnotes]-->[1]<!--[endif]-->
<o:p></o:p></span><u1:p></u1:p></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
<br />
<div style="border: currentColor;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-OmwwH_C08H8/UnK_qP8S2uI/AAAAAAAAAcs/mDS0PXju8-o/s1600/i%C5%9F.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" closure_lm_299621="null" height="279" src="http://4.bp.blogspot.com/-OmwwH_C08H8/UnK_qP8S2uI/AAAAAAAAAcs/mDS0PXju8-o/s1600/i%C5%9F.png" vsa="true" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: "Arial TUR","sans-serif"; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><o:p></o:p></span> </div>
</div>
<div style="border: currentColor;">
<br /></div>
<div style="mso-element: footnote-list;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Adından da anlaşılacağı
gibi bu sistemde gücü elinde bulunduranın, bir başka ifade ile iktidara gelen
siyasi partinin, kendi memurlarını da atamasına cevaz veriyordu. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Her ne kadar tatlı bir
pasta gibi görünse de uygulaması birçok güçlüğü de beraberinde getirmekteydi.
Ehliyetsiz kişiler sebebiyle yönetimde verimin azalması, görev sayısının, talep
eden sayısından az olması ve utanma duygusundan uzak bir soygun hissiyatı
bunlardan birkaçıdır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İşte bu ortamda Başkan
Garfield ve Şikago Belediye Başkanı Harris yaşanan bu düzenin kurbanı
olmuşlardı. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;"></span><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Benzeri sıkıntılar
İngiltere’de de yaşanmaktaydı. Başta atamalar olmak üzere, kamu otoritesinde
bir yer bulmak isteyenlerin ilk adresi parti merkezleriydi. Ayrıca, önemli
görevlere atanmada akrabalık ve arkadaşlık bağının yanı sıra, parayla satın
alma da kullanılan bir yöntemdi. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Bu düzen 1854 yılına,
Trevelyan öncülüğünde idari reform hareketleri başlamasına kadar devam
edecektir. Yapılan çalışmalar sonucunda, 1854 yılında düzenlenen
Trevelyan-Northcote raporu, İngiliz kamu yönetimi sisteminin temelini
oluşturmuştur. Bu tarihte oluşturulan sisteminin temeli “Liyakat” esasına
dayanmaktadır. Bu sistemin temelinde, <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">· </span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İşe
alınmada ve atanmada sınav yapılması,<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">· </span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Yapılan
işin niteliğine göre personelin sınıflara ayrılması, <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">· </span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İşe
alma ve yükselmelerde kurumlar arasında birer örneklik sağlanması,<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">· </span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Kamu
yöneticilerinin siyasal bağımlılığının olmaması yer almaktadır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">İngiltere’de yaşanan bu
gelişim yeni bir yaklaşımın “Meritokrasi” doğmasına sebep olacaktır. İngiliz
sosyolog Michael Young'ın hiciv tarzındaki eseri Rise of the Meritocracy
(Meritokrasinin Yükselişi) ile adını bulan bu sistemde, yönetim erkinin,
yetenek ve kişilerin bireysel üstünlüğüne yani liyakata dayandığı yönetim
biçimidir. Bu yönetim şeklinde idare erki, üstün özellikleri olduğu düşünülen
kişiler arasında paylaştırılmaktadır. Kayırma yoktur. Özellikle <a href="http://tr.wikipedia.org/wiki/Kamu_y%C3%B6netimi" title="Kamu yönetimi"><span style="color: windowtext; text-decoration: none; text-underline: none;">kamu
yönetiminde</span></a> daha bilgili ve yetenekli kişilerin seçilmesi ve yine
hizmet içindeki ilerleme, yükselmelerinin bilgi başarı yetenek kıstaslarına göre
yapılmasını amaçlanmaktadır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Yaşanan sorunların
cinayetlere kadar varması sonucunda ABD’de de bir düzenleme yapılması
gerekecektir. Yağma sisteminde doğan yoğun tepkilerin sonucu olarak 1883
tarihinde çıkarılan “Pendleton Act” vasıtasıyla, Merkezi Personel
Komisyonu’nu (Civil Service Commission) oluşturulmuş ve kamu hizmetine girişte
ve yükselmede, İngiliz sistemine benzer bir yapının oluşması sağlanmıştır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Hatta bu konuda önemli
bir örnek olan Meritocracy Party, 5 maddeden oluşan bir manifesto yayımlayarak
devlet idaresinde alınacak ilk tedbirin bürokrasinin iyileştirilmesi olduğunu
ifade etmiştir. Bu maddeler şu şekildedir:<o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoListParagraphCxSpFirst" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: Symbol; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-fareast-font-family: Symbol;"><span style="mso-list: Ignore;">·<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Kayırmacılık yoktur: Ailenizin değil,
sizin kim olduğunuz önemlidir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: Symbol; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-fareast-font-family: Symbol;"><span style="mso-list: Ignore;">·<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Yandaşçılık yoktur: Başkalarının sizin
için ne yapabildiği değil, sizin ne yapabildiğiniz önemlidir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: Symbol; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-fareast-font-family: Symbol;"><span style="mso-list: Ignore;">·<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Ayrımcılık yoktur: Cinsiyet, ırk, din,
yaş, geçmiş önemsizdir. Yetenek her şeydir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: Symbol; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-fareast-font-family: Symbol;"><span style="mso-list: Ignore;">·<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Eşit imkanlar: Herkesle aynı noktadan
başlar ve yeteneklerinizin sizi götürdüğü yere gidersiniz. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<u1:p></u1:p>
</div>
<div class="MsoListParagraphCxSpLast" style="margin: 0cm 0cm 8pt 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<!--[if !supportLists]--><span style="font-family: Symbol; font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-bidi-font-family: Symbol; mso-fareast-font-family: Symbol;"><span style="mso-list: Ignore;">·<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";">
</span></span></span><!--[endif]--><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">Tatminkar erdemler: En başarılı
insanlar, en yüksek tatmine erişirler. <o:p></o:p></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 107%;">ABD’nin 20. Başkanı
James Abram Garfield’in ölümü ve suikasti işleyen Charles Guiteau yargılandığı
mahkeme tarafından suçlu bulunarak 30 Haziran 1882 tarihinde asılarak idam
edilmesinin, kamu otoritesinde yarattığı değişim çok daha önemlidir.</span><hr align="left" size="1" width="33%" />
<br />
<!--[endif]--><br />
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="file:///D:/Users/13132085272/Desktop/Yeni%20Microsoft%20Office%20Word%20Belgesi.docx" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-family: Calibri;"> </span><span style="font-family: "Arial TUR","sans-serif";"><span style="font-size: xx-small;">Cahit TUTUM, Personel Yönetimi, TODAİE Yayını, Ankara, 1979</span>
</span><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<span style="font-family: "Arial TUR","sans-serif";">
</span><o:p></o:p><br /></div>
</div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-63867850197764612212013-09-12T21:37:00.004+03:002013-09-12T21:56:31.536+03:00Farklı Bir Münevver: Mehmed İzzet Bey<div style="text-align: justify;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-sBA0OJuYAPk/UjIFtqIuueI/AAAAAAAAAYs/UpldA7tl-Ps/s1600/mehmetd+izzet.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-sBA0OJuYAPk/UjIFtqIuueI/AAAAAAAAAYs/UpldA7tl-Ps/s1600/mehmetd+izzet.JPG" /></a><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Ord.
Prof. Dr. Şevket Aziz Kansu, II. Ankara Üniversitesi haftası münasebetiyle
Antakya Halkevinde 10 Eylül 1943 tarihinde verdiği konferansta şöyle
demektedir. “Rahmetli Profesör Mehmet İzzet,<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>‘Milliyet nazariyeleri ve millî hayat’ adlı eserinin bir yerinde diyor
ki : ‘Bir Türk mütefekkiri bir gün, Türk kimdir? sualine kendini Türk bilendir,
cevabını" vermişti. Bu cevap doğrudur, fakat eksiktir. Kendini Türk bilmek,
istemek kâfi değildir, aynı zamanda ‘Türk olmak’ lâzımdır.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Ben bu satırların derin manası üzerinde çok
durdum. Çünkü gerçekten kendimizi Türk bilmek yetmez, Türk olmağa lâyık olmak
gerektir. Türk millet ve vatanına layık Türk olmak demek millî felsefemizin,
Türk dünya ve tarih görüşünün, Türk iradesinin, Türk medeniyetinin, Türk
kültürünün canlı realitelerine, ülkülerine dört elle sarılmak, onları
yaşamak ve büyük Türk millet yapısı içinde faydalı ve gerçek bir vatan çocuğu
olmağa savaşmaktır. Bu ebedî millî kıymetleri muhafaza ve müdafaa etmektir.”<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Birçok
münevveri derinden etkileyen Mehmet İzzet kimdir? 1891 yılında İstanbul'da
doğan ve çok genç yaşta, 1930 yılında ölen Mehmet İzzet, Ziya Gökalp’in kalesi
olan İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Kürsüsüne girmiş ve orada felsefe ve ahlak
dersleri vermiştir. Bizim için en önemli eseri kuşkusuz “Milliyet
Nazariyeleri ve Milli Hayat” adlı eseridir. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Mehmet
İzzet'te tüm diğer düşünürler gibi, milliyet ve millet kavramlarını anlamaya ve anlatmaya çalışmış, bunu yaparken de millet ve
milliyet kavramı ile milli karakter, tarih, anane,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ırk, dil, toprak arasındaki ilişkiyi ele
almıştır. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"> </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Nihayetinde ulaştığı sonuç şöyledir: ‘Irk veya dil veya toprak… Özellikleri
ayrı ayrı milliyetin esası olmadığı gibi bunların toplamından da bir millet
çıkmaz. O halde milliyeti bu unsurlarda tek tek aramak doğru değildir. Ayrıca
bunların toplamında da aramak doğru değildir.’<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>İzzet'e göre milliyet bir ülküdür, bir imandır.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn1" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><o:p></o:p></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">"İzzet, milliyet ile ırk
arasındaki ilişkiyi araştırmıştır: “milliyet’i ırka indirgemek, insan üzerinde
çevreden ziyade veraset (kalıtım) tesiri olduğunu iddia etmek” anlamına
geleceğini söyler, Coğrafya ile milliyeti irdelerken ise “millet öz manasıyla
vatandan yani milli topraktan ibaret midir? Milliyet ülküsü coğrafi vakıanın bir
mahsülü müdür? Milletlerin kendilerini ayrı ayrı hissetmeleri ve ayrı “vaz”
etmeleri, insanların “millet” zümrelerini ayırt etmeleri toprakların,
iklimlerin, başka başka olmalarından mıdır?” diye sorar, Ona göre, “Bir millet
ne meydena gelmek ne de birlik halinde gelişmek için tabiatın hudutlarına bağlı
değildir; belki hudutlar milletlere bağlıdır.” Demekte ve şöyle devam
etmektedir;<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>“Hudutlar, milletlerin
inkişaf kaabilyeti ile ve komşu milletlerin bu inkişafa mukavemet kabiliyeti
ile tayin edilir. Yani millet hududu değil hudud milleti tayin eder.”<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Dil konusu da ona göre ele alınmalıdır. “Dil
bir alettir, nasıl ki iktisadi aletlerin milli hayatın yaratıcısı ve
düzenleyicisi olduklarını mutlak surette kabul edemiyorsak, aynı payeyi dile
vermeye de o derece karşıyız. Milli hayat kendisine lazım olan aleti maddi
sahada da, manevi sahada da yaratır, fakat aletin esiri olmamalıdır.”<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>O’na göre “Millet, sinesindeki her türlü
farklara rağmen manevi vahdet bağını teşkil edecek milli dil, bir olay değil
bir idealdir. Milli ülkünün ehemmiyetli fakat hususi sahada aldığı bir
şekildir. Bundan dolayı milli dil milliyet prensibinin, milliyet ülküsünün
yaratıcısı değil, yaradılanı; hükmedeni değil, hükümedilenidir.” Mehmet İzzet’e
göre, ırk, dil veya toprak ve diğer özellikler ayrı ayrı milletin özelliği
olmadığı gibi, bunların toplanmasından da bir millet meydana gelmez."</span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn2" name="_ftnref2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; mso-spacerun: yes;"> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span style="mso-spacerun: yes;">Durkheim'in sosyolojik determinizminden etkilenen Ziya Gökalp için milliyet Türkçülük merkezine gitmek için yardımcı bir vasıtadır. Durkheim'e şüpheyle bakan Mehmed İzzet için ise Milliyet bir vasıta değil bir ideal bir ülküdür. </span>Onun deyişi ile “Milliyet
duygusu dini bir bağdır, bir imandır. Fakat her iman, milli iman değildir.”
“Milli olan ülkümüzle ve kültürümüzle iftihar edebilmek için ona beşeri bir
kıymet vermeye mecburuz.” “Fert için doğru bildiğimiz, milletler için de
doğrudur. Milletler de ancak kendilerinden daha geniş bir manzumenin bağları
arasında hürriyetlerini idrak edebilir, tahakkuk ettirebilir.”</span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn3" name="_ftnref3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[3]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><o:p></o:p></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Ancak, Ziya Gökalp son tahlilde Türkçülüğü “Türkçülük, Türk Milletini Yükseltmektir.” demektedir. </span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn4" name="_ftnref4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><!--[if !supportFootnotes]--><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[4]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">
Bu çerçevede bakıldığında Mehmed İzzet Bey ile Ziya Gökalp arasında pek de bir fark
yok gibidir. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"> </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Ne yazık ki, 39 yaşındaki bu kıymetli münevveri, tedavisi için gittiği Berlin'de Lösemi hastalığı sebebiyle kaybettik. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><hr size="1" style="text-align: left;" width="33%" />
</span><span style="font-family: Calibri;"></span>
<!--[endif]--><br />
<div style="mso-element: footnote-list; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref1" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-family: Calibri;">
<span style="font-size: 10pt; line-height: 115%;">Yrd. Doç. Dr. Hakkı Kızıloluk
Ülkemizde Sosyolojinin Tanınmasında ve Gelişmesinde Katkıları Olan Bir Düşünür:
Mehmet İzzet, C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 9, Sayı 2, 2008</span><o:p></o:p></span></div>
<div style="mso-element: footnote; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref2" name="_ftn2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[2]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-size: x-small;">
Yard. Doç.Dr. Levent Bayraktar, Mehmet İzzet Düşüncesinde İnsaniyete Açılan Bir
Pencere: Milliyet, Uluslar arası İnsan Bilimleri Dergisi, Cilt:4 Sayı:1
Yıl:2007<span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<div style="mso-element: footnote; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref3" name="_ftn3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[3]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-size: x-small;">
Mehmet İzzet, Milliyet Nazariyeleri ve Milli Hayat (ilk yayın 1923)
İstanbul-1981 <o:p></o:p></span></div>
<div style="mso-element: footnote; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref4" name="_ftn4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[4]</span></span><!--[endif]--></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> Ziya
Gökalp, Türkçülüğün Esasları, Kamer Yayınları İstanbul-1996<span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<div style="mso-element: footnote; text-align: justify;">
</div>
<div style="mso-element: footnote-list; text-align: justify;">
</div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-11532833096138551142013-08-07T19:59:00.001+03:002014-12-04T14:11:44.209+02:00Bayramların ve Bağlılığın Sembolü : Akide Şekeri <a href="http://2.bp.blogspot.com/-EjGTfMBpVrM/UgJ8AIYvHUI/AAAAAAAAAVg/8YuBUe0HrjY/s1600/hac%C4%B1+bekir.bmp" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-EjGTfMBpVrM/UgJ8AIYvHUI/AAAAAAAAAVg/8YuBUe0HrjY/s320/hac%C4%B1+bekir.bmp" height="278" width="320" /></a><br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Bayramlar size ne hatırlatır bilmem ama benim için güneşli bir günde
bütün ailenin bir araya gelmesi, Büyükannemin bir gün önceden hazırladığı
cevizli kadayıfın kokusu ve elbette bıkmadan usanmadan yediğim akide şekeridir.
Eve her gelene sunulan ve inatla alması sağlanan o akide şekeri sadece
ağızların tatlanması için değil, bağlılığın-birlikteliğin güçlenmesine de
yaramaktaydı.<o:p></o:p></span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Akidenin yapımı da bunun bir işareti değil midir? Binlerce şeker tanesi
140-150 derecede erir, neredeyse sıvı hale gelir ve bir daha ayrılmamak üzere
bir bütün olur. Soğuma aşamasında ağdalanan şekere ister gülsuyu, ister portakal
veya fındık <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>eklenerek başka bir güzellik
katılır. Artık bir akit sağlanmış, bir söz verilmiştir. Ne olursa olsun bu
birliktelik eskisi gibi olmayacak, ayrılmayacaktır. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Damakta bıraktığı güzel tadı ve yarattığı hissiyat sebebiyle akide,
tarihimizde de önemli bir yer edinmiştir. Coğrafyamızda şekerciliğin 14-15.
yüzyıla dayandığı tahmin edilmektedir.</span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn1" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"> Osmanlı
Devletinde ise şeker ve şekerleme üretimi, ayrı bir meslek konusu olarak akide-şekerci,
şerbetçi<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>esnafları tarafından
sürdürülmüştür. Sarayın ihtiyacı ise “helvahâne-i hassa ocağı” tarafından
karşılanmıştır. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Sarayın şeker tüketimi, başta akide şekeri olmak üzere, çok fazladır.
Ancak bu ifadeyi okuduktan sonra “Bu adamlarda ne çok şeker yemişler...” demek de
yanlış olacaktır. Başta akide olmak üzere üretilen şekerler sadece sarayın tüketimine
yönelik değil, sarayın toplumla ilişkisini düzenlediği için de önem arz eder.</span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn2" name="_ftnref2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Akide kendine, padişah
çocuklarının doğumlarında düzenlenen veladet-i humayun, şehzadelerin sünnetleri
için organize edilen sur-i humayun, sultan hanımların evlenmeleri icin yapılan
sur-i cihaz, ordunun bir zafer kazanması sonucu yapılan fetih şadumanlığı
gibi etkinlikler sırasında yapılan "çanak yağması" ve "şeker alayı" törenlerinde yer bulmaktadır.</span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn3" name="_ftnref3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[3]</span></span></span></span></span></a><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span lang="TR" style="font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"> </span><span lang="TR">Mesela,
Sultan IV. Mehmed’in 1675 yılında büyük şehzadesi Mustafa (II. Mustafa) ve
küçük şehzadesi Ahmed’i (III. Ahmed) Edirne’de sünnet ettirmesi sırasında, farklı
tasvirler içeren şekerlemeler yanında akide şekerleri de dağıtıldığı
bilinmektedir. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span></span></b> </div>
<div style="text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Akide ve Şekerleme Esnafı:<o:p></o:p></span></span></b></div>
<div style="text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Osmanlı,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>uzun yıllar boyunca
İstanbul’daki şekerci sayısını mümkün olduğu kadar sınırlı tutmaya çalıştı. Bu nedenle akide miktarı
toplumun talebine cevap verecek seviyede değildi. Üretilen akide daha çok,
Saray’ın, devlet erkanının ve zengin konaklarının gereksinimini karşılayacak
ölçüdeydi. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Calibri;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Ancak halk, akidenin tadına varmıştı birkere. Her vatandaşın evi
kendisinin sarayıydı ve artık bayramlarda, kutlamalarda konuklarına
şekerleme ikram etmek istiyordu.</span> <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Artık Osmanlı’da akidenin kullanım alanı yaygınlaşmış, şeker ve
şekerleme her eve girmişti. Bunu, ünlü şair Sâbit'in</span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn4" name="_ftnref4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[4]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">
aşağıdaki dizelerinde de görmek mümkün;<span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt 35.45pt; text-align: justify; text-indent: 35.45pt;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"> Donanup al akîdeyle şeker
tablaları <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt 35.45pt; text-align: justify; text-indent: 35.45pt;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"> İtdi<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>her gûşe-i İstanbul'u<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>sûk-i mercân <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">beyti, ramazanda kırmızı akide şekeri yapılıp satıldığını; aşağıdaki
beyti ise bu tür şeker ile de oruç açıldığını anlatıyor:<o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt 70.9pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"> Matbah-i<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>rûzeyi miftâh-i<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>akideyle açar <o:p></o:p></span></span></div>
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt 70.9pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"> Feth-i<span style="mso-spacerun: yes;">
</span>rûzîye bakan ağzı mühürlü rindân</span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn5" name="_ftnref5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[5]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Bunlar yetmezmiş gibi, on beşinci yüzyılın başında Süleyman Çelebi’nin
kaleme aldığı Mevlit dolayısıyla da toplumdaki akide tüketimi artmış; dinsel
bir tören gibi okunan her Mevlidin ardından, kâğıttan külahlar içinde şeker
dağıtmak bir gelenek olmuştu. </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><o:p></o:p></span></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Esnafın sayısı ile ilgili bilgilere Evliya Çelebi vasıtasıyla ulaşmak
mümkündür. “İşyeri 70, neferât 255, bunların piri (…) Hz. Enes kemer
bağlamıştır, kabri Basra Mezarlığı’ndadır. Bunların övüleni Ayasofya
Çarşısı’nda Akideci Fenayı, Unkapanı’nda Mevlevi Ahmed Çelebi, Kasımpaşa’da
Dede Bey, Üsküdar’da Sun’î Çelebi, bunların akideleri beş sene dursa şekerlenip
bozulmaz, sanki Yemen akiki gibi tap-taze durur. Bunlar tahtırevanlar üzere
dükkânlarını süsleyip çömlekler içinde halka akide dağıtırken misk ve amber kokusundan
seyircilerin dimağı kokulanır.” İşte böyle anlatıyor Evliya Çelebi, kısaca
“uzaktan görsen, kokusunu duysan aklını alır” diyor. <o:p></o:p></span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<div style="text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Hemen unutmadan ifade etmek gerekir ki, akideyi ilk kez ticaretin bir
unsuru haline getiren, 1777'de şekerciliğe başlayan ve farklı bir kesim tekniği geliştiren Hacı Bekir Efendi'dir. Maltalı ünlü ressam Preziosi tarafında yapılmış ve orjinali Louvre Müzesinde bulunan yukarıdaki resimde Hacı Bekir Efendi ürettiği şekeri satarken görülmektedir. </span></span></div>
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><o:p></o:p></span></span> </div>
<div style="text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Gün geçtikçe esnaf sayısı da yetmez olmuş ve bunun üzerine, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>“korsan” ya da “merdiven
altı” şeker imalatı baş göstermişti. Elbette o zaman bu tabirlerin yerine “koltukçu”
deniyordu. “Aman canım, vatandaş talep ediyor bunlar da üretim yapsalar ne
olur?” Demek mümkün değil. Çünkü koltukçuların akide üretimi, İstanbul’da,
işlenmemiş şekerin fyatını yükseltmişti. Bunun üzerine Saray’a yazılan tüketici
şikâyet dilekçeleri üzerine, Padişah 3. Murat 1582 yılında çıkardığı bir
fermanla, koltukçu esnafa mücadele edilmesini İstanbul Kadısı’na şu sözlerle
buyuruyordu: “ (…) İstanbul’da koltukçu çoğalıp şehre gelen şekeri onlar alıp
akide etmekle şekeri ziyade bahaya çıkıp kıyyesi yirmi otuz akçede iken kırk
beş elli akçe olmuştur deyu bundan böyle koltukçuların men edilmesini emir
buyurdum!”</span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn6" name="_ftnref6" style="mso-footnote-id: ftn6;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[6]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/--ua4FpY4i3U/UgJ75has5iI/AAAAAAAAAVc/yCk0hM9KCs0/s1600/akidesekeri003.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/--ua4FpY4i3U/UgJ75has5iI/AAAAAAAAAVc/yCk0hM9KCs0/s320/akidesekeri003.jpg" height="320" width="226" /></span></a></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Ayrıca, koltuk esnafına göz yummak önemli ölçüde vergi kaybına da sebep
oluyordu. 1640 yılına ait narh defterindeki kayıtlardan aktar ve şekercilere
verilen narhlar arasında tarçın, karanfil, anason, amber, gül, kişniş, saray
bademi, frengi badem, peynir şekerlerinin yanında sade akidenin 5 dirhemi için
bir akçe, kokulu akidenin 4 dirhemine bir akçe narh konduğu görülmektedir. </span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn7" name="_ftnref7" style="mso-footnote-id: ftn7;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[7]</span></span></span></span></a><span class="MsoFootnoteReference" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Yeniçeriler ve Akide: <o:p></o:p></span></span></b></div>
<div style="text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">İstanbul’un
en önemli günlerinden birisi de hiç kuşku yok ki ulufe divanı günüdür. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Yeniçeriler'e ulufe adı verilen üç aylıklarının
dağıtıldığı ve Hicrî kamerî takvime göre Salı günü verilmesi kanun olan ulufe
için bir divan toplanmaktaydı. Bu divanda sadrazam ve devletin ileri gelenleri
kubbe altında, padişah da tahtına oturur, ulufe dağıtım törenini seyrederdi. Divan
toplanırken sadrazam oturmadan önce sağında ve solunda bulunan divan üyelerini
selamlar, oturduktan sonra ise “Sabahınız hayrola” diye iltifata bulunurdu. Bu
arada saray mutfağında hazırlanan çorba, pilav ve zerde Topkapı Sarayının,
Babüsselam ile Babüssade kapıları arasındaki ikinci avluda toplanan kapıkulu
askerlerine, has fırında pişirilen fodla(pide) ile birlikte dağıtılırdı. Bunun
da bir merasimi vardı. Kubbe altında bulunan kulkethüdası zamanı gelince
giydiği üniformanın eteği ile işaret eder ve Orta Kapı’da beklemekte olan
yeniçeriler yıldırım gibi koşarak hazırlanan bu yemekleri saray bahçesinde
yerlerdi. İşte tam bu sırada bir<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>de “akide
merasimi” yapılırdı. Bu, Yeniçerilerin aldıkları aylıktan ve yedikleri yemekten
hoşnut kaldıklarını gösteren basit fakat ilginç bir ara törendi. Yeniçeri
ocağının büyük subaylarından kul kethüdası ile muzhır ağa Kubbealtı’na gelerek
sadrazamın başkanlığındaki divan üyelerine ellerindeki tablalardan mangır(para)
biçimindeki akide(bağlılık) şekerlerini şekerdanlıklar ile sunardı. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span lang="TR"><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">Sunulan akide
şekerinin miktarı, rütbenin büyüklüğüne göre olurdu: Mesela, sadrazama iki yüz;
vezir, kazasker ve öteki erkâna yüz ellişer; yeniçeri ağasına, sekbanbaşına,
kethüdaya (kâhyaya) yüzer; kâtip ve memurlara otuzla on beş dirhem arasında
verilirdi. </span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn8" name="_ftnref8" style="mso-footnote-id: ftn8;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[8]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><span class="MsoFootnoteReference"> </span>Bu akide dağıtımı, ocaklıların padişaha bağlı olduklarının
kanıtı sayılır divandakiler rahatlardı. Akide törenini müteakip Kubbealtı
önünde Fetih suresi okunur, ocaklılar gülbank çeker, Birinci Ağa Bölüğü’nden
başlanarak ulufe torbaları dağıtılırdı. Törenden sonra konaklara, evlere,
dükkanlara da akide şe</span></span><span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;">kerleri gider herkes, Yeniçerilerin bir eylem
yapmayacağını öğrenmiş olurdu.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<span style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"></span><br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><o:p><strong>Bol akideli bir bayram geçirmeniz dileğiyle...</strong></o:p></span><br />
<span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><o:p><strong></strong></o:p></span><br />
<span lang="TR" style="font-family: Arial, Helvetica, sans-serif;"><o:p><strong></strong></o:p></span> </div>
<div style="mso-element: footnote-list;">
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref1" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span></span></span></span></a><span lang="TR"><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;">Nail Tan, Türkiye’de Şekerciliğin Gelişmesinde Hacı Bekir Müessesesinin
Rolü”. Yemek Kitabı Tarih- Halk Bilimi- Edebiyat, haz. M. Sabri Koz, İstanbul:
Kitabevi Yayınları<o:p></o:p></span></span></span></div>
</div>
<div id="ftn2" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref2" name="_ftn2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span></span></span></span></a><span lang="TR"><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;"> Doç. Dr. Zeynel Özlü, Osmanlı Saray <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Şekerleme Ve Şekerlemecileri İle İlgili Notlar,
Türk Kültürü Ve Hacı Bektaş-ı Veli Arştırma Dergisi - 2011 / 58<o:p></o:p></span></span></span></div>
</div>
<div id="ftn3" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-outline-level: 1; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref3" name="_ftn3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[3]</span></span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri;"><span lang="TR"> </span><span lang="TR" style="font-size: 10pt;">Prof. Dr. Mustafa Tayar,
Osmanlının iki tatlı mirası: akide şekeri ve lokum / Türk Yemek Kültürü</span><span lang="TR"><o:p></o:p></span></span></div>
</div>
<div id="ftn4" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref4" name="_ftn4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[4]</span></span></span></span></span></a><span lang="TR"><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;"> Başlıca eserleri Berbername, Divan, Edhem ü Humâ nın yanı sıra, Kırım
Hanı Selim Giray’a hitaben yazdığı “Zafername” ile de ünlenen, asıl adı
Alâeddin Ali olan (1650-1712) ünlü divan edebiyatı şairi. <o:p></o:p></span></span></span></div>
</div>
<div id="ftn5" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref5" name="_ftn5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[5]</span></span></span></span></span></a><span lang="TR"><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;"> Sedat Yüksel, Eski Edebiyatımızda Ramazan <o:p></o:p></span></span></span></div>
</div>
<div id="ftn6" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref6" name="_ftn6" style="mso-footnote-id: ftn6;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[6]</span></span></span></span></span></a><span lang="TR"><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;"> <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Doç. Dr. Zeynel Özlü, Osmanlı
Saray Şekerleme Ve Şekerlemecileri İle İlgili Notlar Türk Kültürü Ve Hacı
Bektaş-ı Veli Arştırma Dergisi- 2011 / 58<o:p></o:p></span></span></span></div>
</div>
<div id="ftn7" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-outline-level: 1; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref7" name="_ftn7" style="mso-footnote-id: ftn7;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[7]</span></span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri;"><span lang="TR"> </span><span lang="TR" style="font-size: 10pt;">Prof. Dr. Mustafa Tayar,
Osmanlının iki tatlı mirası: akide şekeri ve lokum / Türk Yemek Kültürü</span><span lang="TR"><o:p></o:p></span></span></div>
</div>
<div id="ftn8" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref8" name="_ftn8" style="mso-footnote-id: ftn8;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span lang="TR" style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[8]</span></span></span></span></span></a><span lang="TR"><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: Calibri;"> Metin Saip Sürücüoğlu “Osmanlı İmparatorluğu’nda Mutfak Teşkilatı
Protokol Tören ve Şenlik Yemekleri”. Türk Mutfak Kültürü Üzerine Araştırmalar,
Hazırlayan Kamil Toygar, Türk Halk Kültürünü Araştırma ve Tanıtma Vakfı Yayın
No:23: 49-81.<o:p></o:p></span></span></span></div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-52672748851480695212013-05-22T22:53:00.004+03:002013-09-09T22:12:18.357+03:00İdman Bayram'ından 19 Mayıs Bayramı'na<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><a href="http://1.bp.blogspot.com/-p2FdqATG7eo/UZ0hpetAHaI/AAAAAAAAAUQ/geyPYtY9uO4/s1600/la-turquie-kemaliste-den-turk-kadinlari-76068.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="245" src="http://1.bp.blogspot.com/-p2FdqATG7eo/UZ0hpetAHaI/AAAAAAAAAUQ/geyPYtY9uO4/s1600/la-turquie-kemaliste-den-turk-kadinlari-76068.jpg" width="400" ya="true" /></a></b></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Beden Eğitimi Fikrinin Gelişimi <o:p></o:p></b></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
