O gün, Teknik Öğretim
Müsteşarlığı’nın gayet ağır bir misafiri vardı. Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli
Yücel. Her ne konuştuklarını bilemesek de, aralarındaki ilişkinin pek de sıcak
olmadığı, ziyaretine gittiği kişinin yaklaşık 20 gün sonra Urfa'da bir
şantiyeye görevlendirilmesi ile kendini gösterecektir. Hasan Âli Yücel’in
ziyaretine gittiği kişi ünlü mimar Selçuk Milar’dan başkası değildir.
Milli Eğitim Bakanı
Hasan Âli Yücel ile yaşadığı bu görüşmenin sebebi, “Yeter Söz Milletindir!”
sloganı ve afişinin Milar’a ait olmasıdır.
Türkiye’deki en bilinen siyasi propaganda malzemesini tasarlayan Milar, iyi bir mimar olmasının yanı sıra güzel sanatlara duyduğu ilgiyle de dikkatleri üzerine çekiyordu.
Bu siyasi afişin dünyada
ilk olduğunu, benzersiz olarak addedilebileceğini söylemek doğru
olmayacaktır. İngiltere’de, Alfred
Leete tarafından tasarlanmış olan “I WANT YOU” afişi propaganda tasarımının en
ünlü örneklerinden belki de ilklerindendi.
Beyaz Ordu askeri, 1919
tarihindeki afişte sesleniyordu : “Neden orduda sen yoksun?”
ABD’de yayımlanan bu
afiş ile Zion'un kızı sesleniyordu: “Yahudi
alaylarına katılın.”
Brezilya’da İntegralizm
rüzgarı esmektedir. Yıl 1937. “Brezilya size muhtaçtır! İntegralizm olmadan
Milliyetçilik yoktur.”
SSCB posteri, 1927. “Sen,
eğer henüz kooperatif üyesi değilsen, hemen imzalayın!”
Yıl 1917 ve en akılda
kalıcı örnek: ABD’de J. M. Flagg
tarafından tasarlanan Sam Amca, vatandaşlarını askere çağırıyordu.
Aynı yıllar Britanya I.
Dünya Savaşı için asker alımı posterini John Bull’a tasarlatmış.
Milar’ın başına gelen, bu afişleri tasarlayanların da başına gelmiş
midir bilmem ama, bu afiş onun DP için son tasarladığı afiş de olmayacaktır.
İlk seçim Kanunu
olan, 17.12.1942 tarih ve 4320 sayılı Mebus Seçimi Kanununun 48. Maddesinde, “Mebus
veya ikinci seçmen olmak yahut diğer bir şahsı mebus veya ikinci seçmen
seçtirmek kastiyle seçmenleri her ne suretle olursa olsun korkutan veya bu
suretle seçmeye teşvik için seçmenlere para, eşya ve sair menkul ve gayrimenkul
mal verenler veya herhangi bir suretle menfaat temin veya vadedenler ve bu
maksatla verilen malları veya menfaatleri kabul edenler iki aydan 18 aya kadar hapis ve yüz liradan beş yüz liraya kadar ağır
para cezasıyla cezalandırılırlar ve bu suçları işleyenler memur iseler müebbetten
veya muvakkaten Memuriyetten mahrumiyetlerine hükmolunur.” ifadesi yer
almaktaydı.
Demek ki dönem itibariyle propaganda afişleri değil, vatandaşın oyunu
menfaat karşılığında almak ve ayrıca vatandaşında oyunu menfaat karşılığında vermesi önemli görülmüş, gerek menfaati veren gerekse
alan için ceza öngörülmüştü.
1946 seçimleri
öncesinde kabul edilen 25.6.1946 tarih ve 4918 sayılı Milletvekilleri Seçimi
Kanununda da benzer hükümler olmakla beraber, afişlere ilişkin bir düzenleme
bulunmamaktaydı.
Ancak, 1946
seçimlerinde DP tarafından kullanılan Milar’ın bu afişi büyük ses getirmişti. Öyle
ki, Seçim Kanununda da düzenlemeye gidilmesi gerekecekti.