Türk eğitim tarihinde önemli bir yeri olan Mekteb-i Sultani (Galatasaray Lisesi) sadece öğretim alanında değil, eğitim alanında da birçok yeniliğe öncü olmuştur. Beden eğitimi de bu yeniliklerden birisi olarak tarihe geçecektir. 1868’de bir Fransız öğretmen vasıtasıyla başlayan beden eğitimi faaliyeti, 1879'da bu konuya gönül vermiş bir Türk vatandaşıyla; Ali Faik Bey ile devam edecektir. Ali Faik (Üstünidman) Bey, Sultani’ye 1871'de girmiş ve mezun olur olmaz “terbiye-i bedeniye” dersini vermeye başlamıştır. <o:p></o:p></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
Ali Faik Bey’in en kabiliyetli öğrencilerinden birisi de Selim Sırrı Bey’dir. Sultani'yi bitirdikten sonra, İstanbul'un birçok okulunda jimnastik öğretmeni olarak görev alan ve 1909'da devlet tarafından İsveç'e gönderilen ve İsveç'te Beden Eğitimi Yüksek Öğretmen Okulu'nda eğitim alan Selim Sırrı Bey, yurda döndüğü 1910 yılından itibaren hem Muallim Mektebi'nde beden terbiyesi öğretmeni olmuş hem de Maarif Vekaleti'nde umumi müfettiş olarak görevlendirilmiştir. </div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
Ancak bir özlemi vardı. Öğrencilerinin gelişimini halkla paylaşmak istemektedir. Tüm hareketlerin belirli bir disiplinle yapılacağı bu gösterilerde tam bir bütünlük olmalıydı. Ayrıca, bu tören her yıl aynı dönemde tekrarlanmalıydı. Böylece, başta beden eğitimi olmak üzere, spora karşı duyulacak sevgi ve alakanın artması da kaçınılmazdı. Bu amaçla tasarladığı faaliyete iki isim vermişti birincisi 'İdman Bayramı' ikincisi ise<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>'İlkbahar Talebe Bayramı'. <o:p></o:p></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
Gerek ritmin tutturulması gerekse, faaliyete karşı gösterilecek ilginin artması için bir de müzik ihtiyacı hasıl oldu. Ancak bu işe ayrılacak zaman pek kısıtlıydı. Bu nedenle, İsveçli ünlü besteci Felix Korling'in "Tre Trallade Jantor" adlı şarkısını, bestekâr Zeki (Üngör) Bey'in yardımıyla yeniden düzenledi. Marş tamamdı ama bir de söz yazmak gerekiyordu. Bu konuda şair Ali Ulvi (Elöve) Bey devreye girecek ve "Dağ Başını Duman Almış"<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>güftesi ile tanıdığımız marş ortaya çıkacaktır.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
Asıl büyük sorun ise bu şenliklerin nerede yapılacağıydı. O dönem için en uygun yer hiç kuşku yok ki <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">İttihad Spor Kulübü</b>’nün sahasıydı. <o:p></o:p></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Ayrı Bir Özveri Hikâyesi: İttihad Stadı<o:p></o:p></b></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
Dönemin önemli doktorlarından olan Cemil (Topuzlu) Bey, mesleğinde oldukça başarılıydı ve bu nedenle toplumda itibar görmekteydi. Özellikle Zeynep Kamil Hastanesinde yaptığı çalışmalar takdir edildi ve II. Abdülhamid'in saray cerrahlığına kadar yükseldi. 1905 yılı onun adına önemliydi, çünkü sevdiği askerlik mesleğinde II. Abdülhamid tarafından rütbesi müşirliğe yükseltilerek taltif edilmişti. Ancak, 1908 yılında II. Meşrutiyet'in ilanından sonra 1909’da çıkarılan <i>Tasfiye-i Rüteb</i> kanunuyla rütbesi miralaylığa indirilince askerlikten ayrıldı. 1912 yılında ise İstanbul Şehremini, bugünkü adı ile Belediye Başkanı olarak seçildi. Cemil (Topuzlu) Bey, Çiftehavuzlar semtindeki köşkünde bir yemek vermiş ve bu yemeğe Mr. Whittall adında bir İngiliz ile eski bahriye nazırı Arif Hikmet Paşa'da katılmıştı. Her dönemde olduğu gibi konu dönüp dolaşıp futbola gelmiş, İngiltere’de derneklerin futbolu önemli ölçüde desteklediğinden bahisle, gençlerin kuracakları derneklerle futbol sevgisini aşılayabilecekleri, bu nedenle Kadıköy semtinde bir futbol stadı kurulmasının faydalı olacağı hususunda görüş birliğine varılmıştı. <o:p></o:p></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
Kadıköy'lülerin ifadesi ile Papazın Bahçesi, resmi adı ile "Hadika-i Basariye" (Hadika, Saray Dışı Sultan Bahçesi) olarak anılan çayır, Mabeyn Başkâtibi Ali Cevad Bey vasıtasıyla II. Abdülhamid'den istendi. Sultan, yıllığı <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>30 altın karşılığında kiralanmasına karar verdi ve “Union Club” adına 20 yıllık sözleşme imzalandı. Ancak futbola duyulan ilginin azlığı sebebiyle kiranın ödenmesinde bile güçlükler yaşanmaktaydı. Birinci Dünya savaşının başlamasıyla İngilizlerin de düşman saflarına geçmesi ile stat neredeyse kapandı. <o:p></o:p></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
Bu sırada Karakol Cemiyetinden de tanıdığımız Kara Kemal ortaya çıktı ve “Union Club” adını “İttihad Spor Kulübü”;<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>sahanın adını ise “İttihad Stadı” olarak değiştirdi. İşte ilk İdman Bayramı da burada yapılacaktı. <o:p></o:p></div>
<br />
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">İlk Bayram Törenleri: <o:p></o:p></b><br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
29 Nisan 1916 günü İttihad Spor Kulübünün sahasında gerçekleştirilen ve saat 14.30’da başlayan törenlere ilgi büyük oldu. Resmigeçit ile başlayan törenlerde daha sonra çeşitli müsabakalar yapıldı. Bu sırada Gençlik Marşı’da ilk defa okundu. Gösteri yapan öğrencilerin başı açık, üstte beyaz gömlek altta ise siyah pantolonları vardı. Kuşak rengi olarak ise kırmızı tercih edilmişti. Selim Sırrı Bey nezaretinde sahaya çıkan Darulmualimin-i Aliye'den 200 öğrenci ise çeşitli jimnastik hareketleri yaptılar. Halat çekmeden, kasadan atlamaya; 100 metre koşudan, futbol karşılaşmasına kadar pek çok gösteri, başarıyla tamamlandı. Hiç kuşku yok ki bunlardan en önemlisi sahada öğrenciler tarafından oynanan zeybektir. <o:p></o:p></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Tarcan Zeybeği:<o:p></o:p></b></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
İsveç yılları, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Selim Sırrı Bey’in hayatında önemli bir yer teşkil etmektedir. Orada aldığı eğitimin yanı sıra, İsveçlilerin kültürlerine verdikleri önem ve her seviyede bunu ifade etmeleri de O’nu etkilemiştir. İşte bu dönemde Sarı Zeybeğe önem vermiş ve onun melodisinde yaptığı değişiklikler ve ilave ettiği figürler ile yeni bir dans meydana getirmiştir. <o:p></o:p></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
Konuyu şu şekilde anlatır: “1916 yılında, bir metot dâhilinde başlangıcı ve sonu belli olan, muayyen figürleri olan yeni bir zeybek dansını vücuda getirmeğe karar verdim. Bunun için de evvelâ zeybek havaları içinde pek beğendiğim (Sarı Zeybek) türküsüne daha canlı, daha neşeli bir beste yaptım. 9/8 lik bir oyun havası vücuda getirdim. Gerek türkünün, gerek raksın milli karakterini muhafaza etmeğe dikkat ettim. Böylece (Tarcan Zeybeği) meydana çıktı.”<o:p></o:p></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;">19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramına Doğru:<o:p></o:p></b></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
İlk Milli bayramımız “23 Nisan Bayramı”dır. TBMM’nin açılışının birinci yıldönümünde, yani 23 Nisan 1921’de kabul edilen “112” sayılı Kanunla, 23 Nisan bayram olarak kabul edilmiş, o gün Meclis tatil edilmiştir. 1935 yılından itibaren ise adı “Ulusal Egemenlik Bayramı” olarak değiştirilmiştir. <o:p></o:p></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">İkinci bayramımız ise “Hakimiyet Bayramı”dır. 2 Kasım günü saltanat kaldırılmış ve o sene 2 Kasım günü 12 Rebiulevvel’e rastlamıştır. Malum olduğu üzere 12 Rebiulevvel, Mevlid Kandilidir. Burdur mebusu İsmail Suphi Bey de bu günün millî bayram olarak ilânını teklif eder. O gün kabul edilen önergenin Kanun haline getirilmesi ise sonraya bırakıldı. Bu bayram günü önergesi yaklaşık bir yıl sonra, Cumhuriyet’in ilânından beş gün önce 24 Ekim 1923’te Meclis’te görüşülerek kabul edildi ve 362 sayılı Kanun, Hakimiyet Bayramı Kanunu yürürlüğe girmiş oldu. Bu Kanun ve buna bağlı bayram, 1935 senesine kadar yürürlükte kalacaktı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Bir diğer bayramımız ise “Cumhuriyet Bayramı”dır. 29 Ekim 1923’te TBMM, Teşkilât-ı Esasiye Kanunu’nda yaptığı değişiklikle, hükümet şeklini cumhuriyete dönüşmüş ve aynı gece, 101 pare top atılmak suretiyle Cumhuriyet’in kutlanması Meclis’çe kararlaştırılmıştı. Konu ile ilgili Kanun teklifi 2 Şubat 1925 tarihinde verildi. 19 Nisan 1925’te kabul edilen 628 sayılı Kanun ile Cumhuriyetin ilânının, 29 Ekim 1925’ten itibaren, içeride ve dışarıda millî bayram olarak kutlanmaya başlanacağı belirtiliyordu. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Dördüncü bayramımız ise 30 Ağustos “Zafer Bayramı”dır. 30 Ağustos gününün bayram sayılması hakkındaki kanun tasarısı Müdafaa-ı Milliye Vekâleti tarafından hazırlanarak 7 Ocak 1926’ da Bakanlar Kurulu’na getirilmiş, 27 Ocak’ta Bakanlar Kurulu’nda görüşülerek TBMM’ne sevkine karar verilmiş ve 1 Nisan 1926’da kabul edilen 795 Sayılı Zafer Bayramı Kanunu ile 30 Ağustos gününün Cumhuriyet ordu ve donanmasının zafer günü olduğu, kara, deniz ve hava kuvvetleri tarafından kutlanacağı ve bugün askerî dairelerin tatil olunacağı belirtiliyordu. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Buraya kadar anlaşılıyor ki 19 Mayıs bayram değildir. Aslında 19 Mayıs’ın fiili bir sonuç olmaması, bir başlangıcı ifade etmesi ile diğer dört bayramdan ayrıldığını söylemek mümkündür. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Ancak, Samsun halkının 19 Mayıs’ı unutmaya pek de niyeti yoktur. 1926’da 19 Mayıs’ı “Gazi Günü” ilân ederek kutlama törenleri düzenlemeye başlarlar. 1927 kutlamalarını Samsun vilâyet gazetesi şu şekilde anlatır: “Samsunlular, tarihin kendilerine bahşettiği bu şerefli fırsatı fevt etmeyerek vak’ayı geçen sene tesbit ve memleket (yani Samsun) hesabına bir bayram olarak kabul eylediler. Bu bayram iki senedir büyük tezahüratla tes’id olunuyor. Bundan sonra da devren alâ devr tes’id olunacağına şüphe edilemez. Fakat gönül pek arzu ederdi ki istiklâl ve inkılâp tarihinde pek mühim olan bugün, umum vatan için tebcil ve tes’id olunsun. Bu gün de inkılâp ve ihtilâlin başlangıcı olmak hasebiyle sair bayramlar arasına girsin.”<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Genç Cumhuriyet Selim Sırrı (Tarcan) Bey tarafından uygulanmaya başlanan Bayramını da unutmamıştır.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Maarif Vekilliği’nin 25 Şubat 1927 tarihinde yayımladığı “Talebe Bayramı Hakkında Talimatname” önemli bir adım olarak karşımıza çıkacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Talimatname'ye göre, her yılın mayıs ayının beşinci günü, okulların bayram günüdür ve o gün her örgenci okulunda bulunacak, müdür ve muallimlerle bayram yeri kabul edilen bir yere gidilecektir. Bu yer, civardaki uygun yerler arasından seçilecektir. Bu bayramla, öğrencilerin bir arada serbest bir gün geçirmeleri sağlanacak ve ayrıca bu kutlama yapılırken tek düze dondurulmuş programlardan ve gösterişten uzak durulacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Aynı Talimatnamenin son maddesinde ise bir İdman Bayramından söz ediliyordu: "Muallim mektepleriyle orta mektepler ve lise talebesi arasında idman ve spor müsabakaları, yapılması caizdir ve bunun için ayrıca bir idman bayramı yapılabilir. İlk mektepler için böyle bir idman bayramı yapılamaz ve ilk ve orta mektepler talebesi arasında spor ve idman müsabakaları icrası da caiz değildir."<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">İşte bu Talimatname ile her mayıs ayının üçüncü cuma günü idman bayramı kutlanacaktır. Ancak kutlamaların adı bazen "Jimnastik Şenlikleri" olurken bazen de "Jimnastik Bayramı" "Mektepliler İdman Bayramı" veya “Okul Bayramı”<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>olarak da anılmaktaydı. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Artık bütün yurtta yapılan kutlamalar, idman bayramı ve Atatürk'ün Samsun'a çıkışının yıldönümü olarak kutlanıyordu.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>20 Mayıs 1936 tarihli Ulus gazetesinde yer alan haber de oldukça dikkat çekiciydi: "Dün Ankara, Milli Şef Atatürk’ün yurdu kurtarmak için Samsun'a çıkışının yıl dönümünü coşkunca kutladı. "<span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Mustafa Kemal Atatürk bugünün, Türk gençliğine ve Türk sporculuğuna tahsis edilmesini, devletin devamlılığını da dikkate alarak, istiyordu. Gerek işlerinin yoğunluğu gerekse sağlık sorunları bu gösterileri izlemesinin önünde bir engel teşkil etmekteydi. 19 Mayıs 1938 günü yapılan gösteriler de bunlardan biri olacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Ankara’da Paolo-Vietti Violi'nin tasarımı ile yapılan "Ankara Stadyumunda" o güne kadar eşi olmayan bir kalabalık önünde gösteriler sürerken hoparlörlerden bir öneri okundu. Binlerce kişinin imzaladığı bu öneride, Atatürk'ün Türk vatan ve istiklâlini kurtarmak üzere Samsuna çıktığı <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">19 Mayıs gününün Gençlik ve Spor Bayramı</b> olarak kabulü ve <b style="mso-bidi-font-weight: normal;">Ankara Stadyumunun adının "19 Mayıs Stadyumu"</b> olarak adlandırılması talep ediliyordu. Bu atmosferde Şükrü Kaya her iki önerinin de derhal yerine getirileceğinin müjdesini oracıkta veriyordu.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Atatürk ölümünden yaklaşık altı ay kadar önce yapılan bu gösteriye de katılmayacaktı. Çünkü aldığı ani bir kararla Mersin ve civar bölgesinde Ordu teftişine çıkacaktı. Atatürk’ü Mersin’e götürecek tren saat 17.00’da hareket edecekti ancak O saat 15.00 civarında Çankaya Köşkünden ayrıldı. Biraz vakti vardı. Ankaralılar bir süredir Atatürk’ün hasta olduğu söylentisini duyuyor ve içten içe üzülüyorlardı. Pek de dışarı çıkmaması bu söylentileri güçlendiriyordu.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Saat 15.30 sularında Stadyumda beliren Atatürk’ü gören Ankaralılar, büyük önderi, büyük bir coşku ve sevinçle karşıladılar. Atatürk, gösterileri izledikten sonra halkı selamlayacak ve Stadyumdan ayrılacaktır. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: center;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><o:p> <a href="http://3.bp.blogspot.com/-99AwdQIv5AQ/UZ0hsnB3H2I/AAAAAAAAAUY/acVxEoCoZ14/s1600/la-turquie-kemaliste-den-turk-kadinlari-17149.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="225" src="http://3.bp.blogspot.com/-99AwdQIv5AQ/UZ0hsnB3H2I/AAAAAAAAAUY/acVxEoCoZ14/s1600/la-turquie-kemaliste-den-turk-kadinlari-17149.jpg" width="400" ya="true" /></a></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Artık bu günün bir bayram olarak kutlanması için gerekli idari tedbirlerin alınması gerekmekteydi. Kaldı ki, 1937 yılında gerçekleştirilen 10. İdman Bayramı için yayımlanan Cimnastik Şenlikleri Talimatnamesi’nin 1. maddesi şu şekli almıştı: "Her yıl lise, orta ve öğretmen okulları ve teknik okullarının iştiraki ile yapılacak Cimnastik Şenliği, Atatürk'ün Milli Mücadelenin başına geçmek üzere Anadolu'ya ayak basmış olduğu 19 Mayıs günü yapılır” <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Bu sırada İçişleri Bakanlığının, 2739 Sayılı Kanunun 2. maddesine bir fıkra eklenmesi hususunda hazırlamış olduğu yasa tasarısı, Bakanlar Kurulu’nda görüşülerek, 1 Haziran’da TBMM Başkanlığı’na sunuldu ve 20 Haziran’da kabul edildi. Böylece 20 Haziran 1938 tarih ve 3466 sayılı Kanunla 2739 Sayılı Kanun’un ikinci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiş oldu: <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">“G) Gençlik ve Spor Bayramı, Mayıs’ın 19 uncu günü”<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Acaba, 19 Mayıs’ın ayrıca bir bayram olarak kutlanması kararı, Cemal Kutay’ın belirttiği gibi, Atatürk’ün hastalığının acı bir gerçek olarak ortaya çıkmasıyla ilgili miydi? Bunu hiç bilemeyeceğiz ancak bir gerçek var ki bu Bayram, bir avuç özverili insanın gayretleri ile ortaya çıkan “İdman Bayramı” ile Milli Mücadele’nin başarı ile sonuçlanması ile Samsun’dan bütün yurda yayılan “Gazi Günlerinin” bir sonucu olacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Kaynakça:<o:p></o:p></span></b></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">1)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Dr. Özbay Güven, "Osmanlı'dan Cumhuriyete Gençlik ve Spor Bayramları",Toplumsal Tarih, S. 65, Mayıs 1999 <o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">2)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Selim Sırrı Tarcan, Tarcan Zeybeği, Ülkü Basımevi, İstanbul-1948<o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">3)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Sermet Muhtar Alus, İstanbul Kazan Ben Kepçe, İletişim Yayınları, İstanbul, 1995, S. 205<o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">4)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Dr. Rüştü Dağlaroğlu, Fenerbahçe Spor Kulübü Tarihi 1907-1957, İstanbul Matbaası, İstanbul, 1957<o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">5)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Ziyad Ebüzziya, Sahir Kozikoğlu, 1921-1933 Galatasaray Tarihçesi,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Galatasaray Eğitim Vakfı Yayını: 8, İstanbul<o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">6)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Mekteplilerin İdman Bayramı ve Samsun Posta Tarihi, Türkiye Barolar Birliği Yayınları: 177, Mayıs 2010, Ankara <o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">7)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Dr.Özbay Güven, "Osmanlı'dan Cumhuriyete Gençlik ve Spor Bayramları", Toplumsal Tarih, S.65, Mayıs 1999,S.33<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraph" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt 35.7pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -17.85pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">8)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Prof. Dr. Dursun Ali Akbulut,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Samsun’un “Gazi Günü” ya da 19 Mayıs Bayramı, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Sayı 33<o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt 35.7pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -17.85pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">9)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Prof. Dr. Utkan Kocatürk, Doğumundan Olümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü 2. basım, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Ankara, 1992<o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">10)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Hıfzırrahman Raşit Öymen, "Mustafa Kemal'in Eğitimle İlişkileri ve Türk Eğitimine Etkileri", Atatürk Konferansları VI, 1973-1974, Türk Tarih Kurumu Yayını, Ankara, 1977<o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">11)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Ulus, 20 Mayıs 1938<o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">12)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Ülkü, S. 64, Haziran 1938, S. 361<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpFirst" style="line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">13)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Samsun, 24 Mayıs 1927, N. 118.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">14)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Samsun, 15 Mayıs 1927, N. 115.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpLast" style="line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">15)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Samsun, 17 Mayıs 1927, N. 116.<o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">16)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">Hâkimiyeti Milliye, 23 Mayıs 1933<o:p></o:p></span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin-left: 36pt; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -18pt;">
<span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-list: Ignore;">17)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-size: 10pt;">La Turquie Kemaliste, No. 30, Avril 1939<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpFirst" style="line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">18)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">TBMM Zabıt Ceridesi, C. 24, Ankara 1960, s. 315-316.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">19)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">TBMM Zabıt Ceritesi, Devre II, C. I, Ankara, ? , s. 14-16; <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">20)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Gotthard Jaeschke, Türk Kurtuluş Savaşı Kronolojisi, C. II, Ankara 1973, s. 43.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">21)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">TBMM Zabıt Ceridesi, Devre II, C. 3, Ankara, ? , s. 99.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">22)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">TBMM Zabıt Ceridesi, Devre II, C. 18, (Ankara) 1976, s. 164-167.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpMiddle" style="line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt 36pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-indent: -18pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;">23)<span style="font-size-adjust: none; font-stretch: normal; font: 7pt/normal "Times New Roman";"> </span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 10pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">“Milli Mücadele’nin iki Yüzü” Sabah Gazetesi, 11.6.1995.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraphCxSpLast" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: 12pt; margin: 0cm 0cm 0pt 18pt; mso-add-space: auto; text-align: justify;">
<br /></div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-14210836421647024132013-02-17T13:20:00.002+02:002013-09-09T22:12:42.057+03:00"Türk'ün gücü her şeye yeter!" <br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span class="yazinormal"><span style="font-size: 14pt;">1882 tarihinde doğduğu
düşünülen ve başta Eskişehir olmak üzere Manastır, Bursa ve İzmir’de
öğretmenlik ve maarif müdürlüğü yapan Ethem Nejat, “Türkçülük” his ve düşüncesi
ile yetişmiştir. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-mZt4Eu0MLPw/USC8tSTXdnI/AAAAAAAAATQ/48kkrKDlrPQ/s1600/ethem+nejat.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://1.bp.blogspot.com/-mZt4Eu0MLPw/USC8tSTXdnI/AAAAAAAAATQ/48kkrKDlrPQ/s1600/ethem+nejat.jpg" /></a></div>
<div style="text-align: justify;">
<span class="yazinormal"><span style="font-size: 14pt;">Balkan savaşının yarattığı tüm
olumsuzlukları, izci öğrencileriyle birlikte gönüllü olarak savaşa katılarak ve
bir süre Sırplara esir düşmesi sebebiyle esaret hayatı yaşayarak
görmüştür.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Dönem itibariyle sadece Hıristiyan’lar
değil, başta Arap’lar olmak üzere Türk olmayan Müslümanlar da Devletin parçalanmasına
yönelik ellerinden geleni yapmaktadırlar. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span class="yazinormal"><span style="font-size: 14pt;">Bu olumsuzluklardan etkilen tüm
Osmanlı aydınları gibi, bu büyük İmparatorluğun kurtuluşunun, Türklük
bilincinin yerleşmesi ve daha da önemlisi Milli bir ekonomi ile
gerçekleşeceğine inanmaktaydı. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span class="yazinormal"><span style="font-size: 14pt;">Dönemin en önemli özelliği Türkçü
Derneklerin ortaya çıktığı, bir başka ifade ile <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>“Örgütlü Türkçülük” faaliyetlerinin yapılmasıdır.
Onun fikir dünyasını besleyen iki önemli isim vardı ki bunlardan Ömer Seyfettin
ile 1918 yılında Türk Kadını adlı dergide, Ziya Gökalp ile de Çocuk Dünyası
adlı yayın organında birlikte yazma fırsatını da bulmuştur.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span class="yazinormal"><span style="font-size: 14pt;">Dönemin en önemli dergisi olan
Türk Yurdu’nun yanı sıra, Ethem Nejat ile Osman Ferit (Uyguç) tarafından
çıkarılan iki dergiden birisi olan ve köy yaşamında yapılacak değişiklikler
vasıtasıyla üretimin arttırılmasını konu alan “Toprak” dergisi ile eğitim
konularını içeren “Yeni Fikir” dergisi de oldukça önemlidir. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span class="yazinormal"><span style="font-size: 14pt;">Bir Türk eğitimcisinin o günkü
koşullarda isteyebileceği ne varsa O da onu istiyor, Türk çocuklarına verilecek
e</span></span><span style="font-size: 14pt;">ğitimin milli vicdan, milli ülkü
aşılayacak esasları içermesi gerektiğini, milli ülkünün ise ‘Turan' olduğunu,<span class="yazinormal"> Türklük bilinci ile yetişmeyen ve bu eğitim sonrasında önemli
bir donanıma sahip olmayan vatandaşlarla mevcut sorunların aşılamayacağını
düşünüyordu. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span class="yazinormal"><span style="font-size: 14pt;">En bilinen eseri hiç kuşku yok
ki 1913 yılında Bursa'da kaleme aldığı “Türklük Nedir ve Terbiye Yolları” adlı
eseridir. Bu eserinde, Türk çocuklarının gerek fiili gerekse iktisadi savaşa
hazırlanması için izcilik gibi, gençleri askerliğe hazırlayan kuruluşlara önem
verilmesi gerektiğini belirtiyordu.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span class="yazinormal"><span style="font-size: 14pt;">Bununla beraber, Bulgar ve Rum
çeteleri gibi Türklerin de milli çeteler kurması gerektiğini, çete
eğitimlerinin ise okullarda verilmesinin zorunlu olduğunu ifade ederek, dönemin
düşünce dünyasına göre çok daha radikal tedbirler alınmasını istiyordu. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span class="yazinormal"><span style="font-size: 14pt;">Eğitim sistemi hakkında o gün
gördüğü çelişkiler bu gün yaşananlar sıkıntılara benzemiyor mu? <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="font-size: 14pt; mso-no-proof: yes;">“İdadi okullarına
girenler seçkin sınıf oluyorlar, tüccar, sanaatkar ve çiftçi olmaya tenezzül
etmiyorlar. Bizde, hatta büyüklerimizde ve hatta rastladığım büyük maarif
memurlarında pek aşağı bir ruh hali ve mantıkı var: Esnaflar, tüccarlar, sanaatkarlar,
çiftçiler hep okuma yazma bilmeyenlerden veya okuyamayan yazamayanlardan
seçilsin. Ne kadar büyük körlük, ne acı bir endişe! Efendim esnaf, tüccar
ziraatçi kendini bilmez, ilerlemeleri, gelişmeleri takip etmez (ise), bilen,
anlayan milletlerin ekonomik yönden esiri olmaz mıyız?<o:p></o:p></span></i></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="font-size: 14pt; mso-no-proof: yes;">Bu konuda hükümette de
suç var. Gençleri, çalışma ve girişime yönlendirmek için elinde araç çok.
Devlet kapısında memuriyet dilenen gençleri, büyük memurlar, Bakanlar uygun bir
dille yol göstererek amacından vaz geçirmeli, ısrar edenleri kovmalıdır.” </span></i><span class="yazinormal"><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="font-size: 14pt;"><o:p></o:p></span></i></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt;">Ethem Nejat'ın döneminde bir diğer önemli kavram da Milli
İktisat anlayışıdır. Başta Rus Marksist Parvus Efendi olarak tanınan Aleksandr
İsrael Helphand’ın kaleme aldığı ve Türk Yurdu'nda yayımlanan "Türkiye'nin
Mali Tutsaklığı" başlıklı yazılar, Yusuf Akçura ve diğer Türkçü aydınları
etkilemiş ve sadece dil ve eğitimin yeterli olamayacağı, milli iktisat
olmaksızın Milliyetçiliğin yapılamayacağını anlamışlardır. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt;">Bu çerçevede <span class="yazinormal">Ethem Nejat’ın en
önemli katkılarından birisi de hiç kuşku yok ki “Kooperatizm” düşüncesinin
gelişmesine yönelik gösterdiği faydadır. Midhad Paşa tarafından ortaya konan
“Köy Sandıkları” fikri ile hayat bulan Kooperatif <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>iktisadi yaklaşım, II. Meşrutiyetten sonra
Edhem Nejat ve bir grup arkadaşı ile tekrar gündeme gelecektir. En yenilikçi
fikri ise devlete ait kullanılmayan ve ekilebilir halde bulunan toprakların
imece usulüyle ekilip dikilmesi ve elde edilecek ürünün kooperatifler
tarafından satılmasıydı. Ayrıca İttihat ve Terakki döneminin bir ürünü olan
İttihat Ticaret Şirketlerinin birleşerek birer küçük üretici haline gelmesi ve
bunların ürünlerini “Üretim Kooperatifi” vasıtasıyla satmaları da oldukça
yenilikçi bir yaklaşımdı. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Düşüncelerini harekete geçirmeye karar veren ve Balkan
Savaşı sonrasında Bursa'da göreve başlayan Nejat, Rumlara yönelik olarak
gerçekleştirilen Bursa iktisadi boykotunun öncülerinden olmuştur. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Bu dönemde kurduğu “Türk Gücü” derneğinin
sloganı ise "Türk'ün gücü her şeye yeter!" olacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Ethem Nejat'ın iki hikaye kitabı bulunur ki
bunlardan "Çiftlik Müdürü" Türkçü duygu ve düşünceyle, diğeri <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>"Yiğit Türkler" ise Turancı bir
anlayışla kaleme alınmıştır. "Yiğit Türkler" adlı eserinin belki de
en çarpıcı teması Osmanlının Balkan Savaşları ile kaybettiği ana yurdunun başta
Selanik, Edirne ve Manastır olmak üzere tekrar kazanılması ve gelişen Osmanlı’nın
bir Turan İmparatorluğu'na dönüşmesi fikridir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Ethem Nejat için bir süre kalacağı Almanya bir
çok şeyin değişmesi ve yeni fikirlerle tanışması demektir. Berlin’de yaşayan
veya eğitim gören bir çok Türk genci, Türkçü hissiyatlarının yanı sıra sosyalist
fikirlere yakınlaşmış ve benimsemişlerdir. Bunların bir kısmı öyle inançla
hareket ederler ki, daha sonra kurulacak Almanya Komünist Partisi'nin temellerini
teşkil eden Spartakist’lere yakınlık duymakta, onlarla birlikte eylemler
düzenlemektedirler. Ethem Nejat’ta bunlardan birisidir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">O dönemde “Kurtuluş” dergisi çıkmaktadır. Her ne
kadar sosyalist olsalar da gerçek amacın ne olduğunu bu dergide yayımlanan bir
yazı açıklıkla göstermektedir. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<i><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">"Bütün memleketlerin proletaryası!
Türkiye'deki kardeşleriniz hak ve insanlık uğrundaki mukaddes savaşında sizin
yardımınızdan sizin himayenizden emindir. Bütün memleketlerin proletaryası! <o:p></o:p></span></i></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<i><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Emperyalist, kapitalist ve şoven nasyonalist
hırslar bugün çoğunluğu Türk olan toprakları yutmak parçalamak istiyorlar."
</span></i><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Ülkesine dönen Ethem Nejat 1919 seçimlerinde
aday olur ancak seçilemez ve Mustafa Suphi'lere katılmak için Bakü'ye gider. Burada
Turancı Milli Komünizm akımının öncülerinden Sultangaliyev, yardımcısı ise Mustafa
Suphi’dir. Rus Çarının esiri konumundaki Türklerin, Sosyalizm adı altında yeni
bir köleliğe sürüklendiğini görerek buna karşı tedbir almaya çalışmaktadırlar.
Asıl amaçları ise Turan Sosyalist Federasyonudur ve ayrıca Türkiye'deki Milli
Kurtuluş Savaşı'na da yardım edilmektedirler. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Geçmişi itibariyle bazen liberal bazen devletçi
bir ekonomik yaklaşım sergileyen, 1911’de Selanik’te yapılan 4.İttihat ve
Terakki Kongresinde İktisat Vekili olamaması sebebiyle İttihatçılara küsen ve
Milli Meşrutiyet Fırkası’nı kuran Mustafa Suphi o dönemde hissettiklerini şöyle
ifade eder: <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<i><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">"Mücadelemiz ulusaldır. Vatanımızın
istilacılardan kurtarılması mücadelesidir. Emekçi sınıfların bilinçli
temsilcileri biz komünistler, mücadelede var gücümüzle yer alacağız. <o:p></o:p></span></i></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<i><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Zalim ve yağmacı Avrupa ve Amerika
emperyalistlerine, Yunan istilacılarına karşı mücadelede sonuna kadar sebat
etmek, mukaddes vazifemizdir. <o:p></o:p></span></i></div>
<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<i><span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Anadolu kıyamcılar hükümetine her türlü yardımı
yapmak birinci işimizdir". <o:p></o:p></span></i></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Bu dönemde Sovyetler’de 1920 yılında toplanan 3.
Enternasyonal’de kabul gören Lenin’in “Sömürgeler ve Geri Kalmış Ülkelerle
İlgili Tezine” göre Mustafa Kemal’in başkanlık ettiği kurtuluş hareketi, bir
burjuva demokrat hareketi olduğundan, ona komünist rengi verilmesine
çalışılmamalı, ama Batılı devletlerle savaşında yardım edilmeliydi. Bunun
karşılığında tek şart, Moskova’ya bağlı bir komünist parti kurulmasına izin
verilmesiydi.”<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">1-7 Eylül 1920 tarihlerinde Bakû’de toplanan
Doğu Halklarının Birinci Kurultayı’nın hemen ardından Türkiye Komünist Fırkası
resmen kuruldu.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 10pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Ancak, Sovyetler coğrafyasında, Mustafa Suphi ve
Ethem Nejat'a karşı tavır sergileyen iki farklı unsur vardı ve bu iki unsur
Mustafa Suphi ve Ethem Nejat'ın yok edilmelerinde fayda görüyordu. Bir yanda Sultangaliyev
ve etrafındaki herkesin temizlenmesine karar veren Stalin; diğer yanda ise yeniden
kurduğu Halk Şuraları Örgütü ile Anadolu'da söz sahibi olmak isteyen Enver Paşa.
<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt;">Yukarıda belirtilenlerin
dışında Eskişehir’de okul yapımı, il matbaası kurulması, bir gazete
çıkartılması, bir rasathane için girişim başlatması gibi faaliyetleri bulunan Ethem
Nejad’ın bizim açımızdan en fazla bilinen veya sonucu görülen çalışması ise
kendisinin geliştirdiği ve Köy Enstitüleri'nin temel felsefesinin oluşturan
“Mesut Köy Projeleri”dir. Mesut köy aslında modern köy projesidir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Times New Roman","serif"; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";">Bu çalışmalar Eskişehir
Muallim Mektebi’nde öğretmenlik yapacak olan İsmail Hakkı Tonguç tarafından örnek
alınacak ve Köy Enstitüleri'nin temeli atılacaktır.<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt;">Ölümü ise çok trajik bir olayla gerçekleşecek ve
Ülkemizde önemli bir soru işareti olarak kalacaktır. Anadolu'da süren
mücadeleye katılmak isteyen bir grup ile birlikte 28 Aralık 1920'de Kars'a ulaşırlar
ve daha sonra Erzurum'a geçerler. Ancak Erzurum'da çok olumsuz bir hava vardır
ve Muhafaza-i Mukaddesat Cemiyeti'nin önderliğinde hareket eden bir grubun saldırılarına
uğrarlar. Erzurum'a giremeyen grup Trabzon'a ulaşırlar. Trabzon'da da durum pek
iç açıcı değildir. Halk sokaklara çıkmış ve önemli bir asayiş sorunu baş
göstermiştir. Sovyetler Birliği'nin Trabzon Konsolosu ikna edilir ve grubun Trabzon’dan
<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bir takaya bindirilerek Batum'a gönderilmesi
hususunda mutabakat oluşur. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt;">Ancak takada bulunan, Mustafa Suphi, Ethem Nejat,
Aşçıoğlu Bahaeddin, Kasım Hulusi, Kıralioğlu Maksut, Hilmioğlu İsmail Hakkı,
Ahmetoğlu Hayrettin, Hakkı Bin Ahmet Ali, Emin Şefik, Tevfik Bin Ahmet, Kazım
Bin Ali, Hatipoğlu Mehmet, Hacı Mustafaoğlu Mehmet, Nazmi Bin İbrahim’den haber
alınamaz ve onların Karadeniz’de öldürülerek denize atıldıkları ortaya çıkar. </span></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt;"></span> </div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt;">Kıymet sorunları yaşayan Ülkemizin bir kıymeti daha yok olmuştur.</span></div>
<br />
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span style="font-size: 14pt;"><o:p><span style="font-size: small;"> </span></o:p></span></div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-62397728361454996182013-02-02T09:23:00.006+02:002013-09-09T22:13:04.756+03:00Selanik Kız Vakası<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-O-LMmxEpPB4/UQy-uqBxcuI/AAAAAAAAAS8/zsR7TekAgn4/s1600/k%C4%B1z+vakas%C4%B1.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-O-LMmxEpPB4/UQy-uqBxcuI/AAAAAAAAAS8/zsR7TekAgn4/s1600/k%C4%B1z+vakas%C4%B1.JPG" /></a><span style="color: black; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Tahoma; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Bundan bir süre önce, Yunanistan'da krizin tetikleyicisi olarak
görülen ve protestocuların hedefindeki isim haline gelen Almanya Başbakanı
Angela Merkel'e duyulan öfke sokağa taşmış, Merkel'in ülkeyi ziyaretinde
Almanya'ya karşı tavrını açıkça belli eden öfkeli Yunanlılar, Alman heyetinde
bulunan Almanya'nın Selanik Başkonsolosu Wolfgang Hoelscher- Obermaier’i
tartaklamışlardı.<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn1" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: black; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Tahoma; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: major-latin;">[1]</span></span></span></span></a> <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: black; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Tahoma; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Wolfgang Hoelscher-Obermaier, bizim için de yabancı bir isim değil.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Şubat 2011 tarihinde, Almanya’nın Selanik Konsolosluğu’nun
kuruluşunun 125. yılı törenlerinde yaptığı konuşmada</span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn2" name="_ftnref2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: major-latin;">[2]</span></span></span></span></span></a><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Calibri;">,</span></span><span style="color: black; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Tahoma; mso-hansi-theme-font: major-latin;"> 6 Mayıs 1876 tarihinin Osmanlı ile
ilişkilerde bir dönüm noktası olduğunu, Konsolos Abbott ile birlikte bir
Fransız Konsolosunun da Müslümanlar tarafından öldürüldüğünü, aslında bu
olayın, o dönem itibariyle kimsenin aklına getiremeyeceği, Fransız-Alman
uzlaşmasının bir örneği olduğunu ifade etmekteydi. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Neydi bu uzlaşı ve nasıl
sonuçlanmıştı. Bunu, uzlaşının sonucuna şahitlik eden Pierre Loti’den dinlemek
gerekir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Gerçek adı ile Louis Marie Julien
Viaud Loti’nin Osmanlı coğrafyası ile tanışması, Gladiateur adlı gemi ile
Selanik limanına ulaşması ile başlar. Kaderin garip bir tecellisidir ki, o gün
gördüğü manzara altı Müslüman’ın idamıdır. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Gördüklerinden o kadar çok etkilenir
ki, ünlü eseri Aziyade'nin ilk satırlarında yer bulur. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">“Güzel bir Mayıs günü, güzel bir
güneş, bulutsuz bir gökyüzü!.. Limanı ziyaret eden savaş gemilerinin filikaları
kıyıya yanaştıkları sırada cellatlar rıhtım üzerinde işlerinin artık sonuna
varmış bulunuyorlardı. Altı asılmış insan halkın gözleri önünde son korkunç
çırpınışlarıyla kıvranıyorlardı… Pencereler, damlar seyircilerle dolu idi.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Yakındaki bir balkon üzerinde, büyük Türk
memurları bu manzaraya gülümseyerek bakıyorlardı. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">İdam işi için gerekli malzemeler
hususunda sultanın hükümeti az masraf etmişti. Gerçekten darağaçları o kadar
kısa idi ki; asılan insanların çıplak ayakları adeta toprağa temas ediyordu.
Tırnakları kum üzerinde gıcırdamakta idi. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">İdam işi son bulunca, askerler
çekildiler ve asılanlar gün batıncaya kadar halkın bakışları karşısında sergide
kaldılar. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Doğu bunalımının başlangıcında
Avrupa’da gürültüye sebep olan konsolosların katline karşı bir nevi tarziye
olmak üzere, bu toptan idamları Fransız ve Alman Hükümetleri istemişlerdi. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Bütün Avrupa Devletleri, Selanik
Limanı’na muhteşem kruvazörler yollamış bulunuyorlardı. İngiltere kendisini ilk
temsil ettirenler meyanında idi ve bu sûretle Majestelerinin korvetlerinden
biriyle de ben gelmiştim.”</span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn3" name="_ftnref3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-theme-font: major-latin;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-theme-font: major-latin;">[3]</span></span></span></span></span></a><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-theme-font: major-latin;"> <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">İdamların gerekçesi neydi? Loti,
pek de bununla ilgili değildi. O, insanın birbirine yaptığı mezalimi,
Selanik’in güzel siluetinin yansımasında anlatmaya gayret ediyordu. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Tarihte "Kız Vakası" ya
da "Selanik Vakası" olarak adlandırılan olay, Avrethisarlı bir Bulgar
kızın İslâmiyet'i inceleyerek Müslüman olmak istemesi veya bazı kaynaklardaki
ifadeyle; Kasabanın tahsilat memuru Emin Efendiye (bazı kaynaklarda ise bu
kişinin subay olduğu söylenir) duyduğu aşk sebebiyle Müslüman olması ile başlar.
<o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">‘Kızın, Müslüman kadınlar gibi
giyinip, trenle Selanik istasyonuna kadar gelmesiyle olaylar tırmanır. Durumu
haber alan bazı Hıristiyanlar Selanik'teki Amerikan Konsolosluğu'na telgraf
çeker. Çoğunluğu Bulgar ve Rum’lardan oluşmuş 100-150 kişilik bir grup, kızı
hükümete götürecek olan üç zaptiyenin elinden zorla alarak, yaşmağını ve
feracesini yırtarlar. Bunların elinden kurtulmak isteyen kız, Müslümanlardan yardım
istemek için bağırır. Bu sırada yardıma koşanlardan birkaç Müslüman dövülür.
Kız, Rus kökenli Amerikan Konsolosunun arabasıyla Konsolosluğa götürülür. Bu
olay üzerine galeyana gelen yaklaşık beş bin kişilik Müslüman grup da kızın
geri verilmesi için Selanik'teki Selim Paşa Camisinde toplanır. Kendilerini
sakinleştirmeye gelen Selanik Valisi Baytar Mehmet Refet Paşa'yı ve
yanındakileri medreseye kilitleyerek Amerikan Konsolosluğu'nu basarlar. Onları
yatıştırmak için olaya müdahale eden Fransız Konsolosu Moulin ve Alman
Konsolosu Abbott'u linç ederler. Artık olaylar iyice çığırından çıkmıştır. Halk
nihayet, İngiliz Konsolosu'nun devreye girip kızı Selanik'teki Osmanlı
makamlarına teslim etmesiyle yatışmış görünür.’</span><span style="font-family: "Cambria","serif"; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">
</span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn4" name="_ftnref4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[4]</span></span></span></span></span></a><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-theme-font: major-latin;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Selanik vakası sonucunda, Avrupa
basınında büyük bir fırtına kopar. Yaşananlar Müslüman-Hıristiyan çatışması
olarak gösterilir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Bu olay, başta Ruslar olmak üzere
bazılarının beklediği fırsatı doğurmuştur. Aslında Rus Devleti, 1871 yılında
Sadrazam Ali Paşa’nın ölümü ile yerine geçen ve Rusya yanlısı olması sebebiyle
Nedimof olarak isimlendirilen Mahmut Nedim Paşa’dan memnun görünüyordu. Dönemin
İstanbul Rus Büyükelçisi olan İgnatiev, Osmanlı’ya önemli bir yakınlık
sergiliyormuş gibi davranıyor ancak, gizliden gizliye Panslavizm
hareketlenmelerinde örgütleyici bir rol oynuyordu. Hatta, etrafında topladığı yaklaşık
150 kişilik Hırvat koruma gücü halk arasında büyük tepki görüyor ve Osmanlı’nın
otorite kaybının işareti olarak yorumlanıyordu.</span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn5" name="_ftnref5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-theme-font: major-latin;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-theme-font: major-latin;">[5]</span></span></span></span></span></a><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-theme-font: major-latin;"> <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Selanik vakası sonucunda Avrupa
basınının yarattığı haçlı havasından istifade eden ve başını İgnatiev’in çektiği
bir grup yabancı devlet temsilcisi İstanbul'da bir karar alır. Eğer suçlular
bulunmazsa karaya asker çıkarma tehdidi ile Selanik limanına savaş gemilerini
gönderecekleri konusunda bir ültimatom verirler. Artık bu olay uluslar arası
bir soruna dönüşmüştür. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Sultan Abdülaziz, halkın
tepkisini görmekte ve Osmanlı adına bir tedbir alınmaması halinde çok daha
büyük sorunlar yaşanacağını hissetmektedir. Mümkün olduğunca doğru ve adilane
bir karar vererek öncelikle Balkanlara birkaç tabur asker sevk ederek
otoritenin kendisi olduğunu gösterir. Aynı zamanda, olayda suçlu olan
kimselerin de</span><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-hansi-theme-font: major-latin;"> </span><span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">yabancılara
teslim edilmeyip, Osmanlı mahkemelerinde yargılanmasını emrederek adaletli bir
yaklaşımla olayın sonuçlandırılacağını göstermeye gayret etmiştir. <o:p></o:p></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Öncelikle olaylara müdahalede
yetersiz kaldığı düşünülen Selanik Valisi görevden alınır ve konsolosları
öldüren altı kişi yargılanarak idama mahkûm edilir. Ancak, olayların çıkmasına
sebep olan, askerleri ve Müslüman halkı tartaklayanlar hakkında herhangi bir
işlem yapılmaması, halk nezdinde bir eksiklik olarak değerlendirilir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">İşte; Loti’nin şahitlik ettiği idam
merasiminin başlangıcı da bu şekildedir. ‘Halkın bu olaylarla yabancı askerlere
ve yönetime karşı daha da düşmanca bir tavır içine girdiğini, Loti adeta
halktan biriymiş gibi ifade eder.’</span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn6" name="_ftnref6" style="mso-footnote-id: ftn6;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[6]</span></span></span></span></span></a><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Bu idam edilen kişilerden
birisinin Mustafa Kemal’in dayısı, yani Zübeyde Hanım’ın kardeşi olması da
olayı bugün açısından da ilginç hale getirmektedir.</span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn7" name="_ftnref7" style="mso-footnote-id: ftn7;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-theme-font: major-latin;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-hansi-theme-font: major-latin;">[7]</span></span></span></span></span></a><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-theme-font: major-latin;"> <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Selanik veya Kız vakası olarak
adlandırılan bu olayın sonuçları çok daha büyük ve acı verici olacaktır. Tüm
yaşananlar İstanbul’da duyulduktan sonra, 11 Mayıs günü Enderun talebeleri
ayaklanarak gerek Sadrazamın gerekse Şeyhülislam’ın istifasını isterler.
Olaylar kontrol edilemez hale gelir ve 30 Mayıs 1876 tarihinde Abdülaziz
tahttan indirilir. Abdülaziz, 4 Haziran 1876 tarihinde kaldığı Feriye Köşkünde bilekleri
kesilmiş halde bulunur. İntihar ettiği yönündeki iddialar halk arasında itibar
görmez ve otopsi girişimlerinin engellendiğine yönelik ifadeler, durumu daha da
şüpheli hale getirir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Kulaktan kulağa yayılan haberlere
göre, Abdülaziz Amcası III.Selim’den yadigar palasını bir an olsun yanından
ayırmıyordu. Güreşçi yapısı ile pek de baş edilmesi mümkün görülmeyen
Abdülaziz’den bu palayı, annesi Pertevniyal Sultan almıştı.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Halk şu soruyu soruyordu: Devamlı gözetim
altında olan, elinde hiçbir şey bulunmayan bir kişi nasıl olurda iki bileğini
de kesebilir? Yine söylentilere göre, Abdülaziz Han, V.Murat’ın validesi
Şevk-Efza Sultan tarafından işe alınan üç bahçıvan ve onlara yardım eden üç
görevliden müteşekkil altı hain tarafından öldürülmüştü. Ancak birçok kişi,
onun ölümünün asıl sorumlusu olarak Hüseyin Avni Paşa’yı sorumlu tutuyordu.</span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn8" name="_ftnref8" style="mso-footnote-id: ftn8;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[8]</span></span></span></span></span></a><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<br />
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Bu olaydan yaklaşık 12 gün sonra
tarihi değiştirecek bir başka olay daha yaşanacaktır. </span><br />
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;"></span><br />
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Abdülaziz’in Neşerek
Hanım (Kadınefendi) ile evlenmesi sebebiyle kayınbiraderi olan ve aynı </span><br />
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">zamanda
Abdülaziz’in oğlu Prens İzzettin’e yaverlik de yapmış olan Kafkas Piyade
yüzbaşısı Çerkes Hasan, kabine toplantıda bulunduğu <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Midhat Paşa’nın konağını basar ve başta
Hüseyin Avni Paşa ve Hariciye Nazırı Mehmed Raşid Paşa olmak üzere çeşitli
Devlet görevlilerini öldürür.</span><span style="color: #333333; font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-bidi-font-family: Arial; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-theme-font: major-latin;"> </span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn9" name="_ftnref9" style="mso-footnote-id: ftn9;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[9]</span></span></span></span></span></a><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"> <o:p></o:p></span><br />
<br />
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Belki de bu durumdan en çok
etkilenen Sultan V.Murad olur. Hali hazırda psikolojik sorunlar yaşayan Sultan,
bu olaylardan çok etkilenir ve 31 Ağustos 1876 ‘da tahttan indirilir ve yerine
II.Abdülhamid geçer. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: "Cambria","serif"; font-size: 12pt; mso-ascii-theme-font: major-latin; mso-hansi-theme-font: major-latin;">Başlangıcından itibaren, 3 ay
içinde, 2 Padişahın saltanatı kaybetmesine, birinin şüpheli bir şekilde
ölmesine Nazırlarında bulunduğu devlet yetkililerinin öldürülmesine sebep olan
bu Kız Vakası, hazırlanış şekliyle olduğu gibi sonuçlarıyla da tartışılmaya
devam edecek gibi görünmektedir. <o:p></o:p></span></div>
<br />
<div style="mso-element: footnote-list;">
<hr align="left" size="1" width="33%" />
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref1" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span style="font-size: 10pt;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span></span></a><span style="font-size: 10pt;"><span style="font-family: Calibri;"> Stelyo Berberakis, Almanlar’a Yunan Dayağı, Sabah -
16.11.2012, http://www.sabah.com.tr/Ekonomi/2012/11/16/almanlara-yunan-dayagi<o:p></o:p></span></span></div>
</div>
<div id="ftn2" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref2" name="_ftn2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span style="font-size: 10pt; line-height: 115%;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span></span></a><span style="font-size: 10pt; line-height: 115%;"><span style="font-family: Calibri;"> Wolfgang Hoelscher-Obermaier 125
Jahre deutsches Berufskonsulat in Thessaloniki – Die Anfänge Thessaloniki,
07.02.2011</span></span></div>
</div>
<div id="ftn3" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref3" name="_ftn3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span style="mso-special-character: footnote;"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[3]</span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;">
Pierre Loti, Aziyade, Sebil Yayınevi, İstanbul- 1995 </span></div>
</div>
<div id="ftn4" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref4" name="_ftn4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[4]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri;">
<span style="font-size: 10pt; line-height: 115%;">Doç.Dr. Galip BALDIRAN, Pierre
Loti'nin Aziyade'sinde Osmanlı Başkentine Tarihsel Bir Bakış, Hacettepe
Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi Cilt: 17 Sayı: 1</span></span><span style="color: #333333; font-family: "Arial","sans-serif"; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"> </span></div>
</div>
<div id="ftn5" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref5" name="_ftn5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[5]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;">
Mustafa Özsarı, Mehmet Emin Yurdakul (Şiir Anlayışı ve Şiirlerinde Milli
Değerler) Balıkesir, 1996 </span></div>
</div>
<div id="ftn6" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref6" name="_ftn6" style="mso-footnote-id: ftn6;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[6]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;">
Doç.Dr. Galip BALDIRAN, Pierre Loti'nin Aziyade'sinde Osmanlı Başkentine
Tarihsel Bir Bakış, Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi Cilt: 17
Sayı: 1</span></div>
</div>
<div id="ftn7" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="background: white; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref7" name="_ftn7" style="mso-footnote-id: ftn7;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[7]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri;">
<span style="font-size: 10pt;">18 Mayıs 2009,
http://www.haber7.com/siyaset/haber/404024-ataturkun-dayisini-da-asmislar</span></span></div>
</div>
<div id="ftn8" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref8" name="_ftn8" style="mso-footnote-id: ftn8;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[8]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;">
Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihi, Ankara-1983</span></div>
</div>
<div id="ftn9" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref9" name="_ftn9" style="mso-footnote-id: ftn9;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[9]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;">
Bernard Lewis, Modern Türkiyenin Doğuşu, TTK Basımevi, Ankara-1970</span></div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-64367671334637834562012-11-28T21:52:00.002+02:002013-09-09T22:13:44.628+03:00Türkiye Neden Yedi Bölge? <div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;"><strong>TÜRKİYE NEDEN YEDİ COĞRAFİ BÖLGE?</strong><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Birçoğumuz bu sorunun cevabını merak eder, bir kısmımız ise cevabın 1941 yılında yapılan Birinci Coğrafya Kongresinde düğümlendiğini düşünürüz.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-z19HDMas6fE/ULZrPDnEUmI/AAAAAAAAASI/s8teKhxeZss/s1600/osmanl%C4%B1da+anadolu.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="283" src="http://1.bp.blogspot.com/-z19HDMas6fE/ULZrPDnEUmI/AAAAAAAAASI/s8teKhxeZss/s1600/osmanl%C4%B1da+anadolu.jpg" tea="true" width="640" /></a></div>
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Ancak, bu Kongrenin amacı ne olursa olsun, birçoklarımızın pek de bilmediği, Anadolu’nun bölgelere ayrılmasına yönelik gayretlerin çok daha eski olduğudur. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Ünlü Coğrafya Hocası Cevat Gürsoy, coğrafyayı;<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>yeryüzünün izahlı tasviri şeklinde ifade etmektedir. Peki, bu tasvir sorunu nasıl çözülecektir. “Burada mühim bir mesele ortaya çıkmaktadır: yeryüzü coğrafî birliklere nasıl ayrılmalı ve bu birlikler hangi esaslara göre sınırlandırılmalıdır? Umumî tabiriyle bir coğrafî birliği, içersinde bir veya daha fazla coğrafî vasıfların müştereken tezahür ettiği bir saha olarak tarif etmek mümkündür. Coğrafî vasıflar ya. Fizikî muhite (yeryüzü şekilleri, iklim, su ve toprak şartları, bitki örtüsü ve hayvan toplulukları) veya insan ve eserlerine (beşerî, iktisadi, içtimai ve siyasi tezahürler) taallûk edebilir. İşte bütün bu vasıfların, coğrafî bölge veya yöreleri tespit edilecek olan sahada, coğrafyanın metot ve prensiplerine uygun olarak araştırılması lâzımdır; başka ifade ile, o bölge veya yöreler hakkında derin coğrafî bilgiye ihtiyaç vardır.”<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn1" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[1]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Şimdi anladık galiba. Bir takım coğrafi ve beşeri kabuller, aslında sınırları olmayan bölgeleri birbirinden ayıracaktır. Peki, hangisi daha önemlidir? Kıymetli Hocamız bu soruyu da şöyle cevaplamış: “Mamafih, umumiyetle kabul edildiği gibi, memleketimizin coğrafî şartları, bölge veya yörelerin tespitinde yer şekillerinin ön safa alınmasını icap ettirmektedir. Çünkü yer şekilleri, yalnız diğer fizikî coğrafya vasıfları üzerine değil, aynı zamanda beşer hayatına tesir eder.”<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn2" name="_ftnref2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[2]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bu görüş bizim için ilk değildir. Farabi için milletler arasındaki tabii ayrılıklar, onların gök cisimlerine göre olan durumlarından, yani coğrafî koşullardan oluşmaktadır. Ona göre yeryüzü şekilleri sonucunda oluşan iklimsel farklılıkların, halkın örf ve adetlerinin oluşmasın üzerindeki önemi yadsınmamalıdır. Ayrıca yine coğrafi koşullardaki farklılıklar, iki millet arasında bir engelin oluşmasına sebep olur ki, bu durumda iletişim azalır. İşte lisan farkları da böylece ortaya çıkmaktadır.<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn3" name="_ftnref3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[3]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Peki, bizim coğrafyamızı adlandırma çalışmaları yeni mi? Elbette hayır. Bu çalışmalar ve adlandırmaların tarihi kısaca şu şekildedir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Hüseyin Paşa tarafından 1887 de kaleme alınan “ziraat coğrafyası”<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn4" name="_ftnref4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[4]</span></span></span></span></a> ve Mehmed Hikmet tarafından 1897 de yayınlanan “Coğrafyay-i umranî Kısm-ı evvel: Devlet-i Aliye-i Osmaniye”<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn5" name="_ftnref5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[5]</span></span></span></span></a> önemli çalışmalardır ve bunların sonucunda Osmanlı Coğrafyası on beş bölüme ayrılmıştır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">1— Osmanlı Asya’sının kuzey tarafı <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">2— Osmanlı Asya’sının kuzey ve kuzeybatı taraf: <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">3— Kuzeybatıda Hüdavendigâr iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">4— Adalar Denizi iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">5— Merkez yaylası iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">6— Güney Anadolu ve Toros iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">7— Kızılırmak iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">8— Kuzeydoğuda Erzurum iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">9— Elcezire iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">10— Irak-ı Arabi iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">11— Kızıldeniz iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">12— Cebel Lübnan ve Suriye iklimi<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">13— Osmanlı Avrupa’sı doğu iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">14-— Osmanlı Avrupa’sı batı iklimi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">15— Trablusgarp iklimi<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">1915 de Faik Sabri (Duran) iktisadi coğrafyasında<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn6" name="_ftnref6" style="mso-footnote-id: ftn6;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[6]</span></span></span></span></a>, “Osmanlı ülkesinin tabii ve iktisadi vaziyetini; Anadolu yarımadası, Erzurum yaylası ve Cezire-i Ulya, Irak ve Badiyet üş-Şam, Suriye ve Filistin ve nihayet Arabistan olmak üzere beş büyük kısımda mütalâa etmiştir. Fakat müellifin, Osmanlı İmparatorluğunun dağılarak Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasından sonra neşrettiği eserlerde, bugünkü sınırlarımız dâhilinde bulunan saha ele alınıyor ve "iklim, tabii ahval ve hayat şartları birbirine benzemeyen" birtakım parçalara ayrılıyor. Meselâ 1938 de çıkan Türkiye coğrafyasında, mühim şehirler, bugünkülere çok benzeyen aşağıdaki bölgeler dâhilinde inceleniyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">1— Marmara ve Trakya bölgesi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">2— Karadeniz bölgesi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">3— Merkez yaylası bölgesi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">4— Ege bölgesi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">5— Akdeniz bölgesi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">6— Şark yaylası bölgesi <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bunlar içersinde yalnız Güneydoğu Anadolu eksik bulunmaktadır; bu da listenin 6ncı maddesinde dahil farz edilmiştir. Şu cihet şayanı dikkattir ki, aynen bu taksimatı biraz değişik ifadelerle, daha 1928 de eski yazı ile basılmış başka bir kitabında veren Faik Sabri, tabii mıntıkaları gösteren bir Türkiye haritasında, Güneydoğu Anadolu müstesna olmak üzere, 1941 coğrafî taksimatına çok yerde benzeyen sınırları tespit etmiş bulunuyordu. ”<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn7" name="_ftnref7" style="mso-footnote-id: ftn7;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[7]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Diğer taraftan, 1921 yılında Hâmid Sadi tarafından yayımlanan "Anadolu yarımadasının coğrafî nahiyelere taksimi" adlı çalışma da Türkiye’yi 7 bölgeye ayırmıştır.<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn8" name="_ftnref8" style="mso-footnote-id: ftn8;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[8]</span></span></span></span></a> <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bunları şu şekilde ifade etmek mümkündür.<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn9" name="_ftnref9" style="mso-footnote-id: ftn9;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[9]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">1— Kuzey Anadolu (Karadeniz mailesi) <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">2— Marmara mıntıkası <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">3— Batı Anadolu <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">4— Güney Anadolu <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">5— Orta Anadolu <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">6— Doğu Anadolu <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">7— Güneydoğu Anadolu (Gezire-i Ulya) <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bunların yanı sıra en dikkat çekici olan sınıflandırmalardan birisi de hiç kuşkusuz Ulrich Frey tarafından hazırlanan haritadır. Aslında o da yedi ana coğrafi bölüm çizmiş ayrıca, birçok da münferit bölüm tanımlamıştır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-BTAKfdrL95o/ULZnwSpKcFI/AAAAAAAAARc/oDvgCTA4mfk/s1600/1937haritas%C4%B1.bmp" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="361" src="http://3.bp.blogspot.com/-BTAKfdrL95o/ULZnwSpKcFI/AAAAAAAAARc/oDvgCTA4mfk/s1600/1937haritas%C4%B1.bmp" tea="true" width="640" /></a></div>
<br />
<span style="font-family: Calibri;"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-bidi-font-family: "Times New Roman";">Harita </span></b><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-size: 10pt; line-height: 115%;">Doç.Dr.Cevad R Gürsoy, Türkiye'nin Coğrafî Taksimatında Yapılması İcabeden Bazı Tashihler adlı çalışmasından alınmıştır.<o:p></o:p></span></b></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;"> “<span style="font-size: x-small;">Romen rakamları bölge gruplarını ve diğerleri ise münferit bölgeleri gösterir.</span> <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoListParagraph" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt 54pt; mso-add-space: auto; mso-list: l0 level1 lfo1; text-align: justify; text-indent: -36pt;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman";"><span style="mso-list: Ignore;"><span style="font-size: x-small;"> I.</span></span></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;"><span style="font-size: x-small;">ANADOLU YÜKSEK ELI : 1) Galatya, 2) Frigya, 3) Likaonya (Izavriya ile), 4) Kapadokya (Komagene ile); II . "DOĞ U ANADOLU YÜKSEK ELİ " : 5) Kuzeyin volkan platosu, 6) Güneyin (akışsız) sahası; III. "GÜNEY DOĞU ANADOLU" : 7) Dicle bölgesi, 8) Fırat bölgesi; IV. DOĞU AKDENIZ SAHASI : 9) Kilikya, 10) Pisidya ve Pamfilya, 11) Likya; V. EGE SAHASI : 12) Karya, 13) Lidya, 14) Misya; VI . BOĞAZLAR ve MARMARA SAHASI: 15) Truva, 16) Bitinya, 17) Trakya; VII. KARADENİZ SAHASI: 18) Paflagonya, 19) Pontos, 20) Lâzistan. (İ. = Izavriya, K. = Komagene)”</span><a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn10" name="_ftnref10" style="mso-footnote-id: ftn10;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[10]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Elbette bu taksimat canımızı sıkacak ifadelerle bezenmektedir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><u><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">1941 Birinci Coğrafya Kongresi<o:p></o:p></span></u></i></b></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Birinci<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Coğrafya<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Kongresi’nin <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>6<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Haziran<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>1941<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>günü<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>saat 14.00’deki<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>açılış<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>nutkunda<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Milli<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Eğitim<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Bakanı<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Hasan<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Ali YÜCEL, toplantıya katılanlara şöyle hitap etmiştir “Arkadaşlarım; Birinci<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Coğrafya<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Kongresini<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>huzurunuzda<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>açmakla<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Memleket ilminin; gerek Üniversitede ve diğer okullarımızda, gerek memleketin muhtelif idari teşkilatında çalışan ve mevzuumuz olan dava ve iş bakımından ihtisas sahibi olan kıymetli mümessillerini aramızda görmekle mesudum.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Hepinizi hürmetle selamlarım.”<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn11" name="_ftnref11" style="mso-footnote-id: ftn11;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[11]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-W5DS5RUQLnI/ULZoFf54JBI/AAAAAAAAARk/r-MPvgtsaC4/s1600/Hasanaliy%C3%BCcel.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://2.bp.blogspot.com/-W5DS5RUQLnI/ULZoFf54JBI/AAAAAAAAARk/r-MPvgtsaC4/s1600/Hasanaliy%C3%BCcel.png" tea="true" width="295" /></a></div>
<br />
</div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Konuşmasında hangi konulara öncelik verilmesi gerektiğini de ifade eder: <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">1.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>İlk, orta ve liselerde coğrafya müfredatı programları,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">2.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Coğrafya terimleri ve coğrafi yer isimlerinin nasıl yazılacağı meselesi, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">3.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Coğrafya ders kitapları, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">4.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Türkiye Coğrafyasının ana hatları ve yerlerin adlandırılması.<o:p></o:p></span></div>
<div align="center" class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: center;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-no-proof: yes;"></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;"><o:p></o:p></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Buradan da anlaşılacağı üzere, “Türkiye’de Birinci Türk Coğrafya Kongresi çoğunlukla coğrafi bölgelerin oluşturulmasıyla anılmasına rağmen, kongrenin esas amacı coğrafya eğitimidir.”<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn12" name="_ftnref12" style="mso-footnote-id: ftn12;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[12]</span></span></span></span></a><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-dOecLRgnQBw/ULZoUWNTmOI/AAAAAAAAARs/fNIopW0tU_M/s1600/kat%C4%B1l%C4%B1mc%C4%B1listesi.png" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="622" src="http://3.bp.blogspot.com/-dOecLRgnQBw/ULZoUWNTmOI/AAAAAAAAARs/fNIopW0tU_M/s1600/kat%C4%B1l%C4%B1mc%C4%B1listesi.png" tea="true" width="640" /></a></div>
<br />