1950 de yapılan
seçimler öncesinde yayımlanan 16.02.1950 tarih ve 5545 sayılı Milletvekilleri
Seçimi Kanununun yasaklarla ilgili 51. Maddesinde “Propaganda için duvar
ilânları üzerinde Türk Bayrağı, Dinî ibareler, Arap harfleri ve her türlü resim
bulundurulması yasaktır.” hükmü getirilmişti. Bütün bunlara rağmen Milar’ın afişi yine de
kullanılmış ve 1950 seçimlerine damgasını vurmuştu.
1957 yılına
gelindiğinde Milar, Ankara'nın ilk sanat galerisi olan Galeri Milar’ı açtı.
Bu galeri belki de ilk mobilya ve dekorasyon galerisiydi. Milar Galerisi, Bedri Rahmi Eyüpoğlu, Füreya Koral, Orhan Peker, Gencay Kasapçı, Cevdet Altuğ gibi birçok ünlü sanatçıların sergilerini ev sahipliği yaptı ve yeni bir mobilya anlayışına öncülük etti.
Şevki Vanlı onu ve Ankara’daki çalışmalarını şöyle ifade edecekti. “Milar, mimarlık ve sanat dünyasında Ankara’ya simge olmuştur. Yurt dışından, İstanbul’dan gelen her sanatçı ona uğrardı.”
Bu sırada, hatırını
kıramayacağı bazı dostlarının ısrarla bir afiş daha istemeleri üzerine,
iktidar partisinin bazı uygulamalarını onaylamamasına rağmen bir afiş
daha tasarladı.
Halkın bir kısmının
yapılan icraattan şikâyetçi bir kısmının ise memnun olduğunu düşündüğünden ve
hiçbirini aldatmamak, halka inanmadığı bir şey söylememek için,
resimsiz ve sadece 3 kelimeden oluşan bir afiş hazırladı.
“Yaptıklarımız
Yapacaklarımızın Teminatıdır.”
Tarih ve Toplum
Dergisi’nde Milar, afişin hikâyesini şu şekilde anlatır: “Maalesef artık
Demokrat Parti yok. Ama demokrasinin tarifi olarak afişi yaşamağa devam
edecektir. Çünkü demokrasilerde daima söz milletindir. İktidardaki partilerin
ise neler yapacaklarını anlamak için, daima neler yaptıklarına bakmak
gerekecektir.”
Demokrat Parti
çevresinde büyük saygınlık kazanmış olmasına rağmen hiçbir zaman bundan
faydalanma yoluna gitmeyen Milar, Celal Bayar’ın kendisini “Bizim partidendir”
şeklinde tanıtması üzerine; “Hayır Sayın Bayar! Ben bir demokratım, ama
Demokrat Partili değilim” diyerek itiraz etmiştir.
Demokrat Parti sonraki dönemlerde Milar'dan esinlenerek çeşitli çalışmalar yapsa da pek başarılı olamadı.
Demokrasi dersi almak için bazen bir sanatçının 3 kelimesi bile yeterli olur.
1. Dr. Süleyman İNAN Çok Partili Hayata Geçiş Sürecinde (1946-1950)
Milletvekili Seçim Yasası Değişikliklerinde Muhalif Görüşler SDÜ Fen-Edebiyat
Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi 2003, Sayı:9, ss.167-188.
2. Selçuk Milar, “Yeter Söz Milletindir
Afişi Nasıl Doğdu”, Tarih ve Toplum Dergisi, (Haziran 1988, Cilt 9, Sayı:54)
3. Emin Nedret İşli. “Eser Dergisi ve
Selçuk Milar”, Sanat Dünyamız, Nu: 74
4. Çetin Ünalın - Mimar, "Örgütçü, Mimar, Tasarımcı, Galerici, Yazar, Editör, Yayıncı Selçuk Milar - Mimarlık - Şubat 2013"
5. Sözlü Tarih Çalışması, 1954 / Kuruluşa
doğru
6. Başak Önsal, Ankara’da Sanat
Galericiliğinin Oluşumu: 1950’lerin Öncü Üç Galerisi Üzerine Bir Çalışma,
Yüksek Lisans Tezi
7.
Şevki Vanlı, Arkitekt Yaşama Sanatı 1991
s.46
8.
TMMOB 50. Yıl Andıcı, (TMMOB Yayını,
2004)
9.
Güzel Sanatlar Balo Gazetesi,
(11.02.1956)
10.
Selçuk Milar, Arkitekt Yaşama Sanatı, 1991
s.46

Yorumlar
Yorum Gönder