</div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Yukarıda belirtilen meselelerin halli için üç komisyonun kurulmuş ve yaklaşık iki hafta çalışmıştır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">1-Program ve Ders Kitapları Komisyonu, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">2-Terim Komisyonu, <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">3-Türkiye Coğrafyası Komisyonu<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn13" name="_ftnref13" style="mso-footnote-id: ftn13;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[13]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bu Kongre sonucunda alınan kararlarla ilgili bazı soruların cevaplarını olduğu gibi Türk Coğrafya Dergisi’nde yayımlanan bir makaleye dayanarak verelim<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn14" name="_ftnref14" style="mso-footnote-id: ftn14;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast;">[14]</span></span></span></span></a>: <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">“<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="color: red;">Neden coğrafî bölgelerin ayrımına gerek duyulmuştur?</span></i></b> : Bir bütünün kolaylıkla anlaşılması için bütünü oluşturulan parçaların detaylı olarak incelenmesi, öğretilmesi ve anlaşılması temel eğitim yöntemlerinden biridir. Türkiye, bulunduğu konuma bağlı olarak fizikî, sosyal ve ekonomik koşullar nedeniyle farklı özellikler gösterir. Bir bütün olarak ele alındığında farklılıkların nedenlerinin anlaşılması mümkün değildir. Bunun yerine farklılıkların daha az olduğu küçük ünitelerin incelenmesi, buradan bütüne ulaşılması (=tümevarım) pedagojik açıdan uygun bir yöntem kabul edilmektedir.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Bu yapılmadan konunun anlatılmaya çalışılması, özellikle coğrafyadaki her bir unsurun birbiri ile yakından ilişkisi olduğu göz önünde bulundurulduğunda, anlaşılabilirlilik açısından büyük sorunlar çıkmaktadır. Konunun parçalara bölünerek anlatılması, ardından bütün halinde bir senteze gidilmesi kalıcı bir öğrenme için gerçekçi bir yaklaşımdır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="color: red; font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bölgelerin sınırlarının belirlenmesinde hangi kriterler söz konusudur?:</span></i></b><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bir bölge, benzer özellik gösteren yerleri tanımlar, sınırları ise farklılıklara bağlı olarak belirlenir. Coğrafî bölgeler, idari veya siyasi sınırlar olmadığı gibi, bir akarsu havzası veya bir jeolojik havza da değildir. Bir bölgenin oluşumunda sadece jeolojik,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>jeomorfolojik, hidrografik ve iklim özellikleri değil, yerleşme şeklinden, yapı biçimine, hâkim ekonomik faaliyetlerden yaşam şekillerine kadar değişen tüm “coğrafî elemanlar” göz önünde bulundurulur. Bu nedenle zaman içinde özellikle beşerî ve ekonomik koşullarda meydana gelen değişimler coğrafî sınırların değiştirilmesi için haklı ve geçerli nedenlerin ortaya çıkmasına yol açabilir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><i style="mso-bidi-font-style: normal;"><span style="color: red; font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Türkiye’nin coğrafî bölgeleri nasıl isimlendirilmiştir ?</span></i></b><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;"> İsimlendirme kıyı bölgelerinde komşusu olduğu denize göre yapılmış, iç bölgeler<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>için<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ise bulunduğu konuma göre tanımlama yapılmıştır (İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu). İsimlendirmede tarihsel veya etnik özellikler kullanılmamış, coğrafî isimlendirme esas alınmıştır.”<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Sonuç:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Bizlerin inancı ve Ülküsü bu memleketin sınırlarının değişmemesi yönünde her türlü gayreti göstermektir. Ancak bazen, toplumun çeşitli ihtiyaçlarının daha kolay giderilmesi dikkate alınarak bazı sınırların da değişkenlik gösterebildiğini görüyoruz. Kaldı ki, Türkiye İstatistik Kurumu, Avrupa Birliği’nin Bölgesel İstatistik Sistemi’ne uyarak Türkiye’yi 12 Bölge ve 26 alt bölgeye ayırmış, ayırımda idari sınırları kriter olarak almıştır. Aslında bu konu da gündemde pek yer bulmamıştır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Diğer taraftan, 1941 yılı koşullarında Dünya’nın hemen tüm ülkeleri “silahlı güçleri” ile sınırlarını değiştirmek gayretindeydi. Bu güçteki ülkelerin bağımsızlığını yeni elde etmiş bir ülkenin coğrafyasını bölmek için “Coğrafya Kongresine” ihtiyaç duyacağını sanmıyorum.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Asıl sorun, bu Memleketteki tüm faaliyetlerin siyasi bir anlam içerdiğine yönelik komplo teorilere duyulan özlemdir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;">Coğrafya gibi; uzun soluklu çalışılması gereken, bir miktar matematik bilmeyi ve bir miktar da hayatı tanımayı zorunlu kılan bir “Bilim Dalı’nın” Siyaset gibi “Bilim Olmayan” <u>birşey</u> tarafından kullanılmasına izin vermemek veya buna alet olmamak gerekir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"><strong>Şimdi asıl sorgulanması gereken konu geliyor.... Bu resimdeki aydınlık yüzlü, bilime, eğitime inanan insanlarımıza ne oldu? Nereye gittiler? </strong></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-no-proof: yes;"></span><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%; mso-no-proof: yes;"></span><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 14pt; line-height: 115%;"><o:p></o:p></span><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-kLmNJPqQI20/ULZoYWIJFFI/AAAAAAAAAR0/GbE8DMbVTns/s1600/kat%C4%B1l%C4%B1mc%C4%B1lar.bmp" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="411" src="http://4.bp.blogspot.com/-kLmNJPqQI20/ULZoYWIJFFI/AAAAAAAAAR0/GbE8DMbVTns/s1600/kat%C4%B1l%C4%B1mc%C4%B1lar.bmp" tea="true" width="640" /></a></div>
<div style="mso-element: footnote-list;">
<br />
<hr align="left" size="1" width="33%" />
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref1" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> Doç.Dr.Cevad R Gürsoy, Türkiye'nin Coğrafî Taksimatında Yapılması İcabeden Bazı Tashihler Ankara Üniversitesi DTCF Dergisi Cilt: 15 Sayı: 1.3 Sayfa: 219-239 DOI: 10.1501/ Yayın Tarihi: 1957</span></div>
</div>
<div id="ftn2" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref2" name="_ftn2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> A.g.e</span></div>
</div>
<div id="ftn3" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref3" name="_ftn3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[3]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> Harun Han Şirvani «al-Fârâbi's Political Theories» İslamic Cultare, July 1938 Çeviri: Hüseyin G. Yurdaydın</span></div>
</div>
<div id="ftn4" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref4" name="_ftn4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[4]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> HÜSEYIN, Bnb. : Memalik-i Osmaniye'nin ziraat coğrafyası. İstanbul 1303 (1887), s. 9-20.</span></div>
</div>
<div id="ftn5" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref5" name="_ftn5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[5]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> MEHMED HIKMET : Coğrafyay-i umranî . Kısm-ı evvel : Devlet-i Aliye-i Osmaniye. Dersaadet (İstanbul) 1313 (1897), s. 30-38.</span></div>
</div>
<div id="ftn6" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref6" name="_ftn6" style="mso-footnote-id: ftn6;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[6]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> FAIK SABRİ (DURAN) : Osmanl ı Coğrafyay-i iktisadîsi. Dersaadet (İstanbul) 1331 (1915), s- 43-118.</span></div>
</div>
<div id="ftn7" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref7" name="_ftn7" style="mso-footnote-id: ftn7;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[7]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> Doç.Dr.Cevad R Gürsoy, Türkiye'nin Coğrafî Taksimatında Yapılması İcabeden Bazı Tashihler Ankara</span></div>
</div>
<div id="ftn8" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref8" name="_ftn8" style="mso-footnote-id: ftn8;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[8]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri;"> <span style="font-size: 10pt; line-height: 115%;">HÂMID SADI (SELEN): İktisadî Coğrafya. Birinci Kitap: Türkiye. İstanbul 1926, </span></span></div>
</div>
<div id="ftn9" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref9" name="_ftn9" style="mso-footnote-id: ftn9;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[9]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> A.g.e</span></div>
</div>
<div id="ftn10" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref10" name="_ftn10" style="mso-footnote-id: ftn10;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[10]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> Doç.Dr.Cevad R Gürsoy, Türkiye'nin Coğrafî Taksimatında Yapılması İcabeden Bazı Tashihler Ankara</span></div>
</div>
<div id="ftn11" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref11" name="_ftn11" style="mso-footnote-id: ftn11;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[11]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> Hasan Âli YÜCEL ve Birinci Coğrafya Kongresi (1941) Türk Coğrafya Dergisi Sayı 57: 11-19, İstanbul</span></div>
</div>
<div id="ftn12" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref12" name="_ftn12" style="mso-footnote-id: ftn12;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[12]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri;"> <span style="font-size: 10pt; line-height: 115%;">Yrd. Doç. Dr. Ufuk KARAKUŞ, Coğrafya Eğitimi İçin Önemli Bir Kaynak: Birinci Türk Coğrafya Kongresi, Marmara Coğrafya Dergisi Sayı: 25, Ocak - 2012, S. 198-212 İstanbul, ISSN:1303-2429</span></span></div>
</div>
<div id="ftn13" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref13" name="_ftn13" style="mso-footnote-id: ftn13;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[13]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> Hasan Âli YÜCEL ve Birinci Coğrafya Kongresi (1941) Türk Coğrafya Dergisi Sayı 57: 11-19, İstanbul</span></div>
</div>
<div id="ftn14" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref14" name="_ftn14" style="mso-footnote-id: ftn14;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR; mso-fareast-theme-font: minor-fareast; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[14]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri;">Prof.Dr. Sedat Avcı,<span style="line-height: 115%; mso-bidi-font-size: 14.0pt;"> </span><span style="font-size: 10pt; line-height: 115%;">Birinci Coğrafya Kongresi ve Türkiye’nin Coğrafî Bölgeleri Hakkındaki Tartışmalara Dair Bir Not, Türk Coğrafya Dergisi, Sayı 57: 95-99, İstanbul<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<br /></div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-41808934139613820082012-10-24T19:30:00.000+03:002013-09-09T22:14:11.007+03:00Balığına Sahip Çık<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%;"><o:p></o:p></span></b> </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-_GchDt36LVw/UIgWcbSzwvI/AAAAAAAAAOo/XQf-Aw718Ec/s1600/bal%C4%B1kav%C4%B1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="236" oea="true" src="http://4.bp.blogspot.com/-_GchDt36LVw/UIgWcbSzwvI/AAAAAAAAAOo/XQf-Aw718Ec/s1600/bal%C4%B1kav%C4%B1.jpg" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu başlığı okuduğunuzda bir miktar şaşırabilirsiniz. Haklısınız. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Neden böyle bir yazıya ve dolayısıyla başlığa ihtiyaç duydum? <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Balığa sahip çıkmak için bu güzel Vatan’ın bütün kaynaklarına sahip çıkmak gerekir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Balıklarımız da önemli varlıklarımızdandır. <o:p></o:p></span></div>
<div style="border: currentColor; text-align: justify;">
Bir miktar geriye gidelim. </div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Meclis-i Mebusan’ın 4 Mart 1325 tarihli toplantısı sürmektedir. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Manastır Mebusu Mehmet Vasıf ile birlikte bazı mebuslar aşağıdaki önergeyi verirler. <a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn1" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span style="mso-special-character: footnote;"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[1]</span></span></a></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Meclisi Mebusan Riyaseti Celilesine Manastır vilayetinde Ohri gölünde ahalii mahalliyenin eskadim hakkı saydı var iken, mezbur gölün idaresi Düyûn-ı Umûmiye geceliden beri ahali bu haktan mahrum edilerek göl tahtı inhisara alınıp mültezimler hariçten seyyad getirip balık avlamakta ve balıkları kezalik inhisar suretiyle satmakta bulunduklarından, öteden beri gerek Ohri ve gerek İstarva'da ve göl sahilinde bulunan 5, 10 köyde meskûn olup bu gölde saydedilen ve balık alıp satmakla meşgul ve müteayyiş olan binlerce ahalii fukara sanat ve ticaretten mahrum ve nihayetsiz fakra sefalete mahkûm olduklarından, bu inhisarın ref'iyle ahalinin taâmülen sabit bulunan hakkı kadimine yeniden mazhariyeti hususunun tahtı karara alınmasını teklif ve talep eyleriz.”<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Manastır Mebusu Mehmet Vasıf Efendi başvurusuna konu olan hususları şöyle açıklar; “Ohri gölü iki Kaza’nın sınırları içinde kalır. Her iki Kaza’nın halkı bu gölden avlanarak geçinir. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Avlanan balıklar serbest olarak alınıp satılırdı. Ancak yaklaşık beş senedir Düyûn-ı Umûmiye balık avını yasakladı. Kendileri tarafından görevlendirilen avcılar balıkları tutuyor ve Düyûn-ı Umûmiye adına satıyorlar. Artık vatandaşın geçinmesi de mümkün olmamaktadır.” <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Halep Mebusu Ali Cenani Bey söz alarak durumun daha da vahim olduğunu, sadece deniz ve göllerde değil nehirlerde avlanan balıklarında Düyûn-ı Umûmiye ait olduğunu ifade eder. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
Bilindiği üzere, Muharrem Kararnamesi ile Rüsüm-ı Sitte denilen tuz, tütün, ispirto, pul, ipek ve balık resimlerinin idaresi ile iç ve dış bütün borçların tasfiyesi Düyûn-ı Umûmiye İdaresi’ne bırakıldı. Aslında bu faaliyet önceleri vergilerin toplanması olarak uygulansa da daha sonraları Mal veya hizmetin tamamen Düyûn-ı Umûmiye’nin eline geçmesi haline geldi. İşte böylece balığına bile sahip çıkamaz hale geldik.</div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bu, “vergi denetimi” olarak adlandırılan sömürü düzeni ancak, Mustafa Kemal’in önderliğinde kurulan Milli Devlet ile son bulacaktır. Ancak, Lozan Antlaşması gereğince, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>borçların ödenmesine devam edilecek,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ilk borcun alındığı 1854 yılından tam 100 yıl sonra, yani 1954 yılında, en son taksit ödenebilecektir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 10pt; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Sahip Çıkılması Gereken Bir Başka Varlığımız : Türkçemiz <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Yıl 1926, artık Türkiye’nin Düyûn-ı Umûmiye belası ortadan kalkmıştır. Ama Ohri Gölü ile o bölgenin “saydi” de kopup gitmiştir.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><o:p>Artık elimizde kalan Misak-ı Milli ile belirlenmiş Vatan toprağının bir kısmı ile onun üstündeki ve altındaki varlıklardır. Bu varlıklardan en önemlisi olan insandır ve vatandaşların Türkçe vaıtasıyla birbirlerini "tam olark" anlamaları kaçınılmaz bir zorunluluktur.</o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">20 Nisan günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 88. Toplantı yapılmaktadır. Başkanlığa verilen Kanun tekliflerinden birisi de “Zabıtai Saydiye ve İstanbul ve Tevabii Balıkhane İdareleri Nizamnamelerinin Bazı Mevadını Muaddil Kanun” Tasarısıdır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Anlamakta ve hatta ismi okumakta güçlük çektiğimiz ortada. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Sadece biz mi? O günkü konuşmalara dönelim:<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">REİS — Birinci madde hakkında mütalaa var mı efendim?<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">TUNALI HİLMl BEY (Zonguldak) — Efendim, (Balık avlama) tâbiri varken (saydi mahi) ne demektir? Anlamıyorum.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">KÂZIM VEHBİ BEY (Ergani) — Lügata baksın!<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">TUNALI HİLMİ BEY (Zonguldak) — O benim lügatim değildir. Ben bakarsam (balık avlama) lügatına bakarım.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">TUNALI HİLMİ BEY (Zonguldak) — Efendim, Ticaret Vekilimiz ana dilimize taraftar mıdır, değil midir? Ben diyorum ki bu Türkçe olmayan terkipler ve saire ve saire için takrirler verecek olursam işin içinden katiyen çıkamam, takrirci olur çıkarım. İkincisi ellerinde, salâhiyetleri dahilindedir, ifademi takririm olmaksızın da kabul buyururlarsa zannederim Makamı Riyaset de kabul buyurur. (Zabıtai saydiye) yerine acaba (Balıkçılık zabıtası) diyemez miyiz? (Balıkhane) tâbiri yanlıştır. Çünkü (Balık) (Türkçe), (hane) Farisidir. Bu farisi bir terkiptir. O halde nasıl (balıkhane) deriz? Sonra (saydı mahî) yerine niçin (balık avlama) demiyoruz? Bunları kabul ediyor musunuz, Vekil Beyefendi? (Kâfi sesleri.)<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Bunun üzerine, Çanakkale Mebusu Mehmet Bey bir öneri sunar:</span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">“Maddedeki saydı mahî tabirinin balık avlamak tarzında tahririni teklif ederim.”<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">REİS — Çanakkale Mebusu Mehmet Beyefendi (Saydı mahî) tâbiri yerine (balık avlamak) tâbirinin (deniz avcılığı sesleri). Müsaade buyurunuz efendim, maddede (saydi mahî) tâbiri vardır. (Saydi mahî) yerine (balık avlama) (gürültüler) rica ederim efendim teklif budur. Teklifi nazarı dikkate alanlar lütfen el kaldırsın... Almayanlar el kaldırsın... Nazarı dikkate alınmamıştır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Tunalı Hilmi Bey’in tepkisi oldukça manidardır.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">TUNALI HİLMİ BEY (Zonguldak) — Ah, koca Türk oğlu Türkler!<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftn2" name="_ftnref2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[2]</span></span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 12pt; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">Vatanın En Önemli Varlıklarında Olan “Türk Dilini” Önemseyen Tunalı Hilmi Beye Selam Olsun… <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><o:p></o:p></span></div>
<div style="mso-element: footnote-list;">
<br />
<hr align="left" size="1" width="33%" />
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="line-height: normal; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref1" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 11pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[1]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri;"> </span><b><span style="font-family: 'Times New Roman','serif'; font-size: 8pt;">Meclisi Mebusan Zabıt Ceridesi, t : 42, 4 Mart 1325, C : 1<o:p></o:p></span></b></div>
</div>
<div id="ftn2" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="https://www.blogger.com/editor/static_files/blank_quirks.html#_ftnref2" name="_ftn2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Calibri','sans-serif'; font-size: 10pt; line-height: 115%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-bidi-font-family: "Times New Roman"; mso-bidi-language: AR-SA; mso-bidi-theme-font: minor-bidi; mso-fareast-font-family: Calibri; mso-fareast-language: EN-US; mso-fareast-theme-font: minor-latin; mso-hansi-theme-font: minor-latin;">[2]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Calibri; font-size: x-small;"> T.B.M.M Zabıt Ceridesi, 20.4.1926, C:1, İ:88</span></div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-69132227176957484392012-09-07T00:22:00.002+03:002013-09-09T22:14:48.322+03:00Kurtuluş Savaşında Bir Libyalı <br />
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"></span></span><div class="separator" style="border: currentColor; clear: both; text-align: center;">
<span style="font-size: large;"><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><a href="http://2.bp.blogspot.com/--nWW46YORTw/UEmjszGOfrI/AAAAAAAAAOU/7R77euSAQl8/s1600/sunusi.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" hea="true" height="248" src="http://2.bp.blogspot.com/--nWW46YORTw/UEmjszGOfrI/AAAAAAAAAOU/7R77euSAQl8/s320/sunusi.jpg" width="320" /></a></span></span></div>
<span style="font-size: large;"><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;">
</span></span><br />
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı sırasında çekilmiş bu fotoğrafı bir çoklarımızın dikkatini çekmiştir. Elbette fotoğrafta dikkati çeken beyaz örtüler içindeki, beyaz sakallı kişidir. </span></span><br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Genel kanaat itibariyle, Atatürk ile yanındaki şahsı pek de bir araya getiremeyiz. </span></span><br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Resimdeki şahsı açıklayalım: Libyalı Şeyh Ahmet Sünusi. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><br />Kurtuluş savaşının en kritik dönemlerinde Atatürk'ün yanında ne işi vardır? <br /><br />Libyalı Şeyh Ahmet Sünusi, başta Kuzey Afrika olmak üzere Müslümanlık aleminde çok tanınmış bir kişidir. O nun tanınmasının sırrı sadece kişiliğinden kaynaklanmaz. Sunusî tarikatının kanaat önderidir. <br /><br />Tarikat, Muhammed bin Ali es-Senusî tarafından kurulmuştur. Genel anlamda, Müslümanların Hz. Muhammed dönemindeki İslamî hayata dönmelerini öngörmektedir.<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Muhammed Senusi, insanların ruhlarını söndürerek bireysellikten uzaklaşan bir yapı yerine, Müslümanların daha fazla eğitim alarak, daha çok çalışarak sosyalleşeceği, kendi deyimi ile "İslam’ın özüne yönelik" bir yaşam tarzını benimsemelerini amaçlayan bir yol benimsemiştir. </span></span><br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"> Bugün bize intikal eden eserlerinden </span></span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">“Es-Selsebilu’l-muayyen fi’t-turukı’l-erbain”de yaklaşık 40 tarikatın yapısı değerlendirilmekte ve </span></span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">neş’e de farklılığın, aynı hedefe yürürken seçilen farklı yoların güzelliğini ve “aynılığını” ifade etmektedir.</span></span><br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Gerek Muhammed Senusî gerekse sonraki dini önderler; dini, ilahili, hareketli ve rakslı törenlerde değil, bir mümini bir sufiden çok daha iyi bir Müslüman yapacak özellik ve faziletlerde aramaktaydılar. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Seyyid Muhammed, bir diğer eserinde ise: Müslümanların beş vakit namaz, ellerin kaldırılması, ayakta durulması, Kur’an sureleri gibi konularla ilgili, on sorun üzerinde durmuştur. Bu sorunlar karşısında kendi izlediği tutumun en gerçekçi tutum olduğunu savunarak bunları kendi halkına aktarmaya çalışmıştır.<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">İnsancıl fikirleri ve daha da önemlisi amelleri çok kısa sürede yayılan, inançta sadeliğe ve hurafelerden uzak bir hayat tarzına önem veren Senusîler, kısa sürede çok sayıda taraftar bulacaktır.</span></span><br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><o:p></o:p>Bu tarikat şeyhi ve doğal olarak üyelerinin tamamı, sömürü amaçlı ülkelerine saldıran; Fransızlara sonra da İtalyanlara karşı koydular ancak onların katliamlarına muhatap kaldılar. </span></span><br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Bundan daha önemlisi, bizim bu makaleyi yazmamıza sebep olacak şekilde, Birinci Dünya Savaşı’nda Türkleri desteklediler. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">İyi bir Müslüman olmanın yolu olarak Hz. Muhammed’in benliğine nüfuz edilmesiyle ulaşılabileceğini savunan Tarikat üyeleri, </span></span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">ibadetlerde kolaylıklar sağlıyordu. Namazların sadece farzını kılmak, günde sadece bir kere abdest alıp diğer vakitlerde teyemmümle yetinmek, Kuran ve ezan okunuşlarında müzik ve ahenge dikkat etmemek gibi adetleri vardı. </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Tarikat hızla yayılıyor ve etkili olduğu bölgenin sınırları Mısır, Trablus, Sudan, Tunus, Cezayir, Senegal ve Gambiya’ya kadar ulaşıyordu. Üye sayısı da 5 milyona ulaşmıştı. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Bu özelliklere sahip bir toplulukta doğan Seyyid Ahmed eş-şerif, 1873’de dünyaya geldi. </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Tanışma Faslı<o:p></o:p></span></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; background: white; line-height: 18pt; margin-bottom: 0cm; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">1911’de İtalya Trablusgarp’a (Libya’ya) saldırınca Mustafa Kemal, Enver Paşa, Yakup Cemil, Kuşçubaşı Eşref, Ali Fethi (Okyar) gibi bazı gönüllüler, gizli yollarla Libya’ya giderek orada bölge halkını İtalyanlara karşı örgütleyerek “gerilla savaşı” vermişlerdir.<o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; background: white; line-height: 18pt; margin-bottom: 0cm; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; background: white; line-height: 18pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Mustafa Kemal, Gazete Muhabiri Şerif Bey hüviyeti ile Mısır’dan Trablusgarb’a geldiği zaman, O’nu sadece 900 çöl bedevisi ve Ahmet Sünusi, Mehmet Halif ve bir kaç yurtsever karşılamıştır. Mustafa Kemal, Sünusi Aşireti’nin Şeyhi Ahmet Sünusi ve Libya’nın milli kahramanı bağımsızlık savaşçısı Ömer Muhtar ile burada tanışmış ve aralarında köklü bir dostluk gelişmiştir.</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="-ms-text-justify: inter-ideograph; background: white; line-height: 18pt; mso-margin-bottom-alt: auto; mso-margin-top-alt: auto; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: black;">1918 yılında Ahmet Sünusi, Bağımsızlık Savaşı’nın başladığı yıllarda Bursa’dadır. Şeyh Sünusi Mustafa Kemal’e inanmakta ve güvenmektedir. Sünusi için Mustafa Kemal, rüyasında gördüğü Hz. Peygamber’in, kendisine sol elini uzatırken, O’na sağ elini uzattığı kişidir.<o:p></o:p></span></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br />
<b><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Görev Dönemi<o:p></o:p></span></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Şeyh Ahmet Sünusi, Sultan Mehmet Reşat’ın davetini kabul eder ve bir Alman denizaltısıyla gizlice İstanbul’a gelir. Tarih 1918’i göstermektedir. </span></span><br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Enver Paşa, diğer Afrikalı şeyhlerle birlikte İstanbul’a gelen Şeyh Ahmet Sünusi’yi, Halife’nin “cihat fetvasını”<strong> </strong>İslam dünyasına duyurması ve İslam dünyasını Türklerin yanında olmaya çağırması amacıyla Arap-İslam ülkelerine göndermek istemiştir.</span></span><br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Ancak tahtta Vahdettin vardır ve Enver Paşadan hiç hoşlanmamakta, sözlerine mümkün olduğunca itibar etmemektedir. Bu nedenle Enver Paşa’nın Şeyh Ahmet Sünusi ile ilgili görüşüne karşı çıkar. </span></span><br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Ayrıca iki nokta vardır ki Vahdettin için önem arz etmektedir. Ahmet Sünusi’nin İngiliz karşıtlığından rahatsızdır ve İttihatçıların bir oldu bitti ile kendisinin yerine Şeyh Ahmet Sünusi’yi Halife yapacaklarından kuşkulanmaktadır. <br /><br />Bu süreçte Kurtuluş Savaşı başlar ve Sunusi, Bekir Sami Bey aracılığıyla Atatürk’e haber göndererek "Milli Harekete" katılmak istediğini bildirir.</span></span><br />
<br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Atatürk, Ahmet Sünusi’ye bir mektup yazar ve onu Ankara’ya davet eder:</span></span><br />
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><br />“Şeyh Sünusi Hazretlerinin milli mücahadelere yardım hususunda gösterdikleri hissiyata şükran arz eyleriz. Hilafet makamının fiilen işgali karşısında Şeyh Hazretlerinin duydukları infial hissinin İslam alemine tebliği pek ziyade lazım ve faydalı olacaktır. Bu konuda icab eden görüşünüzü ayrıca arz ederiz. Şeyh Hazretlerinin Ankara’da bulunmalarını arz ederiz…” <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Şeyh Ankara’da<o:p></o:p></span></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><br />Şeyh Ahmet Sünusi 15 Kasım 1920’de Ankara’ya gelir ve Mecliste bir konuşma yapar. Özetle şöyle demektedir. </span></span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"> “İslamiyetin yok olmasının muhakkak görüleceği bir halin meydana çıkması üzerine Müslümanların ümitleri kesildiği bir sırada Mustafa Kemal Paşa Hazretleri, arkadaşlarıyla beraber din uğruna savaşmaya başladılar. Ve siz de beraber savaştınız, cihat ettiniz. Bu hizmet bütün İslam aleminin devamına, İslam aleminin kurtuluşuna ait mukaddes bir vazifedir”.</span></span></div>
<span style="font-size: large;"></span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><br />Atatürk, cevaben yaptığı konuşmada ise: </span></span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">“Sünusi teşkilatı diğer teşkilatlar gibi sadece bir tarikat değildir; bu tarikat insanlığı İslamiyetin saadet yolunda yürütmeye yönelik esaslı bir teşkilattır. Bu gece huzurlarıyla müşerref olduğumuz zat, İslam aleminde büyük bir esasa dayanan mukaddes bir teşkilatın başında bulunan yüce bir zattır. (…) Dolayısıyla bundan sonra kendilerinin İslam alemine yapacakları hizmetler, şimdiye kadar olan hizmetlerini taçlandıracaktır. Ve bu sayede Türkiye devletinin, bütün İslam cihanının dayanak merkezi olan Türkiye devletinin de sağlamlaştırılmasına hizmet etmiş olacaklardır. Seyid Ahmet Şerif Sünusi Hazretlerinin gelecekteki hizmetlerine şimdiden gerek şahsım ve gerek TBMM namına teşekkür arz eylerim.”<o:p></o:p></span></span><br />
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: large;"><b><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"> </span></b><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><br />Atatürk, Şeyh Ahmet Sünusi’den şu hususlarda yardım talep etmiştir. </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><br /><b>1. </b>İslam dünyasındaki antiemperyalist hareketleri Ankara’nın etkisi altına almak.<br /><b>2.</b> Arap-İslam dünyasında, özellikle de Irak ve Suriye’de Hilafet propagandası yaparak bölgedeki Müslüman Arapları İngiltere ve Fransa’ya karşı harekete geçirmek.<br /><b>3.</b> Türkiye içinde, özellikle Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı Doğu ve Güneydoğu’da, Milli harekete katılımı arttırmak ve ayrılıkçı Kürtçü propagandasına, karşı propagandayla yanıt vermek. <br /><br />Şeyh Ahmet Sünusi, harekete geçerken, İ</span></span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">stanbul’daki Amerikan elçisi, 26 Ocak 1922 tarihli raporunda, Şeyh Ahmet Sünusi’nin, muhtemel bir Kürt ayaklanmasını önlemek için Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları bölgeye gönderildiğini bildirmektedir. </span></span></div>
<br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Antep’te yayılan,<strong> </strong>“Şeyh Sünusi Hazretlerinin geçtiği toprağı düşman istila etmezmiş” vb. söylentilerin, bu önemli kanaat önderinin kişiler üzerindeki etkisi hakkında fikir vermektedir. </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><br />Şeyh Ahmet Sünusi'nin gördüğü bir rüya halk arasında çok yayılmıştır. "Ahmet Sünusi rüyasında Hz. Muhammed’i görür. Hz. Muhammed, Ahmet Sünusi’nin elini sol eliyle sıkınca, Ahmet Sünusi, Hz. Muhammed’e, “Ey Allah’ın Resulü, neden sağ elini uzatmadın?”<strong> </strong>diye sorar. Hz. Muhammed, bu soruya “Sağ elimi Anadolu’da Mustafa Kemal’e uzattım” diye cevap verir."</span></span><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><br /></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Şeyh Ahmet Sünusi, Ankara, Konya, Sivas, Elazığ üzerinden, Urfa ve Diyarbakır’a, sonra Mardin’e, oradan da Musul’a kadar gitmiştir. <o:p></o:p></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><br />Şeyh Ahmet Sünusi’nin Anadolu’daki çalışmaları İngiliz istihbaratının dikkatini çekmiştir. İngiliz istihbaratı, Sünusi’nin adım adım Anadolu’yu gezdiğini belirterek, onun etkisinin Irak, Suriye ve Hicaz’a kadar yayılmasından endişelendiğini Londra’ya rapor etmiştir.<br /><br />Ahmet Sünusi, Mardin’de bir camide yaptığı konuşmada Sultan Vahdettin’le Atatürk’ün tam bir ittifak içinde olduklarını belirterek,“Atatürk’ün, Halife-Sultanın sözünü dinlemediğini” şeklindeki “zararlı propagandayı”<strong> </strong>etkisiz hale getirmeye çalışmış kısaca <span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;">Atatürk, düşmanını düşmanın silahıyla vurmuştur…<o:p></o:p></span></span></span></span><br />
<o:p></o:p><br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><br /></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><span style="font-family: 'Times New Roman', serif;"><span style="font-size: large;"><span style="color: black;">Şimdi o fotoğrafta yer alan Şeyh Ahmet Sünusi'nin, bir başka ifade ile Anadolu’nun her yöresinde Kurtuluş Savaşı’nın başarısı için elinden geleni yapan bir Libyalı'nın, en azından benim açımdan, anlamı çok daha farklı olacaktır. </span></span></span></span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt; text-align: justify;">
<span style="color: #555555; font-family: 'Times New Roman', serif;"><strong></strong></span><div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<span style="color: #555555; font-family: 'Times New Roman', serif;"><strong><strong><span style="color: black;">Kaynaklar:<o:p></o:p></span></strong></strong></span></div>
<span style="color: #555555; font-family: 'Times New Roman', serif;"><strong>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">1)Özen, Figen - İLK KURŞUN<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">2) Tufan Turan, Esin Tüylü Turan, Libya’nın Tarihi Gelişimi Çerçevesinde Senusilik, Türk Senusi ve Türkiye Libya İlişkileri, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi Cilt: 4 Sayı: 19, Güz 2011<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">3) Meydan Sinan, 27 Ağustos 2011, </span><a href="http://www.ilk-kursun.com/haber/80242"><span style="color: windowtext; font-weight: normal; text-decoration: none; text-underline: none;">http://www.ilk-kursun.com/haber/80242</span></a><o:p></o:p></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">4) YÜCESOY, Hayrettin (1985). Senusîlik, Sûfi Bir İhya Hareketi, İstanbul.<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">5) USTAOĞLU, Seyyid Osman (2002). Geçmişten Günümüze Tarikatlar ve Silsileleri, c: 3, Ankara. <o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">6) WHERRY, E. M., S.M. Zwemer, C.G. Mylrea (2008), Islam and missions : being papers read at the Second MissionaryConference on behalf of the Mohammedan World at Lucknow, January 23-28, 1911, Londra ve Edinburgh.<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">7) ZIDAEH, Nicola A. (2006). Tasavvuf ve Siyaset Hareketi Senusîlik, çev: Kadir Özköse, İstanbul.<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">8) KARASAPAN, Celal Tevfik (1960), Libya Trablusgarp, Bingazi ve Fizan, Ankara.<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">9) KOLOĞLU, Orhan (1981). Mustafa Kemal'in Yanında iki Libya'lı Lider -Süleyman Barûnî ve Seyyid Ahmed eş-Şerif, Ankara.<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">10) BOA, HR. TO, Dosya No: 546, Gömlek No: 68.<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">11) BOA, MV, Dosya No: 243, Gömlek No: 55<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">12) BOA, ML. NF. MRF, Dosya No: 442, Gömlek No: 22. <o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">13) ZIDAEH, Nicola A. (2006). Tasavvuf ve Siyaset Hareketi Senusîlik, çev: Kadir Özköse, İstanbul .<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">14) “Embassy is seized as King Idris visits Greece”, The Times, 04 Eylül 1969.<o:p></o:p></span></strong></div>
<div style="-ms-text-justify: inter-ideograph; text-align: justify;">
<strong><span style="color: black;">15) “Forming A Libyan Army”, The Times, 19 Ağustos 1952.<o:p></o:p></span></strong></div>
<u1:p></u1:p></strong></span><br /></div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-15693325545432971382012-08-11T22:19:00.000+03:002013-09-09T22:15:54.301+03:00III.Selim - Reformist Mevlevi<div style="text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<table border="0" cellpadding="0" cellspacing="0" class="MsoNormalTable" style="text-align: justify; width: 790px;">
<tbody>
<tr>
<td style="padding: 0cm; width: 531.2pt;" width="708"></td>
<td style="padding: 0cm; width: 61.3pt;" width="82"></td>
</tr>
</tbody></table>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://4.bp.blogspot.com/-gCuDa_rtWGY/UClCud0VdPI/AAAAAAAAAN4/FIBi28pp5pI/s1600/selim.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="http://4.bp.blogspot.com/-gCuDa_rtWGY/UClCud0VdPI/AAAAAAAAAN4/FIBi28pp5pI/s320/selim.JPG" width="257" /></a></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">III.Selim, Nizam-ı Cedit meselesindeki
yalnızlığını, şimdi de canını kurtarmak için verdiği savaşta yaşıyordu. Halbuki,
tahttan indirildiği günden beri en çok yaptığı iş ile meşgul oluyor, düşünüyor ve ibadet
ediyordu. <b><o:p></o:p></b></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Ama katiller güruhu bunlarla ilgilenmemekteydi. Kapıyı
kırarak içeri girmeye çalışırken, Sultanları tarafından onlara verilen görevi yerine getirmenin sonucunda elde edeceklerini düşünüyorlardı. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Ayrıca vakit daralmıştı, sarayın dışındaki binlerce insandan oluşan kalabalık, III.Selimi almak
ve tekrar tahtta görmek istiyorlardı.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"> <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">İçeri girdiklerinde hiç
ummadıkları bir mukavemet ile karşılaştılar. Selim ilk girenleri haklamıştı ama
elinde silah yoktu. Canilerin saldırışlarına, sarayın loş ve karanlık bir
odasındaki dostları olan Ney'leriyle karşılık vermişti. Zaman ilerledikçe kendisini koruyacak
gücü de kalmıyordu. Boğuşmalar, III.Selim’in defalarca bıçaklanarak öldürülmesi
ile son buldu.<o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Ama Sultan Mustafa, tahtta
rakipsiz kalabilmek için III. Selim’in yanı sıra, II.Mahmut’un da ortadan
kaldırılmasını istiyordu. </span><span style="font-family: Arial, sans-serif; line-height: 115%;">Katiller bu defa II.Mahmut’un
odasına yöneldiler. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif; line-height: 115%;">Karşılarına Lala
Tayyar Ağa çıktı. Onu darp etmekle yetindiler. Bu onların sonunu
hazırlayacaktı. Kısa sürede kendine gelen Lala, yanındakilerle beraber harem
kapısına geldi. Ancak hareme giremeyecekleri için Harem muhafızı hadım ağalara
haber verdiler. Amber, Kasım ve Hafız İsa ağa olarak tanınan bu muhafızlar,
Sultanlarını kurtarmaya çalıştılar ama Selim için yapılacak bir şey yoktu. Son
çare II.Mahmut’un kurtulmasıydı.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif; line-height: 115%;"><br /></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Bu sırada, güçlü, kuvvetli<b>, </b>gözünü budaktan esirgemeyen Cevrî Kalfa, Şehzade Mahmut’u
kaçırmış, Altın Yol'dan geçirerek, üst
katta bulunan kendi dairesine saklamıştı. Bu sırada bütün güçleri ile savaşan Amber,
Kasım ve Hafız İsa Ağalar’dan Kasım Ağa,
atılan bir mızrakla yaralandı. Artık II.Mahmut’u kaçırmaktan başka çare yoktu. Tam
bu sırada, uzun boyu ve dev cüssesiyle ortaya çıkan Cevri Kalfa kontrolü ele
aldı. Eline geçirdiği çömleğin içindeki kızgın külleri katillerin gözlerine
savurmaya başladı. Neye uğradıklarını şaşıran katillerin duraksamasından
istifade eden Amber ve Hafız İsa Ağalar’da
Mahmud’a omuz vererek 'baca' adı verilen tepe penceresinden çıkarmaya
çalışıyordu. Çömleğin içindeki külü tükenen Cevri Kalfa yediği tekmelerle baygınlık
geçirdi. Katillerden biri, Ebe Selim, iyi bir bıçak kullanıcısıydı ve attığı bıçak Mahmud'un koluna saplanmıştı ama kaçmasına engel
değildi.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn1" name="_ftnref1" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[1]</span></span></span></a>
<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><b><br /></b></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Sarayın girişindeki
hareketlilik de son noktaya ulaşmıştı. Dış kapı kırıldı, Alemdar Mustafa Paşa
içeri girer girmez Sultan Mustafa’nın önünde yatmakta olan III.Selim’in cansız vücudu ile karşılaştı. Paşa,daha önce hiç görmediği Sultan’ın cansız vücudunun üzerine kapanarak ağlamaya
başladığında yakınları “Ağlanacak sıra değil. Yeni bir cinayete yer vermeyelim.
Şehzade Mahmud’u kurtaralım” diyorlardı. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Sultan Mustafa, II. Mamud’un
da öldürüldüğünden emin olduğundan gayet rahat gözüküyor ve kendisine biat
edilmesini istiyordu. Ancak kısa süre sonra anlaşılacaktı ki II. Mahmud
kurtulmuştu. <o:p></o:p></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Damdan indirilen II.Mahmud’a
Alemdar Mustafa Paşa, “Ah efendim, ben amcanı tahta çıkarmak için gelmiştim,
kör olası gözlerim onu bu halde gördü, bari seni cülus ettirerek, teselli
bulayım.” dedi ve II.Mahmud tahta çıkartıldı. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Nasıl oldu da bu olaylar
yaşandı. Bu sorunun cevabı III. Selim’in çalışmalarında bulmak mümkün. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></u></div>
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif";">III.Selim Kimdir:<o:p></o:p></span></u></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">24 Ocak 1761 tarihinde Topkapı Sarayı'nda
dünyaya gelen Sultan III. Selim, otuzuncu padişah olarak saltanatını
sürdürmüştür. Babası Sultan III. Mustafa, Annesi ise Mihrişah Sultan’dır. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Sultan Selim’in bundan sonra göreceğimiz
hassas ruhu ve yeniliğe açık aklı annesinin eseridir. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Şair Münib, Mihrişah
Sultan’ı şöyle anlatır;<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">"Mihrişah
Kadın o Hûrşid-ü Kamer kevkebe kim<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Pertev-i
şânı kadar gamkede-i âlem-i şen<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Mehdi-i
ulyâmi edüb refêti temdit-i sürûr<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Kimsenin
tıfl-ı derd ile olmaz şiven"<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">İlber Ortaylı III.Selim’i
şöyle tanımlar “III. Selim aydın bir veliahtlık dönemini yaşadı. Musikide
memleketin en sevilen bestekarıydı ve bizzat kuzeni II. Mahmud’u da çok
etkiledi. Ama II. Mahmud ne kadar göz dolduran bir hattatsa, III. Selim o
derece de kötü yazısı olan bir hükümdardı. Osmanlı klasik eserlerini okudu,
politika ilmine merak sardı, politika ilmini öğrenmek için safdil bir gayretle
Fransa Kralı XVI. Louis ile dahi mektuplaştı. Hükümdarın bilgisi dışındaki bu
mektuplaşma o zaman ağır bir suçtu. Nitekim III. Selim’den 70 yıl önce böyle
bir fiilde bulunan Rusya veliahdı Aleksi Petrovic, babası Büyük Petro’nun
gözünün önünde işkenceyle öldürülmüştür. I.Abdülhamid ise iyi bir insandı,
yeğenine kıymayı bile düşünmedi. Bu fiili bir ihtarla men etti.”<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn2" name="_ftnref2" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[2]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Sultan Selim, amcasının
ölümü üzerine 7 Nisan 1789’da tahta geçti. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></u></div>
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">III.Selim
Modernliği:<o:p></o:p></span></u></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">III. Selim Döneminde
yapılanlar modernlik anlayışının ve ülkesinin gelişimi için yapabileceklerinin birer
kanıtıdır. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Bir çok tarihçi III.Selimin
aslında sadece askeri alanda önemli girişimleri olduğunu ifade etmektedir.
Ancak bu doğru değildir. Osmanlı, tüm Türk devletlerinde olduğu gibi bir asker
devletidir. Devletin diğer unsurları bu esas üzerine kurulmuştur. Anadolu
merkezli bir ülkenin coğrafi koşulları düşünüldüğünde bu durumun kaçınılmaz
olduğu açıktır. </span><span style="font-family: Arial, sans-serif; line-height: 115%;">Kaldı ki, “Osmanlı
Devleti’nin gerileme döneminde yaşanan askeri ve siyasi mağlubiyetler ve
iktisadi krizler son dönemlere kadar, Osmanlı reformcularının sadece askeri
reformlarla ilgilenmelerine sebep olmuş ve bu durum onların toplumun diğer
alanlarıyla ilgili reform yapma düşüncesi geliştirmelerine engel olmuştur.
Örneğin, III. Selim’e verilen 17 adet “Islahat Layihası”nın hepsinde üç unsur
öne çıkıyordu; asker tanzimi, asker maaşları, topçu, humbaracı ve sair
ocakların ıslahı. Böylelikle ilk Batılılaşma teşebbüsleri genel olarak askeri
alanda başlamış fakat daha sonra diğer kurumlar da kaçınılmaz olarak Batılı
kurum ve modellere göre yeniden düzenlenmeye başlanmıştır.”</span><a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn3" name="_ftnref3" style="font-family: Arial, sans-serif; line-height: 115%;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[3]</span></span></span></a></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">I</span><span style="font-family: Arial, sans-serif;">II.Selim tahta çıktığında; Osmanlı
kuvvetleri “Buzu” bozgununu yaşamış ve Rusya, Tuna’nın kuzeyinde ilerlemeye
başlamıştı. General Suvarof, İsmail Kalesi’nin kuşatmasını inatla sürdürdü ve
ani bir hücumla aldı. Büyük sorumluluklarla karşı karşıya olduğunun bilinci
içinde bir yandan dış sorunları çözüme bağlamak, bir yandan da içişlerine
eğilmek, bir fesat yuvası durumuna gelen Yeniçeri Ocağı'nı bir disiplin altına
almak istedi. Bunun için yeniçeri ve sipahilerin ıslahı için bir program yaptırır. Artık daha çok eğitim görecekler ve rütbeye göre ücret alacaklardır. Ama sonuç
vermez. Bu durumda tek çıkar yol kalıyordu. Yeni bir ordu kurmak. Sultan Selim yapılması gereken ne ise onu
yaptı ve Nizam-ı Cedid teşkilatını
kurdu, muhteşem bir eser olan Selimiye Kışlası’nı da inşa ettirdi.</span><span class="MsoFootnoteReference" style="font-family: Arial, sans-serif;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;"><a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn4" name="_ftnref4" style="font-family: Arial, sans-serif;" title="">[4]</a></span></span></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span class="MsoFootnoteReference" style="font-family: Arial, sans-serif;"><span class="MsoFootnoteReference"><br /></span></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Bu ordunun finansmanı için 1 Mart 1793'te
İrad-ı Cedit Hazinesini oluşturdu. Nizam-ı Cedit'teki en büyük yenilik Anadolu'lu Türk
gençlerinden oluşuyor olmasıydı. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Yeniçerilerden fazla maaş veriliyor, askeri
bazı vergilerden muaf tutuluyorlardı. Bu ordunun batılı tarzda organizasyonu ve
eğitimi için Avrupa'dan eğitim subayları getirilip istihdam edildi.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Bu teşebbüs Sipahi ve Yeniçeri ocaklarını
tedirgin etmiş ve padişaha dişler bilenmeye başlanmıştı. Devletin üst düzey
yöneticileri, yeniçerilerle işbirliği içinde olduğundan rüşvet almış, yürümüş,
bu niyet onların da rahatını kaçırmıştı.<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Sultan Selim döneminde
yapılanlardan birkaç örnek vermek gerekirse; İsmail, Belgrad ve Yergöğü gibi
büyük serhat kalelerinden altı tanesinin tamir veya yeni usul üzere yeniden
inşa ediliyor, Bonnycastle'ın Öklid Geometrisine ait eseri Usul-ı Hendese
adıyla 1797'de Türkçe'ye tercüme ediliyor, Tersane-i Amire'de inşa edilen Büyük
Havuz için İngiltere'den "tulumba-i
nariye-Buhar gücüyle çalışan tulumba" satın alınıyor, Tophane'de
"kavaid-i hendesiye" yani geometri kaidelerine göre top ve havan
dökümü yapılıyordu. Ayrıca, İstanbul'da balonla gösteri uçuşu yapılmış olması
da oldukça kayda değerdir.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn5" name="_ftnref5" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[5]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Ayrıca, III. Selim’in
Osmanlı tahtına çıkmasından sonra babası Sultan III. Mustafa zamanında
başlatılan modern denizcilik faaliyetleri devam ettirilmiştir. Çeşme baskınında
yok olan Osmanlı Donanması tekrar oluşturulmağa çalışılmıştır.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn6" name="_ftnref6" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[6]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Osmanlı Devleti’nde I. Abdülhamid döneminde tersanesi oluşturulan Bodrum sahası, III. Selim devrinde de önemli bir gemi inşa
alanı olmuştur.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn7" name="_ftnref7" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[7]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Sultan Selim, Türkçe'ye önem vermiş,
yazılarında ve Hatt-ı Humayûn'larında kolay anlaşılabilir bir dil kullanmış,
Vak'anüvislere daha sade bir dil kullanmalarını ve yalandan uzak yazmalarını
emretmişti.<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Barok sitilinden etkilenen III.Selim’in döneminde; Mehmet Dede adlı bir dervişin cam
yapım tekniklerini öğrenmek için İtalya ya gönderildiği belirlenmiştir. Bu
kişi daha sonra Beykoz da ilk atölyesini açmış ve ilk eserleri de Beykoz tarzı
cam süsleme sanatı olarak isimlendirilen objeleri imal etmiştir. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Osmanlı’da Batı tıbbını
uygulama yönündeki ilk kurumsal çaba’da
III. Selim zamanında görülmüştür. Paris sefareti sırasında
gördüklerinden etkilenen Bahriye Nazırı Moralı Seyit Ali Efendi, padişahı ikna
ederek Kasımpaşa Tersanesi yanında bir hastane, bitişiğinde de bir tıp okulu
açtı. Okulun 1807’de kabul edilen tüzüğü öğrencilerin İstanbul’daki eczacı
dükkânlarında çalışıp İtalyanca öğrenmelerini, tıp ve cerrahi öğretiminin
İtalyanca olmasını ve öğretim sonunda 4 yıl mecburi hizmet yapılmasını
öngörüyordu. III. Selim’in bir başka girişimi de müfredatında kadavra
disseksiyonunun yer aldığı bir tıp okulu kurmak oldu. Ancak, gerici bir
ayaklanmadan çekinen Sultan bunun için bir ara çözüm geliştirdi; okulu
İstanbul’daki Rum tebaaya açtırmak. Kuruçeşme Rum Tıbhanesi, Dimitri Moruzi’nin
müdürlüğünde 1805’te açıldı. Ne var ki, 29 Mayıs1807’de, III. Selim, Kabakçı
Mustafa ayaklanması ile tahttan indirilince iki okul da, Türk tıp tarihinin
gerçekleşmemiş projeleri arasında yerlerini aldı.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn8" name="_ftnref8" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[8]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></u></div>
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Selim’in
Mevlevi Kimliği: <o:p></o:p></span></u></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">III. Selim Mevlevî
tarikatıyla yakından ilgilenmiştir. Öylesine ki aynı zamanda hem şâir hem de
büyük bestekâr olan III. Selim, Galata Mevlevîhanesi ve Mevlevîhane şeyhi Şeyh
Gâlib ile çok yakından ilgilenmiş, Mevlevîhanenin tamiratına hatırı sayılır
maddî yardımlarda bulunmuştur.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn9" name="_ftnref9" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[9]</span></span></span></a> <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Bu durum aslında ilk
değildir. Osmanlı merkezî yönetiminin, Mevlevîlikle ilk teması, II. Murad
(1421-1451) dönemine rastlar. Bu döneme kadar geçen zamanda Mevlevîlik,
Anadolu'da önemli bir güce ve saygınlığa erişmiştir. Osmanlı tarihinde ilk defa
II. Murad, Edirne'de tam teşekküllü bir Mevlevîhane açtırmıştır.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn10" name="_ftnref10" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[10]</span></span></span></a>
1426 yılında II. Murad'ın bu büyük Mevlevîhane'yi açmasıyla Mevlevîlik resmen,
Osmanlı merkezî yönetiminin desteğini almıştır. Fatih'in İstanbul’u
fethetmesinin hemen ardından bu şehirde açtığı ilk tarikat dergâhı, Mevlevî
dergâhı olmuştur. Gölpınarlı bu olayı ‘Kalenderhane zaviyesi, tam manasıyla bir
Mevlevî dergâhı olarak açılmıştır ve böylece fetihten sonra İstanbul’da ilk kurulan Mevlevîhane budur’
sözleriyle aktarmaktadır. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Hem şâir hem de büyük
bestekâr olan III. Selim, Galata Mevlevîhanesi'ne sık sık gidip buradaki sanat
erbabı ile yakın ilişkiler içinde bulunmuştur. Ayrıca musikişinas ve şâirleri
saray çevresine toplayarak bir sanat çevresi içinde yaşamış, ilim ve sanata çok
önem vermiştir. On dokuzuncu yüzyılın başlarında III. Selim'in kendisinin de
bir neyzen, tanburî, bestekâr olması sebebiyle musiki büyük bir gelişme
göstermiş, pek çok Mevlevî musikişinas yetişmiştir.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn11" name="_ftnref11" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[11]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Ancak, merkezî yönetimle
çelebilerin ilişkileri, gerek vakıf gelirleri yüzünden gerekse kendi aralarında
çıkan anlaşmazlıklar yüzünden zaman zaman bozulmuştur. Konya çelebileri bazen
özellikle de on sekizinci yüzyıldan sonra, merkezî yönetime karşı tavır
almışlardır. Çelebiler bazen siyasete karışmışlar, evkaf yüzünden birbirleriyle
uğraşmışlar; bu sebeple de görevlerinden uzaklaştırılmışlardır.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn12" name="_ftnref12" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[12]</span></span></span></a>
<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">On sekizinci yüzyıldan
sonra, merkezî otoritenin zayıflamaya başlaması ile bazı Konya çelebileri
manevî nüfûzlarına dayanarak diledikleri gibi davranışlar sergilemeye
başlamışlardır. Örneğin, Nizâm-ı Cedid'i kuran III. Selim, Mevlevîliğe intisap
etmiş bir padişah olmasına rağmen Konya'da
şeyhlik yapan, Hacı Mehmed Çelebi fiilen III. Selim ve Nizâm-ı Cedid
aleyhine çalışmıştır.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn13" name="_ftnref13" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[13]</span></span></span></a>
<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></u></div>
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Bestekârlığı:<o:p></o:p></span></u></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">III. Selim, yenilikçi bir
padişah olmasının yanı sıra, güzel sanatlarla da uğraşan üstün yetenekli bir
kişidir. "İlhamı" mahlasıyla şiirler yazan bir şairdir ve divanı vardır. Daha da
önemlisi büyük bir musikişinas ve bestekârdır. Hüsn-i hat sanatında da ustadır.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn14" name="_ftnref14" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[14]</span></span></span></a><span class="MsoFootnoteReference"> </span> Ayrıca Selim'in tüm müzik türleri ile
ilgilendiği, Topkapı Sarayı'nda opera temsilleri seyrettiği Sırkatibi Ahmet
Efendi tarafından tutulan Ruzname’de ifade edilmektedir. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">III.Selim, Sûzidilârâ faslı ve âyininin
bestekârıdır. Şeyh Galip ve Esrar Dede ile çağdaş olan bu büyük üstat, uzun
yıllarını Sadullah Ağa, Ârif Mehmed Ağa, Tanbûri İzak, Abdülhalim Ağa, Hamamizâde
İsmail Dede gibi büyük ustalarla geçirdi. Isfahanek-i cedid, Hicazeyn, Şevk-i
dil, Arazbar-bûselik, Hüseyni-zemzeme, Rast-ı cedid, Pesendide, Neva-kürdi,
Gerdaniye-kürdi, Sûzidilârâ, Şevkefzâ makamları onun meydana getirdiği birleşik
makamlardır. Gönlünde saltanat hırsı yerine, aşk ve heyecan barındıran
III.Selim aşağıdaki eseri, Dünyanın ve hatta saltanatın dâhi gelip geçici şeyler olduğunu,
rind bir edâ ile anlatıyor.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn15" name="_ftnref15" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[15]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif; line-height: 115%;">Bağ-ı âlem ıcre zâhirde safâdır saltanat</span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"></span><br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><span style="line-height: 115%;">Dikkat etsen mânevi kavgaya cardır saltanat</span></span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">
</span><div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><span style="line-height: 115%;">Bu zamanın devletiyle kimse mağrur olmasın</span></span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="line-height: 115%;">Kâm alırsa adl ile ol dem becâdır saltanat</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="line-height: 115%;">Kesbeder mi vuslatın bin yılda bir âşık ânın</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="line-height: 115%;">Meyleder kim görse ammâ bîvefadır saltanat</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="line-height: 115%;">Kıl tefekkür ey gönül çarhın hele devranını</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="line-height: 115%;">Ki safâ ise velev ekser cefâdır saltanat</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="line-height: 115%;">Bu Cihan'ın devletine eyleme hırs-ü tamâ</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="line-height: 115%;">Pek sakın İlhamî zira bîbekadır saltanat</span></div>
</span><br /></div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">III. Selîm’in “Nizâm-ı
Cedîd” adını verdiği yenileşme hareketi mûsıkîde nota, nazariyat, yeni
makamlar, bestekârlık ve form anlayışlarında kendini göstermektedir. Birçok
bestekâr “III. Selîm Ekolü” olarak adlandırılan bu anlayış çerçevesinde eserler
vermişlerdir.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn16" name="_ftnref16" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[16]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></u></div>
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Okçuluk ve III.Selim’in
Rekoru:<o:p></o:p></span></u></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Osmanlı’nın
okçulukla ilgili merakı, Türklerin varlığı ile başlayan bir sürecin sonucudur. Ancak,
III. Selim ve II. Mahmud okçuluk sporuna çok meraklıydılar. Bilindiği gibi, Türklerin
kullandıkları bileşik yaylarla elde edilen rekorları yıllarca kırmak mümkün
olmamıştır. Bu rekorların büyük bir kısmı “Ok Meydanı”ndaki nişan taşlarında
kayıtlıdır. Bunlardan en uzunu, III. Selim’in 1798 yılında yaptığı 888 metrelik
atışıdır. Bu inanılmaz rekor ancak 1977 yılında kırılacaktı.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn17" name="_ftnref17" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[17]</span></span></span></a>
<o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-OtfDpuN8u_g/UClDckxMUvI/AAAAAAAAAOA/cef-LaGXTuM/s1600/ni%C5%9Fanta%C5%9F%C4%B1.bmp" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="357" src="http://1.bp.blogspot.com/-OtfDpuN8u_g/UClDckxMUvI/AAAAAAAAAOA/cef-LaGXTuM/s400/ni%C5%9Fanta%C5%9F%C4%B1.bmp" width="400" /></a><span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Eski
Gülhane bahçesinde yer alan iki nişan taşından III. Selim’ e ait olanının
üzerinde lahana, II. Mahmut’a ait olanının üzerinde ise bamya motifleri
bulunur. Gülhane bahçesindeki lahana bezemeli nişan taşı, 1790 tarihinde Sultan III.
Selim’in 400 adımdan bir yumurtayı vurması anısına dikilmiştir. </span><br />
<br />
II.
Selim, Lahanacılar<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn18" name="_ftnref18" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">[18]</span></span></span></a>
takımına duyduğu sevgiyi İlhami mahlası ile yazdığı şiirde şöyle dile
getirmiş:<o:p></o:p></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif;"><br /></span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"></span><br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Kış mevsiminde çıkar ortaya
lahana</span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">
<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Gerçi
biçimce Keykavus’ un topuzuna benzer</span><o:p></o:p></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Can
verir insana, çünkü taze gül yaprağı gibidir lahana</span><o:p></o:p></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Dizilmez
yüz bin, bir ipliğe bamya gibi,</span><o:p></o:p></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Aslandır
o, arabayla gezer sanki lahana</span><o:p></o:p></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Hiçbir
zevk ve mutluluk olmazmış onsuz</span><o:p></o:p></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Olur
mu helva söyleşileri, olmazsa eğer lahana,</span><o:p></o:p></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Layıktır,
ona İhami, ne türlü övgüler yazsa</span><o:p></o:p></div>
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Lahanacığım,
lahanacığım, lahanacığım, lahana.</span><o:p></o:p></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></u></div>
<div style="text-align: justify;">
<u><span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Sonun Başlangıcı:<o:p></o:p></span></u></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Halk, Nizam-ı Cedid askerinin talimi,
mühimmatın alımı, yeni dökümhaneler ve silah imalathanelerinin kurulması için
konan aşırı vergilere her zaman olduğu gibi tepki gösterdi. Ama fitneyi üreten
kesimler daha da gürültücüydü. Nitekim dönemin popüler tarih yazarı Yayla
İmamızade risalesinde bu gibi provokatörleri; “Nizam-ı Cedid’in karşısında laf
söylemeyi kâr bilen bir alay taharetini bilmez”ler diye ifade eder.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn19" name="_ftnref19" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[19]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Halkın arasındaki sıkıntı, zenginlerin
mallarının bir bölümüne el konması, vergilerin arttırılması ve paranın
değerinin düşürülmesi sebebiyle son noktaya ulaştı. “Yasal” kıyafet giyme zorunluluğu
da tuz biber oldu. <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif"; line-height: 115%;">Tabiî ki devreye Şeyhülislâm
girecekti. Dönemin Şeyhülislâmı Atâullah Efendi III. Selim’in hal'i için derhal
bir fetva verdi. Verdiği fetvada onun, saltanat
tahtında istiklâlini kaybettiği, başkalarına âlet olduğu ve Müslümanlara
karşı hareket ettiği için, hilâfete lâyık olmadığı belirtilmiştir. Bu; asıl
olan dindir, devlet ancak onun için vardır kabulünün tabii sonucudur. Aynı
anlayış doğrultusunda, şeyhülislamlar,
devlet kademesinde vezir-i azamların da üzerinde bir konumun sahibi
olmuşlardır.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn20" name="_ftnref20" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[20]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Bir müddet sonra Rumeli Kavağı’nın muhafızı
olan Laz uşakları başlarında zabitleri ile şehre yürüdüler. III. Selim tahttan
indirildi, Kabakçı Mustafa ve hempaları amcası oğlu şehzade Mustafa’yı IV.
Mustafa olarak tahtta çıkardılar.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn21" name="_ftnref21" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[21]</span></span></span></a><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Kabakçı Mustafa İsyanı sonunda tahttan
indirilen amcazadesi Sultan III. Selim'in yerine, 29 Mayıs 1807 günü tahta IV.
Mustafa çıktı. </span><span style="font-family: Arial, sans-serif;">Devlet yönetimi ile ilgili olarak kafası pek net
olmayan IV. Mustafa, üst düzeydeki kişileri öldürttü, mabeyinci Ahmed Muhtar
Bey, Umur-ı Bahriye Nazırı Hacı İbrahim Efendi, Sır Katibi Ahmed Faiz Efendi bunların
en önemlileriydi. Elbette herkesin istediği de olacaktı ve Nizam-ı Cedid ordusu
dağıtıldı. Kabakçı Mustafa ve isyanın diğer önemli isimleri devlet yönetiminde
önemli mevkilere getirildi.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif;"><br /></span></div>
</div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">İsyan
sırasında canlarını kurtaran III. Selim’in yakınları Rusçuk ayanı ve Osmanlı-Rus
savaşı kahramanı Alemdar Mustafa Paşa'ya sığındılar. </span><span style="font-family: Arial, sans-serif;">Alemdar
Mustafa Paşa, kendisine bağlı Rumeli ayanları ile başkente geldi. Rumeli III.
Selim’i istiyordu.</span><span style="font-family: Arial, sans-serif;"> </span><span style="font-family: Arial, sans-serif;">Hareket Ordusu’ndan 100 sene evvelki benzerlik
tekrarlandı</span><span class="MsoFootnoteReference" style="font-family: Arial, sans-serif;"> <a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftn22" name="_ftnref22" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="line-height: 115%;">[22]</span></span></a></span><span style="font-family: Arial, sans-serif;"> </span><span style="font-family: Arial, sans-serif;">16.000
kişilik bir ordu ile İstanbul'a yürüyen Alemdar Mustafa Paşa, Hacı Ali Ağa'yı
İstanbul'a göndererek Kabakçı Mustafa'yı öldürttü. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif;">Daha önce yaşananlardan ders
çıkaran Alemdar Mustafa Paşa, ordusuyla birlikte İstanbul'a gelir gelmez birçok
isyancıyı öldürmenin yanı sıra Arapzade Arif Efendi’yi şeyhülislam yaparak saraya yöneldi. </span><span style="font-family: Arial, sans-serif;">Ama III. Selim.için yapılabilecek bir şey kalmamıştır. Ç</span><span style="font-family: Arial, sans-serif;">oktan öldürülmüştür. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif;"><br /></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif;">Öldüğü zaman hırkasının cebinde Nevres-i
Kadîm'in aşağıdaki b</span><span style="font-family: Arial, sans-serif;">eyitinin yazılı olduğu bir kâğıt çıkmıştı:</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif;"><br /></span></div>
<div class="MsoNormal">
<br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial, sans-serif;">Kendi
elimle yâre açıp verdiğim kalem</span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";"></span><br />
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">Fetva-yı hûn-i nâhakımı yazdı iptidâ</span></div>
<span style="font-family: "Arial","sans-serif";">
<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: justify;">
<br clear="all" /></div>
<hr size="1" style="text-align: left;" width="33%" />
<div id="ftn1">
<div class="MsoNormal">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref1" name="_ftn1" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[1]</span></span></span></a> Can Alpgüvenç ,Cevri Kalfa “Osmanlı Tahtını Felâketten
Kurtaran Cariye, Tefekkür Dergisi, Sayı:33 Ocak, 2010<span style="font-family: "Times New Roman","serif";"><o:p></o:p></span></div>
</div>
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
</div>
</div>
<div id="ftn2">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref2" name="_ftn2" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[2]</span></span></span></a>
İlber Ortaylı - Kültür adamı III. Selim’i anıyoruz, 05 Temmuz 2008 Milliyet</div>
</div>
</div>
<div id="ftn3">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref3" name="_ftn3" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[3]</span></span></span></a>
Ahmet Turan ALKAN, İkinci Meşrutiyet Devrinde Ordu ve Siyaset. Cedit Neşriyat,
Ankara -1992 </div>
</div>
</div>
<div id="ftn4">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref4" name="_ftn4" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[4]</span></span></span></a>
a.g.e</div>
</div>
</div>
<div id="ftn5">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref5" name="_ftn5" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[5]</span></span></span></a>
Doç. Dr. Mustafa Kaçar, Sultanın İsimsiz Kahramanları, Osmanlı Bankası Arşiv ve
Araştırma Merkezi, 12 Aralık 2007</div>
</div>
</div>
<div id="ftn6">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref6" name="_ftn6" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[6]</span></span></span></a>
Ahmet Cevat Eren, “Selim III.”, İ.A., X, s.441 vd.</div>
</div>
</div>
<div id="ftn7">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref7" name="_ftn7" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[7]</span></span></span></a>
Enver Ziya Karal, “Selim III. Devrinde Osmanlı Bahriyesi Hakkında Vesikalar”,
Tarih Vesikaları S.3, İstanbul 1941</div>
</div>
</div>
<div id="ftn8">
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref8" name="_ftn8" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[8]</span></span></span></a> <span style="line-height: 115%;">Halûk Çağlayaner, Esra Saatçi, Bir
mesleğin gelişimi: Genel tababet-uzmanlık-aile hekimliği - Türk Aile Hek.
Dergisi 2008</span></div>
</div>
</div>
<div id="ftn9">
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref9" name="_ftn9" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[9]</span></span></span></a> <span style="line-height: 115%;">Yrd. Doç. Dr. Şener Demirel,
Mevlevilik ve 16. Yüzyılda Burdur’da Yetişmiş İki Mevlevî Şair: Fedâyî Dede ve
Servî Dede</span> </div>
</div>
</div>
<div id="ftn10">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref10" name="_ftn10" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[10]</span></span></span></a> Halil
İnalcık The Otoman Empire, London (1973)</div>
</div>
</div>
<div id="ftn11">
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref11" name="_ftn11" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[11]</span></span></span></a>
<span style="line-height: 115%;">Yrd. Doç. Dr. Nilgün Açık
Önkaş, Mevlevilerin Yönetimle İlişkileri, Akademik Bakış Dergisi, Sayı 23, 2011</span>
</div>
</div>
</div>
<div id="ftn12">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref12" name="_ftn12" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[12]</span></span></span></a>
Barihüdâ Tanrıkorur, Türkiye Mevlevîhaneleri’nin Mimarî Özellikleri, (2000) Yayımlanmamış
Doktora Tezi, Arkeoloji ve Sanat Tarihi Ana Bilim Dalı, C.1-2, Konya: S.Ü.</div>
</div>
</div>
<div id="ftn13">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref13" name="_ftn13" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[13]</span></span></span></a>
Gölpınarlı, Abdülbâki. (1983). Mevlânâ’dan Sonra Mevlevîlik, İstanbul.</div>
</div>
</div>
<div id="ftn14">
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref14" name="_ftn14" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[14]</span></span></span></a>
<span style="line-height: 115%;">Yrd. Doç. Dr. Cem Dılcın, Şeyh
Galip’in Şiirlerinde III . Selim ve Nizam-ı Cedit</span></div>
</div>
</div>
<div id="ftn15">
<div class="MsoNormal" style="margin-bottom: 0pt;">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref15" name="_ftn15" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[15]</span></span></span></a>
Tâhir Aydoğdu,
http://www.turksanatmuzigi.org/beste/238-sultan-3-selim</div>
</div>
</div>
<div id="ftn16">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref16" name="_ftn16" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[16]</span></span></span></a>
Salgar, M. Fatih (2004), Ölümünün Yüzellinci Yılında Dede Efendi
Hayatı-Sanatı-Eserleri, İstanbul Ötüken Yay., s. 29.; Ayvazoğlu, Beşir (Ekim
1999), “Dede”, Musiki Mecmuası, 1/1999</div>
</div>
</div>
<div id="ftn17">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref17" name="_ftn17" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[17]</span></span></span></a> Priscilla
Mary Işın,Türk Okçuluk Araştırmaları ve Paul E. Klopsteg (1889-1991), ACTA
TURCICA, Çevrimiçi Tematik Türkoloji Dergisi, Ocak 2009 </div>
</div>
</div>
<div id="ftn18">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref18" name="_ftn18" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[18]</span></span></span></a> Sultan
II. Murat zamanında kurulan ve Osmanlı tarihindeki ilk spor takımları olan Bamyacılar ve Lahanacılar, devrin popüler sporu olan iki cirit takımının
ismiydi. Sultan I. Mehmet, biniciliği (cündîlik) geliştirmek için, daha
önce valilik yaptığı Amasya ve Merzifon’dan topladığı usta binicilerle iki
bölük kurdurarak, bunlardan ilk kez birer spor takımı oluşturdu. Merzifon'un
büyük lahanaları ünlü olduğu için oradan gelenlere Lahanacılar, Amasya'nın da bamyası ünlü olduğu için
sporcularına Bamyacılar dendi. (www.tahinpekmez.org)</div>
</div>
</div>
<div id="ftn19">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref19" name="_ftn19" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[19]</span></span></span></a>
İlber Ortaylı - Kültür adamı III. Selim’i anıyoruz, 05 Temmuz 2008 Milliyet</div>
</div>
</div>
<div id="ftn20">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref20" name="_ftn20" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[20]</span></span></span></a>
İsmail Hakkı Uzunçarşılı , Osmanlı Devletinin İlmiye Teşkilatı, Ankara 1988,
TTK Basımevi</div>
</div>
</div>
<div id="ftn21">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref21" name="_ftn21" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[21]</span></span></span></a>
İlber Ortaylı - Kültür adamı III. Selim’i anıyoruz, 05 Temmuz 2008 Milliyet</div>
</div>
</div>
<div id="ftn22">
<div class="MsoFootnoteText">
<div style="text-align: left;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/selim3.doc#_ftnref22" name="_ftn22" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Calibri","sans-serif"; line-height: 115%;">[22]</span></span></span></a>
İlber Ortaylı - Kültür adamı III. Selim’i anıyoruz, 05 Temmuz 2008 Milliyet</div>
</div>
</div>
</div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div>
<div id="ftn22">
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-35546845707034920352012-06-05T11:41:00.000+03:002013-09-09T22:16:35.616+03:00Rind ve Zahid <div class="MsoNormal" style="background: white; margin: 0cm 0cm 0pt 247.8pt; text-align: center; text-indent: 35.4pt;">
<i><span style="color: black; font-family: Arial; font-size: 14pt;">Ey püser nîstî zi-hestî bih</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin: 0cm 0cm 0pt 247.8pt; text-align: right; text-indent: 35.4pt;">
<i><span style="color: black; font-family: Arial; font-size: 14pt;"></span></i><i><span style="color: black; font-family: Arial; font-size: 14pt;">Büt-perestî zi-hod-perestî bih (<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn1" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: black; font-family: Arial; font-size: 14pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">1</span></b></span></span></span></a>)</span></i></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-ubP7y2IV_iM/T83F-I5ZCBI/AAAAAAAAAMM/7IQQ_CtEUrU/s1600/rind.bmp" imageanchor="1" style="clear: left; cssfloat: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" fba="true" height="174" src="http://3.bp.blogspot.com/-ubP7y2IV_iM/T83F-I5ZCBI/AAAAAAAAAMM/7IQQ_CtEUrU/s320/rind.bmp" width="320" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
</div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;"></span><br /></div>
<span style="font-family: Arial;"></span> <br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">XVI. yüzyılda yaşamış olan Fuzûlî’yi bilmeyen var mıdır? Bugün, lise edebiyat derslerimizden kalma </span><personname><span style="font-family: Arial;">bilgi</span></personname><span style="font-family: Arial;">lerimizi yokladığımızda aklımızda kalan tortu nedir? </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Şair, Türk Edebiyatı’nın en büyüklerindendir ancak, edebi lehçesi açısından Azeri Edebiyatının en önemli unsurlarından biri olarak da sayılmaktadır. Dili, yazım tekniği ve benzeri etkileri onu Osmanlı Şiiri’nin önemli bir figürü konumuna da getirmiştir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Gelelim Osmanlı Edebiyatı’nın bir örneği olarak nitelendirebileceğimiz <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>“Divân Edebiyatı’nın” genel özelliklerine. Her türde olduğu gibi bu edebiyat türü de şekil ve içerik açısından kurallara bağlıdır. Şairler, özellikle şekle tam bağlı kalmışlar içerikte ise yarattıkları farklılıklarla üsluplarını ortaya koymuşlardır. Özellikle içerikte İslam kurallarına ters düştükleri zaman, dindar okuyucudan tepki görmüşlerdir. Bu tepki, başka bir ifadeyle çatışma, rint ve zahit kavramlarıyla karşımıza çıkmaktadır.</span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 11pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;"> <a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn2" name="_ftnref2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 11pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[2]</span></b></span></span></span></a></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Zahit ile rint arasındaki çatışma, edebiyatın her türünde yüzyıllarınca yaşanmıştır. Çatışmalar genellikle, kullanılan ifade ve düşüncelerin İslamiyet’e ters düşmesi ile başlamaktadır.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Konu hakkında çalışan bazı araştırmacılar bu durumun, yani İslami değerlere ters düşmelerin bir kısmının, İran edebiyatından ve orada yer alan batini düşüncelerden, bir kısmının da şairin kendisinden kaynaklandığını ifade ederler.</span><span class="MsoFootnoteReference"><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 11pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;"> </span></b></span><span style="font-family: Arial;">Unutmamak gerekir ki, şairler arasında hoş karşılanan bu ifadeler bir çok kişi için</span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 11pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;"> </span></b><span style="font-family: Arial;">“elfâz-ı küfür” olarak nitelendirilmektedir.</span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn3" name="_ftnref3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 11pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 11pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[3]</span></b></span></span></span></b></span></a><span class="MsoFootnoteReference"><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 11pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;"> </span></b></span><span style="font-family: Arial;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu konuda bir fikir vermek için bazı şairlerin beyitlerine göz atalım. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">İran’ın ünlü şairlerinden Selman’ın aşağıdaki beyti buna bir örnektir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Kıble-i mâ nîst cuz mihrâb-ı ebrû-yı şumâ</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Dovlet-i mâ nîst illâ der ser-i kûy-ı şumâ<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn4" name="_ftnref4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[4]</span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Bu beyit Fuzûlî’nin aşağıdaki beytini hatırlatmıyor mu? </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Zâhidâ sen kıl teveccüh gûşe-i mihrâba kim</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Kıble-i tâat ham-ı ebrû-yı dilberdür bana<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn5" name="_ftnref5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[5]</span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div style="background: white;">
<span style="font-family: Arial;">Ancak sizinle paylaşacağım bir başka örnek daha çarpıcı, </span></div>
<div style="background: white;">
<br /></div>
<div style="background: white;">
<span style="font-family: Arial;">Mescidde riyâ-pîşeler etsin ko riyâyı</span></div>
<div style="background: white;">
<span style="font-family: Arial;">Mey-hâneye gel kim ne riyâ var ne mürâyî<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn6" name="_ftnref6" style="mso-footnote-id: ftn6;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[6]</span></span></span></span></a></span></div>
<div style="background: white;">
<br /></div>
<div style="background: white; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu beyit, Osmanlı’nın önemli devlet ve ilim adamlarından Şeyhülislâm Yahyâ Efendi’ye aittir. Onun, şeyhülislâmlık yapmış bir şair olarak mescitle meyhaneyi karşılaştırırken muhatabını meyhaneye çağırması anlamlıdır. Fetvalarında “Amr, Zeyd’in evine şu kadar mesafede ev yapacak olsa ve yaptığı bu evin bir penceresi Zeyd’in evinin falan yerine bakacak olsa Amr’ın bu pencereyi kapatması vaciptir” kabilinden hassasiyetler sergileyen ve hayatı boyunca bir kere bile meyhaneye uğramadığı ve ağzına bir damla dahi şarap almadığı herkesçe iyi bilinen birinin, Yahyâ Efendi’nin, yukarıdaki beyitte söyledikleri düşündürücüdür.<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn7" name="_ftnref7" style="mso-footnote-id: ftn7;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[7]</span></span></span></span></a></span></div>
<div style="background: white; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">İşte bu çelişkileri, gerek divan şiirinin gerekse tasavvufun en hassas konularından biri olan “rint-zahit çatışmasında” aramak lâzım.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="background: white; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Divan şiirinde zahit, dindar görünmekle birlikte aslında son derece günahkâr, riyakâr, ikiyüzlü ve kalbinde her türlü kötülüğün yuva yaptığı bir tiplemedir. Buna karşın rint, içi dışı bir, doğal, harbî, kalender bir özelliğe sahip olan, kalbinde herhangi bir kötülük bulunmayan, günahı da sevabı da âşikâr olan bir tiplemedir. Şairler daima bu ikinci tipin yanında yer almakta ve zahitle amansız bir çatışmanın içine girmektedirler.<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn8" name="_ftnref8" style="mso-footnote-id: ftn8;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[8]</span></span></span></span></a> Belki de rint tipine uygun insanların sanata ve şiire olan merakı zahit tipinin sanatla kendini ifade etmesini engellemiştir. </span></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Elbette sadece şiirde/edebiyatta değil, tasavvufta, yani hayatın içinde de Rind ve Zahid kavramı vardır. </span></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Şimdi bu durumu, gönül dostunu kaybettikten sonra babasının hâlini anlatan Sultan Veled’den dinleyelim. </span></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt;">
<span style="font-family: Arial;">“Şeyh onun ayrılığından sonra âdetâ deli oldu. Fetvâ veren şeyh, aşkla şâir kesildi. Zâhiddi, meyhâneci oldu. Fakat üzümden yapılan şarabı içip, satan meyhâneci değil; nûrânî can, nur şarabından başka bir şey içmez ki…”</span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn9" name="_ftnref9" style="mso-footnote-id: ftn9;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Verdana; font-size: 9pt; mso-bidi-font-family: Tahoma;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Verdana; font-size: 9pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-font-family: Tahoma; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[9]</span></span></span></span></span></a><span style="font-family: Verdana; font-size: 9pt;"></span></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Biraz daha geriye gidelim ve olayların nasıl başladığını hatırlayalım. </span></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">1244 yılı Mevlânâ"nın hayâtındaki en önemli dönüm yılı oldu. Bu yıl Konya’ya Şems-i Tebrîzî isimli bir şahıs geldi; ders ve irşat ile meşgul olan, büyük </span><personname><span style="font-family: Arial;">bilgi</span></personname><span style="font-family: Arial;">n, tam bir zâhid ve temkin ehli bir sûfî olan Mevlânâ"yı bu gizemli zat kendinden geçirdi, aşk denizine attı ve coşkun bir Hak âşığı yapıverdi. </span></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Şems"n en bâriz özelliklerinden birisi, derin melâmet anlayışından kaynaklanan coşkun tavrı olduğu bilinmektedir. </span></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu mânevî kemâl yolunda insanı asıl olgunlaştıran şeyin şeklî unsurlardan ziyâde, ilâhî aşk olduğunu kabul eden Şems"in Mevlânâ"nın hayâtına girmesiyle onda alevlendirdiği “ilâhî aşk” ateşi, artık Mevlânâ"nın tasavvufî “neşvesinin” aslî unsuru olmuştu.</span></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Şems ile karşılaştığında Mevlânâ"nın kırk yaşın üzerinde, Şems"in de altmış yaşlarında olduğu bâzı kaynaklarda kaydedilmektedir. Tasavvufî neşvesi îtibâriyle rind meşrep bir derviş olduğu anlaşılan Şems, Mevlânâ"daki aşk ateşini tutuşturmuş, ancak onun bitip tükenmek bilmeyen alevi Şemsi de yakmıştır.Sûfînin mânevî tekâmülü, diğer bir ifâdeyle psiko-tarih açısından Şems ile karşılaşmasından sonra Mevlânâ"nın “zâhirci” “kuralcı” “şekilci” bir tasavvuf anlayışını terkederek, bunun yerine coşkun bir tasavvufî neşeyle tebârüz ettiğini söylemek mümkündür. İlerlemiş yaşına ve sahip olduğu şöhrete rağmen Mevlânâ"nın “Hak âşığı” birini özlemle beklemesi, ondaki ilâhî aşk anlayışının o âna kadar tatmin edilmediğinin bir göstergesi sayılabilir.</span><a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn10" name="_ftnref10" style="mso-footnote-id: ftn10;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Verdana; font-size: 9pt; mso-bidi-font-family: Tahoma;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Verdana; font-size: 9pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-font-family: Tahoma; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[10]</span></span></span></span></span></a><span style="font-family: Verdana; font-size: 9pt;"></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Sanırım yukarıda ifade edilen metin zahid nedir?, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>rind nedir? davranışları nasıldır, anlamamız konusunda yardımcı oldu.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">İlave etmek gerekir ki, diğer bütün özelliklerinin yanı sıra, zahit tipinin en önemli özelliği ise karşısındakinin kusurunu araması ve onun üzerine giderek “bir g</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">biyet” yaratmaya çalışmasıdır. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="background: white;">
<span style="font-family: Arial;">Şeyhülislâm Yahyâ bu konuda, zahit figürüne hitaben şunları söyler: </span></div>
<div style="background: white;">
<br /></div>
<div style="background: white;">
<span style="font-family: Arial;">Tutalım gözü açıklardan olmuşsun behey zâhid</span></div>
<div style="background: white;">
<span style="font-family: Arial;">Hudâ settârdır ta’n etme rinde ayb-bîn olma<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn11" name="_ftnref11" style="mso-footnote-id: ftn11;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[11]</span></span></span></span></a></span></div>
<div style="background: white;">
<br /></div>
<div style="background: white; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Allah’ın “settâr (=günahları örten)” vasfını hatırlatarak kendisinden rintleri ayıplamamasını ve kusur aramaktan vazgeçmesini istemektedir.<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn12" name="_ftnref12" style="mso-footnote-id: ftn12;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[12]</span></span></span></span></a></span></div>
<div style="background: white; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="background: white;">
<span style="font-family: Arial;">Şeyhülislâm Yahyâ efendiden bir beyit daha verelim. Sanırım bizim meramımızı anlatmakta faydalı olacaktır. </span></div>
<div style="background: white;">
<br /></div>
<div style="background: white;">
<span style="font-family: Arial;">Düşer tenhâda zâhid şübhesiz pây-ı hum-ı meyde</span></div>
<div style="background: white;">
<span style="font-family: Arial;">Düşürmez gerçi kim seccâdesin zâhirde dûşundan<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn13" name="_ftnref13" style="mso-footnote-id: ftn13;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[13]</span></span></span></span></a></span></div>
<div style="background: white;">
<br /></div>
<div style="background: white; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Yukarıda ifade ettiğimiz beyitleri okuduğumuzda divan edebiyatımızın en dindâr şairlerinden bir olarak nam salmış Fuzûlî’nin dinden saptığını söylemek mümkün olur mu? Elbette hayır. Fuzuli’den bir örnek daha verelim ve böylece onun nasıl bir insan olduğunu ortaya koymaya çalışalım. </span></div>
<div style="background: white;">
<br /></div>
<div style="background: white;">
<span style="font-family: Arial;">Ka’be ihrâmına zâhid dediler bel bağladı</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Eyledim tahkîk anın bağladığı zünnâr imiş<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn14" name="_ftnref14" style="mso-footnote-id: ftn14;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[14]</span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Fuzulinin, belki de bir çoklarımızın bilmediği bir çalışmasından daha bahsetmek isterim.”Rind ü Zâhid” </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Fuzuli’nin yazdığı bu eser, nâzım – nesir özelliklerine sahiptir. Eserin en can alıcı tarafı, zâhiri’yi savunan zahid ile bâtıni’yi savunan rind’in <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>karşılıklı olarak konuşmalarıdır. Eser Acem diyarında geçmektedir. Zahid babanın rind bir oğlu vardır. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Tartışmanın başlangıcı eğitime dayanır. Rind, insanın iki varlığa sahip olduğunu bir görünen, yani ana ve babadan gelen varlık olduğunu,diğer varlığın ise mürşidden feyz aldığını, sûri olan varlığın insanı şekillendirmede mürşit kadar önemi olmadığını, bu nedenle, mürşidin anne ve babadan üstün olduğunu ifade eder. Bir gün birlikte yola çıkarlar, bir Mescide denk gelirler, Zahid “Burası Allahın evidir.” Der, Rind ise “Bir kişi ev sahibi için gerekeni bilmeyince O’nun evine nasıl gider” der.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Yolları bir harabata çıkar. Zahid içkiyi haram görür ve içeri girmez, rind ise içkilerin ilahının şarap olduğunu söyler ve içeri girer. İçerdeki Pir ile rind çeşitli konuları tartışırken zahid dayanamayıp içeri girer. Her şey bundan sonra başlar, rind ile zahid eteğindeki taşları döker.<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn15" name="_ftnref15" style="mso-footnote-id: ftn15;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[15]</span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Zahid : “Gerçi sınırı aşmanın bağışlanması , yanlışın ortaya çıkışındandır ve af da uygunsuz işler içindir. Ama anılan işlerin hata ve zaruretle ortaya çıkması şartına bağlıdır. Yaptığından ders alarak onlardan yüz çevirerek bağışlanmayı dilemek gerekir.” <span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Rind: “Ey, Zâhid, dilinde ümitsilerin sözünü geveliyor, Tanrı’nın Rahmetinden mahrum olanların efsanesini okuyorsun. Bilesin ki, bağışlanmaının derecesi, günah kadardır. Merhametinki de kullukla münasiptir.” <a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn16" name="_ftnref16" style="mso-footnote-id: ftn16;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[16]</span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Elbette yakın tarihimizde de Rind vurgusunu öne çıkaran şairlere rastlamak mümkün. 1862 yılında Çemişkezek’te dünyaya gelen Nüzhet Efendi’ de bunlardan biridir. Nüzhet Efendi, Osmanlı padişahlarından Abdülaziz, V.Murat, 2. Abdulhamit, 5. Mehmed Reşad dönemlerinde yaşamış, 1942 yılında Çemişgezek’te Cumhuriyet yönetimini görerek vefat etmiştir. Her zerrenin Allah’tan koptuğunu ve kâinata yayıldığını, neticede Allah’a dönerek onunla birleşeceğini ifade eden büyük mutasavvıflarla aynı fikirde olan Nüzhet Dede, “Sarhoş” redifiyle yirmi dört beyitlik gazelinde bu konuya, temasla bir yerde peygamberin ve Mevlâ’nın da sarhoş olduğunu belirtiyor. Ancak maddi manada değil; manevi ve tasavvufi anlamda, ilahî bir aşkla sarhoş olduklarını ifade ediyor.<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftn17" name="_ftnref17" style="mso-footnote-id: ftn17;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[17]</span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Hep nârı da envârı da esrârı da baygın</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Musa’sı da Davud’u da İsa’sı da sarhoş</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Yanıp yıkılıp durma, hararetle şarap iç</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Mademki peygamber ü Mevlâ’sı da sarhoş</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Kendisini rind, yani kalender olarak kabul eden şair, zahidler ile de geçimsiz olduğunu, yani</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Allah’ı bulmakta akıl yerine gönül ve irfanın daha geçerli olacağını ifade ile şöyle diyor.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Zâhidâ sanma bizi Kâbede zemzem yutarız</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Kunc-i meyhânede biz nefha-yı Meryem yutarız</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Bedel olmaz gam u enduhumuza ayrı dü âlem</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Her nefeste iki âlem bedeli gam yutarız.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<pre style="text-align: justify;"><span style="color: windowtext; font-family: Arial; font-size: 12pt;">Rind ve Zahidden bahsetmişken büyük usta <a href="http://siir.gen.tr/siir/y/yahya_kemal_beyatli/index.html"><span style="color: windowtext; text-decoration: none; text-underline: none;">Yahya Kemal BEYATLI</span></a>’nın unutulmaz şiirlerini de anmadan geçmek olmaz. Yahya Kemal,rind kavramını günümüz düşünce sistematiği içinde yeniden yorumlamış ve üç muhteşem eser ile şiir dünyamızı zenginleştirmiştir. </span></pre>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<b>RİNDLERİN HAYATI</b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Bâzan kader gelen bora h</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">nde zorludur ;<br />Dağlar nasıl bakarsa siyah ufka öyle bak,<br />Ba'zan de çevreden nice bir âdem oğludur,<br />Görmek değil, düşünmeğe bîgâne kal! Bırak...<br />Dindâr adam tevekkülü, rikkatle, herkese<br />İsâ'yı çarmıhında, uzaktan, hatırlatır.<br />Bir aslan esniyor gibi engin vakar ise,<br />Rindin belâya karşı kayıtsızlığındadır.</span></div>
<pre><em><span lang="EN" style="color: windowtext; font-size: 12pt; mso-ansi-language: EN;"></span></em></pre>
<pre><em><span lang="EN" style="color: windowtext; font-size: 12pt; mso-ansi-language: EN;"><a href="http://siir.gen.tr/siir/y/yahya_kemal_beyatli/index.html"><span style="color: windowtext; text-decoration: none; text-underline: none;">Yahya Kemal BEYATLI</span></a></span></em></pre>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<pre><b><span style="color: windowtext; font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt;">RİNDLERİN AKŞAMI</span></b></pre>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Geçince başlayacak bitmeyen sükunlu gece.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Guruba karşı bu son bahçelerde, keyfince,</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Ya şevk içinde harab ol, ya aşk içinde gönül!</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Ya lale açmalıdır göğsümüzde yahud gül.</span></div>
<pre><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 13.5pt;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></pre>
<pre><em><span lang="EN" style="color: windowtext; font-size: 12pt; mso-ansi-language: EN;"><a href="http://siir.gen.tr/siir/y/yahya_kemal_beyatli/index.html"><span style="color: windowtext; text-decoration: none; text-underline: none;">Yahya Kemal BEYATLI</span></a></span></em></pre>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<b>RİNDLERİN ÖLÜMÜ</b><br />
<span style="font-family: Arial;">Hafız'ın kabri olan bahçede bir gül varmış; <br />Yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle; <br />Gece bülbül ağaran vakte kadar ağlarmış, <br />Eski Şiraz'ı hayal ettiren ahengiyle.<br />Ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde; <br />Gönlü her yerde buhurdan gibi yıllarca tüter. <br />Ve senin serviler altında kalan kabrinde <br />Her seher bir gül açar, her gece bir bülbül öter.</span><span lang="DE" style="mso-ansi-language: DE;"><br style="mso-special-character: line-break;" /></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<em><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN;"><a href="http://siir.gen.tr/siir/y/yahya_kemal_beyatli/index.html"><span style="color: windowtext; text-decoration: none; text-underline: none;">Yahya Kemal BEYATLI</span></a></span></em><span style="font-family: Arial;"></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Rind ve Zahid çekişmesi bitmiş midir? Elbette hayır. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Sanırım bu yazıyı okuyanlar her iki grubun örneklerini gündelik hayatlarında tanımaktadırlar. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">İsterseniz son defa, uslanmaz bir rind olan <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Fuzûli’ye kulak verelim ve bu bahsi bitirelim. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Fuzûlî rind-i şeydâdur hemîşe halka rüsvâdur</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Sorun kim bu ne sevdâdur bu sevdâdan usanmaz mı</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">(Fuzûlî, halka daima rezil olmuş bir rinttir, tutkundur.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;">Bunun nasıl bir sevda olduğunu kendisine sorun, bu sevdadan usanmaz mı?)</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Not: Konu şiir ve Fuzûli olunca şiir ve sanatla <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ilgili görüşlerine de yer vermek istedim. Fuzûli üç farklı kişi tipinden yakınır. Birincisi şiiri yanlış kopya eden kâtipler. İkincisi kötü şiir okuyan “dâvâ-yı isti’dâd” sahipleri, üçüncüsü ise kendilerini şair sananlar ile şiir söylemeye kalkışan kendilerini bilmez cahillerdir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bundan daha önemlisi sanatın gelişimi için söyledikleri hayli güncel ve doğrudur. “Ey sevgili dostum, şiirin bir çok alât ve edevata ihtiyacı vardır. Bu aletler olmadan bir san’ata başlamak güçtür. Bununla meşgul olan ve bu çölü aşıp geçen eski şairler; güzel huylu Sultanların riayetine mahzar olmuşlar, zevk sahibi büyükler ile düşüp kalkmışlar, cennet gibi bahçelerde gezip dolaşmışlardır.” <span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<span style="font-family: Arial;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div style="mso-element: footnote-list;">
<br />
<hr align="left" size="1" width="33%" />
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<div style="background: white;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref1" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[1]</span></span></span></span></a> <span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;">Mutasavvıf Şeyh Selmân-ı Sâvecî “Ey oğul! Yoksul olmak varsıl olmaktan, puta tapmak da kendine tapmaktan çok daha iyidir”</span></div>
</div>
<div id="ftn2" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref2" name="_ftn2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[2]</span></span></span></span></a> <span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;">Fuzûlî’nin Bazı Türkçe Şiirlerinde Görülen Batınî Temayüller,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Dr. Turgut KARABEY,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>A. Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi Sayı 35 Erzurum 2007</span> </div>
</div>
<div id="ftn3" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref3" name="_ftn3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[3]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> a.g.e</span></div>
</div>
<div id="ftn4" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref4" name="_ftn4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[4]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> </span><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; font-size: 11pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">“</span><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;">Ey sevgili! Senin mihrâba benzeyen kaşından başka bizim Kıble’miz yoktur. Senin bulunduğun yerden başka da bizim devletimiz yoktur.”</span></div>
</div>
<div id="ftn5" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref5" name="_ftn5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[5]</span></span></span></a><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;"> “Ey zahit, ey dindar kişi! Sen mihrab köşesine yönel, mihraba doğru ibadet et. Benim ibadet ettiğim yer sevgilinin kaşının kıvrımıdır. Kısaca ben sevgiliye tapıyorum”</span></div>
</div>
<div id="ftn6" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref6" name="_ftn6" style="mso-footnote-id: ftn6;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[6]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <span style="font-family: Arial;">“Riyakârları bırak mescitte riyakârlık yapsınlar. Meyhaneye gel. Çünkü orada ne riya var ne de riyakâr”.</span></span></div>
</div>
<div id="ftn7" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="background: white; margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref7" name="_ftn7" style="mso-footnote-id: ftn7;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[7]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;"> “Onun bağladığı zünnâr imiş...”<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Yrd.Doç.Dr. Cafer MUM,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>23 Ocak 2012</span></div>
</div>
<div id="ftn8" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref8" name="_ftn8" style="mso-footnote-id: ftn8;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[8]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> a.g.e</span></div>
</div>
<div id="ftn9" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref9" name="_ftn9" style="mso-footnote-id: ftn9;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[9]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> </span><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;">Şefik Can , Mevlânâ, Hayâtı, Şahsiyeti, Eserleri, İstanbul, 1995, s. 55 (Sultan Veled"in İbtidâ-nâme"sinden naklen)</span></div>
</div>
<div id="ftn10" style="mso-element: footnote;">
<div class="sdfootnote" style="line-height: 13.5pt; margin: 1.5pt 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref10" name="_ftn10" style="mso-footnote-id: ftn10;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[10]</span></span></span></span></a> <span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;">Ethem Cebecioğlu, “Psiko-tarih Açısından Bir Yaklaşım” Tasavvuf, Ankara, 2005, sayı 14, s. 35.</span></div>
</div>
<div id="ftn11" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref11" name="_ftn11" style="mso-footnote-id: ftn11;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[11]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> “</span><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;">Ey zahit, kabul edelim ki, gözü açıklardan olmuşsun. Allah günahları örtendir. Rintlerin ayıplarını araştıran biri olma!”</span></div>
</div>
<div id="ftn12" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref12" name="_ftn12" style="mso-footnote-id: ftn12;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[12]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> “</span><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;">Onun bağladığı zünnâr imiş...”<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Yrd.Doç.Dr. Cafer MUM,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>23 Ocak 2012</span></div>
</div>
<div id="ftn13" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref13" name="_ftn13" style="mso-footnote-id: ftn13;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[13]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> “</span><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;">Ham sofu görünürde her ne kadar seccadeyi omzundan eksik etmiyorsa da hakikatte zula yerde meyhane fıçısının dibinde sızıp kalıyor.”</span></div>
</div>
<div id="ftn14" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref14" name="_ftn14" style="mso-footnote-id: ftn14;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[14]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> </span><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;">“Zahidin Kâbe ihramını kuşandığını söylediler. Araştırdım, meğer onun bağladığı Hıristiyan kuşağıymış”</span></div>
</div>
<div id="ftn15" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref15" name="_ftn15" style="mso-footnote-id: ftn15;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[15]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> </span><span style="font-family: Arial; font-size: 9pt;">Doç.Dr. Ahmet Sevgi, Fuzuli’nin Rind û Zâhid’i üzerine Türkiyat Araştırmaları Dergisi, Konya 1997, Sayı 3,</span><span style="mso-spacerun: yes;"><span style="font-size: x-small;"> </span></span></div>
</div>
<div id="ftn16" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref16" name="_ftn16" style="mso-footnote-id: ftn16;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[16]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> Rind û Zâhid Tercümesi Prof. Dr. Hüseyin Ayan </span></div>
</div>
<div id="ftn17" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref17" name="_ftn17" style="mso-footnote-id: ftn17;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[17]</span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> Bizim Külliye Dergisi, Sayı:48, Yıl:12/2011 </span></div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-6882030467319594792012-05-19T17:59:00.000+03:002013-09-09T22:17:11.177+03:00Sikkelerin Sırrı<br />
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b><span style="font-family: Arial,sans-serif;"><o:p></o:p></span></b> </div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://2.bp.blogspot.com/-_UywL7eMNKo/T7e6Ejq_yAI/AAAAAAAAAMA/EYkpsOb0ltQ/s1600/sikke.bmp" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://2.bp.blogspot.com/-_UywL7eMNKo/T7e6Ejq_yAI/AAAAAAAAAMA/EYkpsOb0ltQ/s1600/sikke.bmp" /></a></div>
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Murat
GÜLGÖR, Mayıs 2012<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Arapça
“tevellu” kelimesinden türeyen "Mevlevî” tarikatına ait ritüeller hiç
dikkatinizi çekti mi bilmem ama benim dikkatimi çeken bir çok şekil uygulaması
var. </span><br />
<span style="font-family: Arial,sans-serif;"><br /></span><br />
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Ne yazık ki bunların büyük çoğunluğuna bir anlam verememekteyim. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Elbette bu
durum araştırmamı engellemiyor.<o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Bu şekli
şartlardan birisi de, dervişlerin bir kısmının sikkelerini kaşlarını örtecek
kadar aşağı indirmelerine karşın, kalan kısmının sikkesini hafif yana ve arkaya
takmaları ile ilgili. Acaba, bir anlamı var mı? Yoksa dönerken başlarından
düşecek gibi mi oluyor? <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Elbette
“sikkede neymiş?” diyenler olacak. Sikke kaynağı itibariyle, “damga”, “alâmet”,
“kaide”, “namus” “kanun” ve “güç” anlamında kullanılmakta. Korkarım aklınıza ilk "madeni para" gelmiştir. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Sikkenin
bir anlamı da Mevlevi dervişlerin kullandığı, keçeden yapılmış silindirik külahtır.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftnref1" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 12pt;">[1]</span></span></span></a>
Aslında çok da şaşırtıcı değil. Biri dünyevi gücü ifade ederken diğeri manevi
gücü simgelemekte. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Öncelikle Mevlevîlik
hakkındaki bilgilerimizi kısaca tazeleyelim. Mevlevilik, Mevlânâ’ya mensup,
Mevlânâ’nın yolu ve bu tarikattan olan kimse anlamlarına gelmektedir . <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Tarikat
olarak Mevlevîlik, başta oğlu Sultan Veled olmak üzere, Mevlânâ Celâleddin-i
Rûmî yolunda gidenler tarafından, Mevlânâ’nın vefatından sonra kurulmuştur. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Usul ve
esaslarını Mevlana’dan alan bu tarikat için 1244 yılı önemli gelişmelere sahne
oldu. Mevlana ve Şems-i Tebrîzî bu sene karşılaştılar. Bütün işi gücü ders ve
irşad olan, yaşayışında tam bir <b>zâhid</b>
ve “temkin ehli bir sûfî” olan Mevlânâ, bu tanışmadan sonra tam bir Hak âşığı
oldu. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Bugün itibariyle edinilen bilgiler Şems"in
en önemli özelliklerinden birinin derin melâmet anlayışından kaynaklanan coşkun
bir tavrı olduğudur. Bu davranışları tipik <b>rind
</b>meşrep bir derviş özelliğini ortaya koymaktadır. Onun için şekil değil, ilâhî
aşkın kendisi önemlidir. Şems"in Mevlânâ"nın hayâtına girmesiyle onda
ortaya çıkardığı bu “ilâhî aşk” ateşi, artık Mevlânâ tasavvufunun temelini
oluşturacaktır. <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Mevlana’nın Şems ile karşılaşmasından
sonra, “kuralcı” ve “şekilci” bir tasavvuf anlayışını terk ederek, coşkun bir
tasavvufî anlayışa sahip olduğunu söylemek mümkündür. İlerlemiş yaşına ve sahip
olduğu şöhrete rağmen Mevlânâ"nın “Hak âşığı” birini özlemle beklemesi,
ondaki ilâhî aşk anlayışının o âna kadar tatmin edilmediğinin bir göstergesi
sayılabilir.</span><a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftnref2" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 9pt;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 9pt;">[2]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Arial,sans-serif;"><o:p></o:p></span></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="line-height: 13.5pt; margin-top: 1.5pt; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Özellikle Şems’in ölümü onu oldukça
etkiler. Sultan Veled, gönül dostunu kaybettikten sonra babasının hâlini şöyle
anlatır: <b>“Şeyh onun ayrılığından sonra
âdetâ deli oldu. Fetvâ veren şeyh, aşkla şâir kesildi. Zâhiddi, meyhâneci oldu.
Fakat üzümden yapılan şarabı içip, satan meyhâneci değil; nûrânî can, nur
şarabından başka bir şey içmez ki…</b>”</span><a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftnref3" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 9pt;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 9pt;">[3]</span></span></span></span></a><span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 9pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="Default" style="margin-bottom: 6pt; text-align: justify;">
<span style="color: windowtext; font-family: Arial,sans-serif;">Her birliktelikte
olduğu gibi, kendini ifade etme yöntemi çeşitlendikçe ayrılıklar kaçınılmazdır.
<o:p></o:p></span></div>
<div class="Default" style="margin-bottom: 6pt; text-align: justify;">
<span style="color: windowtext; font-family: Arial,sans-serif;">Meşrep itibariyle
Mevlevîler kendilerini, Şems kolu ve Veled kolu olarak iki neş’ede
görmüşlerdir. Şems kolu, “Rind” tipini temsil ederdi. Bu koldan olanlar, <b>sikkelerini kaşlarını örtecek tarzda
giyerler, bıyıklarına dokunmazlar, sakallarını kısa kestirirlerdi.</b> Bunlar,
Hz. Ali’ye ve Ehlibeyte bağlı olup, gülbanklerinde, <b>“Dem-i Hz. Mevlânâ, sırr-ı Şems-i Tebrizî, keremi İmâm Ali”</b>
derlerdi. Şems kolu, Mevlânâ ve çevresindekiler arasında, melâmet temâyülünde
olan, Kalenderî, Bektâşî, Hamzavî gibi bâtınî zümrelerle ve Fütüvvet ehli ile
yakınlık gösterirdi.</span><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial,sans-serif;"> </span></span><span style="color: windowtext; font-family: Arial,sans-serif;">Veled kolu ise, “Zâhid” tipini temsil
etmekteydi. <b>Zühde riayet eden kişilerin
bulunduğu, bu koldan olanlar, sikkelerini arkaya doğru, açık giyer, bıyıklarını
kestirir, sakalarına dokunmazlardı</b>. Bunlar, ehlisünnette bağlı olup,
gülbanklerinde sadece <b>“Dem-i Hz.
Mevlânâ”</b> derlerdi.</span><a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftnref4" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial,sans-serif;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: black; font-size: 12pt;">[4]</span></span></span></span></a><span style="color: windowtext; font-family: Arial,sans-serif;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="Default" style="margin-bottom: 6pt; text-align: justify;">
<span style="color: windowtext; font-family: Arial,sans-serif;">Ortaya çıkan bu
eğilim, elbette Mevleviliği bölmedi, daha önce söylediğimiz gibi, kendini ifade
ederken iki farklı yöntem kullanıldı. Hatta, âdâb ve erkânda da bir ayrılık
yaratmadı. </span><span style="font-family: Arial,sans-serif;">Esrar Dede 'de
Tezkire-i Şu‘arâ-yı Mevleviyye adlı eserinde konuyu, “Mevlevîler iki yoldan
giderler. Bir kısmı cezbe ve aşkla görünür, bir kısmı aşkın her hâli edeptir
mazmununa uyar, şeriat kisvesine bürünür. İlk yoldan gidenler, Mevlânâ’nın
Divân’ından feyz alanlardır. İkinci yolu tutanlar, Mesnevî’yi rehber
edinenlerdir. Fakat her ikisi de aynı gerçek ışığın ışığıyla ışıklanırlar”
şeklinde açıklar.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftnref5" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: black; font-size: 12pt;">[5]</span></span></span></a> <o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoNormal" style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial,sans-serif;">Sikkenin
başka fonksiyonları da vardı. Pek sık rastlanmamakla birlikte, affedilemeyecek
bir kabahatin sahibi olan dervişe uygulanan ceza, başındaki <b>sikkesinin üzerindeki hırkasının
alınmasıdır.<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftnref6" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><b><span style="font-size: 12pt;">[6]</span></b></span></span></a>
</b>Buna “Ser u pâ etmek” denilir. Bu, geçici bir süre dergâhtan uzaklaştırma
olan “Seyyah vermek”ten daha ağır bir ceza türüdür. Çünkü seyyah verilen
derviş, sikkesini, hırkasını, tennûresini, elfe-nemeddini alarak, başka bir
Mevlevî-hâneye giderek oraya yerleşip, ıshal-ı nefste bulunabilir. Fakat “ser u
pây” olan, hiçbir Mevlevî-hâneye kabul edilemez. Yılları böylece boşu boşuna
harcamış olur. Belki uzun bir süreden sonra yüz kızartıcı olmayanların ve
kendisinde gerçekten düzelme görünenlerin bağışlanmaları ihtimal h<st1:personname w:st="on">ali</st1:personname>ndedir. <a href="http://www.blogger.com/blogger.g?blogID=5594370577200512521" name="_ftnref5"></a><a href="http://www.irankulturevi.com/lang-tr-MevlanaSemaTorenlerindekiGiysiOzellikleri2.cgi#_ftn5#_ftn5"></a><a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftnref7" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-size: 12pt;">[7]</span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="background-color: yellow; font-family: Arial,sans-serif;"><b>Sikkenin
kullanılış tarzındaki farklılık tamam ama nedir bu “Rind” ve “Zahid” farkı?
Bundan sonraki konumuz da bu olsun. Ama yolumuzu edebiyat ışığı ile
aydınlatarak araştıralım. </b></span></div>
<div>
<br />
<hr align="left" size="1" width="33%" />
<div id="ftn1">
<div class="MsoFootnoteText">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftn1" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman',serif; font-size: 10pt;">[1]</span></span></span></a> <span style="font-family: Arial,sans-serif; font-size: 9pt;">XIV. yüzyılda Osmanlı Devlet
adamlarının törenlerde giydikleri özel başlık olan “Horasâni Sarık”, sikkeye
çok benzer ama karıştırmamak gerekir. </span></div>
</div>
<div id="ftn2">
<div class="sdfootnote" style="line-height: 13.5pt; margin: 1.5pt 0cm 0cm;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftn2" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman',serif; font-size: 12pt;">[2]</span></span></span></a> <span style="font-family: Arial,sans-serif; font-size: 9pt;">Ethem Cebecioğlu,
“Psiko-tarih Açısından Bir Yaklaşım” Tasavvuf, Ankara, 2005, sayı 14, s. 35.</span><span style="font-family: Verdana,sans-serif; font-size: 9pt;"><o:p></o:p></span></div>
<div class="MsoFootnoteText">
<br /></div>
</div>
<div id="ftn3">
<div class="MsoFootnoteText">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftn3" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman',serif; font-size: 10pt;">[3]</span></span></span></a> <span style="font-family: Arial,sans-serif; font-size: 9pt;">Şefik Can , Mevlânâ, Hayâtı, Şahsiyeti,
Eserleri, İstanbul, 1995, s. 55 (Sultan Veled"in İbtidâ-nâme"sinden
naklen)</span></div>
</div>
<div id="ftn4">
<div class="MsoNormal" style="mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftn4" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman',serif; font-size: 12pt;">[4]</span></span></span></a> <span style="font-family: Arial,sans-serif; font-size: 9pt;">Dr. Şener DEMİREL, Mevlevîlik ve 16. Yüzyılda Burdur’da Yetişmiş
İki Mevlevî Şair: Fedâyî Dede Ve Servî Dede, I.Burdur Sempozyumu Sunumu <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div id="ftn5">
<div class="MsoFootnoteText">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftn5" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman',serif; font-size: 10pt;">[5]</span></span></span></a> a.g.e</div>
</div>
<div id="ftn6">
<div class="MsoFootnoteText" style="text-align: justify;">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftn6" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman',serif; font-size: 10pt;">[6]</span></span></span></a> Bazı
kaynaklarda bu durum şu şekilde anlatılır: Büyük bir suç işleyen dervişin sikkesi alınır ve pabuçları dışarıya doğru
çevrilir, hırkası sırtına verilir. Bu, o adamı tarîkatten düşkün etmektir.
Tarîkatte disiplin mutlaktır ve itiraz yoktur. Ser-pa edilen kişi, yere niyaz
eder, arkasını dönmeden kapıya gider, ayakkabılarını içeriye çevirip giyer,
eşiği öpüp gene arkasını dönmeden gider.<span style="font-family: Arial,sans-serif; font-size: 9pt;"> <o:p></o:p></span></div>
</div>
<div id="ftn7">
<div class="MsoFootnoteText">
<a href="file:///C:/Documents%20and%20Settings/Administrator/Desktop/sikkelerin%20sırrı/sikkelerin%20sırrı.docx" name="_ftn7" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: 'Times New Roman',serif; font-size: 10pt;">[7]</span></span></span></a> <span style="font-family: Arial,sans-serif; font-size: 9pt;">Nurettin Sevin, Onüç Asırlık Türk
Kıyafet Tarihine Bir Bakış, Kültür Bakanlığı, Ankara, 1990, sf.56</span></div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5594370577200512521.post-18548689828523587042012-04-06T11:53:00.001+03:002013-09-09T22:17:42.522+03:00Türk – İran İlişkileri ve Özsoy Operası<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Arial;"></span></b> </div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Arial;"> <a href="http://1.bp.blogspot.com/-ZQweWDjd_oE/T36uVCNvCbI/AAAAAAAAALo/be4MYJoi0vU/s1600/ozsoy1.bmp" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" nda="true" src="http://1.bp.blogspot.com/-ZQweWDjd_oE/T36uVCNvCbI/AAAAAAAAALo/be4MYJoi0vU/s320/ozsoy1.bmp" width="259" /></a></span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Türk – İran ilişkileri her dönem gündemdeki yerini korumuştur. Bu ilişkileri kısaca tanımlamak istesek hangi kelimeye ihtiyaç duyarız? Zor, olumsuz, tutarsız vb. Veya bunların her birinden bir parça ile oluşan "sorun yumağı".</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Ancak, iki ülke arasındaki ilişkiler, Atatürk ve Şah Rıza’nın gayretleri<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ile 1934 yılından 1941 yılına kadar en parlak dönemini geçirmiştir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Belki bir çoğumuzun bilmediği “Özsoy Operası“ da bu dostluğu taçlandırmak için hazırlanmıştır.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">İşte bu yazı, söz konusu tarih kesitinin vurgulanabilmesi için paylaşılmaktadır.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Arial;">Genel Olarak İran– Türkiye İlişkileri:</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Türk ve İranî kavimlerinin komşulukları, tarihin çok eski dönemlerine dayanmaktadır. İranlılar doğudaki komşuları olan Türklerin ülkelerini Turan olarak adlandırmış ve onların ülkelerinin Ceyhun Nehri’nin diğer tarafında olduğunu belirtmişlerdir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">"Ahamaniş" dönemi İranlılarının Turan adını vermiş oldukları bu ülkenin merkezi Orta Tiyanşan olan; Horasan, Soğdiyana, Fergana ve Kaşgar’ı içine alacak şekilde, bu bölgelerden Hazar’ın kuzeyi, Kafkaslar ve Karadeniz’in kuzeyinden Doğu Avrupa topraklarına kadar uzanan alanda Saka Türkleri tarafından kurulmuş olan Büyük Saka İmparatorluğu olduğunu görmekteyiz. Turan topraklarına daha sonraları Maveraünnehir denmesinin sebebi, Arapların Sasani İmparatorluğu’nu yıktıktan ve Türkistan topraklarına yapmış oldukları akınlardan sonra, Ceyhun Nehri’nin ötesine Maveraünnehir adını vermelerinden dolayıdır.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn1" name="_ftnref1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[1]</span></span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Anadolu coğrafyasında yaşayan Türk halkı ile İran Halkı arasındaki yakınlık, idari yapılarına yansımamıştır.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Osmanlı Sultanı’nın en büyük rakibi her zaman İran Şahı olmuştur.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn2" name="_ftnref2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[2]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Anlam itibariyle Şah,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Sultan’dan daha büyük bir unvandı. Osmanlı Sultanları ise bundan aşağı kalmaz, yani şahlardan büyük şah anlamına gelen<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>padişah (büyük Şah) unvanını tercih ederlerdi. Elbette bu çekişmenin dini açıdan da bir temeli vardı. Sünnî-Şiî ayrılığı, her iki yapının birleşmesinin ve ortak bir kültür oluşturmasının önünde büyük bir engel gibi durmaktaydı.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Osmanlı Sultanları Sünnî anlayışta iken, Şah İsmail Şii‘liği resmi devlet dini h</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">ne getirerek Osmanlılarla mücadeleye girişti. Aslında İran’da 1502 tarihinden itibaren hakimiyet kuran Safeviler Türk asıllıdır ve konuştukları dil de Türkçe'nin Azeri lehçesidir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">1779 yılından sonra İran yönetimini Kaçar Şahları ele geçirdi. Kaçarlar, İran’ın Kuzeydoğusunda yaşayan, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Cengiz Han soyundan geldiğine inanılan, Türk kökenli ve Türkçe konuşan bir aşirettir. Bu sırada başkent olarak Tahran seçilir. Tahran’ın seçilmesinin yegâne sebebi, Kaçarların anavatanının yakın olmasıdır.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn3" name="_ftnref3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[3]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">1828 Türkmençay Antlaşması İran için sonun başlangıcı oldu. Rusya, Türkistan’ı ele geçirmişti ve topraklarda zorla söz sahibi olan<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Rusya ile İngiltere, İran üzerinde sürekli bir nüfuz kurma mücadelesine girişmişlerdi. Şah artık Kuzey-batı İran’dan gelen ve Türkçe konuşan Kazak Tugay’ı tarafından korunmaya başlanmıştı.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn4" name="_ftnref4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[4]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Tüm dünyayı etkileyen Meşrutiyetle yönetim anlayışı 1907 yılında İran’ı da etkiledi ve meşruti idare kurularak Anayasa uygulamaya konuldu.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn5" name="_ftnref5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[5]</span></span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">1907 yılında İngiltere ile Rusya aralarında bir anlaşma yaparak İran’ı kendi nüfuz bölgelerine bölerek paylaşmışlardı.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn6" name="_ftnref6" style="mso-footnote-id: ftn6;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[6]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">1914 tarihinde iç mücadeleler sona erdi ve meclis tekrar çalışmaya başladı. Rusya güçlü nüfuz bölgesi olarak saydığı bu toprakları Bolşevik ihtil</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">nden sonra terk etti. Bu kez de bölge Osmanlıların eline geçti.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Hatta, Kazım Karabekir Paşa karargahını Tebriz’de kurdu. Osmanlıların geri çekilmesi ile Azerbaycan Sosy</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">st Partisi ve daha sonra Azerbaycan Cumhuriyeti kuruldu. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu sırada, İran Kazak Kıtasında küçük rütbeli bir subay olan Rıza Han<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn7" name="_ftnref7" style="mso-footnote-id: ftn7;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[7]</span></span></span></span></span></a>, ordunun başına geçti ve<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Tahran’a girdi. Bu olaydan sonra Rıza Han kendisini baş kumandan ve Savunma Bakanı olarak ilan etti. <a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn8" name="_ftnref8" style="mso-footnote-id: ftn8;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[8]</span></span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Yaklaşık üç ay sonra Rıza Han, <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Ahmet Şah’ı ikna ederek yeni bir hükümet kurdu ve başbakanlık görevini üstlendi. Hükümet henüz kurulmuştu ki Ahmet Şah Avrupa’ya gönderildi ve mecburi ikamete tabi tutuldu. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Buraya kadar anlatılan süreçten de anlaşılacağı üzere, yakın tarihimize kadar Türkiye ile İran arasındaki ilişkiler sağlıklı gelişmemiştir. İki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler ancak 1921 yılından itibaren başlamıştır.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">İran Elçisi Mümtazüddevle 30 Haziran 1922 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk’e itimatnamesini sundu ve İran heyetine 5-6 odası olan bir bina tahsis edildi. Milli Hükümet tarafından Türkiye’nin doğu politikasını iyi bilen ve Mustafa Kemal’in sevgi ve güvenini kazanmış Memduh Şevket (Esendal) Bey de İran’a gönderilmişti.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn9" name="_ftnref9" style="mso-footnote-id: ftn9;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[9]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu dönemde Mustafa Kemal, İran-Türkiye ilişkilerine değinerek şöyle diyordu: <i>“İçimizde hakikaten büyük bir boşluk vardı. O da İran milletinin mümessilinden mahrumiyet. Bugün ona da muvaffak olduğumuzdan dolayı bahtiyarız. Türkiye halkının şark milletleriyle, Rusya ile Azerbaycan ile Afgan ile İran ile olan revabatı yalnız hissi hayat üzerine mübteni değildir. Hakiki maddi gayr-ı kabil-i bedel bir takım esaslara dayanmaktadır...Türkiye’nin bugünkü mücadelesi yalnız kendi nâm ve hesabına olsaydı belki daha kısa, daha az kanlı olur ve çabuk biterdi.... Müdafaa ettiği dava bütün mazlum milletlerin, bütün şarkın davsıdır...Şimdiye kadar Devlet-i Aliye-i Osmaniye unvanı altındaki imparatorluk ile Devlet-i Aliyye-i İraniye arasındaki münasebatın İranlıların ve Türkiye halkının ciddi temayüllerine mutabık tecelli edememiş olduğunu itiraf etmek lazımdır. Fakat bugün İranlı kardeşlerimiz emin olabilirler ki Türkiye’nin başında bulunanlar aynı adamlar değildir... İran Millet ve Devleti hakikî temas noktalarını bulmuştur. Bunun tecellisi pek feyizli olacaktır. Bu feyizden yalnız Türkiye ve İran değil bütün şark milletleri mütefeyyiz olacaktır....”<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn10" name="_ftnref10" style="mso-footnote-id: ftn10;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[10]</span></span></b></span></span></span></a></i><b><span style="color: #3e3e3e;"> </span></b></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">22 Nisan 1926’da Tahran’da, Türkiye - İran Dostluk ve Güvenlik Antlaşması imzalandı ve böylece iki ülke arasında gelişen iyi ilişkiler kayıt altına alınmış oldu. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">1925 yılına gelindiğinde, Doğu Anadolu bölgesinde yaşanan bazı sorunların çözümünde İran sınırı zorluk yaratmaktaydı. Ankara Hükümeti, İran’dan sınırlarını korumasını talep etti. 1927 yılının sonunda yaşanan bir olay ise bardağı taşıran son damla oldu. İran üzerinden sızan bazı aşiret mensupları <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Doğu Beyazıt’ta bir Türk askerî birliğine saldırdı ve askerleri tutsak alarak İran’a götürdü. Bu sınır ihlalleri karşısında sabrı kalmayan Türkiye, İran’a bir nota vererek on gün içerisinde esir edilen Türk subay ve erlerin Türkiye’ye iade edilmesini istedi.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn11" name="_ftnref11" style="mso-footnote-id: ftn11;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[11]</span></span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Her ne kadar kaçırılan askerlerle ilgili sorun çözülse de genel bir çözüm bulunamadı. Buna rağmen her iki ülkenin iyi niyetleri ile, 1927 yılında Türk - İran Daimi Sınır Komisyonu oluşturuldu ve 1913 yılında İngilizler tarafından çizilen, her iki Ülkenin de memnun olmadığı sınır yapısının değiştirilmesine yönelik çalışmalar başladı.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn12" name="_ftnref12" style="mso-footnote-id: ftn12;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[12]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Türk Hükümeti, bütün olayları göz önüne alarak, İran hududundaki sınır çizgisini İran’a doğru çekerek İran’dan bir miktar toprak kazandı. İran Hükümeti bundan şikayetçi oldu. Hatta İngiltere’den bile yardım istemesine rağmen, İngiltere Hükümeti bu hususta bir girişimde bulunmadı.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Yıllarca süren ihtilaf, 1931 yılında, Türk-İran siyasi ilişkilerinde belli bir iyileşme görülmesi ile çözüm zemini buldu. Bu tarihte Türkiye, İran’ı özel dostları kategorisine almıştı. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Kısa bir süre sonra İran, Küçük Ağrı Dağı’nı, Türkiye’ye vermeğe razı oldu. Fakat İran da bunun karşılığında bir arazi parçasını aldı. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;"><br />
Ancak sorunlar bununla bitmiyordu. İran’da yerleşmiş bulunan İhsan Nuri adlı bir kişi 1925’ten sonra doğuda her sene halkı ayaklandırmaya çalışıyor, yolları kesiyor ve haraç alıyordu. O dönemde Ağrı Dağı’nın yarısı Türkiye’de, yarısı da İran hududu içindeydi Bu şahıs ve ona bağlı olan kişiler Ağrı Dağı’na çıkıyor ve oraya yerleşiyordu. Türk Askeri kendi bölgesinden saldırdığında ise İran tarafına kaçıp kurtuluyorlardı. Bu durum 1932 yılına kadar devam etti. S</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">h Omurtak’ın Kolordu Kumandanı olarak bulunduğu bir zamanda Ağrı Dağı üzerinde genel bir hareket yapıldı ve bu harekat İran sınırları içinde de devam etti. Sonuçta başarı elde edildi.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Ancak bu operasyon, İran ile Türkiye arasını açtı. Ancak iki ülke, bu sorunu siyasî yöntemler uygulayarak ortadan kaldırma karalılığındaydılar. Son tahlilde Türkiye, Ağrı civarında fiili bir hudut tashihi yapmış ve Van’ın doğusundaki Katur sahasını İran’a bırakmıştı<b><span style="color: #3e3e3e;">.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn13" name="_ftnref13" style="mso-footnote-id: ftn13;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="color: #3e3e3e; font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[13]</span></b></span></span></span></a></span></b></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">1934 yılına gelindiğinde, Türkiye - İran ilişkilerinin iyi komşuluk ilişkilerinden de öteye gideceğine dair sinyaller alınıyordu. Nitekim, İran Şahı’nın 1934 yılında Türkiye’yi resmen ziyareti, Türkiye’de büyük bir olay oldu. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Arial;">İran Şahının Türkiye Ziyareti:</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">İran’ın modernleşmesinde büyük rolü olan Rıza Şah, yaptığı reformlarda sadece batı uygarlığından etkilenmemiş, özellikle komşu Türkiye’den de büyük ölçüde etkilenmiştir. Mustafa Kemal’in Pan-İslamizm ve Pan–Turanizmden vazgeçtiğini ortaya koyması ve Türkiye’nin barışçı Milliyetçilik anlayışı Rıza Şah’a ve İran halkına güven vermişti. Bu da iki ülke arasındaki dostane ilişkilerin gelişmesinde önemli rol oynadı.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">1933 yılında Türkiye’nin İran Büyükelçisi olarak atanan Münir Hüsrev (Gerede) Bey ile ilk görüşmesi sırasında İran Şahı, Mustafa Kemal’le l934 yılı ilkbaharında görüşmeye karar verdiğini söylemişti. Türkiye, İran Şahı’nın bu isteğini memnuniyetle kabul ederek resmi davette bulundu. Bu karar l934 yılı Mart ayında İran Başbakanı tarafından resmen açıklandı.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn14" name="_ftnref14" style="mso-footnote-id: ftn14;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[14]</span></span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Rıza Şah, İran Başbakanı, üç ordu kumandanı ve yüksek rütbeli memurlardan yirmi kişilik maiyeti ile birlikte l0 Haziran l934 günü Gürbulak sınırından Türkiye’ye giriş yaptı. Daha sonra karayolu ile Trabzon’a gitti. Buradan bir Türk muhribiyle Samsun’a ve oradan da tren ile 16 Haziran’da Ankara’ya ulaştı.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Arial;">Ankara Karşılaması: </span></b><span style="font-family: Arial;"></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">16 haziran saat 14.20’de Ankara Garı’na ulaşan Şah ve heyetine burada da büyük bir karşılama töreni yapıldı. İstasyona önce İsmet Paşa, sonra Meclis Başkanı Kazım Paşa ve tam Şah’ın trenden inmek üzere olduğu dakikalarda Mustafa Kemal gelmişti. </span></div>
<div style="text-align: justify;">
<a href="http://3.bp.blogspot.com/-SRnQOgreOeQ/T36uYFl7RMI/AAAAAAAAALw/eMAQk3dIxes/s1600/ozsoy2.bmp" imageanchor="1" style="clear: left; cssfloat: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" nda="true" src="http://3.bp.blogspot.com/-SRnQOgreOeQ/T36uYFl7RMI/AAAAAAAAALw/eMAQk3dIxes/s1600/ozsoy2.bmp" /></a><span style="font-family: Arial;"></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Şah ve Mustafa Kemal uzun uzun tokalaştıktan sonra mülki ve askerî erkan birbirine takdim edilmişti. Törenden sonra Mustafa Kemal ve Rıza Şah aynı otomobille Şah’ın konaklayacağı Halkevi binasına gitmişlerdi. Rıza Şah için özenle hazırlanan Ankara, uzun zamandan beri ilk defa tamamıyla aydınlatılmaktaydı. O gece Çankaya’da yemek yendi. Ertesi gün Orduevi’nde Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa’nın çay ziyafetine katılındı. Rıza Şah aynı gün İran Elçiliği’nde Gazi’nin şerefine bir akşam yemeği verdi. Burada Mustafa Kemal Şah’a bir sürpriz yaparak İsviçre’deki oğlu ile telefonda görüşmelerini sağladı ve Şah’ı çok duygulandırdı.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Ertesi günlerde bu önemli konuğa, neredeyse Ankara’daki bütün kurumlar teker teker gezdirildi. Meclis, Atatürk Orman Çiftliği, Kırıkkale’deki fabrikalar, İsmet Paşa Kız Lisesi, Çubuk Barajı, Yüksek Ziraat Enstitüsü, Gazi Muallim Mektebi ve Terbiye Enstitüsü, Numune Hastanesi, Hilal-i Ahmer ve Himaye-i Etfal cemiyetleri gibi pek çok kurum yeni Türkiye vitrininin birer parçaları olarak Şah’a gururla sunuldu.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bütün bu geziler sırasında Şah’a Mustafa Kemal bizzat eşlik ediyordu. Şah Türkçe bildiğinden Mustafa Kemal’le Türkçe anlaşıyorlardı. Ama yaşam tarzları birbirine pek benzemiyordu. Şah Rıza, daha ilk günden, erkenden yatmaya giderken, Mustafa Kemal gecenin geç saatlerine kadar ayaktaydı. Buna rağmen Mustafa Kemal mümkün olduğunca Şah’a eşlik ediyordu. Anlaşılan gezinin Şah üzerindeki etkisini arttırmak istiyordu.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu ziyaretin önemini belirtmek için Türkiye tarafı elinden gelen her şeyi yaptı. Dört günlük ziyaret esnasında kutlamalara ve ağırlamalara büyük önem verildi. Bu keyifli hava yapılan açıklamalara da yansıdı.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Gazi Paşa, Şah onuruna verdiği bir akşam yemeğinde yaptığı konuşmada: “Sayın Şahin Şah, değerli arkadaşım ve muhteşem kardeşim” ifadesi ile başladığı konuşmasını, kardeş milletin şöhretli başkanı sayesinde İran’ın büyük işler başardığını överek konuşmasını sürdürdü. Yine aynı konuşmasında, İki ülkenin <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>karşılıklı dostluktan vazgeçti dönemlerde her iki tarafın de zarara uğradığını, halbuki dost oldukları zaman her iki ülkenin kuvvetli ve refah içinde yaşadıklarını dile getirdi. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b><span style="color: #3e3e3e; font-family: Arial;"><br />
</span></b><span style="font-family: Arial;">İran Şahı da yaptığı konuşmada: “Türkiye Cumhuriyeti’nin Muhteşem Reisi, değerli kardeşim ve büyük arkadaşım diye konuşmasına başlayarak şöyle devam etmiştir: “İki ülke arasındaki dostluk hiç bir şekilde sarsılmayacak bir temele oturmuştur, dedikten sonra iki milletin dünyaya medeniyeti yaydıklarını ve yeryüzünde sulhun gerçekleşmesi için çalıştıklarını söylemiştir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;"><br />
Devrin Başbakanı İsmet inönü’de yaptığı bir konuşmada; “Şah’a karşı gösterilen muhabbetin, Türk halkının İran halkına güvenin ve sevgisinin bir nişanesi olduğunu belirterek, iki devlet arasındaki ilişkilerin yeni bir döneme girdiğini, böylece yanlış anlamalar ve ihtilâflar devrinin sona erdiğini, sınır sorunlarının çözümlenmesi için iyi niyetlerin ortaya konulduğunu, ekonomik ilişkilerin daha iyiye gideceği tahmininde olduğu, yeni Türkiye’nin ve İran’ın gösterilen bütün hedeflere ulaşmasını dünyanın takdir edeceğini” belirtmiştir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b><span style="color: #3e3e3e; font-family: Arial;"><br />
</span></b><span style="font-family: Arial;">İran Şahı’nın Türkiye’yi ziyaret programı belli olunca hükümet Şah’a Kayseri Tayyare Fabrikası’nda imal edilmiş bulunan bir uçak hediye etmeye karar verdi. Bu maksatla hazırlanan gayet hızlı ve modern bir uçağın bütün denemeleri yapılarak önce Ankara’ya gönderildi. Sonra da Türk pilotları ile Tahran’a ulaştırıldı.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn15" name="_ftnref15" style="mso-footnote-id: ftn15;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[15]</span></span></span></span></span></a></span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Arial;">Farklı Bir Diplomatik Atama ve Türk – Yunan Dostluğuna Katkısı<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn16" name="_ftnref16" style="mso-footnote-id: ftn16;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[16]</span></span></b></span></span></span></a>: </span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu sırada, Türk Diplomasi tarihinde önemli bir olay yaşanır. Atina’daki elçilik görevini sürdüren Enis Akaygen, bu görevinin bitmesine çok kısa süre kala, 21 Haziran 1934 tarihinde, Türkiye Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras’tan bir telgraf alır.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu telgraf daha önce aldıklarına pek benzemiyor, üstü kapalı ifadeler içeriyordur. Telgrafa göre, 26 Haziran günü İstanbul’da olması ve <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk’ü, İran Şahı Rıza Pehlevi’yi ve kendisini İstanbul’da karşılayacak resmi heyet arasında bulunması istenmektedir. Akaygen yol boyunca,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Atina’da görevli bir elçinin İran Şahının kabul töreninde ne sıfatı olacağını düşünür durur.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;"><br />
Karşılama günü geldiğinde aynı ortamda bulunan Tahran Büyükelçisi Hüsrev Gerede’ de şaşkınlığını gizlememiştir. Ancak gün sonunda konu anlaşılır. Şah Pehlevi, Tahran’daki Türk Büyükelçisinden memnun değildir ve Türkiye ziyareti esnasında Atatürk’ten Büyükelçinin değiştirilmesini istemiştir. İran Şahının bu isteği karşısında da Atatürk derhal karar vermiş ve Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras’ı çağırarak, “Enis Beyi derhal Atina’dan çağırın; Tahran’a tayin olacak” demiştir. İşte Atatürk’ün bu emrinden sonra Dışişleri Bakanı tarafından Atina Büyükelçisi Enis Akaygen’e yıldırım telgrafı çekilmiş ve derhal İstanbul’a gelmesi istenmiştir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Karşılama günü Enis Akaygen İran Şahına takdim edilir ve Şah, yeni Tahran Büyükelçisini Dolmabahçe Sarayında onaylar. Şah trenle memleketine dönerken Türkiye’nin yeni Tahran Büyükelçisini de trene alır ve böylece 5 yıllık bir macera başlamıştır.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Ancak hikayenin asıl enteresan tarafı bundan sonra başlar. 1934 yılında<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Yunanistan’ın İran’da diplomatik temsilciliği bulunmamaktadır. Yunan Dışişleri İran’daki işlerini Tahran’daki Büyük Britanya Büyükelçiliği üzerinden yapmaktadır. Dolayısıyla İran’da yaşayan Helenlerle, kiliselerle, Yunan vatandaşlarının problemleriyle ve vize almak isteyen İranlılarla hep Büyük Britanya Büyükelçiliği ilgilenmektedir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<a href="http://1.bp.blogspot.com/-3SQ-zSlA4Ug/T36uatgBLkI/AAAAAAAAAL4/vxZgjs3JNOs/s1600/ozsoy3.bmp" imageanchor="1" style="clear: right; cssfloat: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" height="320" nda="true" src="http://1.bp.blogspot.com/-3SQ-zSlA4Ug/T36uatgBLkI/AAAAAAAAAL4/vxZgjs3JNOs/s320/ozsoy3.bmp" width="213" /></a><span style="font-family: Arial;">Ancak, Yunanistan istediği verimi Britanya Büyükelçiliğinden bir türlü alamamakta ve hizmetten de memnuniyet duymamaktadır. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="border: currentColor; margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Atina Büyükelçiliği görevinden tanınan ve beğenilen Enis Akaygen’in Tahran’a tayin edilmesi ile<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Dönemin Yunan Dışişleri Bakanı Dimitrios Maksimos, İran’daki Yunan menfaatlerinin Türkiye’nin İran Büyükelçiliği ve bu ülkedeki diğer konsoloslukları vasıtasıyla takibini resmen talep eder.</span></div>
<div style="text-align: justify;">
<br /></div>
<div style="border: currentColor; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Enis Akaygen 1939’da tekrar Atina Büyükelçisi olarak tayin edilinceye kadar bu görevini üstün bir başarı ile sürdürür. Hatta Tahran’dan ayrılmadan önce Türk Büyükelçiliği’ne bir mektup gelir. İran’daki Yunanlılar Enis Akaygen’e bir veda ve teşekkür mektubu yazmışlardır. Üç sayfalık mektubun ilk sayfası metin, diğer iki sayfası ise altmış küsur Yunanlının imzasını taşımaktadır. <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"></b></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Arial;">İran – Türk Kardeşliği Üzerine Bir Çalışma;<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Özsoy Operası:</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Atatürk, İran Şahı’na, gerçekleştirilen devrimler gösterilirken bir Türk Operası temsilinin de programda yer alması gerektiğini düşünmüş ve besteci olarak o zaman 27 yaşında bulunan Ahmed Adnan Saygun'u seçmiştir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Türk ulusunun tarihi ve manevi köklerini araştıran, bu kaynaklardan geleceğe ışık tutan "Özsoy" operasının konusu Mustafa Kemal'e aittir. Konusu İranlı şair Firdevsi'nin Şehname adlı eserinden bizzat Atatürk tarafından, Türk - İran halklarının kardeşliğini vurgulayacak şekilde düzenlenmiş ve libretto, Münir Hayri Egeli'ye yazdırılmıştır. Eser, Atatürk'ün yakın ilgisiyle orkestra, koro ve solistlerle, yaklaşık bir ay gibi kısa bir sürede ve çeşitli güçlüklere rağmen tamamlanmıştır. Üç perdelik "Özsoy" veya bir diğer adıyla "Feridun" adlı operanın ilk temsili Saygun'un yönetimi altında, devlet başkanları ve seçkin davetlilerin huzurunda, 19 Haziran 1934 günü Ankara Halkevi'nde sahneye kondu. Böylece 1934 yılında Ankara'da operaya doğru atılmış ilk adım, ilk deneme oynanmış oluyordu. Saygun'un başarısı ve Şah Rıza Pehlevi'nin gerek Türkiye Cumhuriyeti'nin müzik devriminden gerekse operanın konusundan oldukça etkilenmesi Atatürk'ü son derece heyecanlandırmış ve yapılan işi bir "inkılap hareketi" olarak değerlendirmiştir.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn17" name="_ftnref17" style="mso-footnote-id: ftn17;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[17]</span></span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Özsoy Operası, ulusal operanın yaratılmasında önemli bir adım sayılmaktadır. İlk sahnelendiğinde üç perdelik, dramatik türde bir opera olarak bestelenmiş olmakla birlikte, 3 Şubat 1982'de Atatürk’ün 100. doğum yıldönümü nedeniyle, tam 48 yıl sonra tekrar sahnelenmesi gündeme geldiğinde Saygun, bu 3 perde 12 tablodan oluşan operayı, bir perdelik özet h</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">ne getirmiştir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Atatürk ve İran Şahı Rıza Şah Pehlevi onuruna ilk sahnelendiğinde operada, bariton Nurullah Taşkıran, soprano Nimet Vahit ve Semiha Berksoy da oynamışlardır. Operada varılmak istenen ana fikir ise yüzyıllar boyunca Türkiye ve İran'ın kardeş olduğunun vurgulanmasıdır. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Özsoy operasının konusu İranlıların ‘Şehname’ destanından esinlenilmiştir. Öykü, Hakan Feridun'un ikiz oğulları Tur (Kurt) ile İraç (Aslan) üzerine kuruludur. İkizler doğduğunda şeytanın gazabı onları birbirinden ayırır. Ayrı yollara gidip birbirlerinden uzaklaşırlar. Ama yüzyıllar sonra buluşup kardeş olduklarını anlarlar. Tıpkı "ayrı yollara giden ikizler" Türkiye ve İran gibi. Eserin sonunda, iki kardeşten Tur'un adı geçtiğinde, sahnedeki oyuncular, Ankara Halkevi'nin locasında operayı izlemekte olan Atatürk'ü, İraç (Aslan) sorulduğunda ise yanındaki Rıza Pehlevi'yi işaret etmişlerdir. Bu jest karşısında çok duygulanan Rıza Şah Pehlevi, "Kardeşim!" diyerek, Atatürk'e sarılmıştır.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn18" name="_ftnref18" style="mso-footnote-id: ftn18;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[18]</span></span></span></span></span></a><b><span style="color: #3e3e3e;"></span></b></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b><span style="color: #3e3e3e; font-family: Arial;">Özsoy Operasının Anlamak:</span></b><span style="font-family: Arial;"></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Perde açıldığında sahnede görülen ozan, ezeli Türk yüceliğini sayıp dökeceği destanına koyularak dinleyicilerin hay</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">ni kırk bin yıl evvelki Feridun’un ülkesine çeker. Bu tiradda Atatürk’ün ulus, din, devlet konularındaki görüşlerine ışık tutulmaktadır. Arpın büyülü melodisiyle ozan tiradını seslendirmeye başlar<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn19" name="_ftnref19" style="mso-footnote-id: ftn19;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[19]</span></span></span></span></span></a> :</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">“Ben ne puta tutkunum, ne de yâra vurgunum,</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Elimde destanımla yalnız hakka bakarım.</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Doğruyu anlatırım, gönüllere akarım.</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Gönlü açık olanlar elbet beni severler.”</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu dizeler, Asya Türklerinin eski inancı olan Şamanlıktan hak dinine yani İslam’a geçişi anlatmaktadır. Devamında ise, tasavvuf felsefesine , Yunus Emre vasıtasıyla bir gönderme yapılmıştır. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">“Ben, ne Homeros gibi; hay</span></i><personname><i><span style="font-family: Arial;">ali</span></i></personname><i><span style="font-family: Arial;"> yavuzlar,</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Tanrılarla sevişen kızcağızları anlatmaktan hoşlanır,</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Ne de eski Fin’lerin Kalavala’sı gibi, insanlarla cinlerin,</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Döğüşünü süslerim hayal enginlerinde.</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Ben Firdevsi değilim, kendi dar anlayışımdan, güzel renkli savaşlar yaratıp,</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">İninde uyuyan aslanları kamçılamam. Ben vatan yavuklusu ozanım,</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Öz tarihi söylerim, olmuşu iletirim. İşte böyle beylerim.”</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu bölümde ise milli olan her şeyin, Batıdan veya Doğudan değil, kendi öz varlıklarımızdan alınması gerektiği belirtilmiştir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Atatürk’ün görüşleri doğrultusunda yazılan bu satırlarda da görüldüğü gibi, iman ve vatan yeni milletin en temel unsurlarıdır. Toplumun ilerlemesi, çağdaşlaşması için başvuracağı kaynakların, kendi geçmişinde var olduğu ve bu geçmişten hareket edilmesi gerekliliği bakın nasıl anlatılmaktadır:<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn20" name="_ftnref20" style="mso-footnote-id: ftn20;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[20]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">“Tarih diyor ki bize,</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Uygarlıklar ırmağı brakisefal soyda buldu, özlü kaynağı,</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Bu soy, Asya’dan çıktı, dört bir yana dağıldı,</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Bu tarih, yükselişin, başlangıcı sayıldı, Avrupa, Anadolu, İran, ve ortayayla uygarlığa</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">girdi,</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">Bakın, bu büyük soyla zaman durur mu? Sakın zaman durur sanma, duran düşer</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<i><span style="font-family: Arial;">İlerden başkasına inanma.”</span></i></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Feridun, İraç adını koyduğu oğluna, “nurun yeşilde çıksın, güneş seninle parlasın, yoldaşın arslan olsun” derken, İran’ın ortak manevi değerlerini ortaya koyuyor ve bayraklarındaki sembolleri anlatıyordu. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Dünya müzik tarihinde, büyük bir devlet adamı ve bir sanatçının birlikte yarattığı, belki de tek operadır “Özsoy”. Sonuç olarak bu mitolojiye göre yeryüzünde insanlar türedikten bir müddet sonra dünyada karanlıkla ışığın çarpışması başlamıştır. Karanlıkla aydınlığın bu ezeli döğüşü, bu en eski inanıştan bütün milletlerin dini inançlarına geçmiş ve kalmıştır. Nihayet bir gün gelmiş ki, karanlık ve kötülükler insanlığı ele geçirmiş ona hükmetmeye başlamıştır. Bu, Firdevsi’nin ölmez eseri Şehname’de “Dahhak” olarak canlandırılmıştır. Bu z</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">min karanlığı yüzyıllarca sürmüş nihayet bir demirci, Türk versiyonunda “Boz kurt” İran versiyonunda “Gave” ortaya çıkmış bu karanlığı dağıtmıştır.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn21" name="_ftnref21" style="mso-footnote-id: ftn21;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[21]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Yeniden ışığa kavuşan insanlar başlarına bir Bey seçmişlerdir : “Feridun”.İşte Münir Hayri, mitolojinin bu güzel noktasını eserine konu olarak almış ve XIX. Yüzyıldaki Alman milli tiyatrosunun yaratıcılarının kullandığı tekniğe başvurarak Feridun hikayesini Zendavesta, Şehname ve Efrasyap destanlarıyla Hint ve Uygur mitolojilerindeki en uygun parçalarla bağlayarak Özsoy’u meydana getirmiştir. Asıl mitolojiye göre Feridun’un üç oğlu olmuş ve bunlardan Tur bütün Asya’ya hâkim olarak Turanilere ata olmuş, İraç İran’da kalmış ve İranilere ata olmuş, Selm’de Avrupa’ya giderek Avrupa Arilerine baba olmuştur.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn22" name="_ftnref22" style="mso-footnote-id: ftn22;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[22]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: Arial;">İran Şahının Türkiye’den Ayrılıyor: </span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Gazi ve Şah kalabalık mahiyetleriyle birlikte İzmir’i ziyaret etmek için 20 Haziran’da Ankara’dan ayrıldılar. Eskişehir’den İzmir’e giden devlet başkanları burada bizzat hava saldırılarını ve karşı müdafaa usullerini içeren bir askerî tatbikatı yönettiler. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">İzmir’den kara yolu ile Çanakkale’ye buradan da İstanbul’a geçtiler. Şah’ın ikametine Dolmabahçe Sarayı tahsis edildi ve orada onuruna bir akşam yemeği verildi. Şah, İstanbul’da kaldığı altı gün süre içerisinde Kara ve Deniz akademilerini, müze ve camileri, Dar-ül fünun’u ve okulları ziyaret etti. Bu geziler esnasında Şah ve Gazi hiç bir şekilde birbirlerinden ayrılmayacak gibi gözüktüler. Öyle ki her biri, açıkça diğerinin eşliğinden gerçekten zevk alıyor havasını estiriyorlardı.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Rıza Şah, 1 Temmuz‘da İran’a dönmek için İstanbul’dan ayrıldı. 6 Temmuzda Türk sınırından İran topraklarına girdi. Rıza Şah’ın Türkiye ziyareti ile ilgili, dış basında da yazılar çıkmaktaydı. Yine bu ziyaretle ilgili İran gazeteleri de samimi yazılar yazdılar. İlk önceleri Rıza Şah’ın Türkiye’deki ikamet süresi 15 veya 17 gün olarak planlanmış iken Mustafa Kemal’in daveti üzerine Eskişehir, İzmir Balıkesir ve Çanakkale’yi ziyaret etmesi ve İstanbul’da iki gün daha fazla kalması seyahatin 27 gün sürmesini sağladı. Rıza Şah hududu geçtikten sonra yanındakilere şunları söylemiştir. “Biz büyük bir insan ile görüşmeye gitmiştik. Biz de milletimizi onun milletini ulaştırdığı seviyeye eriştirmeliyiz.” Bu sözlerle Şah’ın Türkiye seyahatinden ve M. Kemal’den ne derece etkilendiği anlaşılmaktadır. Gerçekten de Rıza Şah Mustafa Kemal’in fikirlerinden ve Türkiye’de gördüğü gelişmelerden büyük ölçüde etkilenmiş. İran’a döner dönmez reform hareketlerine hız vermiştir.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn23" name="_ftnref23" style="mso-footnote-id: ftn23;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[23]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">İran Şahının Türkiye’yi ziyaretinden sonra Türkiye’nin çabaları ile İran ile Afganistan arasındaki sınır anlaşmazlığı da çözümlenmiştir. Bu konuda Türkiye iki ülke arasında hakemlik yapmıştır. Bundan başka İran’ın Irakla da aralarında sınır ihtilafları bulunuyordu. İran-Irak sınır anlaşmazlığı da bir süre sonra halledildi. Sonuçta da Türkiye’nin çabaları ile bu dört devlet arasında bir doğu paktı kuruldu. 8 Temmuz l937 de kurulan Sadabat Paktı İran, Irak, Türkiye ve Afganistan temsilcileri tarafından Tahran’da imzalandı. 1941 de Rusya ve İngiltere İran’ı işgal etti. Rıza Şah tahtan çekildi. Yerine Muhammed Rıza Şah geçti.Son İran Şahı Muhammed Rıza Şah döneminde İran Türkiye ile olan dostluğunu bozmuştur.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn24" name="_ftnref24" style="mso-footnote-id: ftn24;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[24]</span></span></span></span></span></a></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">1934 yılında Atatürk’ün daveti üzerine Türkiye’yi ziyaret eden İran Şahı’nın ülkesine döndükten sonra, çağdaşlaşma yolundaki Atatürk dönemi Türkiye örneğinin etkisiyle bir takım reformlar yaptığı görülür. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Bu ziyaretin amacı konusunda gazetelerde çıkan haber ve makalelerde yer alan düşünceler genellikle şu noktalarda toplanmaktaydı: Atatürk inkılâplarını, Türkiye’deki yenilik ve ilerlemeleri bizzat yerinde görmek, bunun yanında İran’ın dış ticaretini geliştirmek. Örneğin, bu konuda 16 Haziran 1934 tarihli Times ile 21 Haziran 1934 tarihli Near East India adlı gazetelerde konuya ilişkin olarak çıkan yazılarda Rıza Şah’ın Türkiye ziyaretinin büyük bir önem taşıdığına işaret edilerek, ülkesini ileri bir seviyeye ulaştırma çabalarında bulunan İran hükümdarının Mustafa Kemal’e çok şey borçlu olduğu belirtilir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">İran Şahı, Türkiye gezisini tamamlayıp ülkesine dönerken, Atatürk inkılâplarının üzerinde bıraktığı etkiyi belirtmesi açısından ilginç olan şu cümleleri İran sınırını henüz geçtiği sırada söylemişti: “Biz büyük bir insanla görüşmeye gitmiştik. Biz de ulusumuzu, O’nun ulusunu ulaştırdığı düzeye eriştirmeliyiz”. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Rıza Şah, işte bu etkilemenin sonucu olarak ülkesinde ilk öğrenimi zorunlu kılmış, yabancı okulların açılmasını yasaklamış ve tarihî eserlerin korunması için müzeler ile kitaplıklar kurdurmuştu. Kılık kıyafet konusunda yaptığı düzenlemeler dışında kadın hakları konusunda da bir takım girişimlerde bulundu.<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftn25" name="_ftnref25" style="mso-footnote-id: ftn25;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: Arial; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[25]</span></span></span></span></span></a> </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b><span style="color: #3e3e3e; font-family: Arial;">Müzik Alanındaki Gelişmeler: </span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">İran Şahının ziyareti sebebiyle, Atatürk vasıtasıyla hazırlanan ve sunulan “Özsoy” operasını, gene Ahmed Adnan Saygun'un "Taşbebek", Necil Kazım Akses'in "Bayönder" adlı eserleri izledi. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Türkiye'de oynayan ilk ulusal operalar, beklenen sonucu kısa sürede vermiş ve Milli Eğitim Bakanlığı, Atatürk'ün direktifleriyle Ankara'da bir devlet konservatuarının kurulmasıyla ilgili hazırlıklara<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>başlamıştır. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Milli Eğitim Bakanlığı'nda ilk olarak bir Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü kurulmuştur. 1936 yılında da 1924 yılında Ankara'da fa</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">yete geçirilmiş bulunan Musiki Muallim Mektebi'nin öğrencileri arasından seçilen yetenekli elemanlarla, gene aynı kurumun içinde ilk olarak Devlet Konservatuarı sınıfları fa</span><personname><span style="font-family: Arial;">ali</span></personname><span style="font-family: Arial;">yete geçirilmiştir.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">1935/36 ders yılında, Musiki Muallim Mektebi'nde kurulmuş bulunan Devlet Konservatuarı sınıflarında, müzik sanatının bütün dallarında olduğu gibi, tiyatro ve opera alanında da çalışmalara hızla başlanmış ve kısa zamanda uzun mesafeler alınmıştır.</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<b><span style="color: #3e3e3e; font-family: Arial;">Son Söz Yerine:</span></b></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Atatürk, gerek yaptığı inkılâplar gerekse davranışları ile, çağdaş bir toplum oluşturma yolunda büyük bir lider ve örnektir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Ancak bu örnek olma gayreti sadece ulusal bir kimlik taşımamıştır. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Atatürk döneminde çağdaş Türkiye örneğinin, birçok ülke üzerinde “Çağdaşlaşma Modeli” olarak etkisi olduğu da unutulmaması gereken bir gerçektir. </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;">Tüm bunlarla beraber, uyguladığı dış politikalar ve gösterdiği dostane tavır, yüzyıllardır süren sorunların çözümünde büyük bir etki yaratmıştır. </span></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<span style="font-family: Arial;"></span><span style="font-family: Arial;"></span><span style="font-family: Arial;"></span><br /></div>
<div style="mso-element: footnote-list;">
<div id="ftn1" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref1" name="_ftn1" style="mso-footnote-id: ftn1;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[1]</span></span></span></span></span></a> <b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Abdulh</span></b><personname><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">ali</span></b></personname><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">k BAKIR,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>Ahmet ALTINGÖK,</span></b><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="mso-spacerun: yes;"> </span></b><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Klasik Ve Çağdaş Kaynaklar Işığında Turan-İran Kavramı Ve Tarihsel Coğrafyası, Tarih İncelemeleri Dergisi Cilt/Volume XXVI, Sayı/Number 2 Aralık/December 2011, 361-422</span></div>
</div>
<div id="ftn2" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref2" name="_ftn2" style="mso-footnote-id: ftn2;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[2]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Philip Mansel, </span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Sultanların İhtişamı</span></b><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">, İstanbul 1998, s.66; P. Mansfield, </span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">a.g.e., </span></b><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">s.l08</span></span></div>
</div>
<div id="ftn3" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref3" name="_ftn3" style="mso-footnote-id: ftn3;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[3]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Aydın Can -</span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;"> ATATÜRK DÖNEMİ TÜRK- İRAN İLİŞKİLERİ</span></b></span></div>
</div>
<div id="ftn4" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref4" name="_ftn4" style="mso-footnote-id: ftn4;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[4]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> a.g.e</span></div>
</div>
<div id="ftn5" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref5" name="_ftn5" style="mso-footnote-id: ftn5;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[5]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">İ.H.Göksoy,</span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Çağdaş İslam Ülkeleri Tarihi, </span></b><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Isparta 1997,s.104-105</span></span></div>
</div>
<div id="ftn6" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref6" name="_ftn6" style="mso-footnote-id: ftn6;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[6]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">F. Armaoğlu, </span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">20. Yüzyıl Siyasi Tarihi, </span></b><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Ankara 1995, s.208</span></span></div>
</div>
<div id="ftn7" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref7" name="_ftn7" style="mso-footnote-id: ftn7;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[7]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <span style="color: black;">Rıza Şah İran'ın pek eski ve büyük bir ailesine mensuptu. Bu aile uzun yıllardan beri Mazandara'nın Savat-kuh denilen hav</span><personname><span style="color: black;">ali</span></personname><span style="color: black;">sinde yaşardı. Bu ailenin şeceresi İran ırkının en temiz ve en soylu unsurunu temsil ediyordu. Rıza Şah 16 Mart 1878 tarihinde Savat-kuh Aleşt kasabasında dünyaya geldi.</span></span><a href="http://www.blogger.com/" name="_ednref2"></a><a href="http://www.gumushane.gen.tr/#_edn2" title="_ednref2"><span style="color: #496c9f;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="font-size: x-small;"><span style="mso-bookmark: _ednref2;"><span lang="EN" style="mso-ansi-language: EN; mso-ascii-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-font-family: "Times New Roman";">[2]</span></span><span style="mso-bookmark: _ednref2;"></span></span></span></span></a><span style="mso-bookmark: _ednref2;"></span><span lang="EN" style="color: black; mso-ansi-language: EN;"><span style="font-size: x-small;"> Rıza Şah'ın babası Abbas Alihan Savat-kuh'unda Dördüncü İran Ordusu'nun Piştar Alayı'nda mertliği ve dürüstlüğü ile şöhret kazanmış bir subaydı. Büyük babası Murat Alihan ise 1856'da Herat Harbi'nde şehit olmuştu. Rıza Şah amcası General Nasrullah Han'ın maiyetinde bir asker gibi yetişti. 1900 senesinde henüz 22 yaşında iken Kazak Alayı'nda subay olarak görev aldı. Bu tarihten sonra kısa sürede kendisini orduya sevdirmeyi başaran Rıza Şah 21 Şubat 1921 tarihinde ordu kumandanlığında bulunduğu sırada Başkumandanlık Harbiye Nazırlığı görevine getirildi.</span><a href="http://www.blogger.com/" name="_ednref3"></a><a href="http://www.gumushane.gen.tr/#_edn3" title="_ednref3"><span style="color: #496c9f;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="font-size: x-small;"><span style="mso-bookmark: _ednref3;"><span style="mso-ascii-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-font-family: "Times New Roman";">[3]</span></span><span style="mso-bookmark: _ednref3;"></span></span></span></span></a><span style="mso-bookmark: _ednref3;"></span><span style="font-size: x-small;"> Rıza Şah 23 Ekim 1923 tarihinde Başbakanlık görevini de üzerine alarak İran yönetimini tamamen eline geçirdi. Bu dönemde Ahmet Han'ın Avrupa'da olması nedeniyle ülke içerisindeki karışıklıklara bir türlü son verilemiyordu.</span><a href="http://www.blogger.com/" name="_ednref4"></a><a href="http://www.gumushane.gen.tr/#_edn4" title="_ednref4"><span style="color: #496c9f;"><span style="font-family: Verdana;"><span style="font-size: x-small;"><span style="mso-bookmark: _ednref4;"><span style="mso-ascii-font-family: "Times New Roman"; mso-hansi-font-family: "Times New Roman";">[4]</span></span><span style="mso-bookmark: _ednref4;"></span></span></span></span></a><span style="mso-bookmark: _ednref4;"></span><span style="font-size: x-small;"> Nihayet 29 Ekim 1925 tarihinde İran Parlamentosu toplanarak Rıza Şahı Regent yani Saltanat Naipliği'ne getirdi. Ayın otuz birinde ise Kaçarların tahtan indirilmesi ve geçici bir hükümetin kurulması kararlaştırıldı. 12 Aralık 1925'te Meclis toplanarak Rıza Şah Pehlevi'nin İran tahtına getirilmesine karar verdi ve 25 Nisan 1925 tarihinde Rıza Şah Şahlık tacını giyerek İran Şahı oldu. <br />
Rıza Şah İran Şahı olduktan sonra kısa sürede ülkesindeki karışıklığa son vererek iç huzuru sağladı. Daha sonra ülkesinde ıslahatlar yapmaya başlayan Rıza Şah Ordusunu zamanın ihtiyaçlarına göre yeni baştan donatarak modern bir ordu vücuda getirdi. Ayrıca milletini çağdaş medeniyetler seviyesine yükseltmek için büyük gayret sarf eden Rıza Şah sanayi alanında da gerekli ıslahatları yaptı. Ülkesi ve milletinin mutluluğu için yılmadan çalışan Rıza Şah kısa sürede milletinin sevgisini kazandı ve ülkesinin yönetimine tamamen hakim olmayı başardı. Rıza Şah bir taraftan ülkesinde bu ıslahatları yaparken diğer taraftan da komşu ülkelerle iyi ilişkiler kurmayı ihmal etmedi. Rıza Şah'ın ülke yönetiminde etkili olduğu andan itibaren dostça münasebetleri arzuladığı ilk ülke ise Türkiye oldu. </span></span></div>
</div>
<div id="ftn8" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref8" name="_ftn8" style="mso-footnote-id: ftn8;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[8]</span></span></span></span></span></a> <span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">K. Gürün, age, s.194--Meliha Anbarcıoğlu, “Gazi Mustafa Kemal Atatrük ve İran’da Yapılan Reformlar”</span></div>
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt; text-align: justify;">
<span style="font-size: x-small;"><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Doğu İlleri Dergisi III/4 Ankara 1983</span></b><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">, s.11</span></span></div>
</div>
<div id="ftn9" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref9" name="_ftn9" style="mso-footnote-id: ftn9;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[9]</span></span></span></span></span></a> <b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Prof. Dr. Ahmet Özgiray,</span></b> <span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">İngiliz Belgelerinde Türk – İran ilişkileri</span> </div>
</div>
<div id="ftn10" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref10" name="_ftn10" style="mso-footnote-id: ftn10;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[10]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri (1-III) III, </span></b><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Ankara 1997 s.43-45</span></span></div>
</div>
<div id="ftn11" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref11" name="_ftn11" style="mso-footnote-id: ftn11;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[11]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <b><span style="color: #3e3e3e; font-family: Georgia; mso-bidi-font-family: Tahoma;">PRO. F.O. 371/E. 1149/44/17, Turkey, Annual Report 1927, G. Clerk, ten A. Chamberlain’e, İstanbul 1928</span></b></span></div>
</div>
<div id="ftn12" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref12" name="_ftn12" style="mso-footnote-id: ftn12;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[12]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Prof. Dr. Ahmet Özgiray,</span></b> <span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">İngiliz Belgelerinde Türk – İran ilişkileri</span></span></div>
</div>
<div id="ftn13" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref13" name="_ftn13" style="mso-footnote-id: ftn13;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[13]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Prof. Dr. Ahmet Özgiray,</span></b> <span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">İngiliz Belgelerinde Türk – İran ilişkileri</span></span></div>
</div>
<div id="ftn14" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref14" name="_ftn14" style="mso-footnote-id: ftn14;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[14]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Rıza Şah Pehlevi’nin Türkiye’ye gelişi ile ilgili yazışmalar için bkz. </span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">A.M.D.P.–II </span></b><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">,s.219-220/228-230</span></span></div>
</div>
<div id="ftn15" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref15" name="_ftn15" style="mso-footnote-id: ftn15;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[15]</span></span></span></span></span></a> http://www.kayserim.net/<personname>bilgi</personname>d.asp?id=141</div>
</div>
<div id="ftn16" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref16" name="_ftn16" style="mso-footnote-id: ftn16;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[16]</span></span></span></span></span></a> <span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Enis Tulça</span><span style="color: #666666; font-family: Arial;"> “</span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Atatürk, Venizelos ve Bir Diplomat: Enis Bey,</span></b><span style="color: #666666; font-family: Arial;"> </span><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Simurg Yayıncılık, İstanbul, 2003</span><b><span style="color: #3e3e3e; font-family: Georgia; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: Tahoma;"></span></b></div>
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<br /></div>
</div>
<div id="ftn17" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref17" name="_ftn17" style="mso-footnote-id: ftn17;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[17]</span></span></span></span></span></a> <b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 9pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Orçun UTLU,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></b><span style="font-size: 9pt;">Cumhuriyet Döneminde Türkiye Coğrafyasında Operanın Gelişim Süreci, Mersin Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi, 2010</span></div>
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<br /></div>
</div>
<div id="ftn18" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref18" name="_ftn18" style="mso-footnote-id: ftn18;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[18]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Emre YALÇIN</span></b><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">, Cumhuriyet Döneminin İlk Lirik Sahne Eseri: Özsoy Operası. Agora Müzik</span></span></div>
</div>
<div id="ftn19" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref19" name="_ftn19" style="mso-footnote-id: ftn19;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[19]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> </span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; font-size: 9pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;">Orçun UTLU,<span style="mso-spacerun: yes;"> </span></span></b><span style="font-size: 9pt;">Cumhuriyet Döneminde Türkiye Coğrafyasında Operanın Gelişim Süreci, Mersin Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi, 2010</span></div>
</div>
<div id="ftn20" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref20" name="_ftn20" style="mso-footnote-id: ftn20;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[20]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> a.g.e</span></div>
</div>
<div id="ftn21" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref21" name="_ftn21" style="mso-footnote-id: ftn21;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[21]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> a.g.e</span></div>
</div>
<div id="ftn22" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 0pt; mso-layout-grid-align: none; text-align: justify;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref22" name="_ftn22" style="mso-footnote-id: ftn22;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 12pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[22]</span></span></span></span></span></a> <b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-size: 9pt;">G.<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>ALEV</span></b><span style="font-size: 9pt;">,</span> <span style="font-size: 9pt;">2007 </span><span style="font-family: TimesNewRomanPS-ItalicMT; font-size: 9pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-ItalicMT;">Özsoy Operası - Dramaturgi çalışması </span><span style="font-size: 9pt;">; Refiğ, G. 1997 </span><span style="font-family: TimesNewRomanPS-ItalicMT; font-size: 9pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-ItalicMT;">Atatürk ve Adnan Saygun Özsoy operası</span><span style="font-size: 9pt;">. Boyut müzik yayın grubu</span></div>
</div>
<div id="ftn23" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref23" name="_ftn23" style="mso-footnote-id: ftn23;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[23]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> </span><b style="mso-bidi-font-weight: normal;"><span style="font-size: 9pt;">Aydın Can</span></b><span style="font-size: x-small;"><span style="font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;"> -</span><b><span style="font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-BoldMT;"> </span></b></span><span style="font-family: TimesNewRomanPS-ItalicMT; font-size: 9pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPS-ItalicMT;">Atatürk Dönemi Türk- İran İlişkileri</span></div>
</div>
<div id="ftn24" style="mso-element: footnote;">
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref24" name="_ftn24" style="mso-footnote-id: ftn24;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;"><span style="color: #496c9f;">[24]</span></span></span></span></span></a><span style="font-size: x-small;"> a.g.e</span></div>
</div>
<div id="ftn25" style="mso-element: footnote;">
<div style="border-color: currentColor currentColor rgb(87, 180, 171); border-style: none none dotted; border-width: medium medium 1pt; padding: 0cm 0cm 2pt;">
<h3 style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<a href="http://www.blogger.com/post-create.g?blogID=5594370577200512521#_ftnref25" name="_ftn25" style="mso-footnote-id: ftn25;" title=""><span class="MsoFootnoteReference"><span style="color: windowtext; font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; font-weight: normal;"><span style="mso-special-character: footnote;"><span class="MsoFootnoteReference"><span style="font-family: "Times New Roman"; font-size: 10pt; mso-ansi-language: TR; mso-bidi-language: AR-SA; mso-fareast-font-family: "Times New Roman"; mso-fareast-language: TR;">[25]</span></span></span></span></span></a><span style="font-family: Verdana;"><span style="color: #0066cc; font-size: large;"> </span><span style="color: windowtext; font-family: TimesNewRomanPSMT; font-size: 10pt; font-weight: normal; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;">Prof. Dr. İzzet Öztoprak , </span><span style="color: windowtext; font-family: TimesNewRomanPSMT; font-size: 10pt; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT; mso-bidi-font-weight: normal;">Atatürk, Çağdaşlaşma ve Dış Dünyadaki Etkileri</span><span style="color: windowtext; font-family: TimesNewRomanPSMT; font-size: 10pt; font-weight: normal; mso-bidi-font-family: TimesNewRomanPSMT;"> ATATÜRK ARAŞTIRMA MERKEZİ DERGİSİ, Sayı 56, Cilt: XIX, Temmuz 2003, Türkiye Cumhuriyeti'nin 80. Yılı Özel Sayısı</span></span></h3>
</div>
<div class="MsoFootnoteText" style="margin: 0cm 0cm 0pt;">
<br /></div>
</div>
</div>
Murat GÜLGÖRhttp://www.blogger.com/profile/04544829865214038728noreply@blogger.com